Başaran: Çözümün adı kadınlardır

  • kadın
  • 09:00 24 Aralık 2021
  • |
img

ANKARA - Erkek-devlet ittifakına karşı kadınların çözümün diğer adı olduklarını gösteren bir yılı geride bıraktıklarını belirten HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, “Sadece mücadele değil başarıyı hedefleyeceğimiz bir yıla giriyoruz” dedi.

2021 yılı boyunca en fazla saldırı kadınların kazanılmış haklarına yönelik gerçekleşirken, en büyük direnişlerden biri de kadın mücadelesi oldu. Farklı kesimlerden kadınların “21’inci yüzyıl kadın yüz yılı olacak” sloganı etrafında kenetlendiği yılda, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi de “çoklu krize karşı çoklu mücadele” tespitiyle yıl boyunca alanları boş bırakmadı. “Kadınlar İçin Adalet”, “Kadın Yoksulluğuna Hayır” ve “Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Bütçe” gibi çalışmalarıyla binlerce kadınla bir araya gelen HDP’li kadınlar, tespitini yaptığı sorunlar üzerine tartışmalar yürüttü. Yeni yılda tespiti yapılan sorunlar için somut adımlar atmayı planlayan kadınlar, yıl boyunca farklı kadın kurumlarıyla yapılan istişareleri de yeni yıla taşımayı hedefliyor. 
 
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran’a mücadeleleriyle erkek egemen sisteme karşı direnişe öncülük eden kadınların bir yılını sorduk. 
 
 
2021 yılını geride bırakıyoruz. Yıl boyunca kadınlar ne tür direnişlere ev sahipliği yaptı? Gündemlerinde neler vardı, buna karşı hangi politikalar yürütüldü? 
 
2021, kadınlar ve toplum açısından gündemlerin yoğun olduğu bir yıldı. Tüm toplum açısından her şeyin açığa çıktığı bir yıldı. Faşizmin en görünen yüzünün yaşandığı, toplumun en derin yoksulluğu ve ekonomik krizi yaşadığı, diplomatik krizlerin yaşandığı bir yıl oldu. “Çoklu kriz” değerlendirmemizin somutlaşmış haliydi 2021 yılı. Pandemi sürecinden geçiyoruz, kadın kazanımları hedef alındı, İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece yarısı çıkıldığı ilan edildi. Savaşın derinleştiği, kadın bedeninin savaş alanı haline getirildiği bir yıldı. Tecavüzün nasıl bir savaş aracı haline geldiği İpek Er de Hakkari ve Van’daki pratiklerde açığa çıktı.
 
Kadınlar cephesinde çokça acının da yaşandığı bir yıl oldu. Erkek-devlet şiddetinin nasıl bir ortaklık, ittifak halinde olduğunu da somut örnekleriyle yaşadık. Deniz Poyraz tam da böyle bir örnekti. Politik bir cinayetti. Tüm kadınlara verilen bir mesajdı. Yine kadınların tanımadığı kişiler tarafından sokak ortasında katledilmesi, erkek ve devletin nasıl bir ittifak geliştirdiğinin kanıtıydı. Yine Yargıtay’ın özsavunmasını gerçekleştiren kadınlar hakkında verdiği kararlar, davalarda erkeklere verilen indirimler, kadın mücadelesi yürütenlere neredeyse müebbette varan cezaların verilmesi…
 
 Bu politikaya karşı kadınlarda nasıl bir netleşme ortaya çıktı? 
 
 2021, kadın ve Kürt düşmanlığının gün yüzüne çıktığı bir yıl oldu. Ayrıca kadınların Türkiye muhalefetinin en büyük öncü gücü olduğu da aleni biçimde gösterildiği bir yıl oldu.
 
Evet, 2021 aynı zamanda netleşmelerin de ortaya çıktığı bir yıldı. Bu iktidarla artık yol yürünmez, bu iktidar toplumun ihtiyaçlarını karşılama kabiliyetini çoktan yitirdi. Bir dönem daha geniş bir yelpazede bir kitleyle temas eden bu iktidar, şimdi kendi içine kapanan, rantı daha dar bir çevreyle paylaşan, savaş üzerinden kendini var etmeyi hedefliyor ve bunu 2023 hedeflerinde aleni bir biçimde ifade ediyor. Aslında kadın ve Kürt düşmanlığını ilk günden beri yürütüyordu ama 2021, bu politikaların gün yüzüne çıktığı bir yıl oldu. 2023 hedefinde de demokratik cumhuriyet değil, tekçi rejimin ve faşizmin inşası amaçlanıyor. Bu amacın içinde kadının, Kürt’ün, emekçinin olmadığı bir inşa var. Ama tüm bu karanlığın içerisinde aslında umut veren de çokça gelişme yaşandı. Öncelikle kadınlar ve toplumun tamamı, bu iktidardan bir beklentileri kalmadığı için mücadelelerini büyüttüler. Bir araya gelişlerini artırdılar, seslerini daha cesur bir biçimde ifade ettiler. Kadınlar, alanı, sokağı terk etmemişti, Türkiye muhalefetinin en büyük öncü gücüydü. Ama bu yıl, bunun da aleni biçimde gösterildiği bir yıl oldu. 
 
Size bunu düşündüren neler yaşandı bu yıl?
 
İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilme kararına karşı verilen refleksler, 8 Mart’ta kadınların binlerle sokağa çıkışı, 25 Kasım’da yine tüm kadınların engellemelere rağmen bir araya gelişi, buna bir cevaptır. Kadınların çözümün diğer adı olduklarının çok açık bir biçimde ortaya çıktığı yıl oldu. Geri adım atmayan kadınlar, iktidarın kurmak istediği rejimin önündeki en büyük engel. Kadınlar, kendilerine 2023 yılı hedeflerinde verilen rolü kabul etmiyor, mücadele ediyor ve isyanını yükseltiyor. 8 Mart ve 25 Kasım özellikle nasıl birleştiğimizin göstergesiydi. Sadece fiziki birleşme değil, çok farklı kadın yapılarının ortak tartışma yürütmeden tek slogan etrafında sokağa çıkması tesadüfi değildi. İsyanla, mücadele kararlılığıyla kadınlar sokağa çıktı. Ruhen ve fikren de kadınların ortaklaşmasının sağlandığı bir yıl oldu.  
 
Başlattığınız “Kadınlar İçin Adalet” ve “Kadın Yoksulluğuna Hayır” kampanyanız neredeyse yılsonuna kadar sürdü. Bu kampanyalarla neler açığa çıktı?
 
İsminde adalet olan bir parti adaletsizliğin nedeni haline gelmiş durumda. Tarihsel olarak aslında kadın ve adalet kavramı çokça bir araya gelmiyor. Kadınlar için neredeyse unutulan bir erdem. 
 
Büyük ekonomik krizin yaşandığı bir yıl olduğu için biz de HDP Kadın Meclisi olarak bir kampanya yürüttük. Uzun erimli bir kampanyaydı. Onlarca şehirde yüzlerce kadınla bir araya geldik. Onlarca kadın kurumuyla istişareler yaptık ve gerçekten uzun süredir AKP’nin yürütmüş olduğu politikaların kadına yansıma biçiminin yoksulluk, sömürü olarak geri döndüğünün tespitini yaptık. Türkiye’de toplam bir adaletsizlik hali var ve işin ironik tarafı, isminde adalet olan bir parti adaletsizliğin nedeni haline gelmiş durumda. Toplumun yüzde 99’una sorduğunuzda herkes bir şekilde adaletsizliğin olduğunu kabul ediyor artık. Biz de kampanyamızda ayrıca kadınlar için adalet meselesini gündemimize aldık. Çünkü tarihsel olarak aslında kadın ve adalet kavramı çokça bir araya gelmiyor. Kadınlar için neredeyse unutulan bir erdem. En nihayetinde toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklı kadınlar, büyük ekonomik buhran içerisinde. Herkes yoksul ama kadın yoksulluğu artık toplam yoksulluğu çok çok aşan bir noktada. Bu nedenle kampanyamızın ikinci etabı ‘Kadın Yoksulluğuna Hayır’ı başlattık. Farklı kesimden kadınla bir araya geldik. Biz yoksulluk için yola çıktık ama kadınların tarlalarda, fabrikalarda güvencesiz, sömürü zeminine uygun alanlarda çalıştıklarını gördük. Yarı zamanlı, güvencesiz, merdiven altı iş yerlerinde kadınlar çalışıyor. 
 
 Kampanyalar sonucunda hangi tespitlerde bulundunuz ve ortaya çıkan sonuç neydi?
 
Kampanyamızda ortaya çıkan sonuç şuydu; iktidar kadına biçtiği rolü gerçekleştirebilmek için sistematik ve bilinçli bir şekilde kadını yoksullaştırma politikası yürütüyor. Sosyal yardımlarla kendine muhtaç etme, bağlama siyasetini kadınlar için yoğun işlettiğini görüyoruz. Bir diğeri, kadınların yaşadıkları yerde karınlarını doyuramadıklarının somut tespitini yaptık. Bunu raporlaştırdık ve en nihayetinde toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe çalıştayı ile çalışmamızı tartışarak ne yapılabiliri konuştuk. Sadece sorunları dinlemedik, tespit yapmadık, tüm kadın kurumlarıyla yaptığımız buluşmalarda çözümü de çokça konuştuk. Ama öncelikli çözüm, bu iktidardan kurtulmak. Çünkü iktidarın tüm politikaları, kadın yoksulluğunu besliyor. Tüm aygıtlarıyla toplumsal cinsiyet eşitsizliği yaratıyor ve bunun faturasını da kadınlara çıkarıyor. Tepede Cumhurbaşkanı ‘kadın erkek eşit değil’ diyor, aşağı indiğinde ‘eşit değilsiniz eşit ücret alamazsınız’a geliyor mesele. ‘Fıtraten eşit olmamak’ aslında kadınlar, ‘güçsüzmüş’ algısı yaratıyor ve yoldan geçen bir erkek tarafından güçsüz görülüp katledilebiliyor. İktidarın söylemlerinin bu meseleyi çokça beslediğini görüyoruz. 
 
 Kürt sorununun demokratik çözümünde, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasına dair kadınların sözleriyle ve mücadeleleriyle özne olarak sürece dahil olduklarına tanıklık ettik. Kadınların, Kürt sorununun çözümü ve tecridin kaldırılmasına dair ısrarını nasıl okumak gerekiyor?
 
Sadece Türkiye açısından değil dünya pratiklerinde savaş süreçlerini ele aldığınızda bu süreçlerin en fazla etkilenenin kadınlar olduğunu görüyoruz.  Ekin Wan’da verilen mesaj; bir kadın bedenin çıplak bir biçimde teşhiri, Paris’te 3 kadının katledilmesi, İpek Er, Gülistan Doku gibi onlarca örnek ve en son cezaevinde cinsel saldırı ve işkenceye uğradıktan sonra şüpheli bir biçimde yaşamını yitiren Garibe Gezer, Deniz Poyraz’ın katledilmesi... Bunlar, iktidar egemenliğini kurarken ilk hedefinin kadınlar olduğunu gösteren meseleler. Savaşın ilk hedefi kadınlar oluyor, kadın bedeni üzerinden topluma bir şekilde mesaj verilmeye çalışılıyor. Bununla beraber savaşın yarattığı atmosferin de faturası kadınlara çıkarılıyor. Militarizmi besleyen en önemli öğelerden biri cinsiyetçiliktir. 
 
Kadınların, kendilerini bu kadar etkileyen sürecin dışında kalması söz konusu değil. Tecrit, yaşamlarımız üzerinde net bir etki yaratıyor. Tecrit, 1999 yılından bu yana uluslararası güçlerle ortak bir biçimde, Kürt sorununun demokratik çözümünü almamak, yeni Türkiye’de Kürtleri statüsüz, kimliksiz bırakmak için yürütülen politikanın bir parçasıdır. Tecrit, Ortadoğu’da halkların bir arada yaşaması, geleceklerini ortak belirlemesi ve yeni bir modelle yeni yüzyıl inşa etmesini engellemek için derinleştiriliyor. Tecritle yapılmak istenen Ortadoğu’da halkları sürekli birbirine kırdırma politikasıdır. Sayın Öcalan, bunu cezaevinde yaptığı görüşmelerde de ifade etmişti. Rojava’da ortaya çıkan modelle uluslararası komployu boşa çıkardığını ifade etmişti. Bu nedenle, kadınlar açısından hem tecride karşı, hem de savaş politikasının hayatımızın tüm alanlarına sirayet etmesine karşı mücadele 2021’de de 2022’de de sonuç alınana kadar devam edecek. 
 
Erkek-devlet şiddetinin en güncel halini Garibe Gezer’in ölümünde gördük. Yıl boyunca aslında kadınlar neredeyse tüm eylemlerinde erkek-devlet şiddetine dikkati çekiyordu, nerede eksik kalındı, erkek devlet şiddetini teşhir etmenin ötesinde neler yapmaya ihtiyaç var? 
 
 İktidar şu an fiili bir idam rejimi uyguluyor. Göz göre göre ATK’nin, Adalet Bakanlığı’nın ve medyanın da içinde olduğu bir organizasyonla cezaevlerinde politik tutsaklar ölüme terk ediliyor.
 
Verilen tepkiler yeterli olmuş olsaydı, daha başka bir şeyi tartışıyor olurduk. Evet, büyük refleks ve itiraz var ama bu itirazı büyütmeye ihtiyacımız var. Çünkü iktidar, cezaevlerinde düşman hukuku uyguluyor. Garibe’ye ve cenazesine yaşatılanlar aslında bize net veriler sunuyor. Toplumsal vicdanın artık net bir biçimde harekete geçmesi gerektiğine inananlardanım. Çünkü Garibe’ye yaşatılanlar yetmedi ve düşmanlık cenazesinde de devam etti.  İktidar şu an fiili bir idam rejimi uyguluyor. Göz göre göre ATK’nin, Adalet Bakanlığı’nın ve medyanın da içinde olduğu bir organizasyonla cezaevlerinde politik tutsaklar ölüme terk ediliyor. Bu ne uluslararası ne de Türkiye hukuk sistemiyle tanımlanır. Hiçbir inanç, ahlak ve hukukta böyle bir uygulamanın yeri yoktur. Garibe bunun bir örneği ve Aysel Tuğluk’a yapılan da aynısı. Ankara’nın göbeğinde bir annenin cenazesi mezardan çıkarıldı. Biz çokça faillerin devletin toplam konsepti olduğunu gördük. 
 
 Yılın sonuna doğru geldiğimizde yeni bir rejimin inşa tartışmaları da başladı. Kadınlar, bu tartışmanın neresinde? 
 
Kadınları yok sayan, metalaştıran, iradesizleştiren, aile içerisine sıkıştıran bir rejim söz konusu. Kadınlar bu rejimi benimsemiyor, kabul etmiyor ve iktidar da güç kaybediyor. Bence 2021’in en somut meselelerinden biri de iktidarın dağılması, çözülmesi ve kendi içinde bir kaosu yarattığını görmek oldu. Toplumsal desteğini kaybeden, içte paylaşım savaşlarının daha da derinleştiği bir süreci yaşıyor. Kadınların ise çok net talepleri var. İrade olduğu, kadın özgürlükçü perspektifin benimsendiği, yarısı olduğu toplumun her alanında bu oranda söz ve karar sahibi olabileceği yeni bir demokratik Türkiye talepleri var ve bunun mücadelesini veriyor. Nasıl bir model olacağı tartışılır ama kadınlar, artık irade olarak görünmedikleri hiçbir rejimi kabul etmiyorlar. Bu nedenle tek adam rejimi karşısından en fazla mücadele veren ve yeni yaşam inşasını yapan da kadınlar.  
 
 Peki kadınlar verdikleri bu mücadeleyle nasıl bir kararlılıkla yeni yıla giriyor ve hedefleri ne olacak?
 
 2022’de yeni Türkiye inşasında öncülüğü de alarak daha demokratik, özgürlükçü, ekolojik bir perspektifle bunun adımlarını öreceğiz.
 
Tabi ki mücadele. Kadınlar açısından neredeyse kesintisiz mücadele süreçlerini yaşadık ama sadece mücadele değil başarıyı da hedefleyeceğimiz bir yıla giriyoruz. Kazanımlarımızı korumak konusunda zaten kararlılığımız çok net ama sadece kazanımlarını koruyan bir yerde durmayan bir taraftan da yeninin inşasını güçlendiren ve yer alma kararlılığını da gösteren bir tavırla 2022’ye giriyoruz. Kadınların içerisinde olmadığı hiçbir oluşum desteklenmeyecek. Kadınların içerisinden olmadığı hiçbir oluşum demokratik değil. Yeni demokratik bir Türkiye olamaz. Bu açıdan 2022’de yeni Türkiye inşasında öncülüğü de alarak daha demokratik, özgürlükçü, ekolojik bir perspektifle bunun adımlarını öreceğiz. Çokça tartışılan demokrasi ittifakı var ama biz kadınlar cephesinden ittifakımızı dayanışmamızı da büyüteceğimiz bir yıl olacak. Kadınların dayanışma ve ittifakıyla da tekçi faşist rejimi alaşağı ederek, özgür bir yaşamı kuracağımıza da inanıyoruz. 
 
MA / Zemo Ağgöz
 

Diğer başlıklar

26/12/2021
13:39 Diyadin’de bir kişi intihara sürüklendi
13:34 Yolsuzluk soruşturmasında tahliye
13:09 Salon dolup taştı: Gençler iktidarı gönderecek
12:58 Gençler mesajı verdi: Öcalan’ın sesini kısmak isteyenler bu salona baksın
12:52 Taşdemir: Cezaevlerinde yaşanan katliamın sorumlusu AKP’dir
12:00 HDP Gençlik Kongresi'ne destek mesajları: Birlikte başaracağız
11:32 Şenyaşar ailesinin Adalet Nöbeti 293'üncü gününde
11:31 Göçük altında kalan işçi yaşamını yitirdi
10:51 Gençlik Diyarbakır’da: Bu direniş zaferle sonuçlanacak
10:43 Güney Afrikalı başpiskopos Desmond Tutu hayatını kaybetti
10:30 İşkenceyle kafası kırılan tutuklunun dilekçelerine el konuldu
10:06 Gençlik Diyarbakır’da güne halaylarla başladı
09:45 Eşyalarına el konulan tutuklulara tehdit
09:44 Rusya ve Türkiye’nin er meydanı: Çeçen sorunu
09:43 Barış Anneleri: Tecrit olduğu sürece savaş ve yoksulluk sürecek
09:42 Kadın örgütleri: 29 Aralık'ta Poyraz'ın duruşmasında olacağız
09:41 Ekmez: Tutukluların ölümünden Adalet Bakanlığı sorumlu
09:40 Yazar Demirer: Felaketin sorumlusu iflas eden rejimdir
09:38 Dünyada 2021: Sistem sorun, halklar çözüm üretiyor
09:10 KESK Kadın Sekreteri: Asgari ücret asgari yaşama yetmiyor
09:09 Roboskî'de silah bırakan korucular: Her operasyon katliamı hatırlatıyor
09:00 26 ARALIK 2021 GÜNDEMİ
25/12/2021
21:39 DAD: Maraş ve Roboski katliamı Türkiye halkları için bir yüzleşme sorunu
21:02 Mersin’de gözaltına alınan 4 HDK'li serbest
20:37 Koronadan 145 yeni vefat
18:52 Wêjegeh Amed’de Kürt müziği söyleşisi
18:48 Kobane’de SİHA saldırısı: 2 ölü,7 yaralı
18:34 İstanbul’da şüpheli kadın ölümü
18:02 Diyarbakır’da ‘Demokrasiye çağrı doğaya saygı’ çalıştayı
17:42 Yazar ve şairlerden Altınörs'e özgürlük etkinliği
17:27 KADAV’dan ‘kadın istihdamı ve emeği’ konulu rapor
17:04 Hatay'dan ortak mücadele çağrısı
17:04 İHD: Maraş Katliamı aydınlatılsın
16:58 EGE TUHAYDER açlık grevine dikkat çekti
16:56 Adalet Nöbeti: Tecride son verin
16:54 İklim Adaleti Koalisyonu: Çözüm birlikte mücadele
16:43 Amedspor Kadın Futbol Takımı rakibini mağlup etti
16:06 DİSK özel sağlık sektöründe örgütlenecek
15:59 Batman'da kongre hazırlıkları
15:53 Adalet Nöbeti 40'ıncı gününde: Cezaevlerine ses olmalıyız
15:51 KESK’ten birlikte mücadele çağrısı
15:39 Tutukluların yatak ve yorganlarına el konuldu
15:26 Mardin'de Noel ayini gerçekleştirildi
15:11 'ATK tıp etiğine uygun hareket etsin'
14:36 Çevre örgütlerinden çimento fabrikasına tepki
14:35 Mersin'de 'Geçinemiyoruz' bildirisi dağıtan 4 HDK'liye gözaltı
14:35 Hasta tutuklu Yusuf Akbaba, ölümle tehdit ediliyor
14:16 İHD Mehmet Özdemir’in akıbetini sordu
14:14 EMEP hükümetin ekonomi politikalarını protesto etti
13:25 Yunanistan sularında 10 günde 16 mülteci hayatını kaybetti
13:07 Tacize karşı eylem engellenmek istendi
13:06 Valilik yasağına rağmen yüzlerce kişi Maraş'ta: Hesap soracağız
13:05 27 yıl önce kaybedilen ağabeyinin yazdığı şiiriyle adalet istedi
12:42 Sancar: Zulüm bitecek adalet gelecek
12:01 12 yaşındaki çocuğun 'dedemin bir mezarı olsun istiyorum' çığlığı
11:22 HDP MYK üyelerine soykırım soruşturması
11:01 Gençler kongreye hazır
10:48 Asgari ücretin yarısı temel tüketim maddelerine gidiyor
10:39 Şenyaşar ailesi: Zafer zulme karşı direnenlerindir
09:04 Görmeyen gözleriyle adalet arayan iki baba: Devlet bize borçlu
09:04 Sosyolog Kentel: Devlet şiddeti arttıkça toplumda da şiddet artıyor
09:04 Tolgay: Adalar gelecek kuşaklara aktarılmalı
09:04 Gezer’in dosyasını gizleyen savcı HSK’ye şikayet edildi
09:04 Cenazeleri verilmeyen aileyi HDP önüne çağırdılar
09:04 Anneler İzmir'den seslendi: Adalet Bakanlığı suç işliyor
09:04 Adalet Nöbeti’ne destek çağrısı: Güçlü sahiplenme olumlu sonuçlar verir
09:02 Karanlıkta okul yolculuğu tedirgin ediyor
09:02 TJA: Yeni yılda 3'üncü yol ile yeni yaşamı örgütleyeceğiz
09:02 2021’in bakiyesi: Üç haneli enflasyon
09:02 HDK Eşsözcüsü Çiçek: Hedefimiz Demokratik Cumhuriyet’tir
09:00 25 ARALIK 2021 GÜNDEMİ
24/12/2021
22:08 İstanbul’da gözaltına alınan 11 kişi serbest
22:02 İstanbul’da kadın katliamı
21:40 Dersim’de tahliye ziyaretine de engel
21:23 İzmir'de Maraş Katliamı anması
21:10 Tecavüz faili mahkemeye çıkarılmadan tahliye edildi
20:29 Urfa’da bir kadın katledildi
20:23 DEDAŞ'ı protesto eden kadınlar ifadeye çağrıldı
20:16 İstanbul’da ulaşıma yüzde 36 zam
19:51 Koronadan 133 kişi daha hayatını kaybetti
19:32 Amedspor Kadın Futbol Takımı ilk deplasman maçına çıkıyor
19:19 Kampüs Cadıları: Hijyenik ped ve tampon ücretsiz olmalı
19:16 Cenaze için bir aile daha başvurdu
17:08 Kobanê Davası: Hesap vermesi gerekenler hesap soramaz
17:05 HDP Urfa'da halkla buluşacak
16:54 Evde çıkan yangında 3 çocuk yaşamını yitirdi
16:36 Adalet Nöbeti 16’ncı gününde: Hasta tutuklular serbest bırakılsın
16:29 Askeri aracın karıştığı kazada 7 kişi yaralandı
16:10 ‘Zübeyde Karakoç intihar etmedi katledildi’ iddiası
15:51 Maraş ve Roboski katliamlarında yitirilenler anıldı
15:44 Adalet Nöbeti’nde birlikte mücadele çağrısı
15:30 HDP Gençlik Meclisi büyük kongreye hazırlanıyor
15:23 Antalya'da bir kadın katledildi
15:23 Ses kaydıyla gündeme gelen MHP'li başkan görevini bıraktı
14:56 Şırnak'ta 20 köyün yolu kapandı
14:40 Havuz medyasına iddianame servisi
14:08 Tekirdağ cezaevinde tutuklular: Can güvenliğimiz yok
13:59 Öcalan’ın aile ve vasisinden görüşme başvurusu
13:36 Lise öğrencisi intihar etti iddiası
13:04 MB kur seviyesini açıkladı
13:02 Ayla Akat Ata: Müdahillik talebinde bulunanlar saldırıları engelleyebilirdi
12:41 Van’da 167 mahalle ve bağlı 233 mezranın yolu kapandı
12:37 Yargıtay Bekir Kaya’nın cezasını onadı
12:36 Berwarî: Ortadoğu’da Öcalan olmadan çözüm olmaz
12:33 HDP milletvekillerinden Şenyaşar ailesine destek
12:32 Arjen Arî Şiir Yarışması başvuruları başladı
12:32 Kobanê Davası: Avukatların mikrofonu kapatıldı
12:10 Yeşil Sol Parti’den mültecilerin katledilmesine tepki
12:09 Duygu Delen davasında ATK raporu beklenecek
11:56 HDP'den Noel ve Yaldo bayramı kutlama mesajı
11:34 ‘Yaşamı Savunuyoruz’ nöbetinden çağrı: Hasta tutukluları serbest bırakın
11:27 KDP 117 gündür cenazeleri vermiyor
11:13 Başaran: Problemlerin kaynağı İmralı'daki hukuksuzluk
11:02 Şenyaşar ailesi: Adalet yoksa ekmek de yok
10:54 Van’da çok sayıda gözaltı
10:50 Gençler özel savaş politikalarına karşı kongrede buluşacak
10:41 770 kişinin mal varlığı donduruldu
09:23 Kadınlar 2022’de birleşik mücadeleyi büyütecek
09:10 Geçinemeyenler: Halk iktidara tokadı vuracak
09:09 Failler ve kayıplar bulunmadan Meriç Nehri dosyası kapatıldı
09:07 Pirani: DAİŞ’i besleyen Türkiye ve KDP’dir
09:07 TİHV Genel Sekreteri: Tecrit sözün bittiği yerde
09:06 Asgari ücret zamlarla eridi
09:05 Roboskî'den geriye kalanlar ve hüzünler...
09:03 Öcalan: Ekonomik krizin çözümü iktidarın çözülüşüdür
09:02 Kürtlerde özgürlük zamanı
09:00 Başaran: Çözümün adı kadınlardır
09:00 24 ARALIK 2021 GÜNDEMİ
08:48 Van’da 4.0 büyüklüğünde deprem
23/12/2021
22:26 Don Kîxot’ oyunu Ankara’da sahnelendi
21:55 Kampüs Cadıları: Kapitalist sisteminizi başınıza yıkacağız
20:58 Bölge Baroları tutuklu aileleri için Bakanlıktan randevu istedi
20:11 Leman, hasta tutukluları kapak yaptı
20:02 Kovid-19’dan 168 yeni vefat tespiti
19:27 İzmir’de Maraş Katliamı anması
18:35 Amed KESK Kadın Meclisi’nden cezaevlerine ilişkin açıklama
18:29 Keskin ve Çapan’ın yargılandığı dava görüldü
17:31 Katledilen Fatma Altınmakas'ın duruşması ertelendi
17:07 Kırıklar'da tutuklular 26 gündür açlık grevinde
17:03 30 yıl 3 ay sonra tahliye edildi
17:02 103 emekli amiralin ilk duruşması 21 Mart’ta
16:35 HDP’li eski vekile tahliye
16:32 Şırnak'ta tutuklama sayısı 20'ye yükseldi
16:29 Kadınlardan Adalet Nöbeti’ne ziyaret
16:29 TBB’den öğrencisini darp eden öğretmen hakkında suç duyurusu
16:00 Miting ve gençlik kongresi için çağrı
15:54 Cezaevlerindeki hak ihlalleri yürüyüşle protesto edildi
15:49 Kobanê Davası avukatları: Deniz Poyraz davasına katılacağız
15:44 Sudan’da devlet kaynaklı cinsel şiddet ve tecavüz
15:33 Urfa'da 'Adalet' mitinginin yeni adresi Halepli Bahçe