SİİRT - Ev hapsinde bulunan Siirt, Baykan ve Kurtalan belediyeleri eşbaşkanları hakkında 594 gün sonra “örgüt üyeliği” iddiasıyla dava açıldı.
Siirt Cumhuriyet Başsavcılığı, İçişleri Bakanlığı tarafından 15 Mayıs 2020’de görevden alınarak yerlerine kayyım atanan ve haklarında ev hapsi kararı verilen Siirt Belediye Eşbaşkanı Berivan Helen Işık, Baykan Belediye Eşbaşkanları Ramazan Sarsılmaz ve Özlem Gülmez ile Kurtalan Belediye Eşbaşkanı Baran Akgül hakkında yürütülen soruşturmayı 594 sonra tamamladı. Haklarında hazırlanan iddianamede “örgüt üyeliği” iddiası yöneltilen belediye başkanlarının 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapsi istendi.
İddianamenin sunulduğu mahkemece kabulü ile açılan davanın ilk duruşması 12 Mayıs 2022’de görülecek.
HDP Grup Başkanvekili ve Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, belediye eşbaşkanları hakkında açılan dava ve yöneltilen suçlamaya yaptığı yazılı açıklama ile tepki gösterdi.
Beştaş, “Siirt’te kayyım darbesinin etkileri devam ediyor!” başlığı taşıyan açıklamasında iktidarın “kayyım” adı altındaki dizayn biçimine meşruluk kazandırmak için partili belediyelerini, seçilmiş eşbaşkanlarını kriminalize etme gayretine aralıksız devam ettiğini vurguladı.
ACZİYETİN SEMBOLÜ
Pandemi ilanı ve kapanma sürecinde salgın hastalığı fırsat bilerek Siirt, Kurtalan ve Baykan Belediyelerini gasp eden zihniyetin belediye başkanlarını gözaltına alıp, ardından ev hapsi yöntemiyle sindirmeye çalıştığını belirten Beştaş, “Siirt Belediye Eşbaşkanı Berivan Helen Işık, Baykan Belediye Eşbaşkanları Ramazan Sarsılmaz ve Özlem Gülmez ile Kurtalan Belediye Eşbaşkanı Baran Akgül hakkındaki iddianame tam 594 sonra hazırlandı. Ve 594 gün ev hapsi kararını sürdürdüler. Yani tam 594 gün boyunca belediye başkanlarımız için suç aradılar! Arada 6 savcı değişti, iddianameyi 7. savcı hazırladı. Sebep, belediyede işe alınan 200 kişinin ‘örgüt’ bağlantısı iddiası! 200 kişiden 175’i de Belediye’de çalışmaya devam ediyor. Bu kişiler hakkında ne bir yargı kararı var ne de haklarında açılmış bir soruşturma. Tek sebep, iktidarın acziyetinin sembolü haline gelen ‘iltisak’ kavramıdır” dedi.
‘YANDAŞA PEŞKEŞ ÇEKEBİLSİNLER DİYE’
İktidarın derin bir yönetememe krizi içerisinde olduğunu dile getiren Beştaş, bu yüzden de etrafa saldırmakta beis görmeyip, halkın çıkarlarını yok saydığını söyledi. Beştaş, “Siirt Belediyesi ile Baykan ve Kurtalan Belediye seçimlerinde gerçekleşen netice iktidarın korkulu rüyası olmuş; halkın iradesi yok sayılarak, yolsuzlukları resmi belgelerle de sabit olan kayyımlara bu belediyeler emanet edilmiştir. Şimdi de bu kayyımlar suçlarına devam edebilsinler, halkın olanı halktan alıp bir avuç yandaşa peşkeş çekebilsinler diye belediye başkanlarımız yargı baskısına maruz bırakılmaktadırlar” ifadelerini kullandı.
Belediye başkanlarının tek bir fiilinin dahi suç olmadığını, halk yararına olmayan tek bir adım atmadıklarını tüm ülke kamuoyunun “kayyımların halkın paralarını nerelere harcadıkları gibi” bildiğini vurgulayan HDP’li vekil, şunları kaydetti: “O yüzden belediye başkanlarımıza yöneltilen bu suçlamalarla bizleri sindiremeyecek, halkın iradesini kıramayacaksınız! Aslolan halk iradesi ve halkın egemenliğidir. Bizler kayyım politikalarının yarattığı tahribatı ve kayyımın hukuksuzluğunu deşifre etmeye devam edeceğiz. Belediye başkanlarımızın haksız hukuksuz yargılanmaları karşısında evrensel hukuk ilkelerini ve halk iradesini savunacağız. Bu bağlamda demokrasiye inananları, hukukun üstünlüğünü savunanları, 31 Mart yerel seçimleriyle elde ettiğimiz zaferi yükseltme ve çoğaltma azmini içinde taşıyanları, belediye başkanlarının haksız ve de hukuksuz bir biçimde suçlanmalarının karşısında durmaya davet ediyorum.
Biliyor ve inanıyorum ki gücümüz haklılığımızdan ve halkımızdan doğuyor. Gücünü haklılığından ve halkından alanlar olarak; iktidarın baskıcı politikaları ile mücadele edeceğimizi, seçilmiş belediye eş başkanlarımızın görevlerine iade edilinceye kadar çalışmalarımızı sürdüreceğimizi, mücadele bayrağımızı kazanıncaya kadar yükselteceğimizi kamuoyunun bilgisine sunuyorum. Çünkü biliyorum ki mutlaka kazanacağız!”