ANKARA – Kürsüye boş tencere ile çıkan HDP’li Erdal Aydemir, “Bu tencere AKP döneminde gördüğü zulmü hiçbir dönem görmedi. Bu tencerenin sahipleri sandık geldiğinde helvanızı yapıp, dağıtacaklar” dedi.

Meclis Genel Kurulu’nda 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’nin maddelerinin görüşmeleri devam ediyor. Kamu kurumlarının bütçelerinin görüşmelerinin tamamlanması ardından bugün bütçenin 5, 6,7, 8, 9,10,11,12 ve 13’üncü maddeleri görüşülmeye devam ediliyor.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl Milletvekili Erdal Aydemir, 11’inci madde üzerine söz aldı.

Kürsüye portakal ve nar ile çıkan Aydemir, “Bu kürsüde HDP hatipleri defalarca Kürt, Kürtlük, Kür dili, Kürt folkloru hakkında tanımlamalar yaptı. Gelinen durumda bu tanımlamaların anlaşılmadığı görüldü. Bu meyve dünyasına ait Nar. Bu nar kırmızı kabuğu sert içerisinde tane tane meyveleri olan bir meyve. Aroması, lezzeti çok farklı. Bu da meyve dünyasında olan portakal. Rengi turuncu, kabuğu daha yumuşak içerisi dilim dilim. Tadı, lezzeti farklı. İster zor ve inkarla ister yasa zoruyla siz narı zorla portakal yapamazsınız. Ya da tersinde bu portakalı zorla nar yapamazsınız” dedi.

Aydemir’in “Bakın ister zor ve inkârla, ister yasa zoruyla siz narı zorla portakal yapamazsınız ya da tersi, bu portakalı zorla nar yapamazsınız” sözlerine karşılık AKP Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir’in “Yaparız” sözleri de tutanaklara geçti.

‘KÜRDÜN DİLİNİ İNKAR TÜRKÜN DİLİNİ İNKARDIR’

Türk milliyetçiliği üzerine siyaset yapan partilere seslenen Aydemir, şöyle konuştu: “Türkler tarihe çıktıklarında Milattan Önce 177. Altay Dağları’nın güneyinde yaşayan halklardır. Bu tanımı komşuları Çinliler tarafından yapılmış. Mezopotamya olarak tanımlanan yerlerde de yaşayan topluluk ve halklara Ermeniler ve Farslar tarafından Kürt denilmiş. Kürtlerin yaşadığı coğrafyaya da tarihsel olarak Kürdistan denilmiş. Ta ki bakın 1000 binli yıllara Orta Asya’dan ilk gelen Türk Kabileleri 140 kişilik obalar halinde gelmiş. Gelen bu kabileleri Kürtler, Ermeniler bağırlarına basmışlar. Dolayısıyla burada Kürdü inkar etmek Türkü inkar etmektir. Kürt dilini inkar etmek Türk dilini inkar etmektir. Kürt folklorunu, müziğini inkar etmek Türk folklorünü ve müziğini inkar etmektir.

BU BÜTÇE KOLİN’E AŞK BÜTÇESİ

Bu bütçe aşk bütçesi, aşk. Recep Tayyip Erdoğan, AKP Genel Başkanı’nın yürütmenin başının Kolin İnşaata duyduğu aşkın bütçesi. Bakın Recep Tayyip Erdoğan’ın Kolin inşaata duyduğu aşkın meyvesi 49 milyardır. Kolin aşkın meyvesi 40 milyar ihale. Cengiz inşaatsız olur mu? Cengiz inşaata duyduğu aşkın meyvesi 33 milyar. Rönesans Holdinge duyduğu aşkın meyvesi 15 milyardır. AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Limak Holdingi 49 milyar dolarla birinci sıraya çıkarıyor. Bu ne aşktır. Siz Birleşik Arap Emirliklerine, Katar’a 1 milyar dolar dilenirken önce Cengiz, Limak’a, Kolin’e vermiş olduğunuz dolarları getirin.

SİZİN BÜTÇENİZ DOLAR BÜTÇESİ

Başka bir aşk var bu ilahi aşk. Böyle bir aşk dünyada duyulmamış. Şemsi Tebriz’inin Mevlana Celadettin Rumi’ye duyduğu aşk. Bir diğer deyişle Ethem Sancak’ın Recep Tayyip Erdoğan’a duymuş olduğu aşk. Bu aşk meyvesini vermez mi elbette ki verir. Bunun meyvesi BMC’nin Ethem Sancak’a hediyesi. Var mı itirazınız. İlahi aşkın sonucu da bu. Sizin bütçeniz aşk, dolar bütçesi.

TENCERE İLE ÇIKTI

Herkes çok dikkatli baksın. Özellikle AKP grubu bu sizin yıllardır unuttuğunuz bir tencere (elinde boş tencere gösterdi) Bu tencerede aş pişiyor. Yemek pişiyor sizin hayatınızdan, hafızalarınızdan sildiğiniz yemek. Bu tencerenin sahipleri çöpten ekmek, sebze toplayıp, evlerine götürenler, kilometrelerce ekmek kuyruğuna dizmiş olduğunuz millet, ‘Hep biz mi şükredeceğiz, biraz da Recep Tayyip Erdoğan şükretsin’ diyen teyze, ekmek kuyruğunda iken yağmur altında gözyaşı döken amca, sıfır yaşındaki çocuğunu diğer çocuğunun eline saç kurutma maddesi veren anne, yine Samsun’da pazara gidemeyeceği için eşine harçlık veremeyen ve intihar edenlerin, kredi borçlarını ödemeyedikleri için intihar edenlerin tenceresidir. Bu tencere AKP döneminde gördüğü zulmü hiçbir dönem görmedi. Bu tencerenin sahipleri emekçiler, 10 milyon işsiz, emekliler, işçiler, öğrencilerdir. Bu tencerenin sahipleri sandığı bekliyorlar. Bu tencere ile ne yapacaklar biliyor musunuz? Helvanızı yapıp, dağıtacaklar. Tencere kadar değeriniz olsun.”

Meclis Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç, kürsüde döviz taşınmaması uyarısında bulundu.

Genel Kurul devam ediyor.