İranlı kadın gazeteciler medyada 'tek sesliliğe' direniyor

img

ANKARA - İran'da kadının en çok baskıya maruz kaldığı ve fişlendiği alanın medya olduğunu belirten kadın gazeteciler, tüm tehlikelere rağmen erkeklerden oluşan "tek sesliliğe" karşı mücadelelerini sürdürdüklerini söyledi.  

İran, haber ve yazıları kontrole tabi tutan gazeteciler için hala dünyanın en baskıcı ülkelerinden biri. 1979 yılından bu yana resmi rakamlara göre en az 860 gazeteci ve yurttaş-gazeteci yargılandı, tutuklandı, hapsedildi ve bazı durumlarda idam edildi. Ülkedeki sansür ve otosansür, son iki yıldır ise hükümet karşı gösteriler, doğal afetler, yolsuzluk ve ekonomik krizle beraber daha arttı. Bu durum İran'da, ucuz iş gücü olarak görülen, çalışırken baskı, şiddet ve tacize varan uygulamalara maruz kalan kadın gazeteciler için daha yakıcı bir hal aldı. Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan İranlı kadın gazeteciler, maruz kaldıkları baskı ve haksızlıkları anlattı.
 
DAHA AZ MAAŞ VERİLİYOR 
 
Bir yandan sosyoloji alanında doktora yaparken, bir yandan da Türkiye ve İran'da gazeteci olarak çalışan Laleh Miri, azınlıklara, Kürtlere ve kadınlara uygulanan baskı ile hak ihlallerine odaklandığını belirtti. İran'da kadın gazeteci olmanın erkek gazetecilere göre farkını Miri, şu şekilde ifade etti: "İran'da kadın gazeteci olmak, içinde bulunduğumuz sosyal durum nedeniyle üzücü bir çatışmalar silsilesi. Bugün bir kadın muhabir arkadaşım ne kadar maaş aldığını söyledi. Maaşı, ajansın meyve sıkacağına verdiği paradan daha az. Bu arkadaşım iki çocuklu bekar bir anne. Bu durum hepimiz için geçerli. Yaşamın maliyeti bize biçilen ücretten çok daha yüksek."
 
DÖRT KİŞİNİN İŞİNİ YAPIYOR
 
Tek başına dört kişilik iş yaptığını anlatan Miri, “Maaşım portakal sıkacağı almaya da yetmiyor. Haberleri üç farklı dilde okuyor, tercüme ediyorum. Üç farklı dilde röportajlar yapıyorum. Bazen günde 16 saat çalışıyorum. İzin günüm yok. Haftada 7 gün çalışıyorum ama sigortam yok. Hiçbir erkek gazeteci bu şartlar altında çalışmıyor. Devam etmemi sağlayan tek şey işimi çok sevmem. Bunu yapmak zorundayım. İşimi yaparak, başta Kürtler ve kadınlar olmak üzere dezavantajlı grupların ve azınlıkların sesini duyurabiliyorum. Elimden bu geliyor, yapabildiğim şey bu" ifadelerini kullandı. 
 
YÖNETİCİLER HEP ERKEK
 
Üstlerinin genelde erkekler olduğunu vurgulayan Miri, "Yazdığım haberleri nicelik olarak az buluyorlar. Bir yazım hatası yapmamı bekliyorlar ki beni azarlayabilsinler. Bir gün hastalanıp işe gidemezsem ertesi gün iki katı çalışmam gerekiyor, önceki günü kompanse etmek için. Bu durum işimi sürekli bir gerginlik ve endişe içinde yapmama sebep oluyor. Öyle bir tempoda çalışıyorum ki bazen yemek yemeyi unutuyorum. Geceleri 5 saatten fazla uyumuyorum. Adet olduğum ve şiddetli ağrılarımın olduğu günlerde de çalışmak zorundayım çünkü bunu söyleyemem. İran'da çalışan kadın gazeteciler, erkek patronlarımıza regl olduğumuzu, ağrımız olduğunu, dinlenmeye ihtiyacımız olduğunu söyleyemeyiz” diye belirtti. 
 
GAZETECİLERE KIRBAÇ CEZASI
 
Ülkesindeki basın özgürlüğü durumuna değinen Miri, şunları söyledi: “Bildiğim kadarıyla İran'da tutuklu kadın gazeteci sayısı Türkiye'deki kadar fazla değil. Hatta İran'da, sosyal medyayı kullanan tüm aydınlar her gün hükümeti eleştiriyor. Burada bile örneğin Cumhurbaşkanı bir karikatürden alınıp insan tutuklatmıyor. Tutuklamalara yol açan haberler genellikle kadın hakları gibi konular ya da iktidardakilerle iyi ilişkilere sahip İranlı ünlülerin ve zenginlerin yolsuzlukları veya kaynağı belirsiz gelirleri gibi konuların ifşa edilmesiyle ilgili. Örneğin; Marzieh Amiri, bir bankayla bağlantılı olarak bu iktidara yakın kişilerin yolsuzluğunu haber yaptığı için tutuklanan ve halen hapiste olan Sharq gazetesinde çalışan bir kadın gazetecidir. Gazeteciler genellikle adli suçlularla birlikte tutulur ve kırbaç cezasına çarptırılır. Bu yüzyılda hala kırbaçlanıyor olmamız çok üzücü. 
 
MÜCADELE DEVAM EDEN BİR SÜREÇ
 
Bir kadın hakları aktivisti, cinsel şiddet konusunda bir araştırmacı ve kadın haklarına yönelik çalışan bir gazeteci olarak yıllarca çalışmam, Ortadoğu’da hiçbir kadının cinsel taciz ve şiddetten korunamadığını gösterdi. Ortadoğu'da yaşayan bizlerin, hayatımızın bir döneminde, şiddetin ya da cinsel tacizin bir türüne muhakkak maruz kaldığına inanıyorum. Çalışmalarım, kaynaklarımla yaptığım görüşmeler ve araştırmalarım da bu genellemeyi teyit ediyor. Okulda hocalarımız, iş yerinde patronlarımız tarafından taciz edildik. Sokaklarda tedirgin yürüdük. Bunların hepsini bizzat yaşadım. Hem Türkiye'de hem İran'da gazetecilik yaparken yaşadım. Kızgın ve kırgınım. İçimdeki öfke bazen tüm varlığımı teslim alıyor. Bu nedenle bu işi yapıyorum belki de. Böyle karşılık veriyorum bu baskıya. Şu an kadın gazeteciler olarak, bu mücadelenin hayatımızda anlık değişimlere neden olmadığını, bunun bir süreç olduğunu biliyorum. Şimdiki mücadelemiz, takip eden nesillerin hayatını kolaylaştıracak. Bunu bizden önce gelen kadınların mücadelelerinin hem mesleki anlamda hem de hayatın akışında yarattığı kazanımlara bakarak görebiliriz." 
 
İŞİN MUTFAĞINDA KADINLAR VAR 
 
İran'da 13 yıldır gazetecilik yapan Mehnaz Kolivend da kadın ve erkek gazeteciler arasındaki farkın ilk olarak ekonomik yansıması olduğunu vurguladı. Bu farkın kadın gazetecinin yoksulluğuyla başladığını ifade eden Kolivend, var olan cinsiyet eşitsizliğinin mesleğe karşı heyecan duyan pek çok genç kadın için bir endişe kaynağı olduğunu söyledi. Bu durumun kadın gazetecilerin nitelik ve nicelik durumunu etkilediğini belirten Kolivend, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadının olmadığı bir basının çıkaracağı ses eksiktir. Öte yandan bu çekinceler de anlaşılması zor çekinceler değil. Ataerkil bir toplumda, feminizme kökten karşıt, cinsiyet ayrımcılığının sosyal hayatın merkezinde olduğu bu ülkede gazeteci olmak zor elbette. İşin acı tarafı bu ayrımcılık yalnızca sokaklarda ve iş yerlerinde değil, mesleki olarak iletişimde olmamız gereken kurumlarda da mevcut. Her ne kadar televizyonlarda ve gazetelerde İran'daki önemli gazetecilerin, programcıların, editörlerin erkek olduğu gösterilse de kameranın arkasında bu işi yapan, hazırlayan, sunulacak hale getiren kadın gazetecilerdir.
 
GÖRÜNMEZ HALE GETİRİLİYOR
 
Bunu doğrulamak için çeşitli departmanların programlarına ve basın toplantılarına bakmak yeterlidir. Genellikle takip eden kadın gazetecilerin sayısı erkek muhabirlerden kat kat fazladır. Ülkede önde gelen kadın gazetecilerin sayısı da bunu doğruluyor. Ama bu kadınlar görünmez hale getirilmeye çalışılıyor. Bir kadın gazeteci olarak ben de ülkemde ikinci sınıf vatandaşım. Erkek meslektaşlarımız tarafından ciddiye alınmıyor, ucuz iş gücü olarak görülüyoruz. Sahada da maaşlarımızın yattığı banka hesaplarında da bu fark açık bir şekilde görülüyor. Bunun nedeni de kadınların erkeklerle aynı üniversite, aynı eğitimi almış olmalarına rağmen İran yönetiminin eril tahakkümü sonucunda oluşan toplumsal atmosferdir.  
 
Gazetecilik, kadının muhtemelen İran yönetimi tarafından en çok baskıya maruz kaldığı ve en çok fişlendiği alan. Çalıştığım gazetedeki erkek meslektaşların çoğu herhangi bir eğitim almamış. Gazete binasında bekçilik yapanın maaşı benimkinden yüksek. Oysa erkek meslektaşlarımdan da bekçiden de daha uzun saatler çalışıyorum. Bu sorunumuzu dile getirmek için kadın gazeteciler olarak sokağa çıkıp eşit ücret talep ettiğimizde de aldığımız cevap hep aynı, ‘Çünkü onlar erkek.”
 
ERKEKLİĞİN BAKIŞI: CİNSELLİK 
 
Kadın gazetecilerin eşitsizliğin yanı sıra sık sık cinsel tacize maruz kaldığını dile getiren Kolivend, şunları ekledi: "Örneğin; devlet kurumları veya bakanlıkların üst düzey yöneticileriyle görüşmelerde bulunduğumda, çirkin tekliflerle karşı karşıya kaldığım zamanlar oldu. Sorularıma cevap vermeleri için benden ne beklediklerini açık açık söylemekte de bir beis görmediler. Özellikle söz konusu kadın gazetecinin eşi ölmüş veya boşanmışsa bu muameleyle karşılaşacağı kesindir. Çünkü bu devletin, hükümet yetkililerinin ve dini liderlerin bize bakış açısı bu. Bir kadın meslektaşım, belediyede bir müdürle röportaja gitti ve orada tecavüze maruz bırakıldı. Ölümle tehdit edildiği için şikayette bulunamadı. Bu gibi durumlarla baş etmek için İranlı kadınlar, evde biber gazı yapmayı dahi öğrendi. Bir kadın gazeteci olarak, Ortadoğu'nun her yerindeki meslektaşlarımızı, mücadele eden tüm kadınları selamlıyorum. Biz kadınlar çok güçlüyüz. Bizler tarihi yazanlarız ve geleceği de biz yazacağız. Bu yüzden birlikte olmalı, birlikte mücadele etmeliyiz. Ortadoğulu kadınlar, Ortadoğulu erkeklerden daha güçlü, çünkü elde ettiğimiz her şey için dört kat fazla çalıştık. Bu yüzden geleceği yazacak olan da bizleriz. Gelecek oturarak yazılmaz. Kadın gazeteciler olarak bir varlık mücadelesi veriyoruz, size soruyorum, bundan daha büyük bir mücadele var mı?" 
 
ÇOCUK YAŞTA EVLİLİKLERİ HABERLEŞTİRMEK SUÇ 
 
Ülkedeki basın özgürlüğüne değinen Kolivend, gazetecilerin genelde devlet görevlileri ve polisin suçlarını ifşa ettiği için tutuklandığını vurguladı. Kolivend, "Daha geçtiğimiz günlerde İran'ın Türk ve Kürt popülasyonunun yoğun olduğu bir kentte zorla evlendirilen bir kız çocuğunun haberini yapan meslektaşımız tutuklandı. İran, çocuk yaşta evlilikleri engellemek yerine, bu konuyu haber yapan gazetecileri tutukluyor. Bu gazetecileri savunan bir avukat grubu, bir meslek örgütü de yok. Tutuklanmanız durumunda, gazeteniz ya da ajansınız da size sahip çıkmaz. İran'da kaç tutuklu gazeteci olduğunu bilmemiz mümkün değil. Bu tip istatistik çalışması yapan bir grubun varlığına izin verilmiyor. Böyle bir bilgiyi alamıyorsunuz hiçbir kurumdan. Ama kadın alanında çalışan gazetecilerin veya BBC ve VOA gibi yabancı medya çalışanlarıyla iletişim içindeki gazetecilerin daha fazla risk altında olduğunu biliyorum” dedi. 
 
MEDYANIN UCUZ İŞÇİLERİ
 
İki çocuğuna bakabilmek için birden fazla işte çalışmak zorunda olan gazeteci Nesim Mahi ise, "Uzun süre toplumsal olayları takip ettim. 5 yıldır çocuklarımın güvenliği için ekonomi muhabiri olarak çalışıyorum çünkü toplumsal olayları takip eden gazeteciler İran'da her zaman tehlike altındadır. Kadın gazeteciler, erkek meslektaşlarımız rahat etsin diye işe alınıyor. Onlar otururken, haberi kadın muhabir toplar, yazar, hazırlar ama erkek meslektaşlar sunar. Bu arada sokakta haber toplarken, başımıza bir şey gelirse de bundan biz sorumluyuz. Bizler medyanın ucuz işçileriyiz. Ama kadınsız bir medya tek sesli olacaktır. Bu nedenle işimizi yapmayı sürdürüyor, meslekten kopmayı reddediyoruz. İran'da 1979'dan bu yana binlerce gazeteci tutuklandı. Hükümetin resmi açıklamasına göre; bu sayı 12, yine hükümetin açıklamasına göre İran hapishanelerinde tutulan kadın gazeteci sayısı yalnızca 5. Tutuklanmanız durumunda bir avukatınız olabilir ama bu gazetecilere verilen ağır cezaları değiştirmez. Anlayacağınız her şey formaliteden ibaret. Şartlı tahliyenizi sağlayamaz mesela. Gözaltından bırakıldıktan sonra gördüğü şiddetten sonra, ya da uzun tutukluluklardan sonra mesleğe dönemeyen pek çok kadın meslektaşımız oldu. Tekrar işe dönmeye cesaret edebilenler de aileleri tarafından engellendi. Hemen tüm gazeteciler 'İran devletinin ulusal güvenliğine muhalefet' suçlamasıyla tutuklanıyor veya hüküm giyiyor. Para cezası alınması durumunda şartlı tahliye mümkün olsa da kadın gazeteci fakir olduğundan bu parayı ödemesi mümkün olmuyor” diyerek tabloyu özetledi. 
 
'BİR DE BİZE SORUN!'
 
Kadına yönelik şiddetin giderek yaygınlaştığını söyleyen Mahi, kanıksanan ve yerleşen şiddet nedeniyle kadın gazetecilerin taleplerinin de görünmez hale geldiğini ifade etti. Mahi, devamında şunları dile getirdi: "Kadınlara yönelik asit saldırıları, aile içi şiddet, tecavüz gibi akıl almaz saldırılara karşı İran'da kadını koruyan bir yasa yok. Kadınların talebi ne olursa olsun, bu talep için sokağa çıkması da devlet şiddetiyle karşılanacaktır. Bütün dünyanın hayranlıkla izlediği o başörtüsü eylemlerini bir de bize sorun. Sokağa çıkıp gösteri hakkını kullanan her kadın, ciddi fiziksel şiddetle karşılaştı. Bu eylemleri takip eden gazeteciler de öyle. Hükümet, bunu sembolik olarak yaptı. Sokağa çıkarsanız sonucu bu olur demek için yaptı."
 
MA / Gözde Çağrı Özköse

Diğer başlıklar

25/03/2022
12:54 Buca’da tepki çeken yıkım durduruldu
12:48 'Newroz'da kadınlar ayrımcılığa maruz kaldı'
12:42 Amed Şehir Tiyatrosu'nun Nisan ayı programı
12:41 Şenyaşar ailesi: Mücadeleye devam
12:23 PKK’li sayılan Zapatista kadın figürüne beraat
12:10 Asrın Hukuk Bürosu: Öcalan’la görüşme devlet organlarının anayasal sorumluluğundadır
11:42 Polislerin talim atış alanında ölü bulunan Aksem defnedildi
11:41 Atadedeler çetesinden gözaltına alınan Kobanê Davası’nın eski başkanı serbest bırakıldı
11:32 HDP’li Sarısaç’a 1 yıl 6 ay hapis cezası
11:19 Öcalan’ın aile ve vasisinden görüşme başvurusu
11:14 İzmir ve Tekirdağ’da çok sayıda gözaltı
10:18 Polislerin atış talimi yaptığı yerde bir çocuk ölü bulundu
10:13 Rusya-Ukrayna savaşı nereye evriliyor?
10:12 Kuytul: Bunlar İslami hareketten nefret ediyorlar
09:49 Newroz ruhuyla kongreye katılım çağrısı
09:47 Kaçırılmaya çalışılan eşbaşkan şikayetçi oldu
09:30 Sevinç köylüleri: Kömür ocağıyla tarım ve hayvancılık bitecek
09:28 Newroz alanlarına akın eden Vanlılar: Kürt düşmanlarına cevap verdik
09:25 Genç: Newroz Türkiye için yeni dönemin startı
09:15 Yöresel kıyafetli ikiz çocuklara gözaltı
09:10 Gözaltı aracının tamirat bedeli gözaltına alınanlardan istendi
09:01 Sağlık Bakanı, KHK’li doktorun ‘Tıp Bayramı’nı kutladı!
09:01 Milyonların talebi: Öcalan özgür olmalı
09:01 Urfa'da kadınlara ‘alkış’ davası
09:00 İHD'li Çiçek: Hak ihlalleriyle tutuklular çürütülmek isteniyor
09:00 Tutuklu yakınları: Yeter artık, cezaevlerinden cenaze çıkmasın
09:00 İranlı kadın gazeteciler medyada 'tek sesliliğe' direniyor
09:00 25 MART 2022 GÜNDEMİ
08:30 Burhan Babaoğlu 30 yıl sonra cezaevinden çıktı
08:30 Batman'da trafik kazası: 2 ölü
24/03/2022
23:58 ‘Kürt Film Festivali’nin açılışına yoğun ilgi
23:40 Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Konferansı: Türkiye savaş suçu işliyor
21:35 Polis baskını protesto edildi: Saldırıları boşa çıkaracağız
21:05 Bolu’da gözaltında tutulan 11 kişi serbest bırakıldı
20:42 Eyyübiye Cezaevi’nde yangın
20:27 Koronadan 77 kişi daha hayatını kaybetti
20:07 ‘Geçinemiyoruz’ mitinginde yürüyüş yapan 21 kişi hakkında soruşturma
19:09 Küçükçekmece Adliyesi önünde silahlı kavga: 3 ölü,4 yaralı
19:05 Dokunulmazlığı kaldırılan HDP'li Güzel hakkında yakalama kararı çıkarıldı
18:53 Federe Kürdistan Bölgesi’nde 3 ayda 16 kadın katledildi
17:40 Stoltenberg’in görev süresi uzatıldı
17:17 Dersim’de bir gencin cansız bedeni bulundu
17:15 NATO Zirvesi ardından ortak açıklama
17:00 Yenişehir'de yurttaşlar ÇED toplantısını yaptırmadı
16:51 Şırnak’ta HDP il kongresine katılım çağrısı
16:45 İzmir'de 'Erdoğan yargılanacak' diyen yurttaş tutuklandı
16:39 Gazeteci Aydın Engin hayatını kaybetti
16:00 Adalet Nöbeti’nde Öcalan’a özgürlük talebi
15:40 HABER-SEN’den Şenyaşar ailesine destek ziyareti
15:24 HDP'den patlamada yaralananlara ziyaret
15:22 Kanal İstanbul projesinde bilirkişi keşfi usulsüz başladı
15:20 Tutuklu yakınları İstanbul’da Adalet Nöbeti başlattı
15:19 Newroz'da gözaltına alınan 298 kişiden 1'i tutuklandı
14:48 HDP'li belediye eşbaşkanları: Kayyımları tanımıyoruz
14:47 Manisa’da nikel madeninde patlama
14:46 ‘Cezaevindeki ölümler aydınlatılsın’
14:45 Akçadağ Cezaevi'nde darp
14:33 Medya Çınar mezarı başında anıldı
14:31 İstanbul Kürt Film Festivali başlıyor
14:13 İHD: Efrinli tutuklular tedavi edilmiyor
13:59 ÖÇAV'dan istifa eden baro başkanına yanıt: Bu vesayet yeni değil
13:47 Tutuklu yakınlarından adliye önünde oturma eylemi
13:30 Batman kayyımı belediyeyi 134 milyon daha borçlandırdı
13:30 80 yaşındaki kanser hastası tutuklu yaşamını yitirdi
13:26 Huzurevi çalışanları: TİS acilen imzalansın
13:25 Ankara’da öğrencilere yönelik saldırıya tepki
13:25 Bolu’da gözaltında tutulan 22 kişiden 5’inin emniyet ifadesi tamamlandı
13:24 Güçlükonak’ta 2 kişi gözaltına alındı
13:24 Sinop NKP üyelerinden 28 Mart'taki davaya çağrı
12:49 Mahkeme 'meşru müdafaa' dedi: Öznur Efeoğulları tahliye edildi
12:48 Efe Tektekin davasında polise ceza istendi
12:46 Öcalan’ın avukatlarından başvuru
12:45 Cezaevinde 3 gün tutulan yüzde 98 engelli Güven 2 aydır yoğun bakımda
12:37 Gazetecilerin duruşmasında mütalaa verildi
12:37 ‘Takipsiz soruşturma’ OHAL Komisyonu'nun ret gerekçesi oldu
12:14 Maden yönetmenliğine karşı yapılacak mitinge çağrı
11:38 Fail Fahri Koca tutuklandı
11:25 Şiddet failine çifte indirim: Hem iyi hal hem beraat
11:24 Şenyaşar ailesi: Adalet kazanacak
11:01 Derik’te Harmanlı mezrası bir haftadır elektriksiz
10:44 Rusyalı gazeteci Baulina bombardımanda yaşamını yitirdi
10:39 Yürekli: Newroz meydanlarında açığa çıkan Öcalan gerçekliği görülmeli
10:15 Urfa’da pirinç kuyruğu: Onlar sarayda biz ucuzluk kuyruğunda
10:13 Yürüyüş gerekçesiyle çağrıldı, Newroz konuşmasından gözaltına alındı
09:51 Ayten Beçet’in ailesi: Tecridin sürdürülmesi kabul edilemez
09:31 Diyarbakır 3’üncü Sanayi Sitesi’nde patlama
09:18 Yeni seçim yasası Anayasa Komisyonu’nda kabul edildi
09:17 Aydeniz: Muhalefet Newroz'da yükselen sesten ders çıkarmalı
09:04 Sevk edilen tutuklulara çıplak arama
09:03 Furkan Vakfı üyeleri: Polisler bizi öldürmek istedi
09:03 Sesi Iğdır yaylalarında yankılanan bir dengbêj
09:02 28 yıl sonra tahliye olan Duman: Bu bir trajedidir
09:02 Yanlış politikalar kuraklık ve çölleşme getiriyor
09:02 Mehmet Öcalan: Öcalan’a özgürlüğün zamanı geldi
09:00 24 MART 2022 GÜNDEMİ
23/03/2022
23:30 Cezaevinde şüpheli şekilde yaşamını yitiren Güder için cenaze aracı verilmedi
23:02 BM’den uyarı: Rusya-Ukrayna savaşı gıda krizine neden olabilir
21:06 Batman'da trenin çarptığı genç yaşamını yitirdi
20:32 Encu: Saldırılar Newroz'u hazmedemeyenlerin saldırısı
20:16 Son 24 saatte 84 yeni vefat
19:42 Gözaltındaki avukat Şahin serbest bırakıldı
18:23 15 yaşındaki çocuğun 9 yıl boyunca fuhuşa zorlandığı ortaya çıktı
17:26 MERÇED’den üyelerinin görevden alınmasına tepki
17:19 Dargeçit’te bir kişi gözaltına alındı
17:16 Madene karşı çıkan Ünyeli köylüler beraat etti
17:13 Kobanê Davası’nın eski mahkeme başkanı gözaltına alındı
17:06 Cumartesi Anneleri davası: Dosyada olmayan polis yaralanmasına dair rapor soruldu
16:46 Tepkiye neden olan müdür görevinden alındı
16:41 HDP Kartal İlçe Örgütü'ne baskının gerekçesi 'suç ve suçluyu övme'
16:36 Orhanlı Köyü’ne yapılmak istenen JES kuyularına iptal kararı
16:29 Tecavüz faili babaya 78 yıl ceza
16:20 İstinaf Mahkemesi gazeteci Çoban'a dair itirazı esastan reddetti
16:18 Cizre’de 3 kişi gözaltına alındı
16:00 Urfa'da ucuz pirinç kuyruğu!
15:57 Urfa'da toplu ulaşıma zam
15:51 Van’daki Adalet Nöbeti 97’nci gününde
15:50 Newroz’da gözaltına alınanlara şiddet ve kötü muamele
15:48 Tecavüz faili Bilgili yine tutuklanmadı
15:44 HDP Kartal İlçe Örgütü binasına polis baskını
15:34 Ankara Baro Başkanı Kemal Koranel istifa etti
15:29 Adalet Nöbeti: Vicdan sahibi olan herkes desteklemeli
15:28 Saldırıya uğrayan Hacettepeliler: Örgütlenerek geliyoruz
15:18 ATK önünde adalet çağrısı
14:48 HABER-SEN: Muhaliflerin yerine yandaşlar atanıyor
14:38 Adil Seçim Platformu: Yeni seçim yasası yeni sorunlar yaratacak
14:28 Cumartesi Anneleri’nin yargılandığı dava başladı
14:24 Kozağaçlı: Bu bir kumpas davasıdır
14:13 İstanbul Sözleşmesi davasında 33 kadına beraat
14:08 İHD’den Adana Newrozu raporu
13:36 Soylu ırkçı saldırıyı savundu
13:18 ÖHD’den avukatlara yönelik saldırılara tepki
13:18 Semra Kuytul: Şiddet basına yansıyandan fazlaydı
13:06 Diyarbakır Newroz Tertip Komitesi: Milyonlar Öcalan'ı sahiplendi
13:03 Eğitim Sen ve İHD üyesi Akdeniz’e hapis cezası
13:02 Çiğli Belediyesi’nde grev kararı: Talepler karşılansın
12:55 JİTEM Ana Davası: Bakanlık zaman aşımı için çaba içinde
12:37 Van F Tipi Cezaevi’ndeki şüpheli ölüm Meclis’e taşındı
12:35 Şenyaşar ailesine IPPNW'den destek ziyareti
12:01 AYM 1809 başvuruyu karara bağladı: Tutuklulara gazete verilmemesi ihlaldir
11:21 Türkiye’nin ilk iklim davası açıldı
10:58 OBB mahkeme kararı dinlemiyor: İkinci suç duyurusu
10:34 Müdürden öğretmenlere talimat: Kız ve erkekler birlikte oturmayacak
09:31 Newroz’un ortaya koyduğu irade: Krizden çıkmanın formülü Öcalan
09:26 30 yıldır 4 kibrit çöpüyle Newroz ateşini yakıyor
09:10 Kolu kırılan Aydoğan’dan Soylu hakkında suç duyurusu
09:05 Polês, polês burası Amed Newrozu!
09:03 Ulusal ve uluslararası hukuk 49 mil uzaklıktaki İmralı'ya ulaşamıyor
09:00 8 Mart direnişini Newroz meydanına taşıdı
09:00 PTT’de sendikal ayrımcılık
09:00 23 MART 2022 GÜNDEMİ