Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed Kadın Meclisi, “Özgürlüğümüz için örgütleniyoruz, Denizlerin ruhu ile özgürlüğe yürüyoruz” şiarıyla 15 Temmuz’da kuruluşunu deklare etti. Meclis üyesi Gülşen Özer, kuruluş amaçlarını ve hedeflerini anlattı. Kadın meclislerinin genel merkez ve kent bazlı örgütlendiğini ancak İzmir’de Deniz Poyraz’ın katledilmesi sonrası yeni bir örgütlenme ihtiyacı duyduklarını belirten Özer, bütün kent ve ilçelerde çalışmalarını yeniden örgütleyip yürüteceklerini söyledi. Meclis’lerini deklare ettiklerini fakat henüz yürütme kurulu ve sözcülerini belirlemediklerini, ilerleyen günlerde bunun netleşeceğini aktaran Özer, “İldeki yürütme belirlendikten sonra tüm ilçelerde meclisleşmeye gideceğiz. Kadınları örgütleyip, beraber güçlü bir çalışmayla sahaya ineceğiz” dedi.

 

KADININ GÜCÜ 

 

Her kentte kadınların bilinçlenmesi için çalışma yürütüleceğini kaydeden Özer, “Kadınların birlikteliği ve gücü her zaman hegemon gücü korkutmuştur. Korktuğu için de daha çok kadına saldırmıştır. Bilinçlenme eğitimleri ve özsavunmanın yanı sıra farklı etkinlik ve aktiviteler de olacak. Tarladan eve, kapalı mekanlardan sokaklara sirayet eden bir çalışmamız olacak” ifadelerini kullandı.

 

Kadına yönelik şiddet ve katliamların kırıma dönüştüğüne dikkat çeken Özer, “Mevcut siyasetin yansıması kadın kırımıdır. Kadının içeriye kapatılması, katledilmesi, eşitsizlik bunların hepsi mevcut siyasetin söylem ve pratiklerinden kaynaklanıyor. Bugün kadın katilleri ‘iyi hal’ indirimi alıp beraat ediyor. Yine iktidarın kendi kolluk güçleri kadınlara yönelik taciz, tecavüz, katliam gerçekleştiriyor. İktidarın failleri koruması ve destek çıkması da bu siyasetin göstergesidir. Artık böyle gitmeyeceğini, kadınların toplumun yarısı olduğunu göstereceğiz” diye belirtti. 

 

ÖRGÜTLENME ÇAĞRISI

 

Failler serbest bırakılırken, kadınların tutuklandığını belirten Özer, şunları söyledi: “Belki birçoğumuz yine tutuklanabilir. Ama kadınların uyanışı gerçekleşti. Biz gitsek de ardıllarımız olacak. Hiçbir kadının artık bu siyasete ve katliamlara tahammülü kalmadı. Ne zamana kadar bütün kadınları gözaltına alacaklar, katledecekler. Artık kadınlar eskisi gibi değil. Genç kadınlar bizden daha güçlü ve haklarını bizden daha güçlü savunacaklardır. Toplumu kadınlar dizayn ediyor. Bu gücümüzü yok etmek, kendilerini zulüm üzerinden var etmek istiyorlar ama bunu hangi kadın kabul eder? Emin olun ki hiçbir kadın kabul etmeyecektir. Kadınların, sözünü, öz benliğini oluşturması için örgütlenmesi gerekiyor. Bunun için bir parti ya da kuruluşa gerek yok. Bir mahallede 3 kadın bir araya gelse kimsenin gücü onlara yetmez. Kadın olmazsa hiçbir yerde güç olmaz. Kadının güçlü olması toplumun kurtuluşudur. Her yerde ve alanda istenildiği takdirde örgütlenme ve bilinçlenme çalışmaları yapacağız. Bütün kadınları bu faşist gücü kırmak için örgütlenmeye çağırıyoruz.”