HDP Parti Meclisi: Saray rejimine karşı direniş hattı öreceğiz

img

ANKARA - HDP PM toplantısının sonuç bildirgesinde, “Partimiz, Saray rejimine karşı antifaşist blokun inşası için olağanüstü bir çabanın içine girecektir. Mücadeleyi yükseltme ve antifaşist direniş hattı örme kararı almıştır” denildi.  

Halkların Demokratik Partisi (HDP), 10-11 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirdiği Parti Meclisi (PM) toplantısının sonuç bildirgesini açıkladı. HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar başkanlığında gerçekleşen toplantı, 10 Ekim 2015’te DAİŞ’in bombalı saldırısı sonucu yaşamını yitiren 103 kişiye adanarak, “Canlarımızın barış mücadelesini başarıya ulaştıracağımızın sözünü bu vesilesiyle bir kez daha yineliyoruz” denildi. 
 
EYLEMSELLİK KARARI
 
Toplantının sonuç bildirgesi şöyle: “Parti Meclisimiz, siyasal gelişmeler, iktidarın Türkiye’yi sürüklediği çıkmaz, partimize yönelik sistematik saldırılar ve olası senaryoları değerlendirmiş ve aşağıdaki sonuçları kamuoyuyla paylaşmaya karar vermiştir:
 
Dünya kapitalist sistem tarihinin en ağır bunalımı, buhranını ve çıkmazını yaşamaktadır. Yaşadığı her bunalımı halklara daha fazla zulmederek, doğayı ve yaşamı talan ederek, özgürlük alanlarını zehirleyerek, hakikati katlederek aşmaya çalışan sistem, günümüzde de halklara savaş, ölüm, gözyaşı ve yoksulluk dayatmaktadır. Bu sistemin varlık sebebi sömürüdür ve toplum düşmanlığından beslenmektedir. Bugün kötülükte birbiriyle yarışan otoriter ve faşizan yönetimlerin varlığı, sistemin bu karakterinden kaynaklanmaktadır ve esas olarak dünyanın her tarafında otoriter yönetimler için son derece bereketli bir zemin sunmaktadır. Buna karşılık dünyanın dört bir tarafında halkların yükselttiği demokrasi ve özgürlük mücadelesi ve yeni yaşam ideali, insanlığın hem tek kurtuluşu hem de biricik umududur.
 
MEŞRUİYETİNİ YİTİRMİŞ
 
Türkiye’deki AKP-MHP faşist bloğu da esas olarak bu köhnemiş ve pespaye kapitalist sisteminin en arkaik, kaba ve geri kopyasıdır. Sistem bu anlayışın saldırganlığına son derece elverişli ve bulunmaz bir yayılma zemini sunmaktadır. Bu mevcut sistemi uygulama konusunda herkesten daha iştahlı olan AKP-MHP zihniyeti Türkiye’yi ve bölgeyi bir bataklıktan öbürüne, bir felaketten diğerine sürüklerken, kendisine öğretildiği gibi savaştan beslenerek ayakta kalma politikasını sürdürmektedir. Sistem içi çelişkilerden yararlanıp güç haline gelmeye çalışan, Osmanlı hülyaları gören, fetihçi anlayışa secde eden iktidar; savaş politikalarıyla rant devşirmeye çalışırken, içerideki her türlü itirazı da zor yoluyla bastırmaya çalışıyor. Bütün bu baskı ve saldırı ortamı bizlere ve halklarımıza hem özgürlük için daha fazla mücadele sorumluluğu yüklemekte hem de meşruiyetini yitirmiş bu sistemin miadını doldurduğunu göstermektedir.
 
DİRENİŞ HATTI
 
Bu olağanüstü koşullarda toplanan Parti Meclisimiz, mevcut iktidar blokunun Siyasal İslamcılıkla yeni türden İttihatçı/Turancı/Kızılelmacı kesimlerin bulamacı haline geldiğini tespit etmiş ve bu faşist blokun Türkiye halkları kadar bölge için de ciddi bir tehlike haline geldiğini, neo-liberal vahşi kapitalizm ile militarizmin el ele yürüdüğü bu saldırganlığın durdurulması için bütün demokratik güçlerle birlikte bir direniş hattının kurulması gerektiğini belirlemiştir.
 
TECRİDE KARŞI MÜCADELE
 
Her zamankinden fazla yıpranan, yürüttüğü insanlık dışı politikalara kendi yandaşlarını bile ikna etmekte zorlanan iktidarın, militarist politikalarının en kilit noktası şüphesiz Kürt sorunudur. Ancak iktidarın Kürt düşmanlığı aynı zamanda bu meseleyi hem derinleştirmekte hem de uluslararası bir hale getirmektedir. Asimilasyon politikaları ve Kürtçeye yönelik saldırılar hiç olmadığı kadar tırmandırılmıştır. Partimizin başından beri ısrarla yürüttüğü barış politikalarını saldırganlıkla karşılayan iktidar, son süreçte halka yönelik zulmünü iyice tırmandırmış, Kürt coğrafyasında işkenceyi günlük rutin haline getirmiş ve son günlerde bunu tecavüzlere, Kürt işçilere yönelik toplu linç saldırılarına ve ‘helikopterden atma’ vahşetine kadar vardırmıştır.
 
Savaş ve işgalin ortaya çıkardığı yıkımdan tek çıkış yolu demokratik bir Türkiye ve Ortadoğu mücadelesini yükseltmektir. Bu yolun açılması için atılması gereken ilk adım da, Sayın Abdullah Öcalan’ın rolünü oynamasına zemin hazırlamaktır. Ancak iktidar, barışa ilişkin en küçük bir sesin bile duyulmasından korkarak sürdürdüğü ağır tecrit politikasıyla savaşa ve kan dökmeye dayalı politikasını tırmandırırken, ekonomik/politik/sosyal her derinleştiğinde yeni saldırı dalgaları başlatmaktadır. Bugün İmralı adasında uygulanan kişiye özel rejim, aslında militarist politikanın, savaştan beslenmenin doğrudan ifadesi haline gelmiş, bu anlamda tecrit, artık bütün toplum ve demokrasi güçleri üzerindeki bir prangaya dönüşmüştür. Dolayısıyla, İmralı’dan bütün ülkeye yayılan tecridi kırmak artık barışı istemek, barışı savunmakla aynı anlama gelmekte ve bütün devrimci demokratik güçler için bir sorumluluk anlamı taşımaktadır.
 
BÖLGEYİ DE ATEŞE ATMAKTADIR
 
Bu iktidar çete gruplarını ihraç ediyor. İktidar, özellikle Dolmabahçe masasının devrilmesinden sonra başlattığı militarist saldırıda sınır tanımazken, içerideki savaşla yetinmemekte, bölgeyi de ateşe atmaktadır. Kuzey Suriye’de halkların kendi iradeleriyle yarattığı özgürlük ortamını geçmişte ağırlıklı olarak IŞİD vekaletiyle yok etmeye çalışan iktidar, Kobanî direnişinden başlayarak bölgenin IŞİD’den temizlenmesinin ardından doğrudan devreye girerek ve çoğu IŞİD artığı diğer çetelerle ortaklaşarak işgale başvurmuştur.
 
Aynı süreçte, Kürdistan Bölgesel Yönetimi topraklarına da saldıran bu işgalci zihniyet, bölgedeki işbirlikçi güçlerle birlikte onlarca kontrol noktası kurarak adı konulmamış bir işgali gerçekleştirirken diğer yandan da Şengal başta olmak üzere bölgenin tamamına saldırılar düzenlemiş, çoğu kez de sivil ölümlerine yol açmıştır. Bu iktidar aynı zamanda, cihatçı çeteleri taşıdığı Libya’ya el atmış, buna paralel olarak da Doğu Akdeniz’de Yunanistan başta olmak üzere bölgedeki ülkelerin neredeyse tümüyle gerilimi artırmıştır. Öyle ki, bu yolda kendisine engel olarak gördüğü Kuzey Kıbrıs yönetimine de baskı uygulayarak, adadaki seçimleri tehdit ederek adeta bölgeye ‘kayyım’ atamaya kadar işi götürmüştür. Son olarak, Karabağ gerginliğine müdahil olan bu savaşçı blok, Suriye’den paralı askerleri bölgeye taşıyarak çatışma ortamını körüklemektedir.
 
SAVAŞ POLİTİKALARI
 
Bölge için gitgide daha ciddi tehdit haline gelen bu politikaların karşısında en net ve en ilkeli barışçı tavrı alan parti HDP’dir. Bu, aynı zamanda ülke ekonomisi ve emekçiler açısından hayati bir mücadeledir. Çünkü bütün bu savaş politikaları, aynı zamanda ülkenin kaynaklarının kan ve ölüm uğruna tüketilmesi anlamına gelmektedir. Bizzat Erdoğan’ın yaptığı ‘mermi fiyatı-ekmek fiyatı’ kıyaslaması, Türkiye’deki yoksulluğunun nedeninin savaş politikaları olduğunun kanıtıdır. Savaş politikaları, bir yandan ekonomik kaynakları tüketirken, diğer yandan da bu alana yatırım yapmış olan çoğu ‘aile’ üyesi ya da yandaş şirketlere rant sağlanmakta, sonuç olarak insan canı para uğruna harcanmaktadır.
 
Saray rejimi yapay gündemlerle ne kadar gizlemeye çalışırsa çalışsın, işsizlik ve yoksulluğun geldiği nokta ortadadır. Kovid salgınını da kullanan iktidar ve sermaye, çalışma hayatını iyice vahşileştirmekte ve hane yoksulluğunu derinleştirmektedir.
 
Yalnızca emek alanında değil, doğa konusunda da talancı bir politika izleyen iktidar, coğrafyamızın her santimini yandaş şirketlere peşkeş çekerek yer altı/yer üstü tüm zenginliklerini yağmalamakta, bunun için salgın koşullarından da yararlanmaktadır.
 
KADIN DÜŞMANLIĞI 
 
Faşizm kadın düşmanlığının zirvesidir. Faşist bir rejimin inşa edildiği günlerde kadın cinayetlerinin artması, yeni yasa tasarılarıyla kadınların yaşamının daha de çekilmez hale getirilmek istenmesi tesadüf değildir. İstanbul Sözleşmesi’ni hedef alan girişimler ve saldırılar henüz sona ermemiştir. Bütün Türkiye’de ve özellikle Kürt coğrafyasında resmi sivil bütün erkek güçlerinin kadınlara yönelik saldırıları artmakta, intiharlar ve kayıplar birbirini izlemektedir.
 
SALGIN: İKTİDAR DAHA TEHLİKELİ
 
Salgından daha tehlikeli olan bu iktidardır. Öte yandan, bütün dünyanın ve Türkiye halklarının Kovid-19 salgını koşullarında can derdine düştüğü günlerde bir yandan sağda solda emperyal hevesler peşine düşen, diğer yandan süreci sermayenin çıkarlarına göre yöneten AKP-MHP bloku, şu anda halklarımız için salgından daha tehlikeli hale gelmiştir. Sağlık emekçilerinin bütün uyarılarına karşın şeffaf bir salgın yönetimi göstermeyen ve her alanda olduğu gibi bu alanda da tekçi politikaları yürüten iktidar, bütün halkın sağlığını tehlikeye atmaktadır.
 
HUKUK KURALLARI ASKIYA ALINDI
 
Asıl hedefleri herkesi susturmak ve konuşamayan, itiraz edemeyen bir toplum yaratmaktır. Ekonomik ve siyasi krizin derinleşmesinin doğrudan sonucu olarak Türkiye kocaman bir cezaevi haline getirilmiştir. Baskı ve devlet şiddetine başvuran iktidar, bütün hukuk kurallarını askıya alarak akılları zorlayan iddianamelerle muhalif gazetecileri zindanlara doldurmakta, demokratik tepkiyi bile zor yoluyla bastırmaya çalışmaktadır. Başta hekimler olmak üzere bütün meslek grupları sürekli tehdit altında tutulurken, muhalefet odaklarının tümünün teslim alınması, böylece tekçi rejim önündeki bütün engellerin temizlenmesi hedeflenmektedir. Sendikalar, demokratik örgütler tümüyle baskı altındadır; ülkede herhangi bir konuda bir basın açıklaması yapmak bile ciddi bir suç haline getirilmiştir.
 
Yalnızca siyasal alanda değil, halklar ve inançlar alanında da aynı politikalar uygulanmakta, başta Aleviler olmak üzere milyonlarca insanın varlığı yok sayılırken, dış politikadaki her gerilimde ülkedeki değişik etnik gruplar ve dini inanışlar baskı altına alınmakta, Türk-Sünni kimliğine dâhil edilemeyen herkes ötekileştirilmektedir. 
 
PARTİMİZE YÖNELİM HALKA YÖNELİMDİR
 
Partimize yönelim halka yönelimdir. Gerilim ve kutuplaşmadan medet uman iktidar bloku, toplumsal rıza üretmekten yoksundur. İktidarını sürdürebilmek adına her türlü zor ve baskı aygıtıyla Türkiye halklarına faşizmi dayatırken, bu saldırıya karşı en güçlü direnişi gösteren partimiz HDP’yi asıl hedef olarak belirlemiştir. Savaş tezkerelerinden emek ve doğa düşmanı politikalara kadar her alanda faşizmin karşısında dimdik duran partimize karşı devletin tüm imkânları seferber edilmekte; gözaltı, tutuklama ve operasyonlarla özel savaş teknikleri de kullanılarak saldırılar kesintisiz sürdürülmekte, halkın iradesi hiçe sayılarak vekillerimiz tutuklanırken, yerel yönetimlere sömürge valisi sıfatıyla kayyımlar atanmaktadır.
 
Bütün bu baskılar boşuna değildir. Her şeyden önce iktidar sahipleri, inşa etmeye çalıştıkları faşist rejim karşısındaki asıl ciddi engelin HDP olduğunun farkındadır. Gerçekten de sık sık söylediğimiz gibi, HDP halktır! HDP sokakta ve halkın kalbindeki varlığının yanında sandıkta da iki kez faşist bloku yenilgiye uğratmış, planlarını engellemiştir. İktidar bu yenilgilerini elbette unutmamıştır ama daha önemlisi, partimiz var oldukça bu hezimetlerin tekrarlanacağını da bilmektedir. Son beş yılda akıllara durgunluk verecek baskılara, binlerce üyemiz ve seçilmişimizin zindanda olmasına karşın gösterdiğimiz direnç, Saray’ın korkulu rüyası olmaya devam etmektedir.
 
HDP’nin farklı kimlikleri ve inanç gruplarını bir araya getiren çok sesli ve demokratik yapısına karşı yürütülen siyasi kırım operasyonları, partimizin halklara ve inançlara sunduğu bir arada eşit ve özgürce yaşama alternatifini ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır. Son olarak Kobanî protestoları bahanesiyle 6 yıl sonra başlatılan siyasi operasyonlar ise Kobanî’yi düşüremeyen IŞİD’in intikamının partimizden alınmak istenmesidir. Böylece iktidar, demokratik protesto hakkını kullanan halka karşı paramiliter çeteleriyle birlikte işlemiş olduğu suçların da üstünü örtmeye çalışmaktadır.
 
MEYDAN OKUYORUZ
 
Tüm bu saldırıların zirve yaptığı bir dönemde toplanan Parti Meclisimiz, mücadeleyi yükseltme ve antifaşist direniş hattı örme kararı almıştır.
 
Parti Meclisimiz partimiz şahsında saldırı altında olan halklara ve inançlara, emekçilere ve kadınlara yönelik faşist yönelimi bertaraf etme ve faşizmi yenmenin kararlılığı içindedir. Bu çerçevede Merkez Yürütme Kurulumuzun 1 Haziran’dan sonra başlattığı ‘Demokratik Mücadele Kampanyası’nı bir üst aşamaya taşıma ve ‘Partimizi ve halkımızı iktidar saldırılarına karşı koruma ve bu saldırıları etkisiz kılacak bir eylemsellikle güçlendirme’ kararı Parti Meclisimiz tarafından da benimsenmiştir.
 
ANTİ-FAŞİST BLOK 
 
* Partimiz, durumu kırılganlaştıkça daha da saldıran Saray rejimine karşı antifaşist blokun inşası için olağanüstü bir çabanın içine girecektir.
 
* Partimiz, bu süreci öncelikle bir örgütlenme süreci olarak ele almakta, halkımızın bulunduğu her yerde ev ev, sokak sokak varlığımızı tahkim ederek saldırılara yanıt olmayı önüne koymaktadır.
 
* Partimiz, politik mücadeleyi sadece seçimlerden ibaret görmeyen tavrıyla, sokağı ve diğer bütün meşru-demokratik mücadele alanlarını sonuna kadar kullanmakta ve bütün baskılar ve engellemelere rağmen mücadele alanlarını terk etmemekte kararlıdır.
 
* Partimiz, bu süreçte başta devrimci demokratik güçler olmak üzere emekçileri, kadınları ve bütün ezilen/ötekileştirilen toplumsal kesimleri kapsamayı, onlarla birlikte yürümeyi sürdürürken, bir demokratik ittifakı da önüne hedef olarak koymakta, bu ittifakın oluşması için elinden gelen bütün çabayı göstermekte ısrarlıdır.
 
* Partimiz, savaşa karşı barış, tecride karşı özgürlük mücadelesini bir an bile durdurmaksızın barışı dillendirmekten ve savunmaktan geri durmayacaktır.
 
ÖZGÜR BİR ÜLKEYİ İNŞA EDECEĞİZ
 
Türkiye halkları çaresiz değildir. Bu coğrafyada faşizme meydan okuyan, onunla uzlaşmaksızın dişe diş mücadele yürütmekte kararlı bir parti vardır. Partimiz kurulduğu günlerde programımızla nasıl heyecan yaratıp tekçi rejimin korkulu rüyası olduysa, şimdi de yani kuruluşumuzun 8. yılında heyecan ve kararlılıkla Türkiye tarihinin en büyük antifaşist hareketini büyütecek ve faşizmi yenmeyi başaracaktır. 10 Ekim Katliamı’nın 5. yılında Ankara Garı önünde kanları birbirine karışan yoldaşlarımıza ve bütün halklarımıza söz veriyoruz: Faşizmi yeneceğiz ve özgür bir ülkeyi inşa edeceğiz.”

Diğer başlıklar

14/10/2020
15:34 Bilen: Gazeteciliğin onurunu her koşulda ayakta tutacağız
15:32 İstanbul Valiliği'nden ‘Bêrû’ soruşturması
15:31 Fincancı: Gündemimiz kaybettiğimiz meslektaşlarımız
15:14 Beştaş: ‘Çoklu’ adı altında kendilerine kurum oluşturuyorlar
15:08 Avrupa Konseyi: MA'ya yönelik tutuklama birinci derecede tehdittir
14:57 Can Dündar hakkında 35 yıl hapis istendi
14:56 Kovid-19’dan yaşamını yitiren Dr. Güzel için anma
14:48 Petrol-İş’ten grev ertelemesi tepkisi
14:46 Kürt Dil Platformu'ndan ‘dini hizmet’ talebi
14:45 Rosa Kadın Derneği üyesi Rojda Barış’a tahliye
14:40 Mayına sürülen mülteciler için etkin soruşturma talebi
14:38 Kadri Bağdu anıldı: Soruşturma etkin yürütülsün
14:22 İSİG'in açıklamasına polis müdahalesi: 7 gözaltı
14:22 Malatya’da tutuklananların sayısı 10'a çıktı
13:48 İmamoğlu’dan ‘Bêrû’ tepkisi
13:35 6 milletvekili hakkında 10 yeni fezleke
13:21 HDP heyeti orman yangınlarını yerinde inceledi
13:16 AKP-MHP’den maden işçileri önergesine ret
13:13 Bakan Gül’den ‘ışıklar yanıyor’ açıklaması
13:08 Erdoğan TTB’yi hedef aldı: Çoklu baro çalışmasının benzerini yapacağız
12:53 İdil Kültür Merkezi ve TAYAD’a polis baskını
12:47 AYM: Şahsi sosyal medya hesabı kurumsal görüşü yansıtmaz
12:46 Eşbaşkan Diken’in ‘ev hapsi’ kaldırıldı
12:32 Şırnak’ta 8 cenaze 20 gündür morgda bekletiliyor
12:21 Maden işçilerinden oluşan bir heyet Ankara’da
12:17 Kadir Şeker’e 12 yıl ceza
12:11 Helikopter olayının araştırılması için soruşturma sonucu beklenecek
12:02 10 Ekim Avukat Komisyonu: Kamusal sorumluluk nerede?
11:57 AKM inşaatında çalışan işçilere iş bitirme baskısı
11:48 HDP: Kürtçe ve Kürt tiyatrosu yasaklanamaz
11:46 Maden işçileri bakanlıkla görüşecek
11:24 HDP Parti Meclisi: Saray rejimine karşı direniş hattı öreceğiz
10:56 Ankara Katliamı yargılamasında 19 sanığın cezası onaylandı
10:30 Aleyna Çakır soruşturmasında yeni gelişme
09:41 Yasaklanan Bêrû’nun oyuncuları: Kürtçeye tahammül edemiyorlar
09:33 Yürüyüşleri engellenen maden işçileri geri adım atmıyor
09:10 ‘Şüpheli kadın ölümleri soruşturulmayarak üzeri örtülüyor’
09:09 Mayınlı tarlaya sürülen mültecilerin cenazeleri morgda bekletiliyor
09:08 Bozarslan: Rojava, Türkiye’nin boğazında yutulmayacak bir lokma olarak kaldı
09:05 İHD Şube Başkanı İncin: Tutuklular sorunlarla baş başa bırakıldı
09:04 PADÊ: Şengal'i Êzidî çocukları savunacak
09:04 Şakar: Kapitalist Modernite'ye karşı tek alternatif Demokratik Modernite
09:02 Bilgen: Bu arayış HDP’ye karşı değil
09:00 14 EKİM 2020 GÜNDEMİ
00:27 Belarus muhalefinden Lukaşenko’nun istifa etmesi için çağrı
00:18 AYM ile İçişleri Bakanlığı arasında ışıklı tartışma
13/10/2020
23:26 Çin ve Rusya İnsan Hakları Konseyi’ne seçildi
22:45 Ezidî hak savunucusu genç öldürüldü
22:22 Bakanlık Kürtçe oyun yasağını savundu
20:59 Kalın ve O'Brien telefonda görüştü
20:07 ‘Bêrû’nun yasaklanması Kürtçe’nin kamusal görünürlüğüne vurulmuş bir darbe’
19:59 HDP Eş Genel Başkanları İsveç Dışişleri Bakanı ile görüştü
19:55 İsveç Dışişleri Bakanı Linde ile Çavuşoğlu arasında ‘Kuzey ve Doğu Suriye’ tartışması
19:21 Kovid-19’dan 62 kişi daha yaşamını yitirdi
18:44 Ferhat Tunç’un davası ertelendi
18:19 Çevre örgütleri komisyon toplantısından zorla çıkarıldı
18:16 Tutuklu gazeteci Şehriban Abi avukatıyla görüştürülmedi
17:56 Samsun’da sağlık çalışanına darp
17:17 Hatun Koç’u yaralayan erkeğe ceza ve tutuklama
17:14 Kürtçe oyuna ‘kamu düzeni’ yasağı
17:12 Sözcü gazetesinin yönetici ve yazarlarına verilen cezalar onandı
17:10 HDP Sur İlçe Eşbaşkanı Hatun Yıldız tahliye edildi
17:03 Avukatların Öcalan’la görüşme başvurusuna ret
16:53 Hatay'da orman yangınıyla ilgili 2 tutuklama
16:49 Eğitim Sen: Okullardaki sorunlar çözülmedi
16:29 TÜM BEL-SEN arkadaşlarının görevlerine iadesini istedi
16:25 HDP’liler kuruluş yıldönümlerini erbane çalarak kutladı
16:02 Baransu’nun ‘tutukluluğa devam’ kararı verildi
16:02 Emekli hemşireden 4 gündür haber alınamıyor
16:00 Diyarbakır’ın 10 tarihi mekanında müzik dinletisi
15:55 Yerel mahkeme AYM’nin Berberoğlu kararını tanımadı
15:18 Kılıçdaroğlu: Saraya kölelik yapan biri için baro seçimlerini ertelediler
15:05 Munzur Gözeleri'ni tahrip edecek projeye tepki gösterenlere soruşturma
14:52 Vurgun memleketinde defnedildi: Şüpheler giderilsin
14:43 Kaçırılan HDP yöneticisine ajanlık dayatıldı
14:23 Metruk binada erkek cenazesi bulundu
14:18 Çocuklar servis ücretlerinden dolayı okula gidemiyor
14:11 Mezarlık yargılamasında 11 kişi beraat etti
13:46 Malatya'da bir kişi daha tutuklandı
13:43 35 kadına kesilen idari para cezasına itiraz
13:38 Gazeteciler: Basın kartı mesleği yapmak için ölçüt değil
13:37 HDP: Yangın alanları ve çevresinde hangi maden ruhsatları var?
13:21 Barış annelerinin gözaltı süresi ikinci kez uzatıldı
13:20 Birgün gazetesi çalışanları beraat etti
13:19 İzmir’de avukatlar duruşmalara katılmayacak
13:11 Aydın Tabip Odası Başkanı Esat Ülkü hayatını kaybetti
13:04 Antalya'da 2 kişi daha gözaltında
13:03 Sancar: Yürüyüşümüz devam ediyor
12:57 Elektrik sorununun çözümü için AKP’ye üyelik teklif ettiler
12:53 Gazeteci Arafat Dayan'a 5 yıl 10 ay hapis cezası verildi
12:48 Gazeteci Doğru’nun davası ertelendi
12:40 Yürüyüşleri engellenen işçilerin bekleyişi sürüyor
12:32 TV10 çalışanlarının duruşması ertelendi
12:23 Hevrîn Xelef mezarı başında anıldı
12:00 Karay’ın cenazesi asker ablukasında defnedildi
11:48 Bahçeli: Seçimler zamanında yapılacak
11:12 Gazeteci Yücel’in duruşması ertelendi
10:57 İmralı için yeni başvuru
10:53 Akşener’den Erdoğan’a: Çatlayan sabır taşının altında kalacaksın
10:31 Suç işleyen kolluğa avukat desteği
10:25 Bağdat-Hewlêr anlaşması: Şengal saldırı, Kerkük tehdit, Mahmur ambargo altında
10:16 Kayyım sosyal belediyeciliği tasfiyeye başladı
09:31 Heso İbrahîm: Şengalliler bir kez daha KDP ihanetine uğramak istemiyor
09:22 Pandemi sürecinde bağımsız tiyatrolar: Psikolojik olarak tüketti
09:21 'Ayda 5 gün iş bulana ne mutlu'
09:20 Cezaevinde ‘yukarıdan' talimatla battaniyeler toplatıldı
09:20 Zrîng'in 7'nci sayısı çıktı
09:19 Kadri Bağdu cinayeti faili meçhule bırakılmak isteniyor
09:18 Arsuzlular ocak değil yaşam istiyor
09:08 Siyaset bilimci Güneş: Emperyalizmin kumaşı Kürtler ve Filistinlilere uymadı
09:08 Polis baskınında şok geçirip konuşamaz hale geldi
09:07 Bir yılda yüzde 125 artış: Ne alan var ne satan
09:06 Tablet vermek için AKP’ye üyelik şartı koştular
09:05 Bir baskınla başlayan 35 yıllık işkence, baskı, tutuklama ve göç…
09:04 Newyork Kürt Film Festivali’nin bu yılki teması ulusal birlik
09:04 Türkiye'nin oksijen deposu zehirlere emanet!
09:02 Sur’un 6 mahallesinde taş bırakılmadı, talan diğer mahallelere sıçradı
09:02 Amed Şehir Tiyatrosu 'Dario Fo' oyunuyla dönüyor
09:01 Pir Şanlı: Tepkiler azalınca gözelerdeki amaç ortaya çıktı
09:00 13 EKİM 2020 GÜNDEMİ
12/10/2020
23:34 Tuğluk ve Tuncel'e 'Kobanê' tutuklaması
21:28 HDP'li yönetici Ahmet Ünver defnedildi
21:13 TJA aktivisti Hazal Taş gözaltına alındı
20:43 HDP'li vekile edilen cinsiyetçi küfürler suç sayılmadı!
20:38 İşçilerin yemeğinde salyangoz çıktı
20:09 Elif Uzun’u katleden erkeğe ‘haksız tahrik’ indirimi
19:09 Koronadan vefat sayısı 8 bin 895'e yükseldi
17:17 Torba yasadan büyükşehir belediye bütçelerine kısıtlama
17:09 Tuğluk ve Tuncel'e 6-8 Ekim soruşturmasından tutuklama talebi
16:45 Tutuklanan gazeteciler: Mektuplarınızı bekliyoruz
16:37 Kocaeli’de bir işçi hayatını kaybetti
16:04 Malatya'da 4 kişi tutuklandı
15:58 Susurluk’ta yaşamını yitiren Vurgun Mardin’de defnedilecek
15:39 HDK’den Servet Turgut’un ailesine taziye ziyareti
15:36 DİSK-AR: İşsiz sayısı 9,8 milyona yükseldi
15:35 Gazetecilerin davası başladı
15:13 Mızraklı: Hakikat yolcusuysanız her formda savunmanız gerekir
15:06 ‘İşçi sağlığı ve güvenliğini tehdit eden şirketler cezalandırılsın’
14:44 DTK soruşturmasından tutuklanan Zümrüt tahliye edildi
14:40 Gazeteci Güç’e beraat istemi
14:36 Halkevleri’nden ‘Güvenceli çalışmak insanca yaşamak istiyoruz’ kampanyası
14:24 Patlamalarda hayatını kaybedenlerin ailelerine ziyaret
14:19 TTB: Turkuaz tablodaki veriler 19 ile çarpılmalı
14:17 Maden işçilerine polis ve asker engeli
14:17 KESK'ten ajansımıza dayanışma ziyareti
14:07 Yangın içme suyuyla söndürüldü, halk susuz kaldı
14:06 Menemen'de Kovid-19'a yakalanan tutuklu sayısı artıyor
14:05 Urfa Baro Başkanı: Söylenecek söz kalmadı, savunma yargılanıyor
14:01 Çevre Ajansı’nın kurulmasıyla ilgili teklif Meclis’e sunuldu
14:00 CHP’den HDP’ye dayanışma ziyareti