TAJÊ üyesi Haco: Şengal’in çözümü Özerk Yönetim’dir

img
HABER MERKEZİ - 9 Ekim Anlaşması ile Kuzey ve Doğu Suriye sınırına örülen duvarlarla Şengal Demokratik Özerk Yönetimi’nin tasfiyesinin amaçladığını belirten TAJÊ Koordinasyonu üyesi Riham Haco, “Şangal’in çözümü Özerk Yönetim’dir” dedi. 
 
Şengal ve Êzidî toplumu, 73’üncü Ferman’ın yaralarını sarıp bir daha benzer soykırımlara maruz kalmamak; inancı ve kültürüne göre özgürce yaşamak için Demokratik Özerk Yönetim’in inşası için 2016’dan bu yana büyük bir uğraş yürütüyor. Ancak yıllardır Şengal saldırıların hedefi oluyor. 9 Ekim 2020 günü Bağdat ve Hewlêr arasında imzalanan anlaşmayla Şengal’in özgür iradesine yönelik saldırlar başladı. Birleşmiş Milletler (BM) Irak Özel Temsilcisi Jeanine Hennis-Plasschaert'ın gözetiminde imzalanan ve ABD, İngiltere ile Almanya ve Türkiye’nin de destek verdiği anlaşma, Özerk Yönetim’in feshedilmesi ve Şengal’in Irak ordusuna teslim edilmesini öngörüyor. Anlaşmanın imzalandığı tarihten bu yana Şengal’i ele geçirmek isteyen güçlere karşı Êzidî toplumu direniş direniyor. 
 
Irak hükümeti ise Şengal’e yönelik baskı ve kuşatmayı artırmak için ise sık sık saldırılar yapıyor. Kuzey ve Doğu Suriye sınırındaki bölgeyi kuşatmak amacıyla yeni bir baskı aracı olarak duvar örülüyor. Amaç ise 3,75 metre yükseklikte 250 kilometrelik bir duvar örülüyor. Şengal’de yürütülen çalışmalar, yapılan saldırılar ve Êzidîlerin durumuna ilişkin Fırat Haber Ajansı’na (ANF) konuşan Êzîdxan Özgür Kadın Hareketi (TAJÊ) Koordinasyonu üyesi Riham Haco, önemli değerlendirmelerde bulundu. 
 
SORUNA KADAR DİRENMEK 
 
“Çarşema serê Nîsanê-Çarşema sor” bayramını kutlayan Haco, bayramın özgür bir yaşama vesile olmasını diledi. Haco, “Şengal tarih boyunca soykırım ve katliamlardan geçirildi, 73 kez çıkartılan fermanlarla karşı karşıya kaldı. Êzidî toplumumuz da bu soykırım planlarına karşı sürekli bir arayış ve direniş içinde oldu. Son fermandan (2014’deki DAİŞ’in soykırım saldırısını) öncesine kadar şöyle bir yöntemi tercih ediyorduk; sonuna kadar direndikten sonra soykırımcıları yenemediğimizi görünce, kendi neslimizi sürdürme maksadıyla geri adım atıyorduk" dedi.
 
ŞENGAL İÇİN ÇÖZÜM PROJESİ 
 
Son fermadan sonra soykırım saldırılarına karşı geri adım atarak veya göç ederek kendi varlıklarını sürdüremeyeceklerini anladıklarını ifade eden Haco, “Eskiden buradan Halep’e kadar Êzidîler yaşıyordu veya iki nehir arasındaki toprakların Êzidî yurdu olduğu söyleniyordu. Önceki direniş ve mücadele yöntemleri yeterli olmadığı için Êzidiler bu topraklarından sürüldüler, zorla göç ettirildiler ve geriye sadece Şengal elimizde kaldı. 73’üncü Ferman’dan sonra Şengal’i de kaybetmemek için çözüm projesi geliştirdik. Neydi bu proje? Irak sınırları içinde yaşıyoruz, bu ülkenin belli bir anayasası var, burada Sünniler, Şiiler, Kürtler, Araplar ve değişik dini ve etnik gruplar iç içe yaşıyor. Tüm bu grupların eşit, adil ve özgürce; biri diğerinin hakkını yemeden yaşamasını sağlamak için özerklik projesidir. Zira proje herkese eşit mesafede yaklaşan, dışarıdan veya merkezi biçimde değil de kendi kendimizi yönettiğimiz bir projedir” diye belirtti. 
 
ÖZERKLİK TALEBİ ANAYASA'YA UYGUN 
 
“Êzidî toplumu dışarıdan yönetilmeye zorlandı, sürekli dışarıdan birilerini buraya atarak toplumumuzu yönetmeye çalıştılar. Bizler buna karşı Irak’ın yasaları çerçevesinde Êzidîlerin kendi kendisini yönetebileceği, kendi özümüz ve değerlerimizin ihtiyacını karşılayacak kurumlarımızın olabileceği sistemi geliştirdik. Kendimizi savunabileceğimiz bir mekanizmanın oluşması ve toplumun kendi kendisini yönetme konularında ciddi bir ihtiyaç ortaya çıktı” diyen Haco, Irak’ın Anayasası da özerklik taleplerine izin verdiğini ifade ettiğini söyledi. Irak’ta yaşayan bütün etnik ve dini grupların özerkliğinin oluşması gerektiğini belirten yasaların olduğunu anlatan Haco, “Irak’taki merkezi hükümete dışarıdan baskı oluştuğu için onlar da değişik gerekçeler öne sürerek bizim bu özerklik talebimizin gerçekleşmesini engelliyorlar ve özerklik hakkımızın bizden alınması için de bazı yasaları dondurmuşlar. Fakat diğer yandan Irak’taki bütün gruplar bu yasalardan yararlanıp özerklik hakkına sahip oldular. Bundan mahrum kalan tek toplum Şengal toplumudur. Projemize göre Şengal’de kuracağımız mecliste Şengal’de yaşayan bütün dinler, mezhepler ve etnik yapıların eşit şekilde temsil edilmesi öngörülüyor, bu eşitlik sayesinde Şengal’de yaşanan sorunlar ortadan kalkabilir” şeklinde konuştu. 
 
TÜM ÊZİDÎLER İÇİN ÖZERK YÖNETİM 
 
Êzidîler Şengal’i inançlarının merkezi olarak gördüğünü dile getiren Haco, “Rojava’da Kuzey ve Güney Kürdistan’da, Avrupa’da ve dünyanın dört bir tarafında yaşayan Êzidîlerin umudu Şengal’dir, herkesin gözü buradadır. Özerklik projemiz sadece Şengal’de yaşayan Êzidîleri değil, dışarda da yaşayan Êzidîleri temsil etmeye çalışacak ve bunun için de başta Rojava olmak üzere diğer parçalar ve ülkelerde yaşayan Êzidîlerle temas halindeyiz. Bunu en iyi başaran da kadın meclisimizdir. Bütün Êzidîleri temsil edecek bir koordinasyona ihtiyacımız var, bunun şimdilik ilk adımları atılmış, fakat daha da güçlendirilmesi gerekiyor. İlerde bu konuda daha fazla tartışmaların yürütülmesi gerekiyor, çünkü sadece Şengal’de değil, her yerde yaşayan Êzidîlerin sorunu var. Bir çatı altında birleşmezsek ileride daha da parçalanıp, daha ciddi sorunlarla karşılaşacağız ve asimilasyonla baş edemeyeceğiz.”
 
TAJÊ olarak özerkliğin bir parçası olduklarını anlatan Haco, “Asayiş, trafik, eğitim, kültür, gençlik hareketi, sağlık gibi kurumlarımız var. En büyük sorunlarımızdan birisi eğitim alanında. Yeterli sayıda öğretmenimizin olmasına rağmen öğrenci sayısında eksiklikler yaşanıyor. Çünkü değişik çevrelerin kurduğu okullar hizmet veriyor, bundan dolayı da Şengalli çocuklar hangi okulu tercih edeceğini bilemiyor ve bu da ciddi bir sorun teşkil ediyor. Bu okulların neye hizmet ettiği de bilinmiyor, özellikle de merkeze hükümete bağlı okullar...
 
EĞİTİM 
 
Çocuklar bizim geleceğimizdir ve iyi eğitilmesi gerekiyor; fakat bu okullarda nasıl bir eğitim müfredatının uygulandığını, öğretmenlerin nasıl seçildiğini bilmiyoruz. Fakat anladığımız kadarıyla bu eğitim sistemiyle Êzidî toplumunu yine cahil bırakma gayesi içindeler. Çünkü sözünü ettiğim okullarda bu çocuklar özlerine göre yetiştirilmiyor. Özerk Yönetimi’ne bağlı okullar ise Irak hükümetinin baskısı altında. 9 Ekim anlaşmasından sonra baskı daha da arttı. Okullarda çocukları Êzidî inancının esaslarına göre eğitim vermemizi engelliyorlar. Çünkü hükümete bağlı okullarda verilen eğitimin Êzidî toplumunun gerçekleriyle hiç alakası yok. Örneğin bu okullarda İslam tarihi ve Arap coğrafyası anlatılıyor. Fakat Özerk Yönetim’e bağlı okullarda ise bunun tam tersi bir durum söz konusu; tamamen Êzidî toplumunun gerçeklerine göre eğitim veriliyor. Aynı şey diğer kurumlar için de söz konusu. Bütün kurumlarımız toplumumuzun ihtiyaçlarına göre örgütlenmiş durumda.
 
ŞENGAL’DE BELEDİYECİLİK 
 
Bir başka örnek belediye konusunda vereyim. Hem Özerk Yönetim’in hem de merkezi hükümetin belediyesi var. Hükümetin belediyesi, ayrılan paraya rağmen halka hiçbir hizmet götürmüyor, bizim yönetimimize bağlı belediye ise kıt imkanlara rağmen halka her türlü hizmeti götürüyor. Bugün Xanesor, Sinûn, Til Êzer, Zorava ve Şengal’in merkezi gibi yerlere gidip halka ‘Hangi belediye sizin çalışıyor?’ sorusunu yönelttiğinizde ne dediğimi daha iyi anlayacaksınız. Hükümetin her belediye binasının yanında bizim de belediyelerimiz var ve halk kimin çalıştığını, kimin onlara elektrikten suya hizmet götürdüğünü çok iyi görüyor. Halkın kendisi şöyle diyor: ‘Belediyeleriniz olmasaydı, susuz ve yolsuz kalacaktık.’”
 
9 EKİM ANLAŞMASI’NDA KDP ROLÜ 
 
9 Ekim Anlaşması’nın amacı Şengal’deki Özerk Yönetimi’nin tasfiyesi olduğunu anlatan Haco şunları söyledi: “Êzidîleri iradesiz bırakıp onları 2014’teki ferman öncesine götürmek istediler. Sanki hiç bu soykırım olmamış, ferman gerçekleşmemiş gibi davranıp bu anlaşmayı imzaladılar. Çünkü Özerk Yönetim’in sayesinde onlardan bu fermanın hesabının sorulacağını fark ettiler. Zira Özerk Yönetim’in uluslararası alanda bu fermanın soykırım olarak kabul edilmesi için diplomasi çalışmalarını yürüteceğini gördüler. Dünyanın fermanı soykırım biçiminde tanıması halinde de bu soykırıma yardımcı olanlar ve işbirlikçiler yargılanacaktı, onlar bunu gördü ve gerçeklerin gün yüzüne çıkmaması için de Özerk Yönetimimizi tasfiye anlamına gelen bu anlaşmayı hazırladılar. Kısacası Êzidîlerin onların egemenliğinden çıkıp özgürce yaşamasını engellemek istediler.
 
KDP ile ilgili sorunuza gelecek olursam, KDP bu anlaşmada öncülük rolü oynadı. Irak hükümeti aslında bu anlaşma için ikna olmuş değil, fakat KDP ve Türkiye’nin baskısı altındadır. Irak’ın iç çelişkilerini deşip, bunları kullanıp Irak’ı üzerimize saldılar. KDP resmen onları ‘Siz bu anlaşmayı kabul etmeseniz, bizler de şunu yaparız’ şeklinde tehdit ediyordu. KDP’yi bu işe sürükleyen de Türk devletidir. Türk devleti karar alıyor ve KDP de uyguluyor. Fermandan önce KDP kendisini Şengal’in sahibi görüyordu, burada sadece onların kurumları ve askeri güçleri vardı. Fakat 2014’teki ferman sırasında sergilediği ihanetten, hatta biz buna işbirliği diyelim, -çünkü DAİŞ’le bazı bölgeleri takas etti- Êzidîler KDP’nin egemenliği altından çıktı ve KDP bunu hazmetmiş değil. Bundan dolayı da hiçbir şey olmamış gibi deyim yerindeyse Şengal’i onların kurduğu ‘fabrika ayarlarına’ getirmek istiyor. Ancak Êzidîler hayır deyip, buna karşı çıkıyor. KDP’nin yeniden Şengal’e girmesi için de öncelikli olarak bu iradenin, Özerk Yönetim’in ortadan kalkması gerekiyor ve 9 Ekim’de yapılan anlaşmaya öncülük etti. Ancak halkımız anlaşmaya karşı büyük bir direniş sergileyerek, böyle bir şeye asla izin verilmeyeceğini ifade etti ve anlaşmanın hayata geçmesini engelledi, bunun mücadelesi de günümüze kadar devam ediyor.”
 
DUVAR SİYASETİ 
 
Uzun bir süredir bu duvarın örülmesi için uğraşıldığını dile getiren Haco, sözlerini şöyle sürdürdü: “2017’deki MİT’in eğittiği ve içinde örgütlendiği ‘Roj Pêşmergeleri’nin Xanesor’da sergilediği ihanetin hedefi de Rojava ile bir duvarın örülmesiydi. O gün de halkımız Xanesor’a akıp buna karşı direniş sergiledi. Çünkü ‘Roj Pêşmegeleri’ Rojava ile Şengal sınırı arasında yerleşip iki bölgeyi birbirinden ayırmak istiyordu. Fakat bunda başarılı olmadılar. Daha sonra ise KDP’nin istihbarat desteğiyle Türk devletinin hava saldırılarıyla oraya yerleşmeye çalıştılar, yine başarısız kalınca bu kez 9 Ekim Anlaşması’nı gündemlerine aldılar. Sadece Rojava ile örmek istedikleri duvarla değil, bununla paralel olarak birçok alanda baskı ve şiddet uyguladılar. Özerk Yönetim içinde yer alanlar hakkında tutuklama kararının çıkartılmasından asayişin dağıtılmasına kadar değişik biçimlerde özel savaş politikalarıyla Şengal’i ele geçirmek istediler. Bunda başarılı olamayınca da Rojava ile duvar örülmesine karar verdiler. Sözüm ona bu duvarı DAİŞ’e karşı ördüklerini söylüyorlar. DAİŞ’in nerede olduğunu, bu çeteleri kimin beslediğini herkesten/hepimizden çok iyi onlar biliyor. Özünde ise bu duvar hem Rojava’ya hem de Şengal’e karşıdır. Gayeleri iki bölgeyi birbirinden koparıp ambargo altına almaktır. Buradaki amaç ise, Şengal’i kuşatmaya altına alıp iradesini kırmaktır. Zaten daha önce Êzidîler ile diğer bölgelerle bağlantısını koparmıştı. Kürdistan’ı parçaladıkları gibi Êzidî toplumunu da parçalamak istiyorlar.
 
ŞENGAL İLE ROJAVA ARASINDA MANEVİ BAĞ
 
Altına çizmekte yarar var; Şengal’in yüzü sürekli Rojava’ya dönüktü, Şengal’in Rojava ile manevi bir bağı var ve bunu koparmak istiyorlar. Bizler yönetim modeli olarak Rojava’ya yakınız. Şengal ne zaman zorda kalsa Rojava da zaten yardıma koşuyor. Bunu en iyi 2014’deki ferman sırasında gördük, DAİŞ’in soykırımına müdahale için ilk gelenler Rojavalı savaşçılardı. Yine DAİŞ çetelerinin elindeki esirlerin ailelerine kavuşması için de Rojava yönetimiyle temas halindeyiz. Rojava ile aynı gemideyiz desek yeridir. Rojava’ya karşı yürütülen savaşların, devreye konulmak istenen planları aynısını Şengal’e karşı da hayata geçirmek istiyorlar. Aynı şekilde Rojava halkı Şengal’e karşı çok duyarlı.”
 
TAJÊ’NİN ROLÜ 
 
Özerk Yönetim’in Bağdat hükümetiyle belli bir ilişkinin olduğunu ifade eden Haco, “TAJÊ olarak ilişkimiz hükümet düzeyinden çok Irak toplumuyla var. Kerkük, Bağdat ve Süleymaniye’deki yapılarla dostluğumuz var. Zaten Hewlêr yönetimiyle ne Özerk Yönetim’in ne de TAJÊ’nin ilişkisi yok. Dışarıda ise birçok Ortadoğu ülkesiyle ilişkilerimiz var; son olarak da TAJÊ olarak Lübnan’daki bir kadın konferansına katıldık” dedi. Hicu, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Rojava’daki mülteci kamplarında kalan Êzidîlerin sayısı çok az, orada kalanların çoğu evlerde yaşıyor, durumları da genel olarak iyi. Güney Kürdistan’da kalanların sayısı daha fazla ve en çok da bunlar tehlike altında. Bu insanların topraklarına, Şengal’e dönmemesi için KDP değişik oyunlar tezgahlıyor. İstihbarat örgütlerinin işbirliğiyle onları Avrupa’ya götürme çabası içindeler, bunun için uğraşıyorlar. Bu halkımızı altyapının olmadığı iki odalı evlerde tutuyor. Bizler halkımızın Şengal’e dönmesi için sürekli çağrılar yaptık, hatta iki yıl önce Özerk Yönetim Dönüş Komitesi’ni kurdu ve dönüşlerin olması için elimizden geleni yapıyoruz. Fakat sürekli 'Şengal’e dönmeyin, orası güvenli değil, Türk devleti her gün saldırıyor' biçiminde propagandalarla, özel savaş politikalarıyla halkın Şengal’e dönmesini engelliyorlar. Tabii bu konuda biz de özeleştiri vermeliyiz, çünkü biz nasıl burada yaşıyorsak, onlar da gelip yaşayabilir. Bu konuda onları ikna etmeliyiz.
 
KDP ANTİ PROPAGANDA YAPIYOR
 
Bugün Güney Kürdistan’ın güvenliği Şengal’den farklı değil, oradaki güvenlik sorunu buradan daha fazla. Güney Kürdistan’daki kampların yakınlarında sürekli Türk devletinin saldırıları oluyor. Bu kamplarda Şengal’e dönüşler için halkımızı ikna etmemizi sağlayacak örgütlenmeyi KDP engelliyor, oraya göndereceğimiz arkadaşlarımızın tutuklanacağını da çok iyi biliyoruz. Fakat bu bizim için bahane olmamalı, buradaki halkımız telefon aracılığıyla da o kampta yaşayanları ikna edebilirdi. Çünkü o kamplarda halkımız esir tutuluyor; seçimlerde, diplomaside, siyaset ve ekonomik alanlarda onları kullanıyor. Êzidîlerin dışarıdan bu kamplara gönderilen yardımlara KDP el koyuyor. Seçimlerde ‘bize oy vermezseniz gıda yardımını keseriz’ diyerek onları tehdit ediyor, onları zorla televizyon kanallarına çıkartıp Özerk Yönetim’in anti propagandası yaptırıyor.
 
KAMPTAKİ ÊZİDÎLERE ÇAĞRI 
 
Gerçekten de bu konu çok iyi önemli ve kamplarda yaşayan halkımızı ikna etmek için çok daha fazla çalışmalıyız. Buradan bir kez daha bu halkımıza şu çağrıyı yapmak istiyorum; Hiçbir yer vatanın yerine geçemez. Topraklarınızda onurluca bir yaşam varken 7 yıldır neden kamplardasınız? O kamplarda oluşunuz size, inancınıza ve Şengal’e büyük zarar veriyor, artık doğup büyüdüğünüz topraklara dönün.”

Diğer başlıklar

26/04/2022
17:13 Minbic’te saldırılara karşı çadır eylemi başlatıldı
16:54 İHD’den cezaevi raporu: Bağımsız denetim yapılmalı
16:19 Ordulular siyanürlü altın madenine karşı Ankara'ya yürüyor
16:14 Adalet Nöbeti’nde ‘faşist iktidara karşı birlik' çağrısı
16:08 415 isimden Öcalan’a özgürlük bildirisi
16:05 İntihar ettiği iddia edilen kadın katledilmiş
15:48 Kürt gençleri Bern'de KDP’yi protesto etti
15:22 Gezi davası kararına tepki: Geziyi savunduk, savunuyoruz ve savunacağız
15:18 Aydeniz: Cezaevleri ölüm evlerine dönüştü
14:58 Kadınlar: Fatma’nın gerçek katili kadın düşmanı politikalardır
14:40 Adalet Nöbeti’nde alkışlı protesto
14:30 ‘Hekimler 1 Mayıs'ta meydanlarda olacak’
14:28 Tutukluların talepleri için Ankara’ya yürüyenler yeniden gözaltına alındı
14:20 Kılıçdaroğlu'ndan Gezi Davası tepkisi: Çok öfkeliyim
14:02 NKP: Çernobil failleri Akkuyu’da
14:01 Sağlıkçılara saldırıda bir tutuklama
14:00 İstanbul Sözleşmesi duruşmasına çağrı: Kadınlar kazanacak
13:43 ‘Ebelerin meslekleri tamamen yok sayılmıştır”
13:41 Erdoğan ile Putin telefonda görüştü
13:36 ‘1 Mayıs savaşa karşı mücadelenin büyütüldüğü alanlar olmalı’
13:34 DİSK’ten 1 Mayıs çağrısı
13:23 Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
13:07 Şenyaşar ailesinin Adalet Nöbeti 414'üncü gününe girdi
13:02 Yenilik Partisi Başkanına Öcalan eleştirisi yapan yurttaş gözaltına alındı
12:54 Kobanê Davası: Mahkeme heyetinin tavrı Islahat Fermanı’ndan farklı değil
12:44 Buldan: İktidar Ortadoğu’ya savaş ihraç ediyor
12:23 Beştaş’a açılan davanın düşürülmesi talebi reddedildi
11:43 AİHM kararına rağmen Uca’nın davası devam edecek
11:09 Maraş’ta bir çocuk katledildi
11:03 Tutuklulardan AKP-KDP saldırılarına karşı çağrı: Harekete geçme zamanı
11:01 Sınır ötesi operasyona tepki: 4 korucu silah bıraktı
10:57 İslahiye'deki açlık grevi 21'inci gününde
10:32 Qerejdax’da açan gelincik doğal bir sergiye dönüştü
10:19 Açıklama ve yürüyüşe katılan öğrencilerin bursu kesildi
10:13 Sokakta darp edilen iki kardeşe polise mukavemetten suçlama
09:39 Remzi Kartal: Bu savaşta sonuç alamayacaklar
09:37 Mehmet Öcalan: Barzani ailesinin yürüttüğü siyaset Kürtlere kaybettiriyor
09:11 Ege’de onlarca yeni maden ve JES’e olur verildi
09:11 Başında 2 şarapnel parçası olan ağır hasta tutuklu tahliye edilmiyor
09:09 HDK Eşsözcüsü Demir: Newroz kitleselliği 1 Mayıs’a akacak
09:08 Limak hastane inşaatını durdurdu: İhale bedelini yükseltme talebi
09:08 Hukuk örgütleri: Şenyaşar ailesinin talepleri karşılansın
09:06 Diyarbakırlılar: İşbirliği yapanlar Kürt değildir
09:03 'Kürtlerin kazanımları Türkiye'de travma yaratıyor'
09:02 Sanayi ile birlikte açık bir cezaevine dönüştürülen köy!
09:01 Sınır hattından Barzani ailesine 'ihanetten vazgeç' çağrısı
09:01 ‘Tutuklular ölümle karşı karşıya, halk ses çıkarmalı’
09:00 26 NİSAN 2022 GÜNDEMİ
08:50 ‘Bu hukuksuzluğa karşı sesimizi yükseltiyoruz’
25/04/2022
23:59 Almanya: Gezi kararı, demokrasi kültürüne yönelik savaş ilanıdır
23:55 Minbic’e SİHA saldırısı
22:48 AP’den Gezi davası kararına tepki
22:28 Dündar: Saldırılar ile Kürtlerin birliği hedef alınıyor
21:58 TMMOB: Gezi davası kararı utanç vesikası olarak kalacak
21:13 Siverek'te iş cinayeti
20:40 Gezi Davası kararı ardından adliye önünde ‘Adalet Nöbeti’ başlatıldı
20:33 Gezi davası kararı protesto edildi
20:17 Irak ordusundan Şengal'e askeri sevkiyat
20:09 Kadınlar Adalet Sofrası’nda: Adalet sağlansın
19:58 Korona tablosu: 15 vefat, 2 bin 604 yeni vaka
19:39 Diyarbakır'da ilkokula AKP flamaları asıldı
18:48 Gezi Davası’nda Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
18:41 Boğaziçi Üniversitesi’nde 1 Mayıs standına müdahale
18:39 Giresun’da 1 Mayıs’a davet
18:28 Mardin'de 1 Mayıs çağrısı: Askeri operasyonlar durdurulmalı
18:08 Kuzey Kıbrıs’ta yeni hükümet kuruldu
18:02 ‘Ülkeyi nükleer çöplüğe dönüştürmeye kimsenin hakkı yok’
17:46 Kobanê Davası’nda savcı, tanık hakkında soruşturma yürütüyor
17:29 Fatsalılar siyanürlü altın madenine karşı Ankara'ya gidiyor
17:22 Kılavuz: 12 gün boyunca gözaltındakilere itirafçılık dayatıldı
17:16 Minbic’teki siyasi partiler saldırıları kınadı
17:02 Newala Qesaba’nın yapılaşmaya açılması protesto edildi
16:49 Sınır hattında bulunan Yüksekova’ya 80 cenaze getirildi
16:43 HDP’ye saldıran Sütçü’nün iddianamesi kabul edildi
16:38 Oluç: 90’lı yıllardaki çatışmacı konsept devam ediyor
16:38 ‘Çocukların sorunları için Üçüncü Yol inşa etmek mümkün’
16:30 Avukatı darp eden polis görevinin başında
16:10 Bursa'da uçak kazası: İki pilot yaşamını yitirdi
16:07 Urfa'da çöp protestosu
16:06 Karakolda ölüme neden olan polis tahliye edildi
16:02 HAK-PAR'dan istifa eden 60 kişi HDP'ye geçti
15:57 Adalet Nöbeti'nden AKP-KDP işbirliğine tepki
15:38 Gezi Davası’nda üye hakim AKP’nin aday adayı çıktı
15:34 Kürtçe şarkı söyleyen yurttaş darp edilerek gözaltına alındı
15:01 ‘Erkeğe cesaret veren devlettir’
14:46 Mersin’de 1 Mayıs’a çağrı
14:24 TAJÊ: Şengal’in kazanımları kırmızı çizgimizdir
14:18 Batman’da emekçiler 1 Mayıs’ta alanlara çıkacak
14:09 Demirtaş’a verilen hapis cezası bozuldu
13:47 Şenyaşar ailesi: Devlet organize katliamı kabul etti
13:44 Sınır ötesinde 8 günlük bilanço
13:40 Altürk'ü katleden Metin Şengil tutuklandı
13:25 Qereçox’ta DAİŞ saldırısı
13:23 Kobanê Davası’nda tanık olduğunu öğrendi: İfade bana ait değil
13:08 Tutukluların talepleri için Ankara’ya yürüyenler gözaltına alındı
13:03 Gezi Davası’nda karar aşaması
12:42 Tanrıkulu’ya 'Ermeni Soykırımı' soruşturması
12:40 Kobanê Davası'nda avukatlara SEGBİS yasağı!
12:13 ‘Irak’ın savunulması Şengal’in savunulmasından geçiyor’
12:00 Diyarbakır’dan 1 Mayıs çağrısı: Savaşa karşı dayanışmayı büyütelim
11:02 Hesen Koçer: Türkiye Osmanlı Devleti’ni geri getirme arayışında
10:48 Katliam tanık ifadelerinde: Kimse canlı çıkmayacak!
10:39 Dêrin Pêşmergeleri: Saldırılara karşı duracağız
10:37 Nûrî Mehmûd: Türkiye’nin yaptığını KDP de yapıyor
10:15 Gazeteci Altan: Zap’ta dördüncü yenilgi yolda
09:53 Sağlık çalışanlarına polis silahıyla saldırı
09:17 TAJÊ üyesi Haco: Şengal’in çözümü Özerk Yönetim’dir
09:16 Yazar Işık: Petrol hesapları Kürt’e kan ve ölüm kusuyor
09:15 Sağlıkçılar 1 Mayıs'ta alanlarda olacak
09:14 Şenyaşar ailesinin avukatı: AYM’ye başvuracağız
09:14 Emine Şenyaşar: Ailemi öldürenler 4 kişi değildi
09:12 Timoq'ta işkence, ev hapsi, doğa talanı
09:11 Taliban'ın kaçırdığı kadınlar tapu karşılığında serbest bırakıldı
09:09 AYM Kürtçe isimdeki 'w' yasağında ihlal bulmadı
09:08 Tümüklü: Savaşa karşı esaslı bir duruş göstermeli
09:07 Cezaevlerinde Adalet Bakanlığı değil idare karar veriyor!
09:05 Zirai don yaşayan kayısı üreticileri destek bekliyor
09:04 Öztürk: İşgali başlatanlar da ortak olanlar da kaybedecek
09:03 Gülay Toksöz: Ekonomi politikaları kadına istihdam yaratmıyor
09:00 25 NİSAN 2022 GÜNDEMİ
08:30 Tar: Yeni Osmanlıcılık bir ailenin desteğiyle sağlanmaz!
24/04/2022
23:55 Sınır ötesinde kimyasal silah saldırısı
23:38 HDP’li Dündar: İktidar operasyonlarla ömrünü uzatmak istiyor
22:39 Fransa'da seçimin kazanını Macron oldu
22:03 Süleymaniye’de saldırılara karşı kitlesel yürüyüş
21:55 Başika’da Türk askeri üssüne füzeli saldırı
21:14 Ahmet Türk’ten Kürt partilerine KDP çağrısı: İşbirliğine karşı çıkılmalı
20:31 Sinop’ta nükleer santrale karşı eylem
20:12 Taksim’de 2 Kürt gencine polis şiddeti
20:05 ‘Saldırılarla soykırım diri tutulmak isteniyor’
19:43 Koronadan 15 yeni vefat tespiti
19:17 Girê Spî ve Şera’ya saldırılar
19:01 Savcı itiraz etti, serbest bırakılanlar gözaltına alındı!
18:44 Sevag Balıkçı’nın babası Garbis Balıkçı yaşamını yitirdi
18:23 Çiçek: Her yeri direniş mekanına çevirmeliyiz
17:55 Amedspor’dan Play Off yolunda önemli galibiyet
16:57 Türkiye ve KDP'nin planına karşı Irak Hükümeti'ne uyarı: Direniriz!
16:12 EnerjiSa işçilerinden boykot çağrısı
16:06 Aydın’dan operasyon tepkisi: AKP iktidarını uzatmak için savaşa başvurdu
15:54 Saldırılara karşı kitlesel açıklama: KDP serveti için operasyonlara ortak oldu
15:37 ‘İmralı’daki tecridin mevzuatta karşılığı yok’
15:00 KDP’den Irak’a ‘Şengal Anlaşması’ baskısı
14:16 ‘Devlet Ermenileri imha etmekle kalmadı, izlerini de sildi’
14:04 HDK: Ulus-devlet projesi için yapılan soykırımla yüzleşilmeli
14:03 Sancar: Karanlık gelecekten kurtuluş Demokrasi İttifakı’nda
13:59 ATO: Pandemi bakım ücretini kim ödeyecek?
13:41 Eyn Îsa’ya SİHA saldırısı
12:55 Nijerya’da kaçak rafineride patlama: En az 100 ölü
12:28 Süryaniler paskalya bayramını kutladı
12:23 Şenyaşar davası: AKP’li Yıldız’ın ağabeyi valiyi tanık gösterdi