HABER MERKEZİ - "Abdullah Öcalan'a özgürlük" kampanyasına destek veren Prof. Norman Paech, "Hamle, dünyada Abdullah Öcalan’ın Kürdistan sınırlarının çok ötesinde de tanındığını gösteriyor" dedi.
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde mutlak tecrit altında tutulan ve 34 aydır kendisinden haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümü için 10 Ekim 2023’te dünyanın 74 ayrı merkezinde kampanya başlatıldı. “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt Sorununa çözüm” şiarlı kampanyaya destek verenlerden birisi de siyaset bilimi ve uluslararası hukuk uzmanı Prof. Dr. Norman Paech.
ABDULLAH ÖCALAN İLE GÖRÜŞMESİ
Peach, kampanyaya dair ANHA’nın sorularını yanıtladı. 1996 yılında Abdullah Öcalan ile Şam’da görüştüğünü aktaran Prof. Dr. Norman Paech, "O dönemde Abdullah Öcalan ile Demokratik Konfederalizm üzerine tartışmıştık. Abdullah Öcalan'ın anlayışının temelinde, savaşların savaşla bitirilemeyeceği ancak müzakere yoluyla sona erdirilebileceği inancı yer alıyor. Hayat kurtarmak ve barış koşullarını müzakere etmek amacıyla Ukrayna ve Filistin'deki savaşlarda ateşkes sağlanmasını isterdi” dedi.
‘İMRALI’DA TÜM UYGULAMALAR HUKUKA AYKIRI’
İmralı'daki tüm uygulamaların hukuka aykırı olduğunu söyleyen Paech, buna karşı Avrupa devletlerinin harekete geçmeleri gerektiğini belirtti. Peach, "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Abdullah Öcalan hakkındaki yargılama ve cezayı son 10 yılda üç kez haksız, tutukluluk koşullarını orantısız olarak kınadı ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 5. ve 6. maddelerinin açık bir şekilde ihlal edildiğine karar verdi. Ne yazık ki AB İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarını uygulama olanağı yok. Bunu yapabilmek için Avrupa devletlerinin şu ana kadar yapmaya istekli olmadıkları harekete geçmeleri gerekecek" diye kaydetti.
AVRUPA ÜLKELERİNE ÇAĞRI
Paech, "Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt Sorununa siyasi çözüm” kampanyasının tecride karşı direnişin uluslararası boyutunu gösterdiğini ifade etti. Peach, şunları söyledi: "Hamle, dünyada Abdullah Öcalan’ın Kürdistan sınırlarının çok ötesinde de tanındığını ve Türkiye'yi çevreleyen devletlerin siyasi çıkarlarına karşı savunulduğunu gösteriyor. Hamle direnişi güçlendirebilir ve Türk devletinin bu gayri meşrulaştırıcı konuyu kamuoyundan uzaklaştırma çabalarını boşa çıkarabilir.”
Kampanyaya verilen desteğin büyüklüğüne dikkati çeken Paech, “Hukukun üstünlüğü ilkelerinin bu kadar ciddi bir şekilde ihlal edilmesine hiçbir yerde sempati duyulmuyor. Bütün Avrupa devletleri anayasalarında bu ilkelere bağlı kaldıkları için Türk hükümetine ciddi müdahalede bulunmalı ve bu ilkelere uyulması konusunda ısrarcı olmalıdırlar” çağrısı yaptı.
Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için tüm kesimlerin her şeyi yapması gerektiğini vurgulayan Paech, “Hükümetleri Türk hükümetine yönelik ciddi adımlar atmaya çağırmak ve teşvik etmek yurttaşlara kalmıştır. Kendi toplumlarının yasalara, normlara ve ilkelere uymasının aciliyetine dikkat çekmek ve bunları yakın müttefiklerinden talep etmek için her şeyi kullanmalıdırlar."