Öztürk: KDP büyük bir hata içinde

img
DİYARBAKIR - DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Türkiye'nin Federe Kürdistan Bölgesi'ne yönelik operasyonlarında rol alması nedeniyle eleştirilen KDP'nin "büyük bir hata içinde" olduğunu söyledi. 
 
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP), “Özgürlük Zamanı” kampanyası kapsamında bugüne kadar 60 kentte, yüzlerce ilçede, mahalle ve köylerde halkla buluştu. Erken seçim tartışmalarının ısındığı bir dönemde gerçekleştirilen etkinlik ve buluşmalarda, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrit, açlık grevleri, ulusal birlik, Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik askeri operasyonları ve HDP'ye açılan kapatma davası gibi konular gündeme geldi. 
 
Bölge kentlerinde yapılan buluşmalardaki heyette yer alan DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, tecrit, erken seçim tartışmaları, Türkiye'nin operasyonları ve önümüzdeki döneme ilişki yol haritalarına ilişkin sorularımızı yanıtladı. 
 
Kürt siyasetine yönelik baskıların tüm hızıyla devam ettiği koşullarda DBP Eş Genel Başkanları ile birlikte haftalardır sahadasınız. Bölgede yüzlerce yerleşim yerine gidip, halkla buluştunuz. Bu hareketliliğinizin nedeni nedir? 
 
Bunun için 6 yıllık sürece bakmak lazım. AKP-MHP faşist ve ırkçı anlayışının, bizimle halkımız arasındaki irtibatı koparma çabaları devam ediyor. Uzun zaman boyunca biz de halkla bir araya gelemedik. Sürece ilişkin, ileriki dönemlerde ne yapacağımız konusunda halkımızla bire bir irtibat kurma şansımız olmadı. Halk adına siyaset yapıyor ve bir temsiliyetimiz var. Bundan kaynaklı halkımızın görüş ve önerileri bizler için önemli. O yüzden DBP, TJA ve HDP Gençlik Meclisi ile birlikte halkla bir araya gelip, onların hem eleştirilerini hem önerilerini alıp, bundan sonraki mücadeleyi nasıl verebiliriz noktasında görüşmeler yaptık. Tabi bu görüşmeler devam edecek.
 
 
AKP-MHP, 6 yıldır halkla bizim bağımızı koparmak için çabalıyor. Bize karşı kötüleme ve örgütleme çalışmaları oldu. Ancak başaramadılar. Bunları halkla paylaşmak için böyle bir süreci başlattık. 
 
Bugün sadece Kürt siyasetinin değil, Türkiye’de demokrasi, barış ve insan haklarını savunan herkesin "terörize" edildiği bir dönemden geçiyoruz. Bu süreç 5 Nisan 2015 yılında Kürt Halk Lideri Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecritle başladı. Tecridin ağırlaştırılmasıyla beraber devlet aklı bir karar verdi. Bakın hükümet demiyorum; Bugün Erdoğan ve küçük ortağı (MHP Genel Başkanı Bahçeli), devletin kendisini temsil ediyor. Bu devlet, 5 Nisan 2015 yılında bir karar verdi. Tabi bu karar 2014 yılında devreye konulan "Çöktürme Planı"na kadar gidiyor. Kararın devreye konulduğu gün ise 5 Nisan’dır. Niye bunu söylüyoruz; 2013-2015 yılları arasında Sayın Öcalan Türkiye halklarına ve Ortadoğu coğrafyasında yaşayan halkalara bir alternatif sundu. Devlet zihniyeti de bunu kendi varlığına tehdit olarak gördü. Bu anlayışı yok etmek için o tarihte bir saldırı devreye koydu. Kürdü yok etme üzerine bir politika devreye konuldu. Şark Islahat Planı’ndan sonra ismi değiştirerek "Çöktürme Planı" olarak devreye koydukları planı 6 yıldır sürdürüyorlar. Ancak sonuç alamadılar. 
 
İktidar, elindeki "çamur medya" ile beraber saldırılarını arttırdıkça bizler savunma durumuna geçmek zorunda kaldık. 40 yıllık kirli savaştan elde ettikleri tecrübeyi devreye koydular. Bizi, öldürerek ve şehirleri yıkarak bitiremeyeceklerini biliyorlardı. Yapacakları şey neydi? Değer ailelerimiz, yani halkımızla olan bağımızı koparmak için, bizi kötüleme, bize karşı örgütleme ve karşımıza çıkarma çalışmaları oldu. Ailelerimizi MİT eliyle yönlendirmeye çalıştılar. Bu da Süleyman Soylu öncülüğünde yapılmaya çalışıldı. Başaramadılar ve sonuç alamadılar. Çünkü bu halk kendi önderini iyi tanıyor. Kendi varlığını inkar eden bir halktan kendi varlığını savunan bir noktaya gelen halktan bahsediyoruz. Bu da Sayın Abdullah Öcalan'la oldu. Kürdü dünyaya tanıtan, dilinin kadim bir dil olduğunu ve kültürünün kadim bir kültür olduğunu tanıtan Öcalan oldu. Tüm bu süreci halkımızla bire bir paylaşmak için böylesi bir süreci başlattık. 
 
Gerçekleştirilen buluşmalarda yaptığınız ziyaretlerde öne çıkan konular, gündemler neydi?  
 
Halkın gündemi tecrittir. Bunu açık ve net bir şekilde ifade etmek gerekiyor. Ortaya çıkan tartışmalara, görüş ve önerilere baktığımızda bu çıkıyor. Halk tarafından dile getirilen şu oldu; ‘Türkiye’de bir barış olacaksa, demokrasinin önü açılacaksa, herkes eşit ve özgür bir şekilde yaşayacaksa, bunun önceliği Kürt sorunun çözümüdür." Kürt sorunun çözümünde de tek muhatabın Öcalan olduğunu gösterdiler. Onun rolünü oynayabilmesi için fiziki uygun şartların oluşturulması gerektiği ifade edildi. Halktan gelen en temel şey buydu. Barış olmadan hepimiz huzursuz bir şekilde yaşarız. Türkiye halkları bu huzursuzluğu ekonomik anlamda yaşar. Biz can kaybıyla ve tutuklamayla yaşarız. Ancak onurlu bir barış istiyoruz. Onurlu bir barışın adresinin ise İmralı olduğunu halkımız gösterdi. 
 
Temel gündemlerden birisinin tecrit olduğunu söylediniz. Tecride karşı cezaevlerindeki açlık grevleri de devam ediyor. Hükümet tecridi derinleştirerek neyi amaçlıyor? 
 
Sayın Öcalan’ın düşüncesine veya fikriyatına katılmıyor olabilirsiniz. Demokrasi, özgürlük ve eşitlik diyorsunuz. Ancak tecrit uyguluyorsunuz. Bir örnek versinler; İnsanen, ahlaken, vicdanen... tecridin nerede yeri var? Bunu bir hukukçu olarak soruyorum. Bir insanı bir adada tek başına tutuyorsunuz. Bundan daha büyük bir işkence sistemi olamaz. Böyle bir rejim olamaz. Yüzyıllık inkar ve imha politikasını Sayın Öcalan üzerinde gerçekleştiriyorsunuz. Bir halkı temsil eden kişiye bunu uyguluyorsunuz, bir halkı tecrit ediyorsunuz. Tecridin hukukta yeri yoktur, tecrit bir işkencedir. Bunu uluslararası anlaşmalar, insan haklarıyla ilgili sözleşmelerde de görebiliyoruz. 
 
 
Yüzyıllık inkar ve imha politikasını Sayın Öcalan üzerinde uyguluyorlar. Öcalan, Orta Doğu'ya ilişkin somut çözüm önerisi olduğu ve farklılıkların bir arada yaşayabileceği bir yöntem sunduğu için tecrit altında. 
 
Bugün Devlet Bahçeli’yi ya da Erdoğan’ı da götürüp İmralı’da tecride koysalar, bir siyasetçi olarak bu duruma karşı çıkarım. Bu ilkesel bir duruştur. Bizim ilkesel bir duruşumuz var. Bundan dolayı bunu kabul etmiyoruz. Kürtler kendini kanıtladı. Son seçimde de gördük bunu. Artık Kürtlersiz bu ülkede kimse siyaset belirleyemez. Türkiye’de kimse hükümette kuramaz, irade dahi olamaz. Bugün Kürtlerin eşit ve özgür yaşam talepleri var. Bugün tülbentli annelerimiz hala barış eli uzatıyorsa o el öpülmelidir. Hem halkımız hem de annelerimiz "Ben kimliğimden, önderimden, toprağımdan vazgeçmem" diyor. Bunun yolu da onurlu barıştan geçiyor. Ellerinde Kürt düşmanlığından başka ne kaldı? Kürt düşmanlığı üzerinden şuanda iktidarını devam ettiren bir anlayıştan bahsediyoruz. Başur’u (Federe Kürdistan Bölgesi) işgal ediyor, Rojava’ya (Kuzey-Doğu Suriye) saldırıyor, Mahmur’u bombalıyor, Şengal'i bombalıyor. Bu şekilde kendi tabanına ve milliyetçi tabana mesaj veriyor.  
 
Uluslararası güçlerin tecritteki rolü nedir?  
 
Amerika’dan İngiltere’ye kadar hepsi tecritte benzer yaklaşımlar gösteriyor. Avrupa Birliği’ne baktığımızda; İmralı’ya gelince gözlerini kapatıyorlar, kulaklarını tıkıyorlar. Milyonlarca insanın "irademdir" dediği insan yoğun ağırlaştırılmış tecrit altında. Ama Avrupa Birliği ülkeleri, AİHM, CPT bir söz söyleyemiyor. Çünkü onlara karşı bir fikir geliştiren, düşünce geliştiren ve bir öneride bulunan insan bugün ağırlaştırılmış tecrit altında. Öcalan’ın düşünceleri bugün Rojava’da hayat buluyor. Orada Türkmenler, Süryaniler, Araplar, Kürtler birlikte yaşayabiliyor. Eşit ve özgür bir şekilde yaşayabiliyor. Demek ki farklı ırklar ve inançların bir arada yaşayabileceği bir yöntem var. Bu yöntemi öneren ve sunan kim, Öcalan. Son yüzyıldır Ortadoğu’ya ilişkin somut çözüm önerisi olan Öcalan’dır. Bu tecridin nedeni de budur. Emperyalist güçler, kendi varlıklarına tehdit olarak gördükleri için bugün tecride ses çıkarmıyorlar.  
 
Önümüzdeki dönemde tecrit başta olmak üzere diğer konulara dair nasıl bir takvim var önünüzde? 
 
Tecrit meselesi sadece Kürt siyasetinin sorunu değil. Hepimizin şapkamızı önümüze koyması gerekir, dürüst davranması gerekir. Dürüst ve ahlaklı bir tutum bunu gerektirir. Bütün muhaliflerin bir kere tecride karşı bir tutum alıp söz söylemeleri gerekir. Tecrit kırılmadan ve Öcalan’ın rolünü oynayabileceği koşullar oluşturulmadan bizim mücadelemiz devam edecek. Mücadelemiz Kürt halkının varlığı ve yokluğuyla ilgili olan bir mücadeledir. Türkiye halkları eğer huzur istiyorsa, özgürlük istiyorsa bunun anahtarı Sayın Öcalan’dır. Tecrit sadece Kürtlerin sorunu değildir. Türkiye’de Kürt sorunu çözülmeden hiçbir sorun çözülemez. Bunun çözüm gücü de Öcalan’dır. Barışın da özgürlüğün de tek bir anahtarını Kürt halkı tek bir şahsa vermiştir. O kişi de Öcalan’dır. Bu kapsamda zaten Kürdistan’ın büyük bir çoğunluğunu gezdik. Gitmediğimiz ve ulaşamadığımız yerler var. Oralar için de bir planlama yapıp, tekrar köy köy insanlarımızla halkımızla bir araya gelip önerilerini ve görüşlerini alacağız. Bu çalışmaları büyüterek devam edeceğiz. 
 
Türkiye siyasetinde Cumhur İttifakı’nın seçim barajının yüzde 7'ye çekmeye hazırlanmasıyla erken seçim gündemini daha da ısıttı. Erken seçim ne kadar uzak sizce? Sizin ajandanızda ne var? 
 
 
Bu baraj Kürtler ve dostları tarafından yerle bir edildi. Barajı kuranlar, şimdi barış indirmeye çalışıyor. Çünkü eriyorlar. Bizim ajandamızda şu an Kürt sorunu var.
 
Kendilerinin bir sorunu var; Barajı aşamayacaklar. Günden güne oyları eriyor. Oy derken insanların onlara olan inancını yitirmesinden bahsediyoruz. Normalde HDP için baraj sorunu var diyorlardı ama bakın bugün HDP’nin bir baraj sorunu yok. Aksine MHP’nin baraj sorunu var. Bugün yüzde 7’ye indirdiler ama yarın belki bunu yüzde 5’e de indirebilirler. Çünkü eriyorlar. Bu sistem eriyor. Yıllarca yüzde 10 barajı Kürtler için uygulandı. Bu baraj Kürtler içindi. Bu baraj Kürtler ve dostları tarafından yerle bir edildi. Barajı kuranlar şimdi barajı indirmeye çalışıyorlar. Bizim gündemimiz de şu an Kürt sorunun çözümü var. Bu açıdan ajandamız bellidir. 
 
Diğer taraftan Türkiye'nin sınır ötesi operasyonlar sürüyor. KDP de bu savaşa dahil olduğu yönünde eleştirilerin hedefinde. Hem operasyonlar hem de KDP'nin izlediği politikaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
KDP yönetimindeki bir kesim, Türkiye devletiyle şuanda ortaklık yapıyorlar. Bunun başını çeken insanlardan biri de Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başbakanı Mesrur Barzani’dir. Açık ve net bir şekilde bunu görmek gerekiyor. Güney Kürdistan halkı KDP’ye gönül vermiş olabilir, KDP’nin geçmişine ve misyonuna öncülük yapmış olabilir. Bu doğrudur. Ama Güney Kürdistan toprağı KDP toprağı değildir. Güney Kürdistan Kürt halkının toprağıdır. KDP yönetiminin kendisini gözden geçirmesi gerekiyor. Kuzey ve Rojava halkı, Güney’e yönelik en ufak saldırıda ayağa kalktı. Binlerce kişinin uğrundan bedel verdiği bu statüyü sonuna kadar savunduk, savunmaya da devam edeceğiz. KDP büyük bir hata içerisindedir. 
 
 
Güney Kürdistan toprağı KDP toprağı değildir. "En iyi Kürt ölü Kürttür" zihniyetiyle ortaklaşılıyor. Kürt halkı bunu mahkum edecek. KDP büyük bir hata içerisinde
 
Bağımsızlık referandumu örneği: Papa’nın gelişi sonrası yaşanan pul olaylarında kıyametleri koparan biz olmadık. Kıyametleri koparan Türkiye Cumhuriyeti oldu, onların basını oldu. ‘Sizi aç bırakacağız’ diyenler biz olmadık. ‘Sizin haddinize değil diyen’ biz olduk. Fakat sen bunları dost olarak görürsen, Kürdün her karışta döktüğü kana ihanet etmiş olursun. KDP eğer Kürdistanî bir partiyse Kürdistan’ın işgalinde ortaklaşmaz. "En iyi Kürt ölü Kürt’tür" diyen zihniyetle ortaklaşılıyor. Kürt halkı bunu mahkum edecek.  
 
 Türkiye'nin Mahmur ve Şengal'e yönelik hava saldırıları da sürüyor. Saldırılara karşı sürekli ulusal birlik çağrıları yapılıyor. Ulusal birlik neden bu kadar önemli?
 
Bugün bütün sorunların önüne ulusal birlikle geçilebilir. Şuanda dört parçada da Kürtler irade sahibi. Özellikle Kobanê süreciyle beraber Kürtler tüm dünya halkları tarafından tanınan bir halk haline geldi. DAİŞ saldırılarına karşı direnen Kürt halkının nasıl bir yaşam istediğini tüm dünya halkları artık biliyor ve görüyor. Bugün eksik olan tek nokta ulusal birliktir. Ulusal birlik deyince bir iki partinin birliğinden bahsetmiyoruz. Bu birliği oluşturacak olan bu halktır. 4 parçadaki Kürt halkıdır. Buna ihtiyacımız var. Tek eksik kaldığımız nokta budur. Direnişte, bedel vermede bir eksiklik yok. Bakın bu durum halkta oluşmuş. Efrin işgal edildiği zaman Hewlêr’de ve Süleymaniye’de Kürt halkı Türkiye mallarına karşı boykota girişti. Bu bir bilinçtir. Tabi ki de buna öncülük yapacak olan partilerdir, kanaat önderleridir. Bunların bu görevi yerine getirmeleri gerekir. Bu görevi yerine getirmediği müddetçe yüz yıllık kazanımlar kaybolur. 
 
MA / Ergin Çağlar - Mehmet Erol

Diğer başlıklar

14/09/2021
10:45 Türkiye’nin 'arka bahçesi' Kuzey Kıbrıs’ta dönen kirli işleri anlattı
09:54 Sınırı anlamsızlaştıran direnişler: Kobanê ve Suruç
09:50 'Helikopter işkencesi soruşturması tamamlanmalı'
09:45 Lice’de yangın yurttaşların çabasıyla söndürüldü
09:39 Hasta tutuklulara rehine yaklaşımı
09:06 Soğan hasadı kimseyi memnun etmedi
09:06 Kuraklıktan kaynaklı Edremit’te besiciler hayvanlarını satıyor
09:05 Dengbêjlik asimilasyona karşı direnişin adıdır
09:05 Pamukta verim var, kar yok
09:05 Mardin kayyımına 540 milyonluk yolsuzluk soruşturması
09:00 14 EYLÜL 2021 GÜNDEMİ
13/09/2021
22:49 Cizre'de kaza
22:17 Gençlerden fuhuş ve uyuşturucuya karşı açıklama
21:19 İHD yöneticisi Tüyben serbest bırakıldı
21:09 Ovacık’ta bombalama sonucu orman yangını
20:11 Hendek’teki havai fişek fabrikasında patlama davası görüldü
20:02 Korona tablosu: 231 vefat, 24 bin 613 yeni vaka
19:52 Emine Yalçın'ı katletmeye çalışan erkeğe 43 yıl ceza
19:37 Emek ve Demokrasi Güçleri’nden gözaltılara tepki
19:30 Siirt’te yürüyüş: Direne direne kazanacağız
18:49 34 ekoloji örgütü Dersim'e gidiyor
17:26 Lice’de başlayan yangın yayılıyor
16:50 Diyarbakır Barosu: Hukuksuz uygulamalara boyun eğmeyeceğiz
16:25 İkizdere’de bilirkişi incelemesi
16:11 Askerlerin kapattığı yolda trafik kazası
16:02 Siirt’te şüpheli kadın ölümü
16:00 Polis Çorlu ailelerinden şikayetçi olduğunu duruşmada öğrendi
15:52 Öğrenci Faaliyeti’nden yüksek kira protestosu
15:30 Van Barosu ve ÖHD: Avukata ince arama kötü muamele niteliğindedir
15:01 Bakan Gül’den savcı ve hakimlere: Vicdanınızı kiraya vermeyin
14:58 Bağlar Belediyesi’nin işçi alımında ‘Sıddıka teyze’ referans oldu!
14:35 Sağlık emekçilerine örgütlenme çağrısı
14:17 Ayşe Gökkan'ın reddi hakim talebine ret, tutukluluğa devam
13:51 ESP: Faşizme karşı mücadelemizi sürdüreceğiz
13:43 Meclis ‘işkence’ önergesini reddetti
13:36 Öcalan'ın avukatlarından görüşme başvurusu
13:35 Kürtçe şarkı ve halaya soruşturma tehdidi
12:52 HDP’li gençlerden ajanlaştırmaya karşı afiş çalışması
12:38 Urfa'da sağlık emekçisi intihara sürüklendi
12:36 Sancar: Deklarasyon yol haritamız olacak
12:03 Gökkan’ın duruşmasında avukat ve izleyicilere polis saldırısı
11:38 HDP PM: Tecride karşı ortak mücadeleyi büyüteceğiz
11:25 Şapatan’da karakoldan açılan ateş yangına neden oldu
11:08 Şenyaşar ailesi barolara seslendi: Bu herkesin davasıdır
10:26 Geliyê Zîlan’da balık ölümleri artıyor
10:02 Cudi Dağı’nda badem ve menengiç kıyımı
09:46 Zinciriye Medresesi’nde kıyafet kısıtlaması
09:02 Kapılarına 'Kürt Alevi defol' yazılan aile endişeli
09:01 CİSST Koordinatörü: Hapishanelerde sağlık krizi yaşanıyor
09:00 Doğa katliamlarına sanatın gücüyle direniş
09:00 Adıyaman’da kuraklık alarmı: İçme suyu dönüşümlü veriliyor
09:00 13 EYLÜL 2021 GÜNDEMİ
12/09/2021
23:23 Deniz Poyraz anıldı
23:09 İran, Kürt örgütlerinin Federe Kürdistan'dan çıkarılmasını istedi
22:41 Keskin: Bugün de binlerce Esad Oktay var
22:01 Marmaray arızalanınca yolcular raylarda yürüdü
20:51 Adana Emniyeti'nde işkence iddiası
19:44 Son 24 saatte 243 kişi daha hayatını kaybetti
19:17 Dicle'de operasyon sırasında gözaltılar
19:01 Taliban karma eğitimi yasakladı
18:39 İran ile Irak arasında vizeler kaldırıldı
18:11 HDP’li Bülbül: AKP, 12 Eylül’ün beslemesidir
17:51 Davutoğlu, Diyarbakır 5 Nolu'nun önünde konuştu
17:30 Adalet Bakanı Gül'den sanal medya yasası teklifine dair açıklama
16:44 KOAH teşhisi konulan Esmer Tunç'un tedavisi sürüyor
16:44 Bakırköy Cezaevi önünde eylem: Tecridi kabul etmiyoruz
16:43 BES’ten HDP’ye ziyaret
16:25 İkizderelilerden bilirkişi heyetine itiraz
16:11 Kadınlardan Gökkan'ın duruşmasına çağrı
15:54 Açlık grevi 290’ıncı gününde sonlandırıldı
15:18 CHP'li Tanrıkulu: AKP, 12 Eylül’e rahmet okuttu
14:57 TSK uçakları Şêladizê’yi bombaladı
14:47 12 Eylül darbesinin 41. yılı: Zulüm de direniş de sürüyor
13:39 Sokaklarda 'Bağımlılığı kıralım' kampanyası anlatıldı
13:19 ORÇEV'den 'iskele inşaatı neden durdu' sorusu
12:54 1 asker yaşamını yitirdi
12:45 İSİG’den pandemi raporu: 18 ayda en az bin 209 işçi yaşamını yitirdi
12:43 Demir kapıların sesleri 41 yıldır kulaklarında
12:28 Fındık fiyatına ses yükseltmeyen odalara tepki
12:11 Diyarbakır Cezaevi önünden seslendiler: 12 Eylül sürüyor
12:11 HDP Kadın Meclisi: Hep birlikte yeni yaşamı inşa edeceğiz
11:38 11 Eylül'e dair kimi gizli belgeler yayımlandı
11:29 HDP: Darbe mekaniğini Kürt sorununun çözümsüzlüğüyle devam ediyor
11:09 Şenyaşar ailesinden ‘iktidarınız çökmeye mahkumdur’ mesajı
10:56 İHD yöneticisi gözaltına alındı
10:54 Tuncel ve Akdeniz’e 'slogan' cezası
10:46 Açlık grevi eylemi 290'ıncı güne girdi
10:36 Mültecilerin Meriç’e atılmasıyla ilgili soruşturma
10:10 Aydınlık Yol lideri Abimael Guzman hayatını kaybetti
10:06 Gazeteci Eren: Baskılara rağmen hakikatte ısrar umut veriyor
09:20 12 Eylül mağdurları: Sistemin sadece zor aygıtları değişti
09:11 Hasta tutuklu Babaoğlu'ndan şiir kitabı: Zindan aşkla yatılır
09:10 Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda bir yılda 250 esnaf iflas etti
09:09 TJA ‘Özgürlüğe yürüyoruz’ buluşmasına hazırlanıyor
09:08 Ekolojist Tanış: Kürde reva görülen doğasına da görülüyor
09:08 Akademisyen Dede: Ulus devlet ‘Üçüncü Yol’ ile tahakkümünü yitirir
09:07 Hasta tutuklu Kırtay'ın kızı: Evimizde yas havası var
09:06 Okul alışverişi cep yakıyor
09:04 Siyasi tutuklulara ‘adli koğuş’ tehdidi
09:03 Demir Çelik: Çözüm için Öcalan’ın önü açılmalı
09:02 Ozan Yıldız Turnuvası'nda muhteşem final
09:00 12 EYLÜL 2021 GÜNDEMİ
08:15 Mardin’de dengbêj gecesi
00:09 Furkan Vakfı üyelerine gözaltında şiddet iddiası
11/09/2021
22:39 Ölüm orucuna başlayan tutuklu aktivistler için yetkililere çağrı
20:23 Koronadan 259 kişi daha hayatını kaybetti
19:48 Düzce’de bir kadın eşi tarafından katledildi
19:27 Baykan’daki orman yangını sürüyor
19:18 Bingöl’deki yangın söndürüldü
18:50 Kürt ailenin kapısına ırkçı yazılama
18:40 78’liler Girişimi: 12 Eylül kurumlarıyla sürüyor
18:23 ESP’ye yönelik operasyona tepki: Sokakta olmaya devam edeceğiz
16:47 DEDAŞ protestosunda gözaltına alınanlar serbest
16:24 Esmer Tunç yoğun bakıma alındı
16:19 Şilan Topal’ı kaçıran zanlı tutuklandı
16:08 DİSK: Neoliberal politikaların ürünü 12 Eylül darbesi devam ediyor
15:46 Açlık grevindeki tutuklulara çağrı
15:13 Kötü muameleyi anlatan hasta tutuklu Polat'a işkence
14:46 AKP'li başkan partiye gönderilen 243 bin TL'yi cebe indirdi!
14:27 Ağır hasta tutuklular Kılıç ve Bilici için acil tahliye çağrısı
14:22 Siirt’te 'Özgürlük Zamanı' şöleni gerçekleştirilecek
14:18 Ankara'da bir kaçırılma olayı daha: Gözlerini Cerablus’ta açarsın
13:57 Yasak ilan edilen bölgede orman yangını
13:37 'Öcalan özgürlük ve çözümün sesidir'
13:23 Cumartesi Anneleri: Tarihin utanç sayfası 12 Eylül darbesi sürüyor
13:02 Baykan’da karakol karşısında orman yangını
12:25 İdlib’de 2 asker yaşamını yitirdi
12:04 SGK’deki yolsuzluk soruşturmasından Soylu çıktı
12:00 Kayıp Öztürk'ün eşi: 27 yıldır 'belki gelir' diyoruz
11:40 Şenyaşar ailesi: Bu zulüm elbet bir yerde duracak
11:31 Suların çekildiği Palandöken Barajı’nda kemikler ortaya çıktı
10:42 HDP Parti Meclisi toplandı: Halk örgütlenmesi şart
10:27 Dün 12 Eylül’e, bugün tecride karşı direniyor
10:23 TJA'dan Ayşe Gökkan'la dayanışma çağrısı
09:50 Herkesin bildiği sır: 11 Eylül
09:43 Öcalan: AKP’nin kökeni 12 Eylül’e dayanıyor
09:23 Kızıltepe'de asfalt için 200 ağaç söküldü
09:22 Açlık grevi eylemi 289’uncu gününe girdi
09:21 Kayyım çöp toplamamak için uzaklık mesafesini 80 kilometre gösterdi
09:20 Helikopter davasının avukatı Bilici: Süreç uzadıkça deliller karartılabilir
09:19 HDP'ye saldıranın geleceği dikkate alınarak 10 ay ceza verildi
09:18 Servet Turgut’un ağabeyi: Bu zulüm ve haksızlık Kürt olduğumuz için
09:17 Diyarbakırlılar: Barajı düşürmek Cumhur İttifakı'nı kurtarmaz
09:16 'Kayyımlar Çöktürme Planı'nın bir parçası'
09:16 Öztürk: KDP büyük bir hata içinde
09:12 Ders zili çaldı, okula kepçe girdi
09:10 12 Eylül’de 5 Nolu’da tutuklu olan Kızıl: Mücadelenin verdiği moralle ayaktayım
09:09 Türkiye, Afganistanlı mültecileri boşalttığı köylere yerleştirmek istiyor!
09:07 Esnafın kar marjı yüzde 20’den yüzde 2’ye düştü
09:04 Aysel Tuğluk’a ‘cezaevinde kalabilir’ raporu