AKP’ye yakın Yeni Şafak gazetesi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Örgütü’ne saldırarak rehin aldığı Deniz Poyraz’ı öldüren katil Onur Gencer’i temize çıkarmaya yönelik yayın yapıyor. Dün olayın yaşandığı ilk dakikalarda “içeride çatışma” olduğu yönünde bilgi paylaşan gazete, katil zanlısı soruşturmadayken Ulusal TV'yle birlikte bu kez de parti binasını gözetleyen Mehmet Laçin adında bir kişiyi konuşturtarak, delil karartma, hedef şaşırtma ve dikkatleri dağıtmaya yönelik dezenformasyon yayıyor. 

 

'İL BİNASINDA ÇATIŞMA'

 

Ulusal TV'nin görüntülerini yayan Yeni Şafak, saldırgan henüz içeride ve Deniz Poyraz’ın öldürüldüğüne dair bilgi bulunmazken, “HDP İZMİR İL BİNASINDA ÇATIŞMA” başlığıyla haber paylaştı. Suriye’de eğitimli katil zanlısı içerideyken, olaya “çatışma” süsü vermeye çalışan gazete, HDP’nin o saatte yapacağı toplantıdan haberdar olduğunun izlenimini veriyor. 

 

‘ZANNETTİ Kİ İÇERİSİ DOLU’

 

Yeniş Şafak'ın yayınladığı, Ulusal TV'den servis edilen Mehmet Laçin isimli şahsın anlatımları, HDP’nin bir toplantısının olacağı ve olayın gelişim seyrinde bir hazırlık olduğunun ipuçlarını veriyor. HDP’yi gözetleme amacıyla il binasında sabahın erken saatlerinde bekletilen Laçin'in anlatımları, emniyet dahil herkesin silahlı saldırı öncesi bilgisi olduğuna işaret ediyor. Dezenformasyon ve soruşturmayı yönlendirme amaçlı videoda konuşan Laçin’in sözleri şöyle: “Bunlar anlaştılar, getirdiler oraya koydular. Yani o kızı kurban verdiler. Durum onu gösteriyor. İçeride kaç kişi HDP’li varsa, boşalttılar, olaydan önce boşattılar. Sonra silah patladığında hem ben hem emniyet çevre herkes zannettik ki içeri dolu. İçeri dolu dedik, camlar kırıldı, demek ki kız yalnızmış, bu provokatörü oraya yerleştirdiler. Kendileri dışarı çıktılar. Şimdi tanıdığım iki kişi, devamlı günlük iki senedir oradaydı, iki senedir tanıyorum. Hatta o ufak boylu dediğimde Çiğli’de görüyorum, Çiğli’de mi oturuyor. Her gün orada. İki senedir ben oradayım, iki senedir o da orada. Ama kolay kolay dışarı çıkmıyor. Bugün nedense, bu il başkanı, gözlüklü, tam da bilmiyorum, tahmini il başkanıdır, çünkü mikrofonda konuşuyor basın geldiğinde. Bir o konuşuyordu bir de bu ufak boylu. Şimdi bunlar yanında bir tane daha var, beyaz gömlekli, bunlar üç kişi çıktı. Demek ki içeride o anda öldürülen kız tek vardı, sonra durum öyle anlaşılıyor. Bunlar üçü çıktı, o beyaz gömlekli sola doğru, pastanenin önünden Şok’a doğru gitti, ama bu il başkanıyla bu ufak boylu kaldı. Aynı orada parti önü, yani koridorda bu ufak boylu, o il başkanına parmakla benim pankartımı işaret etti. Yani yazıyı oku, ne yazıyor diye. Bilmem okudu mu okumadı mı. O anda ben olayın bu şekil gelişeceğini bilmiyordum. O uzun boylu da onla konuştuktan sonra dönüş yaptı. Benim tarafıma geçti. Benim çadırımın tam önünden benim pankartımı okudu. Yani o yazıyı okudu. Baktı böyle okunur şekilde baktı, devam etti karşıya geçti, Çankaya tarafına geçti. O anda ben oturuyorum. Ben zaten devamlı gözüm HDP’ye kim giriyor, kim çıkıyor...”