‘Efrin’de Rusya ile işbirliği yaptık’ itirafı

img

ANKARA - Dışişleri Bakanlığından bir yetkili, başta Efrin olmak üzere Kürtlere karşı uygulanan politikalarda Rusya-Türkiye işbirliğinin olduğunu söyledi.  

Rusya’ya peşkeş çekilen projeler, enerji konusunda ülkenin tümüyle Rusya’ya bağlanması ve beraberindeki gelişmelerin nedeni ortaya çıktı. Rus Sputnik sitesine konuşan bir Türkiye Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Efrin’e yönelik saldırıda Rusya ve Türkiye arasındaki işbirliği itiraf etti. Habere göre, Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan konuşan yetkili, Türkiye ile Rusya arasında YPG konusunda tam mutabakat olmasa da ciddi bir işbirliğinin mevcut olduğunu vurguladı.
 
KÜRTLERE KARŞI RUSYA-TÜRKİYE İŞBİRLİĞİ
 
Yetkili, "YPG ile ilgili Rusya bakımından sahada bizimle ciddi bir şekilde ortaya konulmuş bir anlayış var. Afrin operasyonuyla ilgili olarak hava sahasının açılmış olması kendi içinde YPG'nin Rusya tarafından nasıl algıladığını, hem de Türkiye ile Rusya arasındaki işbirliğinin boyutunu gösteriyor. Soçi Kongresi bütün Suriye'deki tarafların temsil edildiği iddiasında olan bir toplantıydı ve orada tek bir PYD'li yoktu. Bu da işbirliğinin düzeyini gösteren ikinci bir gösterge" diye konuştu.
 
ASTANA CENEVRE’Yİ ETKİLEYECEK İDDİASI
 
Yetkilinin bir sonraki Astana teknik toplantısının Mayıs ortalarında yapılmasının planlandığını belirtilen haberde, Suriye'de siyasi sürecin devam etmesinin belli ölçüde Astana süreciyle bağlantılı olduğunu ileri sürüldü. Yetkilinin, “Astana kapsamında yapılan görüşmelerin Suriye'de siyasi çözüm üzerinde etkili olacağını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Yetkili, Cenevre görüşmelerinin devamının Astana süreci kapsamında yapılacak çalışmalarla yakından ilgili olduğunu, Astana sürecinin garantör ülkeleri Türkiye, Rusya ve İran'ın oluşturulacak anayasa komitesinde yer almasını istedikleri isimlerin listesini henüz BM Genel Sekreteri'nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan De Mistura'ya sunmadıklarını ifade etti.
 
Ankara'daki 3’lü liderler zirvesi sonrasında yayımlanan ortak bildiride sayılan “terör örgütleri” arasında YPG'nin yer almadığı hatırlatılarak, Rusya'nın YPG konusundaki tutumunu Türkiye'nin nasıl gördüğü sorusuna şu yanıtı verdi: "YPG ile ilgili Rusya bakımından sahada bizimle ciddi bir şekilde ortaya konulmuş bir anlayış var. Afrin operasyonuyla ilgili olarak hava sahasının açılmış olması kendi içinde YPG'nin Rusya tarafından nasıl algıladığını, hem de Türkiye ile Rusya arasındaki işbirliğinin boyutunu gösteriyor. Soçi Kongresi bütün Suriye'deki tarafların temsil edildiği iddiasında olan bir toplantıydı ve orada tek bir PYD'li yoktu. Bu da işbirliğinin düzeyini gösteren ikinci bir gösterge. Fakat bizim tam olarak görmek istediğimiz şekilde PYD/YPG'yi PKK'nın uzantısı terör örgütü olarak kabul etmede mutabık değiller."
 
İRAN NE SÖYLEDİĞİNE BAKMIYORUZ!
 
Üçlü zirvede İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin Efrin'in kontrolünün Suriye ordusuna bırakılması önerisi konusunda Türkiye'nin tutumunu da açıklayan yetkili, "İran'ın düşüncesi şu; farklı forumlarda söyledikleri; neticede Türkiye'nin güvenlik ihtiyacını, milli güvenliğini koruma refleksini anlayışla karşılıyorlar. İkincisi Suriye'de birtakım yapılar aracılığıyla bölücü gündemlerin ilerletilmesine de karşılar, toprak bütünlüğünü destekliyorlar. Buraya kadar fikir birliği içindeyiz. Fikir birliği içinde olmadığımız nokta; terörizmle mücadele ederken bunun Suriye'nin toprak bütünlüğü içinde ve mümkün olduğunca rejimle koordinasyon içinde yapılması. Bu da anlaşılır bir şey, onların isteği rejimi meşruiyetini maksimize etmek. Biraz rejimin hassasiyetlerini gözetmek için uyarlanmış söylem. Ama arazide bizim açımızdan bir sıkıntı yok" ifadelerini kulandı.
 
MİNBİC KONUSU YENİ ABD DIŞİŞLERİ BAKANI’NI BEKLİYOR
 
Söz konusu yetkilinin, Minbic konusunda Türkiye ile ABD arasındaki görüşmelerle ilgili bir soruyu yanıtlarken, ABD'nin görevden alınan Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'un Şubat ayındaki Türkiye ziyaretinde Türkiye ile ABD arasında kurulması kararlaştırılan mekanizma kapsamında oluşturulan Suriye konulu çalışma grubunun çalışmalarını yeni bakan Mike Pompeo göreve başlayana kadar fiilen beklemede olduğuna işaret etti. Yetkili, "Tillerson görevden alındıktan sonra yeni Dışişleri Bakanı Pompeo'nun göreve başlamasını bekliyoruz. Bu arada müsteşarımız (Ümit Yalçın) Washington'u ziyaret etti. Orada bu iradenin sürdüğü iki tarafça teyit edildi. Yeni bakanın göreve başlamasının Mayıs'ı bulabileceği söylendi. Fakat bu söylediklerim spesifik olarak bu çalışma grubu bağlamında, yoksa ilişkilerimizin, temaslarımızın tümünde yeni bakanı beklemiyoruz, onlar sürüyor" diye konuştu.