‘Demirci Kawa halkın adaletini temsil eder’

img
ANKARA - Newroz’un kaynağını oluşturan Demirci Kawa’nın baskıcı düzeni değiştirmeye yönelik ortaya çıktığını vurgulayan akademisyen Savaş Dede, “Kawa, toplumsal adaletin bir ihtiyaç olduğu durumlarda halkın adaleti olarak ortaya çıkar” dedi. 
 
Ortadoğu, Mezopotamya, Anadolu, Ön Asya ve Balkan halkları tarafından bin yıllardır 21 Mart’ta kutlanan Newroz, Zerdüşt'ün Kitabı Zendavester'de, Firdevs'in Şehname’sinde, Ömer Hayyam'ın Newroznamesinde ve Şerefxan'ın Şerefnamesi gibi çeşitli yazılı eserlerde değişik şekillerde işlendi, anlatıldı ve günümüze taşındı. Günümüzden bin yıllar öncesine dayanan efsanelerdeki Kawa toplumsal adaletin; Dehak ise ezenin, baskının temsili oldu. 
 
Her halkın farklı anlamlar yüklediği Newroz, İran, Irak Afganistan, Belucistan, Arnavutluk, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Kosova, Makedonya, Özbekistan, Suriye, Tacikistan, Türkiye, Türkmenistan, Tataristan, Gagavuzya, Yakutistan’da yaşayan halklar tarafından kutlanıyor. 
 
Kürtler için direnişin zafere ulaştığı günü ifade eden Newroz, Kürtlerin Demirci Kawa önderliğinde Asurlu kral Dehak’ın zulmüne karşı çıktığı, isyan ateşini tutuşturduğu, mücadele ettiği gün olarak kutlanıyor. 
 
Newroz’a can veren Demirci Kawa efsanesinin anlamlarını ve etkilerini Munzur Üniversitesi'nden ihraç edilen ve politik mitler alanında çalışmalarını sürdüren Barış Akademisyeni Savaş Dede ile konuştuk. 
 
 Demirci Kawa metaforu farklı halkların mitolojik öykülerinde yer alıyor. Demirci Kawa, halklar için neyi temsil ediyor, öykülerin ortak noktaları neler?
 
 
 Mitlerin halklar için ne anlam ifade ettiğini halkın içinde yaşayarak öğrenebiliriz. Gidip annelere, yaşlılara, bu işin hem özne hem de nesnesi olan insanlara sormak lazım.
 
Demirci Kawa mitinin halklar için ne anlam ifade ettiği, halkların kendi içinde o miti nasıl koruduğuyla biraz da siyasetin müdahale biçimiyle alakalı. O nedenle halklar için ne anlam ifade ettiğini anlamak için halkın içinde olmak gerekiyor. Mesela Rustemê Zal hikayesinin Van bölgesi için ne anlam ifade ettiğini söyleyebilirim. Çocukluğum orada geçti. Fakat yapılan başka derlemelerde Diyarbakır bölgesinde Rustemê Zal hikayelerinin hepsi birbirinden farklı. Aynı yönleri var ama halkın onu koruma biçimleri ayrılıyor. Kawa’nın, Rustem’den farklı olarak daha soyut bir imge olduğunu söyleyebilirim. Siyaset ya da toplum krize girdiği anda halkın kapısını çalar ve orada ne varsa alıp kendi amacı çerçevesinde yönlendirerek o miti politikleştirir. Ama burada da yine diyalektik bir süreç işler. Tamamıyla halktan kopararak o miti araçsallaştıramaz. Halkın etkisi, siyasetin onu yorumlama biçimi üçüncü bir durum olarak ortaya çıkıp devam eder.
 
Kısacası mitlerin halklar için ne anlam ifade ettiğini halkın içinde yaşayarak öğrenebiliriz. Gidip annelere, yaşlılara sormak lazım. Bu işin hem özne hem de nesnesi olan insanlara sormak lazım. Hepimiz Kawa’nın talep ettiği toplumsal yaşam biçiminden zamanla kopuyoruz ama örneğin Barış Anneleri adalet talebini hem etkileyen hem etkilenen olarak taşımaya devam eder. 
 
Newroz’daki imgeler neyi temsil ediyor?
 
Newrozda’ki imgelere iyi bakmak gerekiyor. Ateşin Ortadoğu coğrafyasının kutsal bir imgesi olmasıyla beraber insanın doğayla olan ilişkisi bağlamında da kritik bir önemi var. Demirci Kawa’nın kendisi aslında bir anlamda emeği temsil eder. Dehak’ın sarayını yıkmaya giden Kawa, çoğu hikayede bayrak olarak önlüğünü mızrağının ucuna takar. Buradaki emek faktörünün de göz ardı edilmemesi gerekiyor. Yüz yıllardır emek sömürüsü var, ateşin bu toplum için ifade ettiği anlamalar var. Bunu günümüzle sınırlandırmamak gerekiyor. Newroz, binlerce yıllık bir olgudur. Binlerce yıldır halklar hem doğayla olan bütünlüğü çerçevesinde hem de politik karar alıcılara karşı verdikleri mücadele bağlamında kutluyorlar.
*Demirci Kawa miti halkların yaşadığı hangi zor durumlarda ortaya çıkıyor?
 
 
Kawa, Dehak adında bir canavarda cisimleşmiş haksızlığı, baskı ve zulmü değiştirmek amacıyla devrimci bir ihtiyaca yönelik ortaya çıkar. 
 
Mitler halk hikayesi olarak varlığını sürdürür ve politik alana taşınması genelde bir ihtiyaç sonucu olur. Bir şeyi korumaya ya da değiştirmeye yönelik de ortaya çıkabilir. Dışsal bir baskıya karşı da ortaya çıkabilir. Bizler bin yıldır bu topraklarda özgür yaşıyoruz ve yaşamaya devam edeceğiz ihtiyacından dolayı da ortaya çıkabilir. Şehname ve diğer hikayelerde duyduğumuz Demirci Kawa’nın kendisi aslında bir düzeni değiştirmeye yönelik ortaya çıkar. Kawa, Dehak adında bir canavarda cisimleşmiş haksızlığı, baskı ve zulmü değiştirmek amacıyla devrimci bir ihtiyaca yönelik ortaya çıkar. Temsil ettiği fikir de adalettir. Dolayısıyla Demirci Kawa, toplumsal adaletin bir ihtiyaç olarak ortaya çıktığı durumlarda karşı tepki, halkın adaleti olarak ortaya çıkar.
 
Neden halkın adaleti? 
 
Çünkü Demirci Kawa mitinde de Kawa; adaleti ister, bunu tesis edecek ortamı kurar ve tekrar geri çekilir. Dolayısıyla siyasal alana, iktidara şu mesajı verir; bizim birlikte yaşayabileceğimiz sistem ancak adaletle mümkün olabilir. Yoksa toplumsal adaletin kendisi müdahale eder ve onu alaşağı eder ta ki toplumun üst kurumları halkın iradesine uyana kadar. Bugün Kürt hareketi bağlamında ifade edecek olursak, bir siyasal talepten ziyade toplumsal adalet fikrine duyulan ihtiyaç sonucu ortaya çıktığını söyleyebilirim. 
 
Demirci Kawa mitlerinde gördüğümüz toplumsal adalet neyi kapsıyor?
 
Gerek Demirci Kawa mitinde gerekse bir milyon önceki bir hikayede olsun, insanlık bilincinin oluşmaya başladığı ilk günden bugüne kadar adalet dediğimiz kurum iki yönlü ilerler. Bunun biri hak talebidir. Toplumun herhangi biriminde yapılan haksızlığı tazmin etme isteği olarak ortaya çıkar. Her ne kadar hukuku devlet kurumunun bir parçası olarak görsek de bu kendisini bir yokluk üzerinden var etmiyor. Fransız Sosyolog Pierre Bourdieu, “adalet toplumda tezahür eder, fakat devlet buna el koyar” der. Örneğin 8 Mart eylemleri tüm dünyaya yayılan adalet talebidir. Ya da meşru müdafaanın kendisi bir adalet talebidir, ama devlet buna el koyar, örneğin ceza hukuku kapsamında değerlendirir, kavramları da kendi hükmü altına alır ve farklı bir dile tercüme edip kendine has bir teknikle bize farklı bir adalet olarak dayatır. 
 
Adalet neden devletle özdeşleştiriliyor? Demirci Kawa mitinde toplumsal adaletin tesisi mümkün olmuyor mu?
 
Çünkü devlet bunu sistematize edecek güce ve araçlara sahip. Toplumun kendi içinde bir mekanizma oluşursa adalet devletle birlikte anılmayacak. Örneğin ben üniversiteye başladığımda kan davalarını araştırdım. Kan davası saikiyle cinayet işlemek öncesinde hafifletici neden iken, devlet bunun cinayeti teşvik ettiğini belirtip kan davası saikiyle cinayet işlemeyi ağırlaştırıcı sebep yaptı. Fakat kan davaları azalmadı. Benim incelediğim bir davada neredeyse 10’u aşkın kişi fiilen ya da hukuken yaşamdan alıkonuldu. Fakat tam tersi olabilir. Rojava’da da bu tarz bir sistem yerleştiriliyor; toplumsal uzlaşmayla bir tek kişinin burnu kanamadan üstesinden gelinebiliyor. Çünkü öldürmenin kendisi çok istisnai bir durumdur ve bu istisnaya karşı toplumsal mekanizmalar devreye girdiği, toplum kendi hukukunu inşa ettiği anda çözülebiliyor. Yüz yılı aşan kan davalarının çözülebildiği davalarda devlet ailenin yarısını alıkoyuyor, ceza veriyor ve 5 kişi öldü ama ona rağmen kan davasının biteceğine dair kimsenin umudu yok. Dolayısıyla adaletin bu şekilde toplumsal alanda tesis edilmesi, bir ihtiyaç olarak ortaya çıkar. Ama devletin buna el koyacak araçları olduğu için devletle özdeşleştirilir. Kawa siyasal sistemi değil de siyasal sistemin baskı unsuruna dönüşmüş olan versiyonunu yerle bir etmişti. Dolayısıyla kaynağını toplumsal adalet talebinden alan bir düzen de neden mümkün olmasın. 
 
 Demirci Kawa ve Newroz’un özellikle ulus devlet olgusu karşısında nasıl bir anlamı var?
 
Kaç bin yıllık insanlık tarihinden bahsediyoruz. Bir toplum nasıl tek tipleştirilir, yönetilir, ötekiler nasıl dışlanır üzerine kurulan en iyi yöntem ulus devlettir. Ulus devlet modernizmle birlikte insanlık tarihindeki en ağır soykırımlara, katliamlara, acılara yol açtı. Bu anlamda soykırım kelimesinin ulus devletle birlikte ortaya çıkması da aslında tesadüf değildir. Bana göre, bizim coğrafyamızdaki ulus devletleşme sürecinde en çok zarar görenler Kürtlerdi. Bugün hala Cizre’de, Roboski’de, Sur’da olanları da kısmi bir soykırım olarak düşünürsek, 150-200 yıla yayılan bir soykırımdan bahsediyoruz. Ulus-devlet, homojen bir kimlik fikri üzerine ortaya çıkar, fakat hiçbir zaman bunu tam olarak gerçekleştiremez. Bugün Türkiye dediğimiz sınırlar içinde, tüm soykırımlara rağmen yüzlerce etnik aidiyetten bahsedebiliyoruz. Bu baskının kendisi toplumsal tepkiye yol açıyor. Türk-ulus devleti bağlamında ilk ortaya çıkışı da belki Şeyh Said ayaklanmasıdır. Bu da bir adalet talebidir. Sonrasında Ağrı ayaklanmasıyla devam eder, oradan Dersim’e sıçrar ve günümüze kadar gelir. Bu adalet talebini dile getirme biçimi Kawa’nın adalet talebiyle de çok paralel bir durumdur. Kawa, baskıcı sistemi yıkar ve adaleti tesis etmesi için yönetimi tekrar Feridun’a bırakır.  
 
Demirci Kawa mitolojik bir unsur olsa da tarihin her döneminde egemene karşı bir başkaldırı özü taşıdığını görüyoruz. Bu hakikati siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
 
 Ben mitleri halkın kendi felsefesi olarak görüyorum. Toplum, kendi hayatını değerlendirirken neye ihtiyacı olup olmadığını taahhüt eder ve bunu bir imge üzerinden kurar.
 
Mitlerin kendisi sıradan değildir. Mitleri mit yapan yaşanılan ilişki bakımından toplumsal bir gerçekliğe dayanıyor olmasıdır. Mitleri yaşanır kılan da toplumun gerçekliğidir. Ben mitleri halkın kendi felsefesi olarak görüyorum. Toplum, kendi hayatını değerlendirirken neye ihtiyacı olup olmadığını taahhüt eder ve bunu bir imge üzerinden kurar. Mitler bu tarz bir gerçekliktir. Toplum belli bir özlemi ihtiyaç olarak fark ettiği anda daha önce yaşanmış, değiştirilmiş ya da yaşanmamış ama uydurulmuş mit gerçekliğine döner ve yeniden yeniden yorumlanır. Kawa mitine baktığımızda, Kürt coğrafyasının bir bölümüne baktığımızda, Kürt hareketinde geleneksel olan kahramanımız Rustem’dir. Örneğin Cigerxwin eserlerinde sürekli Rustem’e vurgu yapar. Ama zamanla Kürtlerin kendi siyasal taahhütlerinin değişmesiyle birlikte Kawa daha fazla dile getiriliyor. 1900’lerde Kawa miti 31 Ağustos’taki Ulusal Kurtuluş Bayramı ile özdeşleştirilir. Bugün 21 Mart’a yaklaşırken Kawa’yı 21 Mart’ta Newroz ateşini yakan önder olarak görüyoruz. Fakat 1900’lerde Kawa ve Newroz, ayrı olgular, hikayeler olarak karşımıza çıkar. Toplum bugün yeniden yeniden tahayyül ederken, bugünkü ihtiyaçları çerçevesinde tekrar ele alıyor. Mitler tarihsel bir olgudur, tarihsel ihtiyacın değişmesi sonucu olarak ortaya çıkmış bir olgu olarak tekrar karşımıza çıkar. 
 
Bugün halklar neye ihtiyaç duyuyor, Demirci Kawa mitinden gelen direniş geleneği bu yıl halkların hangi talepleriyle Newroz alanında olacak?
 
Bugünkü Newroz’u üçüncü dünya savaşı ve pandemiden ayrı düşünemeyiz. Pandemi, bize gerçekliğin toplumsal olarak üretildiğini gösterdi. Günümüz dünyasında siyasal sistemler ne kadar güçlü olursa olsun toplumsal ihtiyaçlar bağlamında kendisini yeniden şekillendiriyor. Bir halk bayramını da bu şekilde değerlendirmek gerekiyor. Çin’de ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkisi altına alan bir virüsün bu kadar etkili olmasının nedeni toplumsal alanda yarattığı etkidir. Yıllardır Newroz kutlanıyor. Ortaya çıkan talepler var. Örneğin barış sürecindeki Newroz siyasal taleplerin daha fazla önde olduğu yıllardı. Ama barış sürecindeki talepler neyse, önümüzdeki süreçte gerçekliğimizi de o belirleyecek. 
 
Daha önceki yıllarda ortaya çıkan adalet ve Kürt halkının özgürlük talebinin, toplumsal gerçeklik olduğunu ve nihayetinde siyasalın kendisinin de bu gerçekliği artık göz ardı edemez duruma geldiğini görüyoruz. Bu nedenle Newroz’da verilen mesajlar önemli. 
 
Bu gerçeklik karşısında siyasal baskının tamamen kalkacağı zamanlar da gelecek. 
 
MA / Zemo Ağgöz
 

Diğer başlıklar

13/03/2022
16:49 Sur ve Çermik'te Newroz kutlaması
15:50 Bakır tesisinde gizlenen patlamanın görüntüleri ortaya çıktı
15:49 Ordu’da yapılan imar değişikliğine tepki
15:15 Kadın çalıştayın ön raporu: İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülsün
14:31 Dersim'de Newroz çalışmaları başladı
14:30 Van’da halka Newroz daveti
14:01 Sosyalistler siyasal gelişmeleri değerlendirdi
11:55 Yargıtay’dan katile indirim: Evlenme teklifini kabul etseydi öldürülmeyecekti
11:48 Sağlık çalışanları 14-15 Mart’ta greve gidiyor
10:55 Şenyaşar ailesinden İnce’ye: Görüntüler nerede?
10:54 Taciz faili Ercan’a verilen cezaya tepki: Devletin özel savaş politikası
10:32 Rusya-Ukrayna Savaşı: Kentler bombalanıyor, taraflar 14-15 Mart’ta görüşecek
10:11 ORÇEV kamu zararlarının tahsili için çalışma başlattı
09:37 Kürt kadınlardan Ulusal Konferans çağrısı
09:36 ‘Nükleer Düzenlemesi sermayeye yeni sektör kuruyor’
09:19 Kadınlar kampanyalarıyla tutuklu kadınların sesi oluyor
09:18 3 maaş alıyor: Kaymakam, kayyım, şirket müdürü
09:16 Başaran: 8 Mart direnişi Newroz’a yansıyacak
09:11 Yüksekova’da sokağa çıkma yasağının yıldönümü: Asla boyun eğmedik
09:10 Uzel makina işçileri: Hakkımızı almazsak Ankara’ya yürüyeceğiz
09:09 İstinaf kararı: Kemal Kurkut yasal çerçevede öldürüldü
09:09 Nusaybin sendromunun üzerinden 6 yıl geçti: Halk iradesine sahip çıktı
09:05 ‘Demirci Kawa halkın adaletini temsil eder’
09:01 Van Kalesi’nde 30 yıl önce yakılan ateş yüzbinleri buluşturuyor
09:00 13 MART 2022 GÜNDEMİ
07:55 Mardin’de yollar kapandı
12/03/2022
23:10 Êzidi katliamını anlatan ‘Sincar’ın Melekleri’ filmine 2 ödül
22:19 Eyn İsa’ya bombardıman: 3 çocuk yaralandı
21:23 Mollaahmetoğlu'nun maruz kaldığı işkenceye soruşturma
19:44 Koronadan 132 kişi daha hayatını kaybetti
19:19 KESK’ten kadın çalıştayı: Ortak mücadele kadınlar için gereklilik
18:49 Emine Şenyaşar’a ‘Barış, Dostluk ve Demokrasi’ ödülü
18:13 Açlık grevindeki Bulut eylemini ölüm orucuna çevirecek
17:47 Cizirî’nin yeni kitabı tanıtıldı
17:42 HDK'den ‘Yerel Demokrasi ve Kent Yönetimine Katılım’ forumu
17:25 Marmaris’te ‘ÇED gerekli değildir’ kararı iptal edildi
17:22 ‘Ve Hala Yaşıyorum’ kitapseverlerle buluştu
17:17 İskenderunlu kadınlardan film gösterimi
17:10 Fail Mertcan Avcı hakkındaki iddianame kabul edildi
16:52 Maden yönetmeliğine ortak tepki
16:51 Antep'te 7 tutuklu sevk edildi
16:33 Süleymaniye'de Ulusal Kürt Kadın Çalıştayı düzenlendi
16:17 Hasta tutuklular için imza standı
15:44 Yüzde 78 engelli tutuklu bacaklarını kaybedebilir
15:43 Ege bölgesinde 33 ağır hasta tutuklu kadın var
15:15 KESK'liler: KHK’ler gidecek, biz kalacağız
15:04 Birçok hastalığı olan tutuklu Cemil Erdem için çağrı
14:43 ‘Katliamlar süreklilik kazandı’
14:36 ‘Tutuklu LGBTİ+’lara yönelik istismarın üstü örtülmeye çalışılıyor’
14:17 ‘Özgürlük talebimizi Newroz ateşiyle gürleştireceğiz’
13:39 Nusaybin Kaymakamı hastaneye gitmek yerine hemşireleri evine getirtti!
13:39 Cumartesi Anneleri gazeteci Nazım Babaoğlu’nun akıbetini sordu
13:20 Lice’de askeri operasyon
13:09 Gazi Katliamı’nda katledilenler anıldı: Acılı ve öfkeliyiz
12:49 Mersin’de nakliyeciler iş bıraktı
12:42 HDP: Katledilenleri anmanın yolu mücadeleyi yükseltmekten geçer
12:04 'Gazi Katliamı insanlığa karşı işlenmiş suçtur'
12:00 28 yıldır kayıp Nazım Babaoğlu'nun ağabeyi: Failleri belli
11:42 Urfa'da 'Göçmen Kadın Emeği Çalıştayı'
11:34 Kobanê Davası’nda tutukluluk devam gerekçesi: Hukuki değişiklik yok
11:33 Yeşil Sol Parti: İktidar Fukuşima nükleer kazasından ders çıkarmadı
11:15 Adana’da toplu taşımaya zam
11:05 HDP Gençlik Meclisi üyesi 3 kişi gözaltına alındı
11:00 Diyarbakır’da ilk Newroz ateşi yakıldı
10:49 Şenyaşar ailesi: Susmayacağız
10:35 Aynur Doğan’ın Diyarbakır konserine yoğun ilgi
10:29 78'liler Derneği Başkanı Barış: Helalleşmek için önce özür dilenmeli
10:12 Rusya-Ukrayna Savaşı kent kent şiddetlendi
09:30 Sağkan: Şenyaşar dosyasında ‘adil yargılama hakkı’ ihlal edildi
09:28 İstanbul’da yoğun kar yağışı bekleniyor
09:27 PİRHA muhabiri Berk: Diz çökmeyeceğiz
09:27 ‘Erkek devletin korkusu 8 Mart’ta gerçeğe dönüştü’
09:25 Tutuklu Karagüzel’in kızı: Hayatından endişeliyiz
09:23 Neo-liberal sarmal: Rusya, Ukrayna ve Türkiye
09:22 Tahliye tarihine ‘ölene kadar’ yazıldı
09:20 ‘Türkiye gazeteciler için açık bir cezaevi’
09:16 DİSK'ten bölge kentlerinde miting hazırlığı
09:11 Tedavisi engellenen tutuklu görme yetisini kaybediyor
09:10 Zulme karşı bedenini Newrozlaştırdı
09:03 Medya yayınlarıyla Newroz ateşini söndürmeye çalıştı
09:00 12 MART 2022 GÜNDEMİ
11/03/2022
23:26 Kobanê Davası’nda talep net: Aysel Tuğluk tahliye edilsin
23:12 Arjantin'de halk IMF anlaşmasına karşı eylemde
21:30 Şırnak Tabip Odası'ndan 14 Mart etkinliği
21:13 Adana’da ilk Newroz ateşi yakıldı
20:15 Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Stoltenberg ile görüştü
19:59 Korona tablosu: 123 vefat, 25 bin 401 yeni vaka
19:30 Demirtaş: Resmi İmralı tutanakları getirilsin, görelim kim barışsever
18:51 Jineoloji’nin 24’üncü sayısı çıktı
18:43 İrem Bahçe davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
17:56 İzmir'de sağlık emekçilerine sözlü ve fiziki saldırı
17:49 Emine Şenyaşar ve Bedriye Doku’nun mücadelesi belgesele taşındı
17:44 Kutuda kemikleri ailesine teslim edilen Karatay Meclis gündeminde
17:39 Cizre’de 40’ı aşkın öğrenciyi istismar eden Ercan’a 22 ay 15 gün hapis cezası
17:32 Adana’da polis şiddetine maruz kalan genç tutuklandı
17:10 Kobanê Davası'nda tüm siyasetçiler Aysel Tuğluk’a özgürlük istedi
17:08 TUHAY-DER’den Adalet Nöbeti’ne ziyaret: Tutukluların sesi olalım
17:07 Berkin Elvan mezarı başında anıldı
16:31 Tuncel: Başım dik, alnım ak, halkıma veremeyecek hesabım yok
15:47 Tecavüz faili hala yakalanmadı: Mücadelemiz sürecek
15:32 Adalet Nöbeti 89’uncu gününde devam ediyor
15:26 Kaçmaz: Zırhlı araçlar felakete sebebiyet veriyor
14:59 'Nükleer Santralleri durdurun' çağrısı
14:59 Unkapanı Köprüsü ulaşıma kapandı
14:43 Gazeteci Sedef Kabaş hakkında tahliye kararı
14:43 Kılıçdaroğlu: Kürt sorununun çözümüne dair 5 temel ilkemiz var
14:35 Sağlık emekçileri iki günlük greve hazırlanıyor: Pandeminin ağır sonuçlarını biliyoruz
14:11 İstanbul Newrozu’na ortak çağrı: Yan yana duralım
14:09 Öcalan’ın aile ve vasisinden görüşme başvurusu
13:49 Demokratik Öğrenci Meclisi’nden Şenyaşar ailesine ziyaret
13:48 DİSK-AR: İşçilerin yüzde 49’u ucuz besinlere yöneldi
13:47 Polis tutanağındaki cümleler gizli tanık ULAŞ’ın 4 ay sonra verdiği ifadede
13:18 İSİG: 2 yılda Kovid’den bin 400 işçi yaşamını yitirdi
12:36 İnfaz ertelemesi geciktirilen Bedri Çakmak hayatını kaybetti
11:47 Gazeteci Bayram’ın davasında tanık dinlenecek
11:46 İstanbul'da deklarasyon açıklandı: Özgürlük Newroz'u olacak
11:39 Yüzde 80 engelli tutuklu tahliye edilmiyor
11:38 Gazi Katliamı: Katilleri unutmayacağız, hesabını soracağız
10:31 Şenyaşar ailesi: Adil ve onurlu bir yaşam kutsaldır
09:59 CANLI | Rusya- Ukrayna Savaşı paramiliter güçlere devrediliyor
09:23 Sırbistan’da Kürt genci Tisa Nehri’ne atıldı
09:20 7 partiden Barış Mitingleri kararı
09:19 Kadın pazarcılara ‘kan dökeceğiz' tehdidi
09:18 ‘Ukrayna’da çözüm Rojava’daki gibi öz örgütlemeden geçer'
09:17 Haber için gittiği yoldan 28 yıldır dönemedi!
09:16 9 yıldır dinmeyen acı: Berkin bu toplumun çocuğu oldu
09:15 ‘Rojava Devrimi Qamişlo direnişinin sonucudur’
09:05 54 gündür baskılara karşı açlık grevinde
09:04 Sultaniye üzümüne JES tehdidi
09:04 Çelişkili tanık ifadeleriyle ağırlaştırılmış müebbet ve 54 yıl hapis cezası!
09:00 Nusaybin’in 1992 Newroz tanıkları: O ruhla ateşi yakalım
09:00 Newroz ateşi ‘özgürlük’ şiarıyla gürleşti
09:00 11 MART 2022 GÜNDEMİ
08:07 Gençler Kılıçdaroğlu’na tecridi sordu
10/03/2022
20:22 Koronadan 140 kişi daha hayatını kaybetti
18:39 Gazeteci Kanbal hakkında yeni soruşturma
18:36 Kışanak: Erkek egemen zihniyeti bize dayatan iktidarla mücadelemizi sürdüreceğiz
18:20 CHP Meclis üyesi serbest bırakıldı
18:04 EMEP'ten ulaşım zammına tepki
17:08 İzmir'de yurttaşlardan balık çiftliği tepkisi
17:08 Kobanê Davası: Eylemlerde demokratik haklarımızı kullandık
17:02 Urfa’da 2 polisi ‘öldüren kişi’ öldürüldü
16:58 Van’da Newroz hazırlıkları halaylarla başladı
16:49 KESK’ten Adalet Nöbeti’ne destek
16:37 Gözaltına alınanlardan bir kişi tutuklandı
16:18 ‘Milyonlar adalet istiyor’
16:07 Kimya Mühendisleri Odası: Akaryakıtta vergiler kaldırılsın
15:36 DİSK-AR: İşsiz sayısı 8,5 milyon
15:26 8 Mart'taki polis şiddetine dair suç duyurusu
15:02 Moda Sahnesi'nin elektrikleri geri açıldı