Günay: Talan ve tecrit düzenine mücadeleyle son verebiliriz

img

ANKARA – HDP Sözcüsü Ebru Günay, tecride karşı ortak mücadelenin önemine dikkat çekerek, "İmralı Adası’nda bugün savaş ve barış, demokrasi ve otoriterlik, teklik ve çokluk iradeleri çarpışmaktadır. Bu çarpışma tarihidir ve sonuçları da tarihi olacaktır" dedi. 

 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, partisine yönelik saldırı ve kapatma davasına ilişkin HDP Genel Merkez binasında basın toplantısı düzenledi. Konuşmasının başında İzmir İl Örgütü binasında gerçekleştirilen saldırıda katledilen Deniz Poyraz’ı anan Günay, “Yoldaşımızın derin acısını yaşıyoruz. Halkımızla birlikte Deniz’in yasını tutuyoruz. O günden beri halkımız, dostlarımız, emek, barış ve demokrasi güçleri, sendikalar partimizi yalnız bırakmadı. Milyonlar Deniz için ayağa kalktı, büyük bir öfke ile saldırıyı ve katliamı lanetledi. Deniz’in anısına, mücadelesine onun bize bıraktığı sorumluluklara sahip çıktı. Yaşadığı o tarifsiz ve derin acıya rağmen Deniz’in annesi dimdik ayakta, Deniz’in yoldaşları olarak bizler yaşadığımız acıyı her zamankinden daha kararlı bir şekilde mücadeleyi sahiplenme gerekçesi kabul ediyoruz” dedi.   
 
‘TUTUMUMUZ NET’
 
 
Günay, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Bu sahiplenme, bu kararlı tutum, kötülüğün karşısına dikilen bu onurlu duruş, katillere ve katliam ortaklarına verilen en anlamlı yanıttır. Bizi korkutmaya, sindirmeye çalışanlara; bu korkakça, canice cinayete boyun eğmemizi bekleyenlere karşı halkımızın da partimizin de dostlarımızın da, demokrasi, özgürlük ve barış isteyen herkesin tutumu nettir. 
 
BU ÜLKENİN SAHİBİYİZ
 
Biz bu ülkenin sahibiyiz, her karış toprağındayız, hayatın her alanındayız, bizi bitirmek mümkün mü? Katliamlarla, cezaevleriyle, kumpas yargılamalarıyla, kapatma davalarıyla bizi bitiremezsiniz. Başaramayacaksınız. Eğer katliamla ölümle başarılı olunsaydı, hak ve özgürlük talebi bastırılabilinseydi, Halepçe’yi bombalayan ve 5 bin insanı bir anda katleden Saddam başarılı olurdu, dünya insanlığının başına bela olan ve milyonlarca insanın hayatına sebep olan Hitler başarılı olurdu. Hiçbiri başaramadı siz de başaramayacaksınız. Çünkü biz haklıyız, çünkü bu ülkede yaşayan 80 milyon insanın demokrasi, barış ve özgürlük istekleri var. Biz bu taleplerin savunucularıyız, biz hak olanı hakikat olanı savunuyoruz, evrensel değerlere sahip çıkıyoruz, bu halkın ve toplumun geleceği için mücadele ediyoruz. Buna karşı duran ve saldıran herkes kaybetmeye mahkumdur. 
 
YARGI BU KATLİAMIN SORUMLUSUDUR
 
İşte bu hakikatten duydukları korku ile saldırıyorlar. Deniz’i katledenler bu çürümüş sistemi ayakta tutmaya, karanlık ilişkilerini gizlemeye, halkın sırtından yaşadıkları lüks ve şatafatı asalakça sürdürmeye çalışanlardır. Biz ilk gün de söyledik, bugün de söylüyoruz. Katili tanıyoruz, katilleri tanıyoruz. Bu cinayetin arkasındaki güçleri biliyoruz.  Bu saldırı ve katliam 7/24 parti binalarımızın önünde nöbet tutan emniyet güçlerinin gözü önünde gerçekleşti. Parti binalarımızın önünde kamp kuran, partimize girip çıkanları fişleyen, hedef gösteren emniyet güçleri ve onların işbirliği ile çadırlar kuran provokatörler bu katliamdan sorumludur. Bu katliamı gerçekleştiren sadece tetiği çeken katil değildir. Daha olayın ilk anında, ‘HDP binasında çatışma’ haberleriyle olayı manipüle etmeye, daha sonra ‘Neden daha fazla HDP’li ölmedi, öldürülmedi’ diyerek beklentisini gizlemeyen ve partimizi suçlama hadsizliğinde bulunan gazeteci görünümlü tetikçiler ve gazete diye geçinen paçavralar bu olayın sorumlusudur. Sabah akşam partimizi hedef gösteren iktidar partisi, onunla çıkar ortaklığı yapanlar bu saldırının sorumlusudur. Tıpkı Tahir Elçi ve Hrant Dink cinayetlerinde olduğu gibi iktidarın hedef göstermesi sonucu en demokratik hakkımızı yargılama konusu yapan ve bunun üzerinden de partimizi ‘kriminalize eden’, halkımıza saldıranları ve katliam yapanları ise aklayan yargı bu cinayetin sorumlusudur.
 
KATLİAM MEKANİZMASI
 
Biz biliyoruz ki bu ülkede muhaliflere, düşmanlaştırılan kesimlere karşı kurulmuş çok basit ama çok ahlaksız bir cinayet mekanizması işliyor. İktidar hedef gösteriyor, özel savaş aparatı olan yandaş bunu köpürtüyor, yargı harekete geçip yargılıyor, talimatı alan lümpen katiller harekete geçerek cinayeti işliyor. Hrant Dink, Tahir Elçi ve yüzlerce cinayet işlendi. O yüzden diyoruz ki, rantlarının HDP’nin susturulmasından geçtiğini düşünen, kirli düzenin sürdürülmesi için partimizi hedef alan çevreler bu cinayetin sorumlusudur. Bugüne kadar partimize yapılan bütün saldırılarda, saldırganları koruyan onlara yol veren Genel Merkezimize yapılan taşlı saldırı örneğinde olduğu gibi saldırganları güvenli bir şeklide uzaklaştırıp gözaltına bile alma ihtiyacı görmeyen, katliam yapan IŞİD görevlilerine eşlik eden kolluğun bağlı olduğu İçişleri Bakanlığı bu cinayetin sorumlusudur.
 
DAVALAR KONSEPTİN PARÇASI
 
Hiç kimse saldırıyı kişisel bir öfke sonucu işlenmiş bir cinayet gibi göstermesin. Bunu yapanlar bu cinayetin ortağı olanlardır. Biz biliyoruz, bu cinayet iktidar bloğunun, iktidar yandaşı basının, iktidarın günümdeki yargının, onun denetiminde hareket eden kurum ve kuruluşların ortak yapımıdır. İzmir’de il binamıza yapılan saldırı, Deniz yoldaşımızın katledilmesi, siyasetçilerimizin Kobanî Kumpas davasıyla yargılanması ve partimize açılan kapatma davası, aynı saldırı konseptinin ayrılmaz bir parçasıdır. Aynı akıl tarafından tertiplenmiş ve hayata geçirilmiştir. Aynı karanlık ilişkilerin ürünüdür. 
 
CİNAYETİN SİYASİ BİLDİRİSİ OKUNDU
 
Cinayet detayları partimiz karşısında kurulan çadırlarda konuşulmaktadır. Bunu saklama gereği bile duymuyorlar. İktidarın küçük ortağı cinayetten hemen sonra ortaya çıkan tepki üzerine önce 'bizimle alakası yok' dediği cinayeti üzerinden saatler geçmeden meclisteki grup toplantısında üstlendi. Katil, kendisine verilen akılla cinayeti 'kişisel bir tepki' gibi göstermeye çalışırken, biz cinayetin siyasi bildirisini 'Deniz Poyraz’ı terörist' olarak gösteren ve katliama onay veren MHP’nin grup toplantısında dinledik. Bu HDP’ye oy veren milyonlarca insanı 'terörist' gören ve aynı mesajla tehdit eden akıldır. 
 
İNTİKAM VE RÖVANŞ DAVASI
 
Bu akıl şimdi de katliamla, cezaevleriyle, tutuklamalarla başaramadığı nihai hedefini gerçekleştirmek için partimiz hakkında kapatma davası açtı. AKP-MHP genel merkezlerinde hazırlanan ve içerdiği saçmalıklar, absürtlükler nedeniyle AYM tarafından iade edilen iddianame bir iki göstermelik değişiklikten sonra sanki yeni deliller bulunmuş gibi kabul edildi. Üstelik de AKP’nin iktidarı kaybettiği 7 Haziran seçimlerinin yıldönümünde! Bu tarih rastlantı değil. Zaten İktidarın başındaki 7 Haziran yenilgisini hiç unutmadığını ittiraf etti. İşte bu yüzden bu saldırılar intikam saldırısıdır diyoruz, bir rövanş ve öç alma konseptidir. Baştan sona hiçbir hukuki değeri olmayan iddianamede art arda sıralanan absürtlükleri saymakla bitmez... HDP kurucu üyesi değilken kurucu üye olarak tanımlanan vekillerimiz mi dersiniz, Mardin'de devam eden üyelerimizin yargılandığı kumpas dosyalarında  geçen 2008’den bu yana ulaşılmayan gizli tanıklar mı dersiniz, isim karışıklıkları mı dersiniz, Meclis'e gelmeyen fezlekeler mi dersiniz; özetle kullanılan tüm anayasal haklar iddianamenin konusu haline getirilmiş. 
 
PARTİMİZE KARŞI SİYASİ BİLDİRİ
 
Bunun gibi onlarca yüzlerce suçlama ile bu çöp metin hazırlanmış. Bu metin o yüzden bir hukuk metni değil, HDP’ye karşı hazırlanmış bir siyasi bildiridir. Bu metne karşı biz de en güçlü siyasi bildiriyi hazırlayacağız. Biz kendimizi değil, demokrasiyi, hukuku, adaleti, barışı, temel insan hakları ve değerlerini savunacağız. Çünkü saldırı esasen bu değerlere karşıdır. Haliyle HDP’ye yaklaşım, bu ülkenin geleceğine yaklaşımdır. Bu dava HDP’yi değil Türkiye’yi, Türkiye’deki insani bütün değerleri kapatma davasıdır. Partimizi kapatmaya teşne olanlar, anayasadan beklenti içinde olanlar, anayasayı bir kez daha tümüyle rafa kaldırmaya çalışıyorlar. Peki, Anayasasız bir devlet nasıl bir devlettir? Bir iktidar kendi en üst kurumu olan ülkenin anayasasına ve onun kararlarına uymuyorsa o iktidarın adı nedir? Böylesi bir devlette vatandaşların hukukunu kim koruyacak? Bunları sormalıdır siyaset ve Meclis.  
 
YÜZLEŞMEK YERİNE YÜZSÜZLEŞTİLER
 
Mafyayı, çeteye yol vermek için HDP’yi kapatmaya çalışıyorlar. Çünkü pudra şekeri ticareti için daha çok gemi ve deniz yollarına ihtiyaç duyuyorlar. Her şeyi ranta çeviren bu çürümüş ve göbekten bağlı oldukları sistemi sürdürme derdiniz var. O yüzden HDP’yi kapatmaya çalışıyorlar. HDP’ye kurulan kumpas ve intikam davası; aynı zamanda Kürt sorununda gelinen çıkmazın da sonucudur. Kürt sorunu ile yüzleşmek yerine aynı ezberleri tekrarlayarak yüzsüzleşenlerin vardığı nokta işte bugün komplo, katliamlara başvurmaktır, çete-mafyadan medet ummaktır. 
 
6 MİLYON SEÇMENİN EVİ HDP GENEL MERKEZİDİR
 
HDP’yi kapatamayacaklar, 6 milyon insanın siyasi temsiline ve onun siyaset yapma hakkına engel olamayacaklar. Türkiye’nin dört bir yanında bulunan 6 milyondan fazla seçmenin evi HDP genel merkezidir. 8 Mart’ta, Newroz’da bu halk iradesine en güçlü şekilde sahip çıktı bundan sonra da sahip çıkmaya devam edecek. Şimdiye kadar bu halkın defalarca partisini kapattınız, her türlü engelli çıkardınız ama bu halk demokratik siyasette ısrar etti, mücadelesini büyüterek yoluna devam etti. Dün direndik bugün de direnmeye devam edeceğiz. 
 
HALK SİZE DERS VERECEK
 
Biz halkımızın iradesini doğru temsil etmek için var gücümüzle mücadeleyi yükselteceğiz. HDP’nin kapatılmasıyla partisi kapatılan insanların kendilerine bu kötülüğü yapanlara oy vereceğini düşünenler bu halkı hiç tanımıyor. Bu halk onlara yakında siyaseten hiç unutamayacakları öyle bir ders verecek ki, 90’lı yılların karanlık aktörleri gibi silinip gidecekler. Aynı saldırgan ve tasfiyeci akıl Kobanî Kumpas Davasında da devrede. Kobanê davası da tek bir merkezden ve tek bir amaçla yazıldı. Bu kumpas iddianamesi iktidarın kirli ittifaklarını, devletin kasalarını boşaltmalarını, hak ve hukuk gaspını gizlemek, ülkeyi de daha fazla karanlığa sürüklemek amacıyla yazıldı ve yürürlüğe konuldu. İki haftadır, Sıkıyönetim Mahkemelerini anımsatır şekilde Sincan’da Kumpas davası görülüyor. İddialar malum, arkadaşlarımız en ağır suçlarla suçlanıyorlar. Peki salonda ne oluyor? Arkadaşlarımıza “HDP’ye ne zaman üye oldun, HDP’nin MYK toplantısına katıldın mı, twitleri hangi amaçla attın ya da paylaştın” gibi akla ziyan sorular yöneltiliyor. Yani Kobanî Kumpas Davasında düşünce ve ifade yargılanması yapılıyor. Burada da bizim siyaset tarzımız hedefleniyor, çözüm önerilerimiz engellenmeye çalışılıyor. Mahkeme heyeti bu davada taraf olduğunu iktidarın talimatlarını yerine getirdiğini göstermekten geri durmuyor. 
 
FETÖ YARGISININ AKLI MAHKEMEDE
 
Kobanê kumpas davasının görüldüğü Sincan’da yaşananları, hukuk adına yaşanan garabeti gidip görmek gerekiyor. Baştan aşağıya çamur bir iddianame söz konusu, yargılanan arkadaşlarımız ve avukatlarımız, bu hukuksuzluğu, bu vicdansızlık ve insanlık dışı siyasal anlayışı yerle yeksan ediyorlar. Bu iktidar her alanı kirlettiği gibi yargı alanını da kendi güdümünde hareket eden memurlara çevirdi. Ancak FETÖ’nün savcıları ve yargıçları gibi hareket eden bugünün müktedirlerine de hatırlatmak isteriz ki, ayaklar altına aldığınız adalet olgusu bir gün sizden hesap soracak. Ne siz ne de talimatlarını yerine getirdiğiniz AKP-MHP iktidarının yetkilileri bu hesaptan kaçamayacak.  
 
ARKADAŞLARIMIZ FAŞİZMİ YARGILIYOR
 
Arkadaşlarımız günlerdir Sincan’da demokrasi tarihine örnek olarak geçecek bir duruş sergiliyorlar. Her biri bu ucuz suçlamalara karşı kendilerini değil Türkiye halklarının ortak geleceğini savunuyorlar. Faşizmi yargılıyorlar. Bu dava IŞİD’in hezimetinden duyulan öfkenin eseridir, 7 Haziran’ın intikamıdır. AKP-MHP’nin 7 Haziran yaraları o kadar büyük ki, ne yapsalar nafile. Biz daha nice 7 Haziranlar ve 31 Martlar yaşatacağız. Bu nedenle biz tüm muhalefet diyoruz ki bu dalga HDP ile sınırlı değildir. Demokrasi mi otoriterlik mi ikilemidir. Ne olursa olsun şu tespit tarihe not düşsün; HDP’ye açılan davalar AKP’nin ismini tarihten silecek HDP fikriyatının ülkenin her yerinde kök salmasını güçlendirecektir. 
 
TECRİT VURGUSU
 
Türkiye'de toplumsal barışın sağlanmasında önemli bir misyona sahip olan Sayın Öcalan'a yönelik geliştirilen tecrit sistemiyle ülkede yaşanan kaosun, mafyalaşmanın, çürümenin ve savaşın egemen kılınması birbirinden bağımsız değildir.
 
İmralı’daki sistemin bir yönetim tekniği olduğunu sürekli dillendiriyoruz. İmralı’daki uygulama her zaman başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halklarına ve demokrasi güçlerine karşı yaklaşımın işaret fişeği olmuştur. İmralı’da çözüm havası estiğinde tüm Türkiye’ye yansımıştır. İmralı’da siyasal iktidarın savaş çanları çaldığı süreçlerde ise Türkiye kaosa sürüklenmiştir.
 
Sayın Öcalan’ın susturulmaya çalıştığı süreç ile Türkiye halkları, demokratik ve muhalif güçler de katliamlarla, cezaevlerine atılarak ve daha birçok hukuksuz uygulamalarla susturulmak istenmiştir. İmralı’nın sustuğu süreç mafyanın ve çetelerin konuştuğu süreç olmuştur. Tecrit, ülkeyi ve toplumu savaş sarmalının içine sürüklemiş, savaş rantını sürdürmek isteyen mafya-çete odakları daha çok palazlanmıştır.
 
İKTİDARIN MENFAATLERİNE KURBAN EDİLDİ
 
Sayın Öcalan ise Kürt halkının ve Türkiye halklarının çıkarına olan her yaklaşım karşısında demokrasi, barış ve müzakere seçeneğinde ısrar etmiştir. Ancak Sayın Öcalan'ın büyük bir demokratik irade ve kararlılık koyarak geliştirdiği çözüm demokratikleşme perspektifi sürekli iktidarın siyasi menfaatlerine kurban edildi. Hukuk-dışı bir mekan olan İmralı Adası’nda bugün savaş ve barış, demokrasi ve otoriterlik, teklik ve çokluk iradeleri çarpışmaktadır. Bu çarpışma tarihidir ve sonuçları da tarihi olacaktır. Tecrit ve adaletsizlik politikalarından etkilenmeyen tek bir insan kalmadı artık. Tecrit içerde ve dışarıda hepimize dayatılıyor. 
 
ŞENYAŞAR AİLESİ
 
Adalet mücadelesinde Urfa Adliyesi önünde her gün nöbet tutan Şenyaşar ailesine dayatılan adaletsizliktedir tecrit. Ancak İktidar acılı ailenin talebine kulak vermektense her gün yeni zulümlerle karşılarına dikiliyor. Defalarca gözaltına alındılar ama mücadele etmekten bir gün geri durmadılar. Bakın iki gün önce Emine Şenyaşar adliye merdivenlerinde rahatsızlandı ve hastaneye kaldırıldı. Daha ne kadar bir annenin haklı talebine karşı kayıtsız kalacaksınız?
 
AÇLIK GREVLERİ
 
Cezaevlerinde sürdürülen ve bugün 210’uncu gününe giren açlık grevi eylemlerindedir tecrit. Defalarca söyledik siyasi tutsakların talepleri insan haklarından ve adaletten yana olan milyonların haklı talepleridir. Ancak AKP-MHP iktidarı tecritte ısrar etmeye devam ediyor. İktidar bir an önce bu haklı taleplerin gereklerini yerine getirmeli, Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecride ve hapishanelerdeki baskılara son vermeye çağırıyoruz. Ve biliyoruz ki çeteleriyle, mafyalarıyla ve savaş baronlarıyla Türkiye’ye çöken, bizleri nefessiz bırakan AKP-MHP iktidarına karşı demokrasi güçlerinin birleşmekten ve ortak hareket etmekten başka şansı yoktur. Bu talan ve tecrit düzenine ancak mücadele ederek son verebiliriz.”

Diğer başlıklar

24/06/2021
13:16 Demokrasi Konferansı’ndan ortak mücadele vurgusu: Savaş hak arayışını bastırıyor
13:06 Hrant Dink davasında firari sanıklar hakkında karar
13:05 TİGEM hayvanlar geçmesin diye duvar örüyor!
13:04 Emine Ayna: Öcalan’a özgürlük isteyerek kimi öldürdüm?
12:49 Gazeteci Evren hakkında davaların birleştirmesi talebi
12:47 Gülnur Kocabaş’ın failine ağırlaştırılmış müebbet hapis istemi
12:35 EŞİK’in Danıştay önündeki açıklamasına engelleme
12:35 İstinaf beraat kararını bozdu: Tecavüz faili tutuklandı
12:29 Öcalan’ın avukatlarından yeni görüşme başvurusu
12:25 TİHV 2020 Raporu: 3 bin yaşam hakkı ihlali, 404 işkence
12:17 Kayyım esnafın Sanat Sokağı’na astığı renkleri beğenmedi
12:11 ‘Kürdistan için birlik zamanı’
12:08 TİHV’den HDP İzmir İl Örgütü’ne ziyaret
11:41 Rıza Türmen: Yeni başlangıç için yola çıkıyoruz
11:26 Kobanê Davası’nda tutuklu siyasetçiler: Düşmanca tutumla karşılaştık
11:25 Demokrasi Konferansı başladı
11:15 KNK’den Mahmur’a ziyaret: Birlik işgali durdurabilir
11:05 Günay: Talan ve tecrit düzenine mücadeleyle son verebiliriz
11:02 Savaş uçakları Mijî köyünü bombaladı
11:02 Gülcan Diril: Olayın içinde başka kişiler de var
10:43 Boğaziçi akademisyenlerinden çağrı: Üniversiteye sahip çıkın
10:29 Mülteciler günlerce aç susuz ahırlarda bekletiliyor!
10:01 Kadınlar alanlara çıkıyor: 1 Temmuz son değil başlangıç
09:30 Deniz Poyraz'ın anmasına katılanlara gözaltı
09:20 HDP'li gençlerden Deniz Poyraz için yürüyüş
09:15 Açlık grevi eylemi 210'uncu gününde
09:11 TEV-DEM Eşbaşkanı Hiso: KDP’nin sevkiyatları provokasyondur
09:04 ‘Türk Tipi Başkanlık rejimi ortak mücadeleyle yıkılır’
09:02 4 kişinin ölümüne sebep olan AKP'li belediye başkanının yeğeni 8 ay tutuklu kaldı
09:01 Fındıklı’da organik tarım seferberliği
09:00 HDP'li gençlerden futbol turnuvasına katılım çağrısı
09:00 Ziraat Odası Başkanı Yıldız: Çiftçiler kan ağlıyor
09:00 24 HAZİRAN 2021 GÜNDEMİ
08:20 Caferi: IŞİD’in çaldığı petrol ve doğalgazı Erdoğan’ın oğlu yönetiyordu
23/06/2021
23:27 Tozkoparan sakinlerinin nöbet eylemi sürüyor
23:20 GGM'deki yangın ardından mültecilerle görüşülmesine izin verilmiyor
23:11 Kürdistan’ı Savun İnisiyatifi üyeleri serbest bırakıldı
23:08 Beytüşşebap'ta ev baskını: 3 gözaltı
22:37 HDP Genç Kadın: İmha politikalarına karşı birleşelim
22:23 Harmandalı GGM’de bir mülteci hayatını kaybetti
22:21 ‘Deniz’e sıkılan kurşun Kürt halkına ve iradesine sıkıldı’
22:06 Van’da seyir halindeki tır alev aldı
21:45 4’üncü yargı paketi Adalet Komisyonu'nda kabul edildi
20:47 Kadıköy’de gözaltı protestosu
19:52 Koca: Cuma gününden itibaren 18 yaş ve üzeri herkese aşı tanımlanacak
19:47 Koronadan 65 vefat, 5 bin 809 yeni vaka tespiti
19:41 Poyraz ve HDP Uykusuz'un kapağında
18:58 İstanbul'da Poyraz için kurulan taziye 3’üncü gününde
18:43 Kadınlardan HDP'ye taziye ziyareti
18:37 İYİ Parti de Meclis Komisyonu’ndan çekildi
18:21 DTK ve DBP heyetinin Dersim programı sona erdi
18:10 İstismar failinin serbest bırakılmasına isyan eden çocuktan çağrı
17:53 İzmir İl Örgütü’ne dayanışma ziyaretleri gün boyu devam etti
17:46 Su, elektrik ve doğalgazı kesilen mahalleliden nöbet eylemi
17:30 Alıkonulan koyunlar Meclis gündeminde
17:10 Önder: Hükümetin teklifi ve kabulüyle çözüm sürecinde yer aldım
17:05 Saadet Partisi’nden Şenyaşar ailesine ziyaret
17:00 Deniz Poyraz için mevlit okundu
16:38 20 yıl önce yargılandığı dosya önüne kondu
16:28 Alman futbol kulüplerinden UEFA'ya tepki
16:18 Soma Davası’nda görevli memurlar hakkında soruşturma izni
15:50 CPJ: Gazeteci Umêd Beroşkî serbest bırakılmalı
15:48 Baraj göleti kıyısındaki askeri tesiste yangın
15:48 DTK Divan Üyesi Özdemir gözaltına alındı
15:37 Kürdistan’ı Savun İnisiyatifi üyeleri gözaltına alındı
15:17 İstismar faili tarikat liderine 'iyi hal' indirimi
15:06 Türkiye’nin yargı süreci mercek altında: Bir bütün olarak sorunlu işliyor
15:03 Kentsel dönüşüme karşı çıkan mahalleliye polis müdahalesi
14:51 İHD Van Şubesi'nin yeni yönetimi belirlendi
14:45 Rusya İngiltere gemisine uyarı ateşi açtı
14:41 AB'ye Türkiye çağrısı: İlişkilerde haklara saygıyı ön koşul yapın
14:25 EŞİK’ten Danıştay’a sözleşme çağrısı
14:12 Basın örgütleri: Böyle çürümüşlük ve pespayelik hiç görülmedi
14:05 Başaran’dan Bahçeli’ye yanıt: Deniz Poyraz bizleriz
13:58 HDP'nin bulunduğu sokağa Deniz Poyraz'ın adını verdiler
13:57 Komisyondan çekilen CHP ‘alternatif rapor’ hazırlayacak
13:50 Avukat Sert'i tehdit eden erkeğe dava açıldı
13:34 Deniz Poyraz’a şiir yazdı: Yıldızlar senin şarkın ile gülümsesin
13:18 TÜSES'ten yönetim sistemi raporu
13:14 Sancar: HDP binalardan ibaret değil, kökleri çok derinlerde
13:02 'Yol çalışması tarım arazilerine zarar veriyor'
13:01 Evliliği reddettiği için vurulan çocuk 138 gün sonra yaşamını yitirdi
12:47 Av. Bayraktar: Kobanê Davası gayri resmi bir davadır
12:41 Diyarbakırlılar Devlet Bahçeli’nin afişlerini söktü
12:29 TJA Sözcüsü Gökkan'a 35 yıla kadar hapis istemi
12:23 Fatih Tezcan'dan çarpıcı itiraflar: Yukarıda boran kopuyor, lağım bir gün patlarsa...
11:59 Efrîn zeytinlerinin yağmalanmasının araştırılması istendi
11:32 Şenyaşar ailesi hastanede yaşananlara dikkati çekti
11:31 ‘Peri Vadisi’ndeki maden aramasına karşı dayanışma çağrısı
11:31 Diyarbakır'da suya getirilen yüzde 330’luk zam mahkemeden döndü
11:11 İdil'de bir gencin cenazesi bulundu
11:06 Ekolojist Pfahl: Türkiye durdurulmazsa doğa felaketi önlenemez
10:54 AKP'nin masanın diğer tarafında oturduğu süreç kapatma gerekçesi oldu
10:50 Avukatlardan İmralı başvurusu
10:35 'Parti kapatmayı gündemine alan iktidarların hepsi düştü'
10:23 Şiddet mağduru avukata ceza
10:05 Yangında Suriyeli 3 çocuk yaşamını yitirdi
10:00 YNK Başkanlık Konseyi: Arabulucu olmaya hazırız
09:41 Mardin’in sahte ‘gizli tanıkları’ da HDP iddianamesinde
09:08 Tutukluların eylemi 209’uncu gününde
09:04 Dün geçen kokain bugün neden ele geçiriliyor?
09:03 ‘Deniz’in annesi hepimize mücadele azmi veriyor'
09:03 Urfa Valiliği son kazaz ustasına tahsis ettiği dükkanı elinden alıyor
09:02 Türkdoğan: Milli güvenlik politikalarına karşı koyacak bir AYM’ye ihtiyaç var
09:00 Siyasi partiler: HDP yargılanan değil, yargılayandır
09:00 Şerzan Kurt Öykü Yarışması başvuruları başladı
09:00 Validebağ Gönüllüleri betonlaşmaya karşı nöbette
09:00 23 HAZİRAN 2021 GÜNDEMİ
08:34 YNK Eşbaşkanı Cengî: Kardeş kavgasına katılmayacağız
08:18 ‘Türkiye KDP’ye her ay 300 bin dolar veriyordu’
08:04 Hürmüz Diril soruşturmasında bir tutuklama
22/06/2021
23:04 Tecavüz çetesi davasında 3 sanık tutuksuz yargılanacak
22:59 Delen’in faili Mehmet Kaplan yeniden tutuklandı
22:37 BM: Geçen yıl 8 bin 500 çocuk cepheye sürüldü
22:22 Beştaş: Katilin desteklenip, belinin sıvazlandığı bir cinayet daha yaşandı
22:04 Sağlam'ın cenazesi 2 ay sonra ailesine verildi
21:45 Poyraz için tutulan nöbet 6’ncı gününde devam ediyor
21:26 Duygu Delen davasında fail hakkında yeniden tutuklama kararı
21:23 İllere göre haftalık vaka sayıları güncellendi
21:07 HDP Genç Kadın Koordinasyonu’ndan Poyraz için açıklama
20:48 Maçka Parkı’nda Onur Haftası pikniğine polis saldırdı
20:33 Aydeniz: Demokratik çözümün adresi Sayın Öcalan'dır
20:25 Avcılar Emek ve Demokrasi Platformu: Mafya düzenine teslim olmayacağız
20:12 Mardin'de birçok noktaya Deniz Poyraz pankartı asıldı
19:40 Koronadan 57 kişi daha hayatını kaybetti
19:20 Kadınlardan İstanbul Sözleşmesi için yol kapatma eylemi
19:13 Devrimci Parti ve Dev-Güç’ten gözaltı operasyonlarına tepki
18:53 Parti, sendika, dernek ve STÖ’lerden Poyraz ailesine taziye ziyareti
18:11 'HDP’nin yanında olmak toplumsal sorumluluktur'
18:07 Altınörs: Onur Gencer'in aklına bu zehri kim akıttı?
17:15 Emine Şenyaşar taburcu edildi
17:09 Barış Anneleri: HDP barışın sesidir, kapatılamaz
17:09 Prof. Dr. Beyza Üstün: Doğayı ve özgür yaşamı korumaya kararlıyım
16:37 Diyarbakırlılardan baz istasyonlu maketlere tepki
16:22 KDP bölgesinde gazeteci Umêd Beroşkî’ye hapis cezası
16:21 Poyraz'ın taziyesine ziyaret: Yasta değil isyandayız
16:00 Kürdistan’ı Savun İnisiyatifi temaslarını sürdürüyor
15:53 İstanbul’da erkek şiddeti: Anne ve oğlu öldürüldü
15:50 Emine Şenyaşar zorla hastaneye kaldırıldı
15:44 Hasta tutuklu Tamboğa İstanbul ATK'ye sevk edildi
15:33 Müsilaj kirliliğine karşı imza toplandı
15:31 Efrinli tutuklular anlattı: İşkence ve kötü muamele gördük, tecavüzle tehdit edildik
15:04 KESK: OHAL Komisyonu lağvedilmeli
15:02 Kılıçdaroğlu: Onur Gencer’e silahı kim verdi?
14:32 Eşbaşkanlar Elik ve Öncü'nün adli kontrolleri kaldırıldı
14:04 UEFA'dan gökkuşağı aydınlatmasına ret
14:03 Deniz Poyraz cinayeti Ceylanpınar'da kınandı
14:02 3 yılda 3 saldırı: Serbest bırakıldıkça yapıyor
13:42 Nusaybin kayyımının logo değiştirme girişimine halktan tepki
13:26 Deniz Poyraz için kurulan taziye devam ediyor