MARDİN – Tutuklu yargılanan Nusaybin Belediyesi Eşbaşkanı Ferhat Kut, ilk duruşmasında tahliye edildi.
Mardin Nusaybin'de 17 Temmuz 2019’da tutuklanarak, yerine kayyım atanan Nusaybin Belediyesi Eşbaşkanı Ferhat Kut'un "Örgüt üyeliği" iddiasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Mardin 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya Kut, tutuklu bulunduğu Elazığ T Tipi Kapalı Cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmada Kut'un avukatları hazır bulunurken, HDP'liler de duruşmayı izledi.
Yapılan kimlik tespitinin ardından duruşmaya geçildi. Duruşmada ilk olarak savunma yapan Kut, üzerine atılı suçlamaları reddederek yapmış oldukları tüm işlemlerinin kanun çerçevesinde olduğunu ifade etti. "Gizli tanık" beyanlarının gerçeği yansıtmadığını belirten Kut, işten çıkarıldığı belirtilen şahsın belediyeye gelmemekte ısrar ettiğini ve 4 ayı aşkın süre boyunca rapor alarak işe gelmemekte direttiğini bu nedenle de 'İş Kanunu' kapsamında çıkışı verilen kişi olduğunu söyledi.
Savcılık, Kut'un üzerine atılı suçun vasfı ve suçun cezasının alt ve üst sınırı, mevcut delil durumu gerekçeleriyle tutukluluk halinin devamı yönünde karar verilmesini istedi.
'GEREKÇE KANUNA AYKIRI'
Ardından konuşan Avukat Kamuran Tanhan, müvekkili hakkında iddianamede geçen olayın 5 Eylül tarihli olduğunu aynı olaydan dolayı zaten soruşturma açıldığını ve takipsizlik kararı verildiğini söyledi. Savcılığın görevinin sadece yargılanan kişilerin aleyhine delil toplamak olmadığını belirten Tanhan, savcılığın iddianamesinin tamamında Kut'un aleyhine delil toplanmaya çalışıldığını ve tarafsız olunmadığını ifade etti. Dosyanın gizli tanık beyanlarından oluştuğunu ve müvekkiline kin güttüklerinin açık olduğunu belirten Tanhan, "gizli tanıkların" huzurda dinlenemediği için soru soramadıklarını kaydetti. Savcılığın tutukluluğun devamı yönündeki talebinin gerekçelerinin tekrardan ibaret olduğunu belirten Tanhan, delillerin usule aykırı olduğunu, savcılığın gerekçesinin de kanuna aykırı olduğunu hatırlattı.
'BUNUN ADI ALGI OPERASYONUDUR'
Avukat Kenan Angay da müvekkiline isnat edilen suçlamalarla ilgili daha önce de soruşturma açıldığını ve takipsizlik kararları çıktığını anımsatarak, "Gerekçesinde suç unsuru olmadığı söyleniyor bu soruşturmada. Şimdi bu iddianamede tekrar bu suçlamalara yer vermenin amacı nedir?" diye sordu. Suçlamalara konu yapılan etkinliklere ne zaman katıldığı, nasıl katıldığı yönünde tek bir ifadenin iddianamede olmadığını belirten Angay, şöyle devam etti: "Savcılığın müvekkil hakkında lehine ve aleyhine delil toplaması gerekir. Bu onun ödevidir. Ancak lehine olan delilleri bile aleyhine imiş gibi gösterilmiştir. Müvekkilim üzerine atılan suçlamaların suç olmadığı adli makamlarca da bilinmektedir. Ancak algı oluşturmak için yapılmaktadır. Bunun adı algı operasyonudur."
'GİZLİ TANIĞIN VARLIĞI ŞAİBELİ'
Avukat Mehmet Emin Aktar ise, Kut'un üzerine atılı suçlamalarda "gizli tanık" beyanları dışında bir şey olmadığını belirterek, ML1Z0G7R1T (Malazgirt) isimli gizli tanığın varlığının da şaibeli olduğunu dile getirdi. "Gizli tanık" Malazgirt'e Emniyetin de ulaşamadığına dikkati çeken Aktar, dosyaya yeni "gizli tanık" girdiğini vurguladı. Aktar, "Bir siyasi parti halkın karşısına çıkaracağı belediye başkan adayını mülakata tabii tuttu diye yargılanıyor. Bunu devlet hakim alımlarında bile yapıyor" diye belirtti.
Avukatlar Kut'un tahliyesine karar verilmesini istedi. Mahkeme "gizli tanıkların" dinlenmesine ve dosyanın incelenmesine karar verdi. Mahkeme Kut'un uzun tutukluluk halini göz önüne alarak tahliyesine karar verdi. Bir sonraki duruşma ise 23 Aralık’a ertelendi.