ANKARA – AKP’li Nurettin Canikli’nin İBB’ye dair konuşması ardından söz alan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, “Muhalefete yüklenmek için, sırf propaganda amacıyla yaptığı açıklamaları çok vahim buluyoruz. Cizre kent meydanını satan kayyımı açıklayın” dedi.
Meclis Genel Kurul’unda 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ve 2020 Merkezi Yönetim Bütçe Kesin Hesapları’nın görüşmelerinde AKP İstanbul Milletvekili Nurettin Canikli’nin konuşmaları sırasında tartışma yaşandı. AKP grubu adına 30 dakika boyunca İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ihaleleri üzerinden CHP’yi hedef alan Canikli’nin konuşması ardından muhalefet partisi Grup Başkanvekilleri tepki gösterdi.
‘DENETLEME GÖREVİMİZİ ENGELLİYORSUNUZ’
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, cevaplayan soru önergelerine dair konuştu. Beştaş, “27'nci Yasama Dönemi'nde 46 bini aşkın soru önergesi var ve 16 bini yanıtsız kalmış ve maalesef en az yanıt verilen siyasi parti biziz, yüzde 65 oranında sorularımız yanıtsız kalıyor. Siz haklı olarak dediniz ki ‘Bakanların ve Cumhurbaşkanı Yardımcısının cevap vermesi benim görevimde değil’ Doğru yani siz onu zorlayamıyorsunuz ama başka bir yönden de bizce farklı bir yetkiniz var, şöyle ki: Bir, bir kere soru önergelerini iade ederek siz bizim bakanlara soru sormamızı ve yasama organını denetlememizi, denetim görevimizi engellemiş oluyorsunuz. Neye göre? Elimde iade ettiğiniz önergeler var. Çokça örnek verebilirim ve tabii ki soru sormanın milletvekilinin doğrudan görevi olduğunu, yasama sorumluluğu olduğunu, denge denetleme gereği bizim iktidarı denetleme görevimizi ortadan kaldırmış oluyorsunuz” dedi.
‘KİME SORACAĞIZ?’
Verdikleri birçok soru önergesinin İç Tüzük 67'ye göre “Kaba ve yaralayıcı” denilerek, iade edildiğini altını çizen Beştaş, “Bir de yeni bir formül geliştirdiniz, eskiden kelimeyi yazıyordu bürokratlar, şimdi kelimeyi yazmıyor, böyle matbu bir iade kararı geliyor ve bu matbu iadede de İç Tüzük hükmü çerçevesinde iade ettiği söyleniyor. Bütün grubumuzun ayrı ayrı verdiği, iade ettiğiniz bir soru var Sayın Başkan: Türkiye Cumhuriyeti AİHM kararına uymak zorunda değil midir? Bu soruyu Adalet Bakanına, Dışişleri Bakanına ve Cumhurbaşkanı Yardımcısına sorduk. İlgili maddeyi bulayım, 96'ya göre. İç Tüzük 96'ya göre hiçbir iade sebebi yok. Biz istişare yapmıyoruz, biz danışmıyoruz. Milyonlarca insan bugün Demirtaş AİHM kararıyla ilgili ya da İmralı Adası'nda tutulan Öcalan'la ilgili, umut hakkıyla ilgili ‘Neden cevap verilmiyor? Neden karar uygulanmıyor?’ diye soruyor. Biz bunu kime soracağız milletvekili olarak?” ifadelerini kullandı.
‘CİZRE KENT MEYDANI’NI SATAN KAYYIMI AÇIKLAYIN’
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne dair konuşan AKP’li Canikli’yi dinlerken dehşete düştüklerini ifade eden Beştaş, “Sayın Canikli'den şunu istiyoruz: Sayıştay raporlarında hırsızlıkları tespit edilen başta Mardin kayyumu Yaman hırsız, Diyarbakır kayyımı ve bütün kayyımların Sayıştay raporlarındaki hırsızlıklarını açıklamaya davet ediyoruz. Böyle, muhalefete yüklenmek için, sırf propaganda amacıyla yaptığı açıklamaları çok vahim buluyoruz. Cizre kent meydanını satan kayyımı açıklayın ya, Cizre kent meydanını; Jandarma berberhanesi kuran kayyımı açıklayın; 1,5 ton kadayıf alan -zehir zıkkım olsun- kayyımı açıklayın ya. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı bunları açıkladığı için şu anda Kayseri Cezaevinde tutuluyor. Siz hem kayyım atayıp hem belediyeleri gasbedip hem hırsızlık yapanları koruyacaksınız, sonra gelip burada ‘Hırsızlıklarla mücadele ediyoruz’ görüntüsü vereceksiniz. Türkiye halkını daha fazla yanıltmayın” ifadelerini kullandı.
‘YARGI ÖNÜNDE HESABINI SORACAĞIZ’
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de, Canikli’ye şöyle yanıt verdi: “Yapılan iş çok acemi milletvekilleri bazen şu hatayı yapar -mahcup olurlar, biz ilk başlarda uyarırız- Sayıştay raporunun idareden soruları vardır, orayı okuyup buraya atlarsan ondan sonra idarenin cevabından, Sayıştay denetçisinin ‘Tatmin oldum’ cevabından utanırsın. Eğer Canikli'de şu kadarcık utanmayla ilgili bir duygu varsa açıkladığı o bütün raporların sonucunda ortaya çıkan cevapları Sayıştay raporlarından bir okur, yarın -geçmiş tutanak hakkında söz alamaz ama, kalktı o madde- çıkar burada bir izahat yapar. Senin dediğin gibi değil, kesinleşmiş bir şey söyleyeyim, sadece Topkapı Sarayı'nın restorasyonunda yaklaşık 63 bin 600 lira maliyetle yüklenici firmaya kabul, ardından ödenen 63 bin lira nerede, 2 milyon 805 bin lira nerede, Topkapı Sarayı'nın restorasyonu, kesinleşmiş ve ödenmiş bir para ortadayken? Bu kadar geçmişi tutanaklarla, geçmişi yaşanmışlarla bu konularda şaibeli birisi. Elindeki karayı tertemiz bir siyasi partinin tertemiz yöneticilerinin yüzüne sürmeye sakın kalkmasın. Oradan ifade ettiğiniz her ‘hırsızlık’ kelimesinin yargı önünde hesabını soracağız. Geçmişte yaptığınız her türlü rezaletin hesabını siyaseten de soracağız. Günü gelince Yüce Divan yargılamasını dikkatle takip edeceğiz sizin için.”
Genel Kurul Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın konuşmasıyla devam ediyor.