Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gençlik Meclisi’nin “Demokratik Mücadele programı” kapsamında 22 Temmuz’da startını verdiği "Harekete Geç" kampanyası devam ediyor. Temel hedefleri arasında PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ve cezaevlerinde artan baskılar olan kampanya kapsamında bugüne kadar pek çok eylem ve etkinlik yapıldı. 5’nci ayını geride bırakan kampanyaya ilişkin HDP İstanbul Gençlik Meclisi üyeleri konuştu.

 

‘GENÇLİK PASİFİZE EDİLİYOR’

 

Kürt halkı üzerinden yoğun bir baskı politikası uygulandığını hatırlatan Muhammet Ünal, bu baskıların önceliğinin gençlik olduğunu söyledi. Ünal, "Gençlik pasifize ediliyor, hareketsiz hale getiriliyor, bizler de ‘Harekete geç’ kampanyası başlatarak, devlet eliyle gerçekleştirilen fuhuş, uyuşturucu veya diğer asimilasyon politikalarına karşı gençlerin hareket geçmesini hedefliyoruz. Gerek Kürdistan da olsun gerek Türkiye’de olsun her alanda gençler kendi öz bilinçlerinden kendi öz kültür ve geleneklerinden uzaklaştırılıyor” dedi.

 

5 aylık kampanya kapsamında piknik, broşür dağıtımı, panel, yürüyüş, sohbet ve tartışma atölyeleri düzenlediklerini hatırlatan Ünal, "Gençler üzerinden yürütülen psikolojik savaş politikaları hat safhaya geldi. Bugün Kürdistan’ın her sokağından gençler uyuşturucu ve fuhuşa itiliyor, bu da devlet eli ile işleniyor. Bizim amacımız bunu engellemektir" diye konuştu.

 

'FAŞİZMİ YIKALIM, TECRİDİ KIRALIM'

 

Ünal, kampanyanın bir diğer ayağı PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve cezaevlerindeki baskılar olduğunu belirterek, son eylem ve etkinliklerinde buna dikkati çektiklerini dile getirdi. Ünal, “Tecridi kırma, faşizmi yıkma" kapsamında bildiri, broşür, afiş ve pankart asma çalışmaları olduğunu belirterek, bundan sonra da temel gündemlerinin Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebi olacağını ifade etti. Ünal, "Kürt halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit başta Kürt halkı ve Ortadoğu olmak üzere bütün halklar üzerinde uygulanıyor. Öcalan üzerindeki tecridi kırmak halklar üzerindeki tecridi bertaraf etmek demektir" diye konuştu. 

 

'GENÇLİK ÖZÜNE DÖNÜYOR'

 

Yaptıkları eylem ve etkinliklerin engelleme ve baskıların gölgesinde geçtiğini aktaran Ünal, buna rağmen gençlerin yoğun bir şekilde kampanyaya dahil olduğunu vurguladı. Ünal, “Sindirilen, pasifize edilen ve etkisizleştirilmeye çalışılan gençler bu baskıcı politikaları reddediyor. Ulaştığımız yüzlerce genç özgüven patlaması yaşıyor. Çünkü gerek ana dili olsun, gerek kültürü olsun her açıdan asimilasyona uğramış gençlik bu eylemselliklere özüne dönüş yapıyor. Bunun için daha fazla mücadele edeceğiz” dedi.

 

Kampanya kapsamında önümüzdeki süreçte yapacakları çalışmalar hakkında da bilgi veren Ünal, “Ekolojik yıkıma 'Dur demek' için harekete geçeceğiz. Bugün Hasankeyf yerle bir edildi, Cudi’de onlarca orman yakıldı, bunlar bir bütün olarak devlet eli ile yapılıyor, bunun hukuki bir yanı yoktur. Doğa ve insan kırımına dur demek için panel, yürüyüş, sohbetler etkinlikleri, sinevizyon ve film gösterimleri olacak" diye belirti. 

 

'KAMPANYANIN ETKİLERİ OLUMLU'

 

Gençlik Üyesi Evin Elitaş da gençliğin apolitize edilmesine dikkati çekerek, buna karşı güçlü, örgütlü, ve bilinçli bir düzeye ulaşması gerektiğini ve bunun için mücadele ettiklerini ifade etti. Elitaş, “Gençlik en dinamik en güçlü ve öncülük edebilecek kesimdir. Amacımız devletin bize dayattığı sistemi reddedip, kendini ayakları üzerinde duran, bilinçli, öz güveni yüksek, okumayı ön planda tutan, topluma faydalı olabilecek gençler yaratmaktır. Biz bütün bunlara için  harekete geçtik. Güzel yaşamı inşa etmek için bizimle birlikte aynı yolu yürümeye karar veren bir gençlik kitlesi ile karşılaştık. Kampanyanın etkileri çok olumlu oluyor” diye konuştu.