ANKARA - Gezi Davası’ndaki hukuksuzluğa karşı başlatılan Adalet Nöbeti’nde konuşan TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, “Tüm arkadaşlarımız özgürlüklerine kavuşuncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz” dedi.

 

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve bağlı odaların, Gezi Davası’ndaki hukuksuzluğa karşı başlattığı Adalet Nöbeti 42’nci gününde sürüyor. Nöbetin 40 ve 41’inci gününde yapılan ziyaretlere dair Mimarlar Odası Ankara Şubesi bilgi notu paylaştı. Nöbetin 40’ıncı gününde Tüketici Hakları Derneği (THD), 41’inci gününde ise Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası’nın devraldığı belirtilerek, yapılan ziyaretlere ilişkin bilgi verildi. THD Genel Başkanı Turhan Çakar ve THD Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Aydın, “Güncel Tüketici Sorunları ve Tüketici Hakları” konulu sunum yaptı. THD Genel Başkan Yardımcısı ve Genel Başkan Vekili Ergün Kılıç ise, kentsel yıkım, talan ve özelleştirmelerin tüketici haklarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. 

 

TMMOB TAM KADRO NÖBETTE

 

TMMOB Yönetim Kurulu, genel kurul ve seçimlerinin sonrasında yaptığı ilk toplantının ardından nöbete ziyaret etti. Ziyarette konuşan TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz “Adalet nöbetini tüm illere yaymaya çalıştık. Türkiye genelinde kent meydanlarında basın açıklamaları yaptık. Çünkü bu utanç vesikası karar, mahkeme salonunda aramızdan kopartılan cezaevlerine atılan 3 arkadaşımıza değil, tüm mühendislere, mimarlara ve yüreği eşitlikten ve özgürlükten atan tüm vatandaşlarına karşı alınmış bir gözdağı kararıdır.  Onlar ısrarla, ‘Bizim gibi düşünmeyenlere bizim gibi yaşamayanlara biz söz hakkı vermeyiz. Biz Anayasa hak hukuk adalet tanımayız’  diyor. TMMOB’ta görevde bulundukları için Gezi Davası’ndan ceza alan insanlar, anayasal görevlerini yapmışlardır” dedi.

 

YARGIÇLARA ÇAĞRI

 

Gezi Davası’nda ceza alanların TMMOB Kanunu’nun kendilerine verdikleri görevleri yerlerine getirdiğini dile getiren Koramaz, “Mahkeme kararlarına uymayan suç işleyen yöneticilere karşı tepkilerini ortaya koymuşlardır.  Demokratik bir ülkede Anayasa’nın kendilerine verdiği göreve yerine getirenler değil, görevlerini yerine getirmeyenler ve hukuku tanımayanlar cezalandırılır. Ama ne yazık ki bizim ülkemizde yargı da siyasi iktidarın bir maşası haline geldi. Yargıyı kendi siyasi emellerine alet eden siyasi yöneticilere değil, yargıçlara da sesleniyoruz. ‘Görevinizi evrensel hukuk kurallarına göre yapın, siyasi iktidarın dayatmalarına göre karar vermeyin. Bu ülkede hakkı hukuku hakim kılın yeter artık ‘diyoruz ülkeye verdiğiniz zarar yeter artık, arkadaşlarımızı bir an önce serbest bırakın. Bu karar TMMOB’a da bir gözdağı kararıdır. Biz hiçbir zaman yasaklamalardan ve tutuklamalardan ne korktuk ne yıldık. Bugün kadar yaptığımız gibi bundan sonra anayasanın ve yasaların bize verdiği görev ve sorumluluk çerçevesinde devam edeceğiz. Bu ülkenin tüm varlıklarına, kentlerine, kıyılarına madenlerine, yeraltı ve yerüstü zenginliklerine sahip çıkmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

 

‘MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ’

 

Yönetim Kurulu üyeleri Mücella Yapıcı’nın aralarında bulunmamasından duydukları üzüntüyü dile getiren Koramaz, “Çalışma dönemimiz boyunca, yönetim kurulu üyemiz Mücella Yapıcı’nın ve Gezi davasında tutuklanan tüm arkadaşlarımızın özgürlüklerine kavuşması amacıyla Gezi’nin eşitlikçi özgürlükçü değerlerinin savunulması ve kamucu anlayışının geliştirilmesi yönetim kurulumuzun öncelikli gündemi olacaktır. Tüm arkadaşlarımız özgürlüklerine kavuşuncaya kadar mücadelemize devam edeceğiz. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” dedi.

 

Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Adalet Nöbetlerine bütün kentlerde devam ettiklerini, Ankara, İstanbul, İzmir’de sürekli ve dönüşümlü olarak adalet nöbetlerini sürdürdüklerini dile getirdi.

 

KADINLARDAN DAYANIŞMA ZİYARETİ

 

Ankara Kadın Dayanışma Komiteleri de nöbette dayanışma ziyaretinde bulundu. Mücadele ve dayanışma mesajının iletildiği ziyarette, Mücella Yapıcı'ya yazılan mektup okundu. Mektupta "Cezaevine giderken sözlerin hep aklımızda... Tıpkı senin mücadelenle duyduğun onur gibi bizler de seninle gurur duyuyoruz. Sahip çıktığın mücadeleyi büyütmeye ve örgütlemeye çalışan emekçi, direnen kadınlar olarak sana söz veriyoruz" ifadelerine yer verildi.