İSTANBUL – PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın barışın aktörü olduğunu belirten HDK Eşsözcüsü Cengiz Çiçek, Gemlik Yürüyüşü’nde ortaya çıkan fotoğrafın devleti korkuttuğunu söyledi.  

 

İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit koşullarında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan bir yılı aşkın süredir haber alınmaması üzerine harekete geçen 6 kurum ve siyasi parti, 12 Haziran’da “Tecrit siyasetine karşı özgürlüğü savunmak için Gemlik’e yürüyoruz” şiarıyla Gemlik Yürüyüşü gerçekleştirdi. Başta Diyarbakır ve İstanbul olmak üzere birçok kentten Bursa’nın Gemlik ilçesine doğru tüm baskılara rağmen yürüyüş düzenlendi. 

 

Yürüyüşü düzenleyen kurumlardan biri olan Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Cengiz Çiçek, Gemlik Yürüyüşü’nün sonuçları ve açığa çıkan mesajlara dair değerlendirmelerde bulundu.

KÜRT KARŞITLIĞI 

 

Çiçek, Öcalan üzerinde yürütülen ağır tecrit politikalarının devletin, Kürtlere karşı uyguladığı ret ve inkar politikalarıyla yakından bağlantılı olduğunu belirtti. Türkiye’de iktidarın, Kürtlere karşı uyguladığı politikalardan ve derinleştirdiği tecrit siyasetinden sadece muhalefetin değil, herkesin zarar gördüğünü aktaran Çiçek, muhalefetin kazanımlarının elinden alınmasının temel nedenini de yine tecridin tüm alanlara yayılması olarak açıkladı. 

 

'GEMLİK BARIŞ HAREKATIYDI'

 

Çiçek, Gemlik Yürüyüşü’nü örgütlerken bu gerçeklikle hareket ettiklerini ifade etti. Çiçek, yürüyüşün önemini şöyle aktardı: “Savaş siyasetine karşı barış siyaseti geliştirilmelidir. Öcalan, barış siyasetinin yegane aktörüdür. En reel politik çözümleri, toplumsal barış çözümleri ve demokratik çözümler zemini için kafa yoran, emek veren ve bunun için İmralı’yı direniş adası haline getiren ve bunu Türkiye halklarına öneren Öcalan gerçekliğiyle karşı karşıyayız. Bizler açısından tecridin kırılması Kürtlerin statü ve özgürlük mücadelesinin önünün açılması aynı zamanda Kürtlerle birlikte Türkiye’nin demokrasi ve özgürlük mücadelesinin nefes alması demektir.  Bu savaş bütün coğrafyayı teslim almayı amaçlıyor. AKP ve MHP rejiminin elinde sadece Kürtlere karşı savaşı kaldı. Bundan kaynaklı bizler hem savaşa, hem de tecride dur demek istiyoruz. Bunun için aslında Gemlik Yürüyüşü savaştan yana olanlara karşı bir barış hareketidir.”

 

VERİLEN MESAJ NEYDİ? 

 

Çiçek, son yıllarda devletin Kürtlerin kazanımlarını tasfiye etmek için savaş ve işgal girişimlerine başvurduğunu, bundan kaynaklı Öcalan’a karşı yoğun bir tecrit politikasını hayata geçirildiğini söyledi. Devletin bu politikalar karşısında yapılan Gemlik Yürüyüşü ile devlet aklına ağır mesaj verildiğine dikkat çeken Çiçek, yürüyüşe dair şunları söyledi: “Kürtler, ‘İstediğiniz kadar gerçeklikleri örtbas etmeye çalışın, istediğiniz kadar inkar etmeye çalışın bizim bir hakikatimiz var Öcalan Kürt halkının önderidir. Aynı zamanda Sayın Öcalan’a yaklaşım Kürt halkına yaklaşımdır. Tecrit savaştır, işgaldir. Bu politikalara geçit vermeyeceğiz’ mesajını verdi. ”

 

DEVLETİN KORKUSU: İMRALI

 

HDK bünyesinde yer alan sosyalist devrimci hareketlerin tecridin kalkmasını Türkiye’nin demokratikleşmesinde “ mihenk taşı” olarak gördüğünü sözlerine ekleyen Çiçek, bunun için başta Kürtler olmak üzere tüm devrimci hareketlerin bedel ödediğini vurguladı. Yürüyüşün önceki dönemlerden daha çok kitlesel olduğunu ve içinde büyük bir isyan barındırdığını ifade eden Çiçek, eylemlerde ortaya çıkan büyük fotoğrafın devleti derinden korkuttuğunu belirtti. 

 

'ÜÇÜNCÜ YOL' YÜRÜYÜŞÜ

 

HDK’nin Gemlik Yürüyüşü’nün temel gerekçelerinden birinin de Öcalan’ın tüm sorunların çözümü için ortaya koyduğu “Üçüncü Yol” okuması olduğunun altını çizen Çiçek, “Gemlik Yürüyüşü aslında bir ‘Üçüncü yol’ yürüyüşüdür. ‘Gerçeğin dili ve eylemi’ derken kastettiğimiz tam olarak budur” şeklinde ifade etti.  

 

MUHALEFETE UYARI

 

İmralı’da hukukun 24 yıldır askıya alındığını ve büyük bir karadeliğe dönüştüğünü ifade eden Çiçek, muhalefetin tutumunu sert bir şekilde eleştirerek “Siz oradaki hukuksuzluğa itiraz etmediğiniz sürece AKP’nin faşist ve soykırımcı politikalarına da göğüs geremezsiniz. AKP’ye karşı yaptığınız mücadele salt bir iktidar değişiminin ötesine gitmez. Hukuk dışı zemin sadece iktidarı değil sizi de, toplumu da çürütür” uyarılarında bulundu.

 

Öcalan için yapılan eylemleri “Toplumsal hakikat” olarak yorumlayan Çiçek, bu hakikatin herkes tarafından görülmesi gerektiğini vurguladı. Öcalan ile görüşmelerin sağlanması amacıyla 775 avukatın yaptığı resmi başvuruya işaret eden Çiçek “775 avukatın yaptığı başvuru iktidar ve muhalefet tarafından görmezden geliniyor. Gemlik Yürüyüşü yasayı ve hukuku askıya alan yaklaşıma karşı bir itirazdır” dedi.

 

'HALKLAR CESURCA SAHİPLENDİ'

 

Çiçek, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Gemlik Yürüyüşü ile halk kendi gündemini belirledi. Onca yalan, talan ve gasp siyasetine karşı halklar olması gerektiği yerde durdu. Aslında bu bizim için çok ciddi bir kazanımdır. AKP’nin son yıllarda ‘Çöktürme Planı’yla beraber uyguladıklarına bakın.  Baskı rejiminin içinde bu kadar soluksuz yönelimlerin, her gün siyasi soykırım saldırılarının olduğu bir dönemde halklar hala kendi değerlerine son derece cesur bir şekilde sahip çıkıyorsa Türkiye’deki toplumsal muhalefet, başta da biz HDK bu gerçeği görmek zorunda. Biz bu hareketliliği, bu ifadeyi daha fazla toplumsallaştırmak zorundayız.” 

 

MA / Ergin Çağlar