İSTANBUL – Demokratik bir ülke hedefiyle bir araya gelen parti ve yapıların oluşturduğu Birleşik Mücadele Güçleri, polis engeline rağmen dün kuruluşunu ilan etti. Yurttaşların “Savaş mı çıktı, haberimiz yok” sözleriyle mevcut tabloyu özetlediği Kadıköy sokaklarında ortaya çıkan görüntüler, “kurtuluş reçetesi”nin birlikte mücadeleden geçtiğini gösterdi.

 

Cumhur ittifakını oluşturan AKP-MHP yönetimindeki Türkiye’de, hak ve özgürlüklerin gün geçtikçe baskılanması karşısında harekete geçen Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Devrimci Parti, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Mücadele Birliği Platformu (MBP), Alınteri, Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) ile Partizan, kıs süre önce Birleşik Mücadele Güçleri (BMG) adı altında yan yana gelme kararı aldı. Oluşturulan yapı, dün polisin tüm engelleme çabaları ve müdahalesine rağmen Kadıköy’de yapılan açıklama ile kamuoyuna deklare edildi.

 

Birleşik Mücadele Güçleri (BMG), yaptıkları açıklama ile iktidarın baskı politikalarına karşı mücadele edip, demokratik bir ülke hedefiyle bir araya gelmenin önemini vurguladı.

 

Yapılmak istenen açıklama öncesinden başlayarak Kadıköy’de tanık olunan görüntüler, ülkenin geldiği noktayı göstermesi açısından bu güçlerin haklılığını kanıtlamaya yetti. Neler mi yaşandı? Gelin birlikte bakalım. 

Açıklamanın yapılmak istendiği Rıhtım alanı saatler öncesinden polis bariyerleriyle kapatıldı. Bununla birlikte Kadıköy semalarında yaşanan helikopter hareketliliği ve Rıhtım’a çıkan her sokağa konumlandırılan polisler ve zırhlı araçlar, açıklamaya izin verilmeyeceğinin diğer işaretleriydi.

 

 

‘SAVAŞ MI ÇIKTI HABERİMİZ YOK’

 

Adeta bir savaş meydanını andıran bu görüntülere tanık olup, şaşkınlıklarını gizleyemeyen yurttaşların dilinden dökülen “Savaş mı çıktı, haberimiz yok” cümlesi, durumu özetler nitelikteydi.  Rıhtım’daki benzer görüntülerle karşılaşılan bir diğer adres Hakların Demokratik Partisi (HDP) Kadıköy İlçe Örgütü'nün bulunduğu Halitağa Caddesi’ydi. Her adımda polisle karşılaşılan cadde üzerinde yer alan HDP binasının çevresi bariyerle abluka alındı.

Saatler açıklamanın yapılacağı 17.00’ye yaklaşırken hem Rıhtım hem de buraya çıkan polis sayısı da giderek arttı. Öyle ki görevlendirilen ekipler arasında Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele biriminde polisler dahi yer aldı.

 

CADDE SLOGANLARLA YANKILANDI

 

Açıklamaya dakikalar kala HDP milletvekilleri Kemal Bülbül, Hülya Gülistan Koçyiğit, Dilan Dirayet Taşdemir, Nurcan İmir, Dilşat Canbaz Kaya, DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü ve Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun’un aralarında bulunduğu kitle, HDP binasından sloganlar, alkış ve zılgıtlarla dışarı çıktı. Ancak kitlenin önü 100 metre sonra polislerce kesildi. Karşılaştıkları engellemeye “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atarak tepki gösteren kitleye müdahale eden polisler, bazı kişileri darp ederek gözaltına alındı. 

Gözaltına alınanların attığı “Direne direne kazacağız” sloganı o anlarda caddede yankılandı. 

 

KARARLIK KARELERİ

 

Müdahaleye rağmen farklı yollardan Rıhtım’a ulaşmaya çalışan kitlenin önü bu kez Söğütlü Çeşme Caddesi üzerinde kesildi. Polislerin etraflarını sardığı kitle, bu durumu ıslık ve alkışlarla protesto etti. Burada yapılan müdahalede de çok sayıda kişi yine gözaltına alındı. Gözaltına alındığı sırada zafer işareti yaptığı için polisin zorla başını aşağı indirmeye çalıştığı bir gencin buna izin vermeyip, başı dik bir şekilde yürümesi kararlık karesi olarak hafızalara kazındı. Aynı anlarda polislerce darp edilen bir başkası, attığı “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” sloganıyla yanıtını verdi. 

 

Yapılan müdahale sırasında milletvekilleri de polislerce darp edilip, hakarete maruz kaldı. Hızını alamayan polis, HDP’li vekil Nurcan İmir’i gözaltına almak istedi. Gözaltı aracına bindirilen İmir’in vekil olduğu anlaşılınca sonra bırakıldı. DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ve HDP’li vekil Dilşat Canbaz Kaya da yine darp edilerek, gözaltına alınmaya çalışıldı. Kısa süre fenalık geçiren HDP’li Kaya, yaşananları ülkenin “utanç tablosu” olarak tanımladı. 

HDP’li Koçyiğit ise, maruz kaldıkları polis şiddetini dair “Teşhir ediyorum; güpegündüz Kadıköy'ün orta yerinde insanları işkence ederek gözaltına alıyorlar” sözlerini sarf etti.

 

Vekillerin tepkilerine grubun zılgıt ve alkışları arasında “Polis ve faşizm devletine boyun eğmeyeceğiz” sloganı eşlik etti.

 

VEKİLLER OTURMA EYLEMİ YAPTI

 

Uzun süre boyunca polis ablukasında tutulan grup içerisinde yer alan HDP’li Musa Piroğlu'nun tekerlekli sandalyesiyle trafik yoluna girdi. “Bu ülkede asıl teröristin kim olduğu bu tabloda belli. Zalimsiniz” diyen Piroğlu, polis ablukasını işaret etti.

 

Piroğlu’nun “Ya yolumuzu açın ya da burada beklerim” çıkışının ardından diğer vekiller de yolla çıkıp, burada oturma eylemine geçti. Vekilleri zor kullanarak yoldan çıkaran polisler, grubu Pavlovya Sokağı’na sıkıştırıp, ablukaya burada devam etti.

 

GAZETECİLER DE GÖZALTINA ALINDI 

 

Burada bir kez daha müdahaleye girişen polisler, aralarında muhabirimiz Rojin Altay, Özgür Gelecek muhabiri Taylan Öztaş ve bazı siyasetçilerinin de olduğu birçok kişiyi darp ederek gözaltına aldı. “Ne yapıyorsunuz. Onlar gazeteci” diyerek meslektaşlarının gözaltına alınmasına tepki gösteren diğer gazeteciler de darp edilip, hakaret gördü.

 

VEKİLLER SİPER OLDU

 

Polislerin gözaltına almak istediği kişilere milletvekilleri  siper olmaya çalıştı. Bazı vekiller zor kullanılarak gözaltına alınmak isteyenlerin arkasından sürüklendi.

 

‘NAZİLERİN ARACINDAN BİLDİRİYORUM’

 

Bindirildikleri polis araçlarında slogan atarak tepkilerini göstermeyi sürdüren gözaltına alınan kişiler arasında bulunan ESP Eş Genel Başkanı Şahin Tümüklü, sosyal medya hesabından “Nazilerin aracından bildiriyorum. Faşizme karşı birlikteliğimiz sürecek. Biz kazanacağız" paylaşımında bulundu.

 

Tüm bu engelleme, müdahale ve gözaltına alınma tehdidine rağmen yerlerinden ayrılmayan kitlenin saatlerce dakikalarca polis ablukasında slogan ve alkışlarla bekleyişini sürdürdü. Yapılan görüşmelerin ardından Rıhtım yerine Sosyalist Meclisler Federasyonu binasında açıklama yapılmasına karar verildi. Buradan zılgıt ve ıslıklar eşliğinde tekrardan yürüyüşe geçen kitle binanın bulunduğu Halitağa Caddesi üzerinde yeniden engellenmeye çalışıldı. Bariyerlerle çevrili alana kimseyi almayacaklarını söyleyen polisler ile vekiller arasında tartışma yaşandı. 

 

Polislerin “Yalnızca vekilleri ve danışmanlarını alırız. Basını da almayacağız. Danışmanlarınız açıklamanızı çeksin” söylemlerine HDP’li vekiller, “Adı üstünde basın açıklaması. Basın açıklamasını basına yapmayacaksak kime yapacağız” sözleriyle yanıt verdi. 

 

‘KURTULUŞ’ REÇETESİ SUNULDU

 

Engellemelere rağmen Birleşik Mücadele Güçleri, Sosyalist Meclisler Federasyonu binasına asılı bulunan “Faşizme karşı birleşelim, örgütlenelim, mücadeleyi yükseltelim” pankartı altında kuruluş deklarasyonunu açıkladı. 

Açıklamada İmralı tecridinin tüm ülkeye yayıldığına dikkat çekilerek, birleşik mücadelenin önemine vurgu yapıldı. Faşizmin çizdiği sınırlara hapsolmuş hiçbir anlayış ve önerinin “kurtuluş reçetesi” olamayacağını ifade edilen metninde, hep birlikte mücadele nehrinde buluşma çağrısı yapıldı.