Buldan: İktidar Ortadoğu’ya savaş ihraç ediyor

ANKARA -HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, iktidarın ayakta kalmak için savaşı sürdürdüğünü belirterek, “Sürekli krizden ve çatışmadan beslenen iktidar, Ortadoğu’ya savaş ihraç ediyor” dedi. 

 
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Meclis grup toplantısını gerçekleştiriyor. Toplantıda partinin Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, gündemdeki gelişmelere dair değerlendirmelerde bulunuyor. Meclis iradesinin vesayet altında olduğu, yoksulluğun, yolsuzluğun, sömürü ve eşitsizliğin büyüdüğü bir süreçte Meclis’in 102’nci kuruluş yıl dönümünü karşıladıklarını dile getiren Buldan, “Keşke gerçek bir halk egemenliğinden ve demokratik bir sistemden söz edebilseydik. Çoğulculuğu, kimlik ve inançları, dilleri, âdemi merkeziyetçiliği reddeden, sürekli çatışma üreten, cumhuriyetin demokrasiyle buluşmasını engelleyen bir asırlık darbeci, vesayetçi, retçi, tekçi ve inkârcı sistemin çoklu krizlerini yaşadığımız bir süreçten geçiyoruz. Bu krizlerden çıkmanın yolu elbette ki var. Eşitliği, özgür yurttaşlığı, âdemi merkeziyetçiliği esas alan güçlü bir demokrasidir, toplumsal sözleşmeye dayanan çoğulcu, özgürlükçü, eşitlikçi demokratik yeni bir anayasadır” dedi. 
 
 
 
KADINLARIN ÖZGÜRLÜĞÜ  
 
İhtiyaç olunanın herkesin hakkını hukukunu koruyan bir adalet ve hukuk sistemi olduğunu aktaran Buldan, “Kadınların özgürlüğüdür ve bu coğrafyanın en acil ihtiyacı olan onurlu adil bir barıştır. Tüm bunlar cumhuriyeti demokrasiyle, Türkiye halklarını demokratik bir yaşamla buluşturacak temel adımlardır. Bu anlamda Türkiye tam bir yol ayrımındadır. Ekonomik, sosyal, hukuksal hiçbir soruna çözüm üretemeyen bu kriz sisteminden kurtulmaya yönelik değişim ve dönüşüm talepleri bütün toplumsal kesimlerde giderek güçlenmektedir. “Artık yeter” sesleri her yerde gün geçtikçe yükselmektedir. Bu sesten korkan iktidar ise, kaybetmemek, rant ve yolsuzluk düzenini sürdürmek için saldırganlığını her gün arttırmaktadır. Yargı kumpaslarından siyasi darbe operasyonlarına, kutuplaştırma siyasetinden komşu ülke topraklarında savaş çıkarmaya varıncaya kadar iktidarını ayakta tutacak tüm çatışma ve kriz mekanizmalarını devreye sokan bir iktidarla karşı karşıya olduğumuzu özellikle belirtmek istiyorum” ifadelerini kullandı. 
 
GEZİ DAVASI
 
Buldan, devamında şunları söyledi: “Kobanê’de insani dayanışma ve yardımlaşmayla, Gezi’de kolektif toplumsal itirazla, sokakta kadınlarla, gençlerle, emekçilerle, siyasette HDP’yle, demokrasi güçleriyle, doğayla savaş tam halinde olduklarını söylemekte bir beis görmüyoruz. Gezi Davası, Kobanê Davası, HDP’yi kapatma davası, demokratik siyaseti engelleme davaları, siyaseti biten, ancak emrindeki yargı gücüyle ayakta durmaya çalışan AKP-MHP iktidarının yarattığı hukuksuzluk karanlığıdır. Dün Gezi Davası’nda karar çıktı. Beraatla sonuçlanan Gezi Davası’nı kumpaslarla yeniden bir yargılamaya dönüştürdüler, Sevgili Osman Kavala’ya müebbet, Sevgili Mücella Yapıcı başta olmak üzere 7 arkadaşımıza da 18’er yıl ceza verdiler. Buradan hepsine ayrı ayrı selamlarımı ve dayanışma duygularımı gönderiyorum. Hukuk ve adalet mücadelesinde asla yalnız değilsiniz, Türkiye’nin demokratik vicdanı sizinle diyorum. Buradan Meclis kürsüsünden bir kez daha selamlarımı gönderiyorum. Gezi Davasının hâkimi biliyorsunuz, AKP’nin bir milletvekili aday adayı çıktı. Kobanê kumpas davasının mahkeme başkanı da bir çete üyesi çıkmıştı. Yargının kimlere teslim edildiğinin karanlık bir resmidir bu tablo. Ortada bağımsız bir yargı yok. Ortada hukuk hiç yok. Artık bir ortada bir düşman hukuku bile kalmamış durumdadır. AKP’nin ele geçirip yönettiği mahkemelerin kendileri de, yargılamaları da, kararları da asla hukuki değildir, tam anlamıyla siyasi kararlardır, duruşmalardır. 
 
TOPLUMA YÖNELİK GÖZDAĞI
 
Mahkeme üyesinin karara düştüğü şerh zaten her şeyi izah ediyor, bizlere açıklıyor. Şerhteki ‘Her türlü kuşkudan uzak, somut, kesin ve inandırıcı başkaca delil yoktur’ tespiti, hukuksuz, delilsiz yargılamanın bir kumpas olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Aynı kumpası biz delilsiz Kobanê davasında da gördük. En son, Kobanê’ye yapılan insani yardımla ilgili 20 arkadaşımızı hukuksuza tutukladılar. Burada da ortada da tek bir delil yok! Gezi davasında verilen cezalar; tüm topluma yönelik bir gözdağıdır. Karar, demokratik hak, eşitlik ve özgürlük taleplerini, toplumsal muhalefeti yargı kumpaslarıyla, hukuksuz cezalarla engelleme girişimidir. Gezi dayanışmasında verilen cezanın üzerinden bir saat geçmeden AKP Genel Başkanı yargı mensuplarıyla iftar yemeğinde çıkıp bir de halkın aklıyla alay edercesine adalet dersi verdi. ‘Adaletin olmadığı yerde huzur olmaz. Adalet duygusunun zedelendiği yerde sosyal barış olmaz’ dedi. Bunları söyleyen aynı zamanda ‘AİHM kararlarını tanımıyorum’ diyen zihniyettir. Bu ülkede adalet duygusunu zedeleyen de, barışı yok eden de, toplumda huzur bırakmayan da sizin iktidarınızdır. Sorumluyu başka yerde aramayın.
 
ADALET MÜCADELESİNİN SÖZÜ 
 
Buradan bir kez daha vurguluyorum: Taksim’deki toplumsal dayanışma, bu ülkedeki adalet için, eşitlik için, özgürlük için asla sönmeyecek bir umuttur. Bu umudu, cezalarınızla, baskılarınızla, başkanı çete üyesi, hâkimi milletvekili aday adayınız olan iktidar mekanizmalarınızla asla kıramayacaksınız, asla kıramayacaksınız, asla kıramayacaksınız.  Şimdi adalet, hukuk ve eşitlik mücadelesini, Gezi’nin umuduyla birlikte daha da büyütmek için daha fazla ortak mücadele zamanıdır. HDP adalet mücadelesinin sözüdür, gücüdür, yoludur. Sözümüzdür; Berkinlerin, Ali İsmail Korkmazların, Ethem Sarısülük’lerin hayalleri yaşam bulana kadar bu mücadele sürecektir. 
 
ÇATIŞMACI SİYASET 
 
İktidarın, ayakta kalmak için sürdürdüğü savaşın bir diğer ayağı da biliyorsunuz komşu ülke topraklarında hala sürmektedir. Ukrayna savaşı için ‘Savaşın kazananı olmaz’ diyen iktidar, bir takım emperyal hedeflerle sınırın diğer tarafında, Federal Kürdistan Bölgesi’nde yeni bir çatışma dalgasını başlattı. Uluslararası hukuku yok sayarak, komşu ülkenin topraklarına girerek, o ülkenin iradesini ve egemenlik haklarını yok saymak, yayılmacılıktır, bir savaş politikasıdır. Sürekli krizden ve çatışmadan beslenen iktidarın, Irak’a, Suriye’ye, Ortadoğu’ya savaş ihraç ederek, hem bu bölgeyi daha da istikrarsızlaştırmayı, hem de Kürt halkı başta olmak üzere tüm bölge halklarının barış içinde ortak geleceğini hedef aldığını biliyor ve görüyoruz. Ne yazık ki bu politikanın bedelini her zamanki gibi yine canıyla ve ekmeğiyle halka ödetecekler. Çatışmacı siyaset Kürt sorununu daha da derinleştirecek ve çıkmaza sürükleyecektir.”
 
VAZGEÇMEYECEĞİZ
 
AKP Genel Başkanı geçen haftaki grup konuşmasında ‘Bu yapılan operasyondan tek rahatsız olan parti HDP’dir’ dedi. Bu sözler aynı zamanda savaş politikalarına karşı çıkmayan siyasal muhalefetin içine düştüğü durumu da ortaya çıkarmaktadır. Buradan şunu özellikle vurgulamak istiyorum: İktidar olarak siz gayet rahat olabilirsiniz, ama biz, evet savaş politikalarınızdan kesinlikle rahatsızlık duyuyoruz. Sadece biz değil, halk da, bölge halkları da huzursuzluk ve rahatsızlık duyuyor. Siz rahat olabilirsiniz, ama biz gençlerin cenazesinin gelecek olmasından kesinlikle rahatsızlık ve üzüntü duyuyoruz. Bölge halklarının huzurunu kaçırmanızdan evet rahatsızlık duyuyoruz. Toplumun yoksullaşarak ağır bedel ödeyecek olmasından evet kesinlikle rahatsızlık duyuyoruz. Siz bizim barış politikamızdan rahatsızlık duyuyorsunuz. Bunu görüyor ve biliyoruz. Ama vazgeçmeyeceğiz. Savaşa her zaman karşı çıkarak, barışı güçlü bir biçimde savunmaya devam ederek sizi rahatsız etmeye devam edeceğiz. Bunu da böyle bilin.
 
SAVAŞ POLİTİKALARINA DUR DİYELİM 
 
Savaş, sizin varlık nedeniniz olabilir ama halklar adına barışı savunmak da bizim varlık gerekçemizdir. Ve bundan asla geri adım atmayacağız. Sizin çatışmacı siyasetine karşı biz diyalog ve müzakereyi, demokratik çözümü her zaman ve her zeminde savunarak iktidarınızı rahatsız etmeye devam edeceğiz. Buradan tüm topluma, demokratik kamuoyuna, demokrasi güçlerine, sivil toplum örgütlerine, tüm vicdanlı insanlara seslenmek istiyorum. Bu ülkeyi yoksullaştıran, soframızdaki ekmeğe göz diken, kamuyu yolsuzluk çukuruna sokan bu adaletsiz ve vicdansız iktidar düzeninden kurtulmanın yolu, kendi iktidarları için başlattıkları savaşa karşı en güçlü şekilde karşı çıkmaktan geçer. Gelin hep birlikte savaş politikalarına da, talan düzenine de birlikte karşı çıkalım. Dur diyelim! Savaşsız, sömürüsüz, ortak ve eşit geleceğimiz için, demokrasi için, adalet için, ekmeğimiz ve alın terimiz için savaş karşıtı ittifakı hep birlikte büyütelim.  Şimdi tam da bunun zamanıdır.
 
MUHALEFETİN İKTİDARIN ÖMRÜNÜ UZATACAK POLİTİKALARI
 
İktidarın çatışmacı-yayılmacı politikalarına karşı ses çıkarmayan siyasal muhalefetin de bu tutumunu gözden geçirmesi ve iktidarın ömrünü uzatacak politikalara hizmet etmekten kaçınması gerekir. Halkın beklentisi budur. Eğer ortak geleceği konuşmak istiyorsanız, savaş politikalarına karşı durmanız, barışın yanında yer almanız gerekir. Büyük bir ekonomik yıkım yaşayan bu halk, ne yeni bir savaşın ağır maliyetini, ne de bu iktidarın talan ve hukuksuzluklarını daha fazla kaldırabilecek durumdadır. Bu gerçeği herkesin iyi görmesi, net, ilkeli ve cesur olması gerekir. 
 
ÇATIŞMA SÜRECİNDE TÜRKİYE HALKI YOKSULLAŞTI
 
Çatışmalı sürecin tırmandığı her dönem Türkiye halkları daha fazla yoksullaştı. Bakın rakamlar açık ortadadır! Bu yıl toplanacak toplam vergi tutarı tam 1 trilyon 450 milyar TL’dir. Bu vergilerin çatışmalara, faize ve ranta harcanacağı da gün gibi ortadadır. Geçmiş deneyimler bunu göstermektedir. 2015’ten bu yana savaş bütçesi tam olarak 6 kat artmış durumdadır. 2013-2015 çözüm süreci döneminde savunmaya ayrılan tutar; 40 ile 50 milyar lira arasındayken, 2022 yılında bu rakam 280 ila 290 milyar TL’dir. Bugüne değin savaşın tırmandığı her dönem milli gelir de sürekli düşmüş durumdadır. Türkiye bugün dünya milli gelir sıralamasında 23’üncüdür. Dikkatinizi çekerim Türkiye’nin 16. sırada yer aldığı tek dönem ise barış ve  müzakere süreçlerinin yürütüldüğü 2013-2015 yıllarıdır. Bu rakamların bize söylediği şudur: Atılan her mermi, atılan her bomba, milli gelirin, soframızdaki ekmeğin, cebimizdeki paranın daha da küçülmesi demektir. İşsizliğin, açlığın, sefaletin daha fazla büyümesi demektir.
 
İKTİDAR SAVAŞI VERGİLERİNİZLE SÜRDÜRÜYOR
 
Kürtler kazanmasın diye yürütülen düşmanlık politikasının Türkiye toplumuna işte maliyeti budur! Bakın İpsos’un yaptığı son bir araştırma var: Her 100 kişiden 83’ünün alım gücü düşmüştür. Her 10 kişiden 4’ü ailesinin maddi desteğine muhtaç hale gelmiştir. Bu iktidar tarafından getirilmiştir! Yine TÜİK’in çarpıttığı rakamlara göre bile, her 3 çocuktan 1’i yoksuldur. Milyonlarca çocuk beslenme, sağlık, eğitim gibi temel haklardan mahrumdur. Öğrenciler barınamıyor, beslenemiyor, hastalar ilaç alamıyor, çiftçiler tarlasını ekemiyor,  işçiler evine ekmek götüremiyor, memurlar ayın ortasını dahi getiremiyor, Çocuklar aç yatıyor, bebekler mama yiyemiyor, Borç batağında ve işsiz olan gençlerin hepsi yurtdışına gitmek istiyor. Türkiye halkının şu gerçeği net olarak görmesi gerekir. Sizin tercihiniz olmayan bir savaşı, bu iktidar kendi bekası için yine sizin vergilerinizle sürdürmektedir. 
 
HALK AŞ-İŞ İSTİYOR
 
Elbette ki bir gerçeklik daha var.  Bakın! Halk aş-iş istiyor, iktidar sınır ötesi operasyon başlattık diye cevap veriyor. Gençler bugün işsiz, umutsuz, iktidar 2053 vizyonunu bekleyin diyor. Emekliler insanca yaşam istiyor, iktidar ülkeyi kimse bölemez diyor. Üretici, çiftçi perişan, gıda krizi kapıda, iktidar Irak'ı Suriye'yi kurtaracağız diyor. Enflasyon dozer gibi herkesi eziyor, iktidar, ekonomide en güçlü dönemdeyiz diyor. Ekonomiyi yolsuzluk ve rant kuşatmasına alan iktidarın Maliye Bakanı da ‘Gerekirse gemileri karadan yürütürüz’ dedi, bunu dün şaşırarak izledik. Bunlar yürütme konusunda gayet ustalar. Neleri yürüttüklerini de hepimiz çok iyi biliyoruz. Bunlar halkın vergilerini yürütüyorlar. Uluslararası Şeffaflık Derneği’nin yolsuzluk araştırması raporuna göre toplumun yüzde 74’ü yolsuzlukların arttığını söylemektedir. Her 3 kişiden 2’si önümüzdeki 2 yılda yolsuzluğun daha da artacağı kanaatindedir. İşte, toplumdaki bu yolsuzluk algısını, beka ve savaş algısıyla yıkmak istiyorlar. Bütün çabaları bunun içindir.  
 
HALKIN AÇLIKLA OLAN SAVAŞI BÜYÜTÜYOR
 
Medyada her gün “milyonluk ihaleler AKP’linin yakınına gitti” başlıklı bir haberi görmek mümkündür. İşte yürüttükleri gemi tam da budur, ihale gemileridir. Çifter maaşlardır, örtülü ödenek vurgunlarıdır. Halk ise ucuz, bayat ekmek kuyruğuna mahkûm edilmektedir. Ekmek kuyruklarının sebebi; halkın cebinden çalınan paraların ranta ve savaş aktarılmasıdır. Sınır ötesinde tankları yürütürken, sınır içinde de rant gemisini yürütmeye devam ediyorlar. Yapılan son araştırmalarda 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 6 bin 170 liraya yükselmiştir. Sınırların ötesindeki savaş, sınırın içindeki açlık sınırını ve halkın açlıkla olan savaşını büyütmektedir. Tüm bu tablonun mimarı suç ekonomisi inşa eden, yandaş ekonomisini finanse eden ve savaş ekonomisiyle servet kazanan AKP-MHP iktidarıdır! Bakın emekliler günlerdir bayram ikramiyelerine insan onuruna yaraşır bir zam bekliyordu. İktidar, milyonlarca emeklinin bu insani talebini bir kez daha görmezden geldi, yok saydı. Çünkü emekliye gitmesi gereken kaynakları başka yerlere, 5’li çetelerine aktarıyorlar. 
 
SEFALET TÜRKİYE’Sİ YARATTILAR
 
Evlere şekerin, lokumun, çocuklara bayramlığın alınamadığı, emeklilerin torunlarına bayram harçlığı veremediği, ulaşım zamları nedeniyle insanların bir birini ziyarete dahi gidemediği bir sefalet Türkiye’si yarattılar. Halkın bayramını zehir ettiler. Yazıklar olsun size diyoruz!  Bir de dün kabine toplantısında çıkmış, AKP Genel Başkanı, ‘2023, emeklerin karşılığını alma, hasadı yapma vaktidir’ diyor. Evet, ektiğinizi biçeceksiniz! Yaptığınız zulmün, hukuksuzlukların hasadını bir bir toplağınızı çok iyi biliyoruz! Halk sandıkta iki yakanıza yapışacak ve tarihin en büyük hesabını soracaktır! Bu tablo tabi ki kaderimiz değildir. Türkiye halklarının mahkum olduğu bir kader asla değildir. Ne yoksulluğa, ne de yoksulluğun temel sebebi olan savaş ve rant politikalarına mecbur da değiliz. Bu ülkede onurlu ve insanca bir yaşam sürmek elbette mümkündür. Bunun yolu da sömürüye ve adaletsizliğe karşı ortak mücadeleden geçer. 
 
BİRLEŞEREK BÜYÜRÜZ, BİRLEŞECEK KAZANIRIZ
 
Newroz’daki büyük halk iradesiyle, 1 Mayıs’ın direniş ruhunu birleştirerek, adalet mücadelesiyle, ekmek mücadelesini buluşturarak bu savaşı ve ekonomik yıkımı durdurabiliriz. O yüzden alanlarda, fabrikalarda, yaşamın her alanında emek, demokrasi ve adalet mücadelesini büyütmek hepimizin öncelikli gündemi olmak zorundadır. Birleşerek büyürüz, birleşecek kazanırız! Bunu hiç kimse aklından çıkarmasın. Değerli emekçi halkımız, hepinizi bildiği gibi önümüzdeki Pazar 1 Mayıs’tır. 
 
BİRLİKTE DEĞİŞTİRECEĞİZ
 
İşçiler, emekçiler, bu 1 Mayıs’ta sömürüye, eşitsizliğe ve adaletsizliğe, hayat pahalılığına, işsizliğe, güvencesiz çalışmaya, yoksullaştıran savaş politikalarına karşı ‘bu düzen böyle gitmez birlikte değiştireceğiz’ diyerek alanları doldurmaya hazırlanmaktadır. Biz de HDP olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da yine 1 Mayıs meydanlarında olacağız. Tıpkı 8 Mart mitingleri gibi, tıpkı halen konuşulan ve ülkenin dört bir yanında milyonların katıldığı Newroz’lar gibi, 1 Mayıs’ın da kitlesel geçmesi için alanlarda olacağız. Bu 1 Mayıs aynı zamanda demokrasi güçlerinin bir araya geleceği ve AKP-MHP iktidarına karşı omuz omuza mücadeleyi en fazla büyüteceği bir gün olacaktır. Bu ülkenin yoksulları, ezilenleri, emekçileri dayanışarak, birleşerek cesaret ve umut biriktiriyorlar. İşte bu cesaret ve umut karşısında duramayacaklarını bir kez daha belirtmek istiyorum. 
 
HERKESİ, 1 MAYIS MEYDANLARINA DAVET EDİYORUZ
 
Bizler bir araya gelerek, ortak mücadelede buluşarak değiştireceğimize inanıyoruz. Buna tüm halklarımızın da inanmasını istiyoruz. Demokrasi ittifakı derken tam da bunu kastediyoruz. Meydanların kardeşliğinden, sokakların özgürlüğünden söz ediyoruz. İktidarı değiştirmenin bir yolu seçim sandığı ise bir yolu da 8 Mart, Newroz ve 1 Mayıs meydanlarından geçmektedir. Tüm emekçileri, yoksulları ezilenleri kısacası hakkını arayan herkesi, 1 Mayıs meydanlarını doldurmaya bir kez daha davet ediyoruz. Orada herkes olmalıdır çünkü orada herkese yer vardır. Yaşasın 1 Mayıs, Biji Yek Gulan! diyoruz. 
 
HDP’NİN SAVUNMASI
 
Son olarak, bildiğiniz üzere partimize açılan kapatma davasında esasa ilişkin savunmamızı geçen hafta hukukçu arkadaşlarımız Anayasa Mahkemesi’ne sundu. Demokrasinin güçlendirilmesi, tarihsel ve güncel sorunların şiddet dışı yöntemlerle, diyalog ve müzakere yoluyla, demokratik siyaset eliyle çözülebilmesi için HDP’nin önemi, rolü ve çabasını detaylı olarak anlattık. Savunmamız; sadece HDP’nin savunması olarak algılanmamalıdır. Savunmamız aynı zamanda demokrasinin, kadın özgürlük mücadelesinin, ötekileştirilen tüm kesimlerin, ekolojinin, toplumsal barışın, açlığa ve sefalete sürüklenen halkın, gençlerin, çocukların kısaca tüm Türkiye halklarının savunmasıdır. 
 
HDP’Yİ SAVUNMAK, ADALETİ SAVUNMAKTIR
 
HDP’yi savunmak kendimizi savunmaktır, kendi hikâyemizi, kendi sözümüzü, emeğimizi ve geleceğimizi savunmaktır. Bizim durduğumuz yer; halkımızın yıllardır başını eğmeden cesurca verdiği mücadelenin yanıdır. Farklı seslerle, renklerle ve kimliklerle bir arada oluşumuzdur. Bizim durduğumuz yer kadınların yanıdır, gençlerin yanıdır, Newroz alanlarından barış ve özgürlük diyen milyonlarla omuz omuza olmaktır. Bizler, faşizmin saldırılarına karşı bu ülkenin demokratik geleceğini inşa etmek için ilerlemeye kesintisiz olarak devam edeceğimizi bir kez daha ifade etmek isterim. HDP’yi savunmak derken tam da kastettiğimiz budur, adaleti ve hukuku savunmaktır, ortak dayanışmayı büyütmektir. Emek için, özgürlük için, eşitlik için, adalet için, demokrasi için, onurlu bir yaşam için bu yolu birlikte yürütmek zorunluluğuna hepimiz sahibiz. 
 
HALKLAŞAN BİR PARTİYİ ENGELLEYEMEZSİNİZ
 
Adıyaman’ın Kömür ilçesinde mermer ocağına karşı direnen bir anne var. 70 yaşındaki İsê Arslan der ki; ‘Sonunda başımız gitse de, onlar doğamızdan gidene kadar direneceğim.’ İşte kılavuzumuz budur. İsê anneye de buradan kucak dolusu sevgilerimi gönderiyor, direnişini selamlıyorum. Ve bir kez daha ve hiç tereddüt etmeden söylüyoruz ki, HDP bu  topraklarda kök salmış halklarımızın partisidir. Halklaşan bir partiyi engelleyemezsiniz, bu coğrafya halklarının demokrasi, adalet ve eşitlik yürüyüşünü durduramazsınız. Halklar tarihle olan randevularını kaçırmaz! Halklar bahçesi olan partimiz HDP de yaşanan bu tarihi süreçte, tarihe ve ezilen, sömürülen, direnen, barış talebi görmezlikten gelinen, hayatı kıskaca alınan tüm halklar ile beraber bu randevusuna geç kalmayacaktır. Türkiye halkları ve toplumu bunu iyi bilmelidir. Rolünü en güçlü şekilde oynayamaya devam edecektir. Bir su misali, mutlaka mecrasında akacak ve kaynağa ulaşacaktır. Hepimizin yolu açık olsun. Aynı zamanda önümüzdeki haftaki Mübarek Ramazan Bayramınızı da kutluyor, barış, huzur ve adalete vesile olmasını yürekten temenni ediyorum.”
 

Diğer başlıklar

26/04/2022
17:13 Minbic’te saldırılara karşı çadır eylemi başlatıldı
16:54 İHD’den cezaevi raporu: Bağımsız denetim yapılmalı
16:19 Ordulular siyanürlü altın madenine karşı Ankara'ya yürüyor
16:14 Adalet Nöbeti’nde ‘faşist iktidara karşı birlik' çağrısı
16:08 415 isimden Öcalan’a özgürlük bildirisi
16:05 İntihar ettiği iddia edilen kadın katledilmiş
15:48 Kürt gençleri Bern'de KDP’yi protesto etti
15:22 Gezi davası kararına tepki: Geziyi savunduk, savunuyoruz ve savunacağız
15:18 Aydeniz: Cezaevleri ölüm evlerine dönüştü
14:58 Kadınlar: Fatma’nın gerçek katili kadın düşmanı politikalardır
14:40 Adalet Nöbeti’nde alkışlı protesto
14:30 ‘Hekimler 1 Mayıs'ta meydanlarda olacak’
14:28 Tutukluların talepleri için Ankara’ya yürüyenler yeniden gözaltına alındı
14:20 Kılıçdaroğlu'ndan Gezi Davası tepkisi: Çok öfkeliyim
14:02 NKP: Çernobil failleri Akkuyu’da
14:01 Sağlıkçılara saldırıda bir tutuklama
14:00 İstanbul Sözleşmesi duruşmasına çağrı: Kadınlar kazanacak
13:43 ‘Ebelerin meslekleri tamamen yok sayılmıştır”
13:41 Erdoğan ile Putin telefonda görüştü
13:36 ‘1 Mayıs savaşa karşı mücadelenin büyütüldüğü alanlar olmalı’
13:34 DİSK’ten 1 Mayıs çağrısı
13:23 Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
13:07 Şenyaşar ailesinin Adalet Nöbeti 414'üncü gününe girdi
13:02 Yenilik Partisi Başkanına Öcalan eleştirisi yapan yurttaş gözaltına alındı
12:54 Kobanê Davası: Mahkeme heyetinin tavrı Islahat Fermanı’ndan farklı değil
12:44 Buldan: İktidar Ortadoğu’ya savaş ihraç ediyor
12:23 Beştaş’a açılan davanın düşürülmesi talebi reddedildi
11:43 AİHM kararına rağmen Uca’nın davası devam edecek
11:09 Maraş’ta bir çocuk katledildi
11:03 Tutuklulardan AKP-KDP saldırılarına karşı çağrı: Harekete geçme zamanı
11:01 Sınır ötesi operasyona tepki: 4 korucu silah bıraktı
10:57 İslahiye'deki açlık grevi 21'inci gününde
10:32 Qerejdax’da açan gelincik doğal bir sergiye dönüştü
10:19 Açıklama ve yürüyüşe katılan öğrencilerin bursu kesildi
10:13 Sokakta darp edilen iki kardeşe polise mukavemetten suçlama
09:39 Remzi Kartal: Bu savaşta sonuç alamayacaklar
09:37 Mehmet Öcalan: Barzani ailesinin yürüttüğü siyaset Kürtlere kaybettiriyor
09:11 Ege’de onlarca yeni maden ve JES’e olur verildi
09:11 Başında 2 şarapnel parçası olan ağır hasta tutuklu tahliye edilmiyor
09:09 HDK Eşsözcüsü Demir: Newroz kitleselliği 1 Mayıs’a akacak
09:08 Limak hastane inşaatını durdurdu: İhale bedelini yükseltme talebi
09:08 Hukuk örgütleri: Şenyaşar ailesinin talepleri karşılansın
09:06 Diyarbakırlılar: İşbirliği yapanlar Kürt değildir
09:03 'Kürtlerin kazanımları Türkiye'de travma yaratıyor'
09:02 Sanayi ile birlikte açık bir cezaevine dönüştürülen köy!
09:01 Sınır hattından Barzani ailesine 'ihanetten vazgeç' çağrısı
09:01 ‘Tutuklular ölümle karşı karşıya, halk ses çıkarmalı’
09:00 26 NİSAN 2022 GÜNDEMİ
08:50 ‘Bu hukuksuzluğa karşı sesimizi yükseltiyoruz’
25/04/2022
23:59 Almanya: Gezi kararı, demokrasi kültürüne yönelik savaş ilanıdır
23:55 Minbic’e SİHA saldırısı
22:48 AP’den Gezi davası kararına tepki
22:28 Dündar: Saldırılar ile Kürtlerin birliği hedef alınıyor
21:58 TMMOB: Gezi davası kararı utanç vesikası olarak kalacak
21:13 Siverek'te iş cinayeti
20:40 Gezi Davası kararı ardından adliye önünde ‘Adalet Nöbeti’ başlatıldı
20:33 Gezi davası kararı protesto edildi
20:17 Irak ordusundan Şengal'e askeri sevkiyat
20:09 Kadınlar Adalet Sofrası’nda: Adalet sağlansın
19:58 Korona tablosu: 15 vefat, 2 bin 604 yeni vaka
19:39 Diyarbakır'da ilkokula AKP flamaları asıldı
18:48 Gezi Davası’nda Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
18:41 Boğaziçi Üniversitesi’nde 1 Mayıs standına müdahale
18:39 Giresun’da 1 Mayıs’a davet
18:28 Mardin'de 1 Mayıs çağrısı: Askeri operasyonlar durdurulmalı
18:08 Kuzey Kıbrıs’ta yeni hükümet kuruldu
18:02 ‘Ülkeyi nükleer çöplüğe dönüştürmeye kimsenin hakkı yok’
17:46 Kobanê Davası’nda savcı, tanık hakkında soruşturma yürütüyor
17:29 Fatsalılar siyanürlü altın madenine karşı Ankara'ya gidiyor
17:22 Kılavuz: 12 gün boyunca gözaltındakilere itirafçılık dayatıldı
17:16 Minbic’teki siyasi partiler saldırıları kınadı
17:02 Newala Qesaba’nın yapılaşmaya açılması protesto edildi
16:49 Sınır hattında bulunan Yüksekova’ya 80 cenaze getirildi
16:43 HDP’ye saldıran Sütçü’nün iddianamesi kabul edildi
16:38 Oluç: 90’lı yıllardaki çatışmacı konsept devam ediyor
16:38 ‘Çocukların sorunları için Üçüncü Yol inşa etmek mümkün’
16:30 Avukatı darp eden polis görevinin başında
16:10 Bursa'da uçak kazası: İki pilot yaşamını yitirdi
16:07 Urfa'da çöp protestosu
16:06 Karakolda ölüme neden olan polis tahliye edildi
16:02 HAK-PAR'dan istifa eden 60 kişi HDP'ye geçti
15:57 Adalet Nöbeti'nden AKP-KDP işbirliğine tepki
15:38 Gezi Davası’nda üye hakim AKP’nin aday adayı çıktı
15:34 Kürtçe şarkı söyleyen yurttaş darp edilerek gözaltına alındı
15:01 ‘Erkeğe cesaret veren devlettir’
14:46 Mersin’de 1 Mayıs’a çağrı
14:24 TAJÊ: Şengal’in kazanımları kırmızı çizgimizdir
14:18 Batman’da emekçiler 1 Mayıs’ta alanlara çıkacak
14:09 Demirtaş’a verilen hapis cezası bozuldu
13:47 Şenyaşar ailesi: Devlet organize katliamı kabul etti
13:44 Sınır ötesinde 8 günlük bilanço
13:40 Altürk'ü katleden Metin Şengil tutuklandı
13:25 Qereçox’ta DAİŞ saldırısı
13:23 Kobanê Davası’nda tanık olduğunu öğrendi: İfade bana ait değil
13:08 Tutukluların talepleri için Ankara’ya yürüyenler gözaltına alındı
13:03 Gezi Davası’nda karar aşaması
12:42 Tanrıkulu’ya 'Ermeni Soykırımı' soruşturması
12:40 Kobanê Davası'nda avukatlara SEGBİS yasağı!
12:13 ‘Irak’ın savunulması Şengal’in savunulmasından geçiyor’
12:00 Diyarbakır’dan 1 Mayıs çağrısı: Savaşa karşı dayanışmayı büyütelim
11:02 Hesen Koçer: Türkiye Osmanlı Devleti’ni geri getirme arayışında
10:48 Katliam tanık ifadelerinde: Kimse canlı çıkmayacak!
10:39 Dêrin Pêşmergeleri: Saldırılara karşı duracağız
10:37 Nûrî Mehmûd: Türkiye’nin yaptığını KDP de yapıyor
10:15 Gazeteci Altan: Zap’ta dördüncü yenilgi yolda
09:53 Sağlık çalışanlarına polis silahıyla saldırı
09:17 TAJÊ üyesi Haco: Şengal’in çözümü Özerk Yönetim’dir
09:16 Yazar Işık: Petrol hesapları Kürt’e kan ve ölüm kusuyor
09:15 Sağlıkçılar 1 Mayıs'ta alanlarda olacak
09:14 Şenyaşar ailesinin avukatı: AYM’ye başvuracağız
09:14 Emine Şenyaşar: Ailemi öldürenler 4 kişi değildi
09:12 Timoq'ta işkence, ev hapsi, doğa talanı
09:11 Taliban'ın kaçırdığı kadınlar tapu karşılığında serbest bırakıldı
09:09 AYM Kürtçe isimdeki 'w' yasağında ihlal bulmadı
09:08 Tümüklü: Savaşa karşı esaslı bir duruş göstermeli
09:07 Cezaevlerinde Adalet Bakanlığı değil idare karar veriyor!
09:05 Zirai don yaşayan kayısı üreticileri destek bekliyor
09:04 Öztürk: İşgali başlatanlar da ortak olanlar da kaybedecek
09:03 Gülay Toksöz: Ekonomi politikaları kadına istihdam yaratmıyor
09:00 25 NİSAN 2022 GÜNDEMİ
08:30 Tar: Yeni Osmanlıcılık bir ailenin desteğiyle sağlanmaz!
24/04/2022
23:55 Sınır ötesinde kimyasal silah saldırısı
23:38 HDP’li Dündar: İktidar operasyonlarla ömrünü uzatmak istiyor
22:39 Fransa'da seçimin kazanını Macron oldu
22:03 Süleymaniye’de saldırılara karşı kitlesel yürüyüş
21:55 Başika’da Türk askeri üssüne füzeli saldırı
21:14 Ahmet Türk’ten Kürt partilerine KDP çağrısı: İşbirliğine karşı çıkılmalı
20:31 Sinop’ta nükleer santrale karşı eylem
20:12 Taksim’de 2 Kürt gencine polis şiddeti
20:05 ‘Saldırılarla soykırım diri tutulmak isteniyor’
19:43 Koronadan 15 yeni vefat tespiti
19:17 Girê Spî ve Şera’ya saldırılar
19:01 Savcı itiraz etti, serbest bırakılanlar gözaltına alındı!
18:44 Sevag Balıkçı’nın babası Garbis Balıkçı yaşamını yitirdi
18:23 Çiçek: Her yeri direniş mekanına çevirmeliyiz
17:55 Amedspor’dan Play Off yolunda önemli galibiyet
16:57 Türkiye ve KDP'nin planına karşı Irak Hükümeti'ne uyarı: Direniriz!
16:12 EnerjiSa işçilerinden boykot çağrısı
16:06 Aydın’dan operasyon tepkisi: AKP iktidarını uzatmak için savaşa başvurdu
15:54 Saldırılara karşı kitlesel açıklama: KDP serveti için operasyonlara ortak oldu
15:37 ‘İmralı’daki tecridin mevzuatta karşılığı yok’
15:00 KDP’den Irak’a ‘Şengal Anlaşması’ baskısı
14:16 ‘Devlet Ermenileri imha etmekle kalmadı, izlerini de sildi’
14:04 HDK: Ulus-devlet projesi için yapılan soykırımla yüzleşilmeli
14:03 Sancar: Karanlık gelecekten kurtuluş Demokrasi İttifakı’nda
13:59 ATO: Pandemi bakım ücretini kim ödeyecek?
13:41 Eyn Îsa’ya SİHA saldırısı
12:55 Nijerya’da kaçak rafineride patlama: En az 100 ölü
12:28 Süryaniler paskalya bayramını kutladı
12:23 Şenyaşar davası: AKP’li Yıldız’ın ağabeyi valiyi tanık gösterdi