İran'da değişimin gücü: Mücadeleci ruh hiç vazgeçmedi

img

HABER MERKEZİ - Ataerkil anlayışın topluma sirayet ettiği İran’da değişimin gücünün kadınlar olduğunu belirten KJAR üyesi Berîvan Şaho, "Otorite kurmak isteyen her bir sisteme karşı soluksuz bir mücadele veriliyor" dedi. 

Kadın-erkek eşitsizliği, hala günümüzün en önemli sorunlarından biri. Kadınların toplumsal yaşama eşit bir şekilde katılma mücadelesi yüzyıllardır sürerken, şeriatla yönetilen ülkelerde “kadın olmak” daha da zorlaşıyor. Sosyo-ekonomik, yasal ve siyasi haklar bakımından ikinci sınıf vatandaş konumuna itilen kadınların görevi evde kalıp eşine hizmet ve çocuklarına bakmak olarak algılanıyor. Erkeğin birden fazla kadınla evlenebilmesi mümkün kılınırken, mahkemelerde iki kadının tanıklığı bir erkeğinkine denk sayılıyor. Erkek istediği zaman kadını boşayabilirken, kadının böyle bir hakkı bulunmuyor.
 
İRAN’DA KADIN OLMAK 
 
Var olan erkek yasa ve kurallara itirazların yüksek perdeden dillendirildiği ülkelerden biri de İran. Katı şeriat kurallarıyla bilinen ülke aynı zamanda kadın mücadelesinin ilk örgütlendiği ülkelerden de. İlk örgütlenmeleri Meşrutiyet Dönemi'ne (1908) dayanan kadınlar, 1979 yılında İslam Devrimi sonrası mollaların iktidara gelmesine kadar birçok hak ve kazanım elde etti. Bağımsız örgütlenmelerin yanı sıra dernek ve siyasi partilerde örgütlenen kadınlar, kendi yayın organlarıyla toplumdaki görünürlüklerini arttırdı. İlk olarak 1937'de İran üniversitelerine giren kadınlar, mücadele ve çalışmaları sonucunda ilk kez 1962'de parlamentoda oy kullanma hakkını kazandı. 1967 yılında kurulan "Damezrawey Jinanî Iran", Uluslararası Kadın Konferansı'nda İran'ı temsil etti ve bu örgütün mücadelesi sonucunda 1972'de aileye destek yasası ile kürtaj hakkı parlamentoda kabul edildi.
 
Ayetullah Humeyni’nin iktidara geldiği 1979 yılında ise tüm dengeler değişti ve katı şeriat kuralları getirildi. Kadınların toplumdaki görünürlükleri azaldı, baskılar arttı. Yaşamın tüm  alanlarından dışlanan kadınların mücadeleyle kazandığı hakları bu dönemde geri alındı, başörtüsü zorunluluğu getirildi, kürtaj hakkı geri alındı. Uzun bir süre hiçbir örgüt ya da kurumun açılmasına dahi izin verilmedi. Ancak bir adım bile geri atmayarak, mücadeleye daha çok sarılan kadınlar, yasalara karşı önemli çalışma ve imza kampanyaları örgütledi. Kitlesel olarak alanlara indi ve kadın karşıtı yasalara tepki gösterdi. Eylemler, 8 Mart 1980'de Dünya Kadınlar Günü'nde başladı. Ancak protestolar iktidar tarafından şiddetle bastırıldı. Birçok kadın siyasetçi ve aktivist tutuklandı, 1988'de birçok kadın idam edildi. Recm, para ve kırbaç cezaları, tutuklamalar, yıllara varan hapis cezalarına rağmen 2014 yılında yapılan çağrıyla başlatılan Beyaz Çarşamba eylemleriyle yasalara meydan okuyan kadın hareketi, 2017 yılında ekonomik krize karşı örgütlü bir harekete dönüşen eylemlerdeki öncülüğüyle de yükselişe geçti. 
 
SALDIRILAR VE MÜCADELE 
 
Hala kadının işe girmek ve yurtdışına seyahat etmek için erkekten izin aldığı, tecavüz suçuna karşı yasal bir önlemin olmadığı, “namus” adı altında idam ve recm cezalarının sürdürüldüğü, sokakta sorguya çekilip kılık kıyafet denetiminin yapıldığı, birlikte oturan çiftlerin evli olup olmadıklarının kontrol edildiği, devlet başkanlığı seçimlerine adaylıkların kabul edilmediği, 9 yaşından itibaren tüm kız çocuklarının kamusal alanda saçlarını örttüğü, vücut hatlarını gizlemek için uzun montlar giydiği, kurallara uymayanların “günahkâr” olarak damgalanıp ahlak polisi tarafından tutuklandığı, “suçlu” bulundukları takdirde yüksek para cezasına çarptırıldığı ya da cezaevine konulduğu ülkede, kadınlar baskı ve tüm zorbalıklara rağmen eşitlik için sokakları hiç terk etmedi. Şiddet içermeyen bir yaşamda, eşit haklar isteyen kadınlar, ayrıca tüm toplum için yoksulluğa karşı kendi kendine yetebilen, onurlu bir yaşam mücadelesi de vermeye devam ediyor. 
 
Doğu Kürdistan Özgür Kadınlar Topluluğu (Civaka Jinên Rojhelatî Kurdistan-KJAR) üyesi ve program sunucusu Berîvan Şaho, ülkedeki kadınların durumunu ve mücadelelerini Mezopotamya Ajansı’na (MA) anlattı. 
 
İŞGALE KARŞI İLK DİRENİŞ
 
Ülkedeki baskı ve tehditlerden dolayı 10 yıl önce ülkeyi terk ederek, Federe Kürdistan Bölgesi’ne gelen Şaho, İran’da tarih boyunca önemli ve kritik bir role sahip olan kadınların mücadelesini şöyle anlattı: “Muhammed Rızâ Şah Pehlevî döneminden Nasıreddin Şah (Naser al-Din Shah Qajar) zamanına kadar İranlı kadınların önemli bir rolü var. Özellikle Rıza Şah döneminde her alanda örgütlü olan kadınlar, Rus ve İngiliz işgaline karşı çok önemli bir oynadılar. O tarihlerde İran'ın bir kısmı Rus bir kısmı da İngiliz işgali altındaydı. İngilizlerin ambargosunu kaldırmak ve aynı zamanda halkı güçlendirmek için kadınlar, ‘Tembakau’ devriminin adı oldu. Azerbaycan tarafı, Tebriz ve Xerbucun ise Rus işgali altındaydı. O dönemde kadınlar, İran Parlamentosu’nun oluşumunda da çok önemli bir rol oynadı. İran Parlamentosu kadınların çabaları sayesinde oluştu diyebiliriz. Ancak kurulduktan sonra kadınların parlamentoda yer almasına izin verilmedi. Kadınlar da parlamentoda söz sahibi olmak istiyorlardı. Bunun için de çok ciddi ve büyük bir mücadele verildi. O zaman, kadınların oy kullanma hakkı resmi olarak yoktu. O dönem Rusya, İran'ın parlamento oluşumuna karşı çıkıyor ve ‘Bu parlamentoyu toplarla yerle bir edeceğiz’ tehditlerinde bulunuyordu. Bu tehditlerden sonra Rusya'nın parlamentoya saldırısı gerçekleşti. O dönemde yaklaşık 300 kadın silahları çarşafların altına saklayarak parlamentonun içine girdi ve Ruslara karşı savaştı. Burada çok sayıda kadın yaşamını yitirdi. Ruslar, çarşafları kaldırınca bunların kadın olduğunu gördü. Bu, kadınların adaletsizliğe karşı verdiği çok büyük bir mücadeleydi.”
 
Ülkenin geleceği için bu denli direnen kadınların yine de toplumsal algılar nedeniyle dışlandığını kaydeden Şaho, ilk kez Muhammed Rıza Şah'ın oğlu Rıza Şah döneminde kurulan ve rejime karşı mücadele veren Tudeh Partisi’nde bir araya gelindiğini kaydetti. 
 
1980’DE İLK İSYAN
 
İlk dönemlerde kadınların muhatap alındığını ve ötekileştirici bir politikadan ziyade birleştirici bir politikanın izlendiğini dile getiren Şaho, “Sonrada bunun tam tersi oldu. Rıza Şah'ın bu yönetim tarzına karşı da ciddi bir tepki vardı. Ve kadına tanınan bu tolerans hiçbir şekilde kabul edilmiyordu. İran'da ilk kadın ayaklanması 1980'lerde oldu. Kadınlar herkesle aynı haklara sahip olduğunu söylüyordu. İran devrimleri, halk devrimi olarak bilinir ancak ne yazık ki şimdi bunun tam tersi. Özellikle kadınlar için durum daha da vahim oldu. Dolayısıyla o dönemde meydana gelen ayaklanmalar kamuoyunda çok büyük yankı uyandırdı. Bu ayaklanmayla birlikte kadınların mücadelesi de büyüdü” dedi. 
 
ÖNCÜ KADINLAR 
 
Ayaklanmayla birlikte Tahran’da yaşayan Homadgarami adlı kadın doktorun 1979 yılında kurulan yeni sisteme tepki amaçlı bedenini ateşe verdiğini söyleyen Şaho, ilk isyancı kadınlardan birinin de gazeteci, yazar ve kadın hakları savunucusu Sıdıka Devletabadi ve arkadaşları olduğunu aktardı. Devletabadi ve arkadaşlarının İngiliz kuşatmasını kırmak için eşi görülmemiş bir mücadele yürüttüğünü söyleyen Şaho, ayrıca o dönem 40 kadınla feodalizme karşı mücadele veren Bibi Zeyneb ve Bibi Meryem’in de mücadeleci kadınlar arasında yer aldığını kaydetti. Şaho, “Bu kadınların, Kazakların kadınlara yönelik cinsel saldırı tecavüzü engellenmesinde büyük rol oynadıkları ve Kazakları İran'dan çıkardıkları söylenir. Bununla birlikte Fate Gelwaxî İran'ın önde gelen kadınlarından biridir. Buna Kara Fatma denilir. Rus işgali sırasında büyük bir mücadele vererek, Rusların burada çıkmasında önemli bir rol oynadı. İnsan böylesi bir direniş geçmişine sahip olduğu zaman istese de istemese de illa ki direnişin bir tarafı oluyor. Direniş tarihinin günümüzdeki etkisi büyüktür. Rojhilat, Kürdistan halk devrimiyle tanınır. Ama sonradan bunun tersi oldu. Bu sistem değiştirilerek, yerine halkların ve ulusların aleyhine olan bir iktidar sistemi getirildi” ifadelerini kullandı. 
 
BEYAZ ÇARŞAMBA EYLEMLERİ 
 
Ülkedeki kadın mücadelesi için önemli bir dönüm noktası olan Beyaz Çarşamba eylemlerine değinen Şaho, “Bu eylem önemli ve anlamlıydı. İran'ın merkezinde yaşayan kadınlar, diğer bölgelerde yaşayan kadınlardan daha fazla baskı ve saldırıyla karşı karşıya. Belucistan, Loristan ve Kürdistan bölgelerinde, kadınların talepleri az olsa karşılık buluyor. Bakın Kürdistan'da kolber olarak çalışan binlerce kadın var. Bütün zorlukları göze alarak kolberlik yapıyorlar. Çocuklarına bir ekmek götürebilmek için gece gündüz çalışıyorlar. Bu kadınların aynı zamanda kimliği, dili ve kültürü yok çünkü her şeyi yasak. Benim sorunum vatan, kimlik, kültür ve dil sorunudur. İranlı kadınların tek talebi açık giyinmek değil” diye belirtti. 
 
KÜRT KADIN ÖRGÜTLENMESİ 
 
Her toplumsal mücadelede kadınların en önde yer aldığını belirten Şaho, şöyle dedi: “Otorite kurmak isteyen her bir sisteme karşı soluksuz bir mücadele veriliyor. Kadınların irade ve güç sahibi olmasına hiçbir şekilde izin verilmiyor. Hizipçi örgütlerden Mahabad derneklerine kadar kadınların kimlik sahibi olmasına izin verilmiyor. Dolayısıyla Doğu Kürdistan'daki örgütlemeden bahsedecek olursak, bu yolda çok büyük mücadelelerin verildiğini söyleyebiliriz. Bu direniş kültürü halen sürdürülüyor. Kürt kadınlar KJAR olarak kendini örgütlüyor. KJAR başlı başına bir sistemdir. Askeri ayağı var. Diplomasi, ekoloji ve ideoloji alanlarında kendini örgütlüyor. Mücadelenin öncüsü olan Şilan, Zilan, Zeynep Celaliyan gibi birçok kadın halen direniyor. Şuan İran’da var olan direniş ve mücadele, bu arkadaşların verdiği zorlu mücadele sayesinde gelmiştir. KJAR, kadını ve iradesini tanımayan bu otoriter sisteme karşı büyük bir mücadele veriyor. Mevcut sistem kadınlar tarafından kabul edilmiyor. Kadınların siyasi, ekonomik ve askeri alanlarda güçlenmesine izin vermiyorlar. Şüphesiz İran’da kadınların mücadelesi ne kadar büyüyüp güçlense kadına dönük saldırılarda o kadar artacaktır. İzlenilen politikalar ve uygulanan politikalar kadının bu gücünü yok etmeye dönüktür. Bu sisteme isyan eden kadınlar da tutuklanıp hapse atılıyor. Kadınlara karşı her türlü ahlaksız ve insanlık dışı uygulamalar söz konusu. Bu şekilde kadınları iradesizleştirmek istiyorlar.”  
 
ZEYNEP CELALİYAN
 
İran’da ilk kadın cezaevi 1944 yılında açıldı. Şu anda İran'da en büyük kadın cezaevi başkent Tahran yakınlarındaki Qerçekî Weramîn Cezaevi’dir. Burada daha çok sol sosyalist kadın siyasi tutuklular ve Kürt kadın siyasetçiler tutuluyor. İran'da kadın tutukluların resmi olarak sayıları açıklanmasa da 10 bine yakın kadın tutuklunun olduğu tahmin ediliyor. İran Cezaevleri Sorumlusu Elî Esxer Cihangir, geçen yıl kadın tutukluların yüzde 3 oranında olduğunu ve sayının en az 7 bin olduğunu açıkladı.  Verilere göre İran'da 619 siyasi tutuklu bulunuyor ve bunlardan 195'i Kürt. İnsan Hakları Merkezi'ne göre, İran cezaevlerindeki siyasi Kürt tutukluların 7'si kadın. Bunlar; Zeyneb Celaliyan, Seher Kazimî, Sekîne Perwane, Mujgan Kawsî, Sumeya Karger, Suheyla Hîcab ve Şanz Sadiq Fer. İran tarihinde en ağır ceza ise müebbetle Zeynep Celaliyan'a verildi.
 
İRAN’IN KÜRT POLİTİKASI 
 
İran’ın Kürt politikasına da değinen Şaho, “Özelikle de Kürtlerin yaşadığı yerlerde özel bir politika var. İran, Kürt kentlerinde işe koyulduğunda, 'Kürt gençlerinden silah aldık, onlara uyuşturucu verdik' diyordu. Bu sistem halen bu şekilde yürütülüyor ve hala gençleri çok olumsuz etkiliyor. Eskiden sadece erkekler uyuşturucu kullanıyordu ama şimdi kadınlar da kullanıyor. Bu Kürtlerin yaşadığı kentlerde daha yoğun olarak yürütülüyor. Bu politika özellikle de Kürt kadınlar üzerinde yürütülüyor. Çünkü kadınların değiştirme gücüne sahip olduklarını biliyorlar. Mevcut sistemin zayıflamaması için ilk olarak kadını güçsüzleştirmeleri gerekir” dedi. 
 
‘ROJAVA DEVRİMİ’ GÜÇ VERİYOR
 
Varlık mücadelesi veren İranlı kadınların “Rojava Kadın Devrimi”ne destek eylemlerinde de öncü olduğunu ifade eden Şaho, “Ortadoğu ve Avrupalı kadınlar Kürt kadın devrimini örnek alıyor. Kürt kadını denildiğinde herkesin aklına Kobanêli kadınlar geliyor. Tüm baskı ve engellemelere rağmen İran'daki kadınlar, Rojava Kadın Devrimi’ni esas alarak mücadelesini veriyor. İran'da kadınlar hiç bir zaman umutsuz olmadılar ve iradesiz kalmadılar. İran’lı kadınlar gücünü Rojava Kadın Devrimi’nden alıyor” ifadelerini kullandı. 
 
ÖZGÜRLÜK YÜZYILI 
 
“Bu yüzyılda kadınlar mücadeleci bir ruha sahipler” diyen Şaho, şöyle devam etti: “Dünyanın dört bir tarafında kadınlar ataerkil sistem hakkında ortak görüşlere sahip. Kadınlar bugün ‘Bu sistemi kabul etmiyoruz' diyor. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, ‘Bu yüzyılın kadın yüzyılı’ olduğunu söyledi. Kürdistan dağlarında binlerce kadın mücadele ediyor. Rojava’da bu mücadelenin sonuçlarını gördük. Dünya, Kürt kadınları bu devrimle tanıdı. Bu devrim aynı zamanda evrensel bir devrim olarak kabul edilmelidir. Çünkü Ortadoğu ve dünya kadınların tümü bu mücadelede yer aldı. Kadınlar çok ağır bedeller ödedi. Kapitalist sistem kadını köleleştirdi. Kadının iradesi hiçbir zaman tanınmadı. Bu yüzden Rojava devrimde kadınlar mevcut sistemi kabul etmediler. Bu yüzyıl kadın devrimiyle birlikte ezilen ulusların özgürleştirildiği bir yüzyıl olacaktır. 
 
Yaşamın neresinde bu ataerkil sisteme karşı bir tepki oluşsa ve örgütlense önemli ve anlamlıdır. Çünkü kadınlar çok ciddi bir baskı altında. Her kadının mücadelede kendini bulması gerekiyor. KJAR olarak, İran’da yaşayan İranlı, Arap, Beluç, Afgan, Azeri kadınlarla birlikte hareket ediyoruz. Bu da çok iyi bir seviyede. Özellikle 8 Mart için ortak bir platform oluşturduk. Bu platformda her ulustan kadın var. Şimdi bile bizimle birlikte mücadele eden kadınlar, Kürt kadının mücadelesini kendi mücadeleleri olarak görüyor ve o şekilde sahipleniyorlar. Özellikle Kobanê kadınlarını kendilerine örnek alıyorlar. Afganistanlı kadınlar da, Taliban’a karşı mücadelede Kürt kadınların deneyimlerinden yararlanmak istiyor. Bu yüzyıl, kadın mücadelesinin evrensel kazanım haline geldiği yüzyıldır.”
 
YARIN: Ülkede büyük tehlike: Boyun eğmeyen kadınlar 
 
MA / Zeynep Durgut
 

Diğer başlıklar

21/11/2021
14:42 Silivri Cezaevi’nde tutuklular darp edildi
14:21 12 yaşında 13 kurşunla katledilen Uğur Kaymaz anıldı
14:19 Kadınlar şiddete karşı 25 Kasım’a hazırlanıyor
13:35 Kadınlar eylemde: Hasta tutuklulara ses olalım
12:50 TJA'dan özel savaşa karşı örgütlenme çağrısı
12:20 Şenyaşar ailesi: Adalet çığlıkları sizi rahatsız etmiyor mu?
11:40 QSD Komutanı Cindirês: Türkiye sıkıştı
11:30 Dr. Savary: Çözümün kilidi Öcalan
11:05 Karamollaoğlu, Erdoğan’ın ittifak teklifini reddettiğini açıkladı
10:46 Gazeteci Saît: Göçün sorumlusu KDP
10:04 Cezası biten 66 tutuklu tahliye edilmiyor
09:48 Mısır üreticisi kara kara düşünüyor
09:46 Av. Özdoğan: Kobanê Davası’nda Erdoğan da dinlenmeli
09:34 Müftüoğlu: Demokrasi gelmedikçe ekonomi düzelmez
09:30 Urfa Cezaevi’nde dilekçeler işleme konulmuyor
09:20 Devletin Kürtlere bakışının somut hali: Uğur Kaymaz
09:18 Cezaevinde görme yetisini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya
09:16 Şırnak’ta TOKİ’nin ‘işi ucuza kapatma’ kurnazlığı!
09:15 İşkence sonrası şizofren olan tutuklu tahliye edilmiyor
09:13 Kadınlardan aldıkları güçle iş kurdular
09:11 Kadın dengbej Helin: Bu kültürü yaşatalım
09:09 Türkiye’de ilaç krizi
09:08 Seyfe Gölü rant için kurutuldu
09:06 Başaran: Kadının varlığı siyaseti demokratikleştiriyor
09:01 Ülkede büyük tehlike: Boyun eğmeyen kadınlar
09:00 21 KASIM 2021 GÜNDEMİ
20/11/2021
23:56 Sur’da polisin bir genci darp ettiği görüntüler ortaya çıktı
23:17 Ankara’da doğalgaz patlaması
23:05 Küreselleşme Konferansı’nda Türkiye'ye tepki
21:56 Yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınanlar serbest
21:02 En düşük aşılama bölge kentlerinde
20:51 Paris’te 60 kadın örgütünden kitlesel yürüyüş
20:46 Kadir İnanır hastaneye kaldırıldı
20:36 #EmrullahAcarıSerbestBırakın
19:51 Muhabirimiz Acar 2 gündür gözaltında
19:33 Suruç Aileleri İnisiyatifi: Adalet talebimizden vazgeçmedik
19:12 HDP Kadın Meclisi: Karabulut davasının takipçisi olacağız
18:15 Van’da AKP’de toplu istifa
17:55 Tutuklu yakınlarından Adalet Nöbeti’ni büyütme çağrısı
17:45 Ankara’da zamlara karşı tencere tavalı eylem
17:17 Van’da eğitim alanında yaşanan sorunlara ilişkin rapor
17:12 Gazeteci Aydın’dan mektup: Cezaevinde tüm haklarımız gasp edildi
16:51 Kadın tutukluların durumuna dikkat çekildi
16:46 Hasta tutuklu Tuğluk için tahliye çağrısı
16:45 'Barzani saldırıları meşrulaştırmak yerine özgürlük sorununu çözmeli'
16:39 Tanrıkulu: Son 8 yılda 513 çocuk iş cinayetlerinde öldü
15:48 'Firari Yazılar' için söyleşi
15:46 Hasta tutuklu Öztel için tahliye çağrısı
15:40 Aydeniz: Kadınlar tek adam rejimini yıkacak
15:28 Tokat Cezaevi’nde hasta tutukluların tedavileri engelleniyor
15:19 Jineoloji Dergisi ‘Gençlik Tartışmaları’ kapağıyla çıktı
15:13 ‘Türkiye Çocuk Sözleşmesinin gereğini yerine getirmeli’
15:02 ‘Ekonomi değil faturalar şahlanıyor’
14:50 25 Kasım kadın yürüyüşlerine davet
14:37 Behçet Yıldırım'ın tutuklanması protesto edildi
14:22 Mersin’de HDP mitingine çağrı
13:36 HDP: Milyonlarca çocuk anadillerinde eğitim göremiyor
13:33 Mardin’de yolsuzluk operasyonu
13:26 KESK: OHAL Komisyonu lağvedilsin
13:20 41 yıldır ağabeyini arıyor: Helalleşme ve yüzleşmeyi karıştırmayın
13:11 TJA 6'ncı yılında: Direnen kadınlar kazanacak
12:55 AKP döneminde en az 787 çalıştırılan çocuk hayatını kaybetti
12:49 Diyarbakır Barosu: Çocuklara yetişkin muamelesi yapılıyor
12:11 Kayıp yakınlarının eylemi 667'nci haftada
11:29 İki gazeteciye haber takibi davası
11:21 'İnsanlar Federe Kürdistan'dan özgürlük olmadığı için kaçıyor'
10:45 Şenyaşar Ailesi: Birlik olup zulme dur demek lazım
10:44 Tokat'ta 4.0 büyüklüğünde deprem
10:33 Ankaralı yurttaşlar: Krizle geldiler krizle gidecekler
10:28 HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanları: Tecride karşı mücadele hattını öreceğiz
10:09 TJA 6’ncı yılında: Kesintisiz mücadele
10:08 Tıp öğrencileri talepleriyle Beyaz Yürüyüş’te olacak
10:07 Narenciye paketleme işçileri: Korku içerisinde çalışıyoruz
09:24 Mersin’de kadınlar sokakları mora boyayacak
09:23 25 Kasım’a çağrı: Birlikte güçlüyüz
09:23 ‘Çıplak arama’ya tepki: Uygulama değişmeli
09:22 PYD Kadın Meclisi Sözcüsü: Türkiye'nin rahatsızlığı Rojava'daki umut
09:16 Federe Kürdistan’ın mülteci açmazı
09:14 KDP güçleri kimyasal silah kullanılan savaş tünellerine sürülüyor
09:13 Amaç Kürdistan'ı Kürtsüzleştirme
09:09 Mısır çiftçisinin kaderi 3-5 fabrikanın elinde
09:08 Aydoğan: 'Öcalan’a özgürlük' zamanı geldi
09:04 Tatlı ailesinden KDP’ye tepki
09:03 Barış eylemlerinin tanınan siması: Emine Koç
09:02 Özel savaş mekanları: TOKİ ve kafeler
09:01 İran'da değişimin gücü: Mücadeleci ruh hiç vazgeçmedi
09:00 20 KASIM 2021 GÜNDEMİ
08:16 Van’da şüpheli ölüm
19/11/2021
23:37 Konya’daki ırkçı saldırı katliamında bir tahliye daha
22:25 Kadın Savunması’ndan ‘Şiddet ve Haklarımız’ atölyesi
22:07 Savcı, Dr. Gökalp’in beraatına itiraz etti
21:26 İzmir Depremi davasında bir sanık tahliye edildi
20:59 Bagok'ta askeri operasyon devam ediyor
20:16 Efrîn merkeze 8 top atışı yapıldı
20:08 Kovid-19’dan 218 yeni vefat
20:03 İzmir’de 25 Kasım programı Deniz Poyraz’a atfedildi
19:51 Şırnak'ta 2 tutuklama
19:19 Kadınlardan kitlesel yürüyüş: İktidarın oyunlarına gelmeyeceğiz
18:58 Emine Şenyaşar'ın Yıldız'a yönelik hakaret dosyası birleştirildi
17:59 Efrîn’de Türk dilinin dayatıldığı bir okul açıldı
17:41 Acar ve Yiğit’in cenazeleri defnedildi
17:36 Almanya’da kimyasal silah suçlarına karşı eylem
17:27 İşten çıkarılan Yeliz Kurt davayı kazandı
17:15 Tutuklu yakınları: Taleplerimiz karşılana kadar Adalet Nöbeti'miz sürecek
17:10 Muhabirimiz Acar Malatya'ya götürüldü
17:07 Demirtaş’tan erken seçim çağrısı
16:54 Selvan Acar’ı katleden erkeğe ağırlaştırılmış müebbet
16:48 Erzurum’da 5,1 büyüklüğünde deprem oldu
16:40 TSK Werxelê ve Tabûra Ereba’dan çekildi
16:27 Şêrewa’da 400 zeytin ağacı kesildi
16:13 İlkay Akkaya'dan Şenyaşar ailesine ziyaret: Kalbim sizinle
16:11 Can güvenliği yaşayan aile Adalet Bakanı'na seslendi
16:10 Sur’da çocuk şenliğine yoğun ilgi
15:51 Eğitim Sen: Diz çökmeyeceğiz
15:47 Adana'da sokak hayvanları için eylem
15:12 Kadınlardan mücadeleyi büyütme çağrısı
14:48 Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi: Yeni saldırı politikası S Tipi cezaevleri
14:42 Kedilerin öldürülmesine ilişkin emniyet inceleme başlattı
14:40 Oluç: Kaybetme korkusu yaşayan iktidar 50+1’i tartışıyor
14:32 DFG: Gazetecileri korkutamazsınız
14:19 Sağlıkçılardan güvenli çalışma ortamı talebi
14:15 İzmir depremi davasında kavga
13:42 KESK: KHK'liler işlerine iade edilsin
13:28 Maden şirketi zeytin festivaline sponsor oldu!
12:56 Müslüme'nin cansız bedeni bulundu
12:54 DİSK: En düşük asgari ücret 5 bin 200 TL olmalı
12:28 DBP’li Kök’e tek celsede ‘Erdoğan’a hakaret’ cezası
12:26 Şenyaşar ailesi: Hesap vermemek için koca ülkeyi yaktılar
12:07 Beraat eden Gökalp: Tek gül ile bahar gelmez
12:05 Dünya Çocuk Hakları Günü: 10 yılda 228 çocuk yaşamını yitirdi
11:59 Urfa'da kaza: 2 ölü, 3 yaralı
11:55 Öcalan’ın aile ve vasisinden görüşme başvurusu
11:43 Çocuk Hakları Günü: Türkiye'de yasalar kağıt üstünde kaldı
11:06 HDP Çocuk Komisyonu: Türkiye'de 2 milyon çocuk çalıştırılıyor
11:00 Kamu bankaları faiz oranlarını düşürdü
10:59 Kürtler topraklarına dönmeye başladı
10:31 Bingöl'de 1 gözaltı
10:30 Konya Katliamı’nda tahliye gerekçesi: Araştırılmayan hususlar var
09:56 'Danıştay’ın İstanbul Sözleşmesi kararı hukuksuzluğa destektir'
09:20 Yem fiyatları arttı, sürüler yaylada kaldı
09:05 Valiliğin 'güvenliği' halkın huzurunu kaçırdı!
09:04 Kömür artık dolar ile satılıyor!
09:04 Cezaevlerindeki ihlallere karşı kitlesel eylem
09:04 Ekolojik şiddete karşı bir simge: Necla Işık
09:03 Kadın bedenine tahakküm aracı: Özel savaş
09:03 Evrensel kız kardeşlik özgürleştirecek
09:00 19 KASIM 2021 GÜNDEMİ
08:17 Serhat Tekin son yolculuğuna uğurlandı
08:00 Muhabirimiz Emrullah Acar gözaltına alındı
18/11/2021
23:12 Kılıçdaroğlu’ndan ‘helalleşme’ çıkışına dair açıklamalar