Yrd. Doç. Dr. Kurşun: Türkiye UCM’de yargılanabilir

ANKARA - Ceza hukukçusu Günal Kurşun, Irak devletinin Türkiye’yi şikayet etmesi ardından BM Güvenlik Konseyi’nin Zaxo’da yaşanan saldırıyı doğrudan UCM’ye gönderebileceği ve yargılamanın başlayabileceğini söyledi.
 
Federe Kürdistan Bölgesi’ne bağlı Zaxo’ya yapılan saldırının ardından incelemelerde bulunan Irak devleti, Türkiye’nin saldırıyı 155 mm’lik toplarla gerçekleştirdiğini açıkladı. Irak, Türkiye’yi Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ne şikayet etti ve acil oturum talebinde bulundu. Konseyin bugün toplanması beklenirken, savaş suçları karşısında işletilecek uluslararası hukuku, BM’nin rolünü ve söz konusu saldırıyı gerçekleştiren Türkiye’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (UCM) yargılanmasının yolunun nasıl işletileceğini Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen ceza hukukçusu ve insan hakları savunucusu Yrd. Doç. Dr. Günal Kurşun ile konuştuk.
 
 
Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde (IKYB) bulunan Zaxo ilçesindeki sivillere yönelik gerçekleştirilen saldırıda Türkiye’nin savaş suçu işlediği belirtildi. Savaş suçu ne anlama geliyor ve hangi hukuki metinlerde tanımlanmıştır?
 
 
 Nihayet savaş suçları bugünkü tanımına, 1998 tarihli kalıcı ve sürekli hareket eden UCM’nin Roma Statüsü’ndeki savaş suçları tanımıyla ulaştı. Cenevre Sözleşmelerinden Roma Statüsü’ne kadar savaş suçları tanımının değişmediğini görüyoruz.
 
2’nci Dünya Savaşı ortamında Cenevre Sözleşmeleri adıyla bilinen dört sözleşme grubu var. Savaş suçu, temel olarak Cenevre Sözleşmeleriyle tanımlandı. Cenevre Sözleşmelerinin ortak 3’üncü maddesi savaşan taraflara -devlet olması gerekmez- kim olursa olsun sivillerin bu savaştan zarar görmesini engellemesi mükellefiyeti yükler. Dolayısıyla Cenevre Sözleşmeleri bu konuda belirleyici ilk belge olarak modern uluslararası ceza hukuku tarihinde karşımıza çıktı. Ancak tek belge bununla sınırlı değil. 1993’te Avrupa’nın ortasında yaşanan büyük soykırımdan, eski Yugoslavya’nın parçalanmasından sonra BM Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) adında özel bir mahkeme kurdu. Bu mahkemenin kurucu belgesinde de savaş suçları tanımlandı. Benzer bir tanımlamayla bu kez Afrika’nın ortasında 1994’te Ruanda soykırımdan sonra Ruanda için savaş suçları mahkemesiyle karşılaştık. Nihayet savaş suçları bugünkü tanımına, 1998 tarihli kalıcı ve sürekli hareket eden UCM’nin Roma Statüsü’ndeki savaş suçları tanımıyla ulaştı. Cenevre Sözleşmelerinden Roma Statüsü’ne kadar savaş suçları tanımının değişmediğini görüyoruz.
 
Hem bir ceza hukukçusu hem de insan hakları savunucusu olarak bu saldırıyı savaş suçu boyutuyla nasıl değerlendirdiniz?
 
Gerek Cenevre Sözleşmelerinde gerekse Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde savaşan taraflar kim olursa olsun, savaşmayan tarafların, sivillerin zarar görmemesi en temel ilkedir. Bu olayda da bu temel ilkenin ihlal edildiğini görüyoruz. Bir insan hakları savunucusu olarak çok rahatsız oldum. Irak devleti, saldırıyı protesto etti ve TSK’nın yaptığını söylüyor. Ama Türkiye Dışişleri Bakanlığı da yalanlayan bir açıklama yaptı. PKK kaynaklarından Türkiye’nin yaptığına dair bir açıklama geldi. Kimin yaptığını bilebilecek durumda değilim ama bir Türk olarak çok rahatsız oldum. Bunun benzerlerine Türkiye’de daha önce Roboski’de karşılaştık. Roboski’den sonra kimseye hiçbir şey olmadı. Sadece ölen Kürt köylüler öldükleriyle kaldı. Olabilecek en kötü sonuçla karşılaştık. İdari anlamda bir soruşturma açılmadı. Büyük bir utanç.
 
Roboski gibi sonuçlanmaması, bu saldırıda gerçeğin açığa çıkarılması için ne yapılmalı?
 
Zaxo’daki saldırının faili eğer Türkiye ise ya da kim olursa olsun etkili bir soruşturma yapılmalı, sorumlular ortaya çıkarılmalı ve kamuoyuyla paylaşılmalı. Neticede ölen herkesin sivil olduğuna eminiz. Saldırının failini ortaya çıkarmak güvenlik görevlilerinin görevi. Ama Türkiye’nin Irak Kürdistan’ında 20’den fazla askeri üssünün bulunduğunu biliyoruz. Kamuoyuna açık bir bilgi, askeri sır falan değil. Neticede Türkiye Cumhuriyeti’nin askeri olarak müdahale ettiği bir coğrafyadan söz ediyoruz. Dolayısıyla burada uluslararası hukuk bakımından Türkiye’nin sorumluluğundan söz edilebilir. Ama bunu araştırmak ve gerçeği ortaya çıkarmak bölgede egemen olan güçlerin işbirliğini gerektiriyor. En kısa zamanda bir soruşturmanın başlatılması ve gerçeğin ortaya çıkartılması gerekiyor.
 
Öte yandan Irak devletinin açıklamasından öğrendik ki ölenlerin tümü Arap kökenli insanlar. Mağdurlar Arap olduğu zaman Irak devleti hemen Türkiye’yi BM’ye şikayet ediyor, harekete geçiyor. Bunlar hakları ama keşke mağdurun etnik kökeninden bağımsız olarak bu tepkiler gösterilebilse. Zaxo’da pek çok Kürt de yaşıyor. Ölenler Kürt olsaydı Irak devleti benzer bir açıklama yapar mıydı, emin değilim. Bunu da görmek gerekiyor. İnsan hakları yaklaşımı, failin de mağdurun da kimliğinden bağımsız olarak yaşananı kınamaktır.
 
Peki BM’nin pozisyonunu nasıl değerlendirmek gerekiyor. Birçok kez sivil katliamlarda BM devreye girmedi. Roboski’de BM devreye girseydi Zaxo yaşanır mıydı?
 
 
 Roboski’de BM devreye girmedi, çünkü Türkiye karşısında mütereddit kaldı. Gerekçesi de “Egemen bir ülke gerekli soruşturmayı kovuşturmayı yapacak” diye bekliyor. Ama Roboski hadisesinde öyle olmadığını gördük.
 
Ne kadar uluslararası hukuku koruduğunu ve savunduğunu söylese de BM de siyasi bir örgüt. Dolayısıyla kararları ve yaklaşımları da siyasi oluyor. Roboski’de BM devreye girmedi, çünkü Türkiye karşısında mütereddit kaldı. Gerekçesi de “Egemen bir ülke gerekli soruşturmayı kovuşturmayı yapacak” diye bekliyor. Ama Roboski hadisesinde öyle olmadığını gördük. Etkili bir soruşturma ya da kovuşturma süreciyle karşılaşamadık. Böyle durumlarda BM, ilgili ülkenin iç yapısına bakıyor; eğer böyle bir soruşturma yapılabilecek bir ortam yoksa, yani devlet düzeni çökmüşse, sağlıklı işleyen bir hukuk düzeninden söz edebilecek imkan olmadığı durumlarda devreye giriyor.
 
Türkiye’de şu an için sağlıklı işleyen bir hukuk düzeninden bahsetmek mümkün mü?
 
Ben bir ceza hukukçusu olarak biraz da utanarak söylüyorum bunu; bu kadar taraflı ve bağımlı bir yargı düzeni içinden bir şey çıkabilir mi Türkiye’nin hukukundan emin değiliz. En azından bu yolların denendiğini gösteren de bir kanıt yok Roboski hadisesinde. Dilerim burada işin faili TSK değildir. Eğer öyleyse de Türkiye Cumhuriyeti, hukukun gereğini yerine getirmek zorundadır.
 
Türkiye gerçekleştirdiği bu saldırılarda sürekli “terör” kavramına sığınıyor. Savaş suçlarında “terör” gerekçe olabilir mi?
 
Şüphesiz olamaz. Sivillerin, çocukların öldüğü bir saldırıda değil terör hiçbir şey gerekçe olamaz. Velev ki terörü engellemek maksadıyla yapılmış olsun, neticede siviller zarar görmüş durumda. Dolayısıyla Cenevre Sözleşmeleriyle belirlenen sivillerin zarar görmemesi ilkesi ihlal edilmiş durumda.
 
101 Soruda Uluslararası Ceza Mahkemesi kitabınızda Türkiye’nin UCM’yi kuran Roma Statüsü’nü imzalamadığını ve onaylamadığını belirtiyorsunuz. Bu durumda UCM’nin bu tür savaş suçlarında Türkiye üzerinde nasıl bir etkisi olabilir?
 
Bu olay üzerinden ve olayın failinin TSK olduğu kabulü altında değerlendirecek olursam; Roma Statüsü’yle kurulan UCM’nin doğrudan bir yargılama yetkisi yok bu olayda. Çünkü söz konusu suç UCM’ye taraf bir devletin toprakları üzerinde işlenmeli. Irak devleti, UCM’ye taraf değil. Ancak burada Irak devletinin izleyeceği bir yol var. Bir kereye mahsus bu olaya özgün olarak UCM’nin yargılama yetkisini tanıması durumunda, UCM’nin yargılama yetkisi devreye girer. Irak devleti böyle bir tanımada bulunur mu bilmiyoruz, çok da zannetmiyorum. Çünkü şimdiye kadar örneği olmayan bir durum ama UCM’yi kuran Roma Statüsü’nde buna cevaz veren hüküm var. Irak devletinin böyle bir şey yapacağını sanmıyorum, çünkü bu yol yaratmak anlamına geliyor. Eğer şimdi böyle bir şey yaparsa her olayda yapması lazım. Aslında Suriye de teorik olarak bunu yapabilir. Suriye de taraf değil ve geçmişte buna benzer olaylar işlendi, işleniyor. Neticede Ortadoğu’dan söz ediyoruz, demokrasinin çok da işlemediği bir coğrafya.
 
Türkiye’yi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne şikayet etti. Böyle bir durumda işletilecek hukuki süreç ne olur, UCM hangi noktada devreye girer?
 
 
 Türkiye, seneler sonra BM Güvenlik Konseyi’ne üye oldu. Roma Statüsü’nde bir başka hüküm var; BM doğrudan bir olayı UCM’ye gönderebiliyor. UCM savcısına “Bu konuda davayı aç” emri anlamına geliyor ve BM Güvenlik Konseyi’nden böyle bir talep gelmesi durumunda dava açılmak zorunda.
 
Türkiye, seneler sonra BM Güvenlik Konseyi’ne üye oldu. Roma Statüsü’nde bir başka hüküm var; BM doğrudan bir olayı UCM’ye gönderebiliyor. UCM savcısına “Bu konuda davayı aç” emri anlamına geliyor ve BM Güvenlik Konseyi’nden böyle bir talep gelmesi durumunda dava açılmak zorunda. Ama Güvenlik Konseyi’nin üyelerinden biri Türkiye. Diğer yandan konseyde daimi üyelerin hegemonik yapısı var. BM Güvenlik Konseyi’ne 15 devlet üye, bunlardan ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Çin daimi üye ve veto hakları var. Bu 5 ülkenin siyaseten uzlaşabildikleri son derece nadir konular oluyor zaten. Bu yapıdan böyle bir karar çıkarsa, Türkiye için UCM bir yargılama başlatabilir. Böyle bir şeyin olması son derece zayıf bir olasılık.
 
Ama asıl mesele kimse “Türkiye Cumhuriyeti neden BM Güvenlik Konseyi’nde savaş suçu işleyen bir ülke olarak konu oluyor” diye sormuyor. Ya da bundan kimse rahatsız olmuyor.  Böyle bir duruma düşmemek için hukuku işletmek gerekiyor. Ama Türkiye’de uzun süredir hukuk son derece gereksiz, ayrıntı, ayak bağı gibi bir yapı olarak görülüyor. Özellikle iktidar çevreleri tarafından böyle. Bu iktidar döneminde Türkiye’nin bir hukuk devleti olmaktan hızla çıktığını görüyoruz ama önceden de bir hukuk devleti olup olmadığı çok ciddi şekilde tartışılabilir. Yeni bir durum değil ne yazık ki. Türkiye’de hukukla kurulan ilişki her zaman sorunlu oldu.
 
Yaşanan bu saldırı karşısında Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollarla çözümü Türkiye’nin uluslararası statüdeki yerini nasıl değiştirecek? Çözüm nedir?
 
 
 Çözüm hukuk ve barış. Kürt sorununun barışçıl çözümü konusunda adımlar atılırsa, ekonomi de dahil pek çok şey hızlıca düzelecek. Demokratikleşme, insan hakları, hukuk ve barışın egemen olduğu bir coğrafyada problemlerin hiçbirine yer yok.
 
Çözüm hukuk ve barış. Kapsamlı çözüm aslında çok net. Bu durumların engellenmesinin tek yolu barış. Barış hakkını her noktada savunmak lazım. Savaşmak güçlerin işine geliyor ama çocukların öldüğü hiçbir sonuç tercihi şayan değildir. Dolayısıyla barış her şeyin üstünde tutulmak durumundadır.
 
Kürt sorununun barışçıl çözümü konusunda adımlar atılırsa, ekonomi de dahil pek çok şey hızlıca düzelecek. Demokratikleşme, insan hakları, hukuk ve barışın egemen olduğu bir coğrafyada problemlerin hiçbirine yer yok. Kendiliğinden sistem içerisinde çözülür. Dilerim bir an önce bu standarda kavuşuruz.
 
MA / Zemo Ağgöz
 

Diğer başlıklar

28/07/2022
12:25 Afyon'da istismar zanlısı erkek tutuklandı
12:17 Antalya’da 8 gözaltı
12:04 AKP'li başkanı karşılayan karakol komutanı görevden alındı
11:45 Ücretlerini alamayan işçilerden eylem
11:35 DFG’nin dergisi tutuklu gazeteciye verilmedi
11:33 Akdeniz Belediyesi meclis üyelerinden gözaltı protestosu: Toplantı ertelendi
11:32 Cezaevinden ‘intihar’ diye hastaneye getirildi, ‘beyin ölümü’ gerçekleşince tahliye edildi
11:24 Minbic’te toplu mezar bulundu
11:08 Başaran: Yöntemleriniz başarısız olmaya mahkumdur
11:04 Adalet Nöbeti: Tutukluları tek tek idam ediyorlar!
10:56 PTT'de HABER-SEN üyelerine baskı ve mobbing
10:45 HDP: Aile kavgaları aşiret çelişkilerine çevrilmemeli
10:31 Eyn Îsa’daki saldırıda 4 İç Güvenlik üyesi yaşamını yitirdi
10:24 Zêvkan’da abluka sonrası operasyon
09:34 Özerk Yönetim’den Hesen Koçer: Halk ile direneceğiz
09:28 Gözaltında zorla metal şişeye parmak izi!
09:07 AKP’li Savcı Sayan uzun namlulu silahlarla yürüdü
09:03 30 yıl geçmesine rağmen failleri bulunmadı
09:02 Tutuklu yakınları: Ölümler olmasın diye eyleme destek verin
09:02 Şırnak’ta sağlık hizmeti çöktü: Personel ve donanım eksik
09:02 Ağız içi aramayı kabul etmeyen tutuklular hastaneye götürülmüyor
09:02 ‘Oy kaybeden AKP-MHP savaş politikasına sarıldı’
09:01 Gençler: Faşizme gol atmaya devam!
09:01 Diyarbakırlılardan KDP’nin Zaxo sessizliğine tepki
09:01 Jiyan Tolhildan: Köle yaşamı kabul etmeyeceğiz
09:00 Bakanların ‘huzur’ getirdiği kentte neden ağaç kesiliyor?
09:00 ‘33 Kurşun’un 79’uncu yılı: Dedelerimizin kemiklerini istiyoruz
09:00 Menal Mihemed: Kazanımlarımızı savunmaya devam edeceğiz
09:00 28 TEMMUZ 2022 GÜNDEMİ
08:45 Bagok’ta askeri operasyon başlatıldı
08:43 Akdeniz Belediyesi’nde borçlanma toplantısı öncesi HDP’li meclis üyelerine gözaltı
27/07/2022
23:11 ODTÜ öğrencileri yol projesine karşı nöbete başladı
21:44 Fed faizi 75 baz puan artırdı
20:59 Sadr yanlıları Irak Parlamentosu binasını bastı
20:35 Diyarbakır’da Kürtçe-Türkçe sözlüğün tanıtımı yapıldı
20:00 Mahkeme madencilik projesi için bakanlıktan savunma istedi
19:47 Mizgin Can’ı ağır yaralayan erkek serbest bırakıldı
19:15 Mersin’de ‘Onur Haftası’nın yasaklanmasına tepki
18:49 Cumartesi Anneleri’nden Albay Göktaş’a: H.B ve M.B. nerede?
17:50 HDP heyeti Alevi kurumlarını ziyaret etti
17:26 Manisa’da gözaltına alınan 4 kişi serbest
16:50 Adana’da gazeteciler alıkonularak, darp edildi
15:51 İki kentte erkek şiddeti: Bir kadın katledildi, biri yaralı
15:40 BM Raportörü : Türkiye kadınları korumak için sorumluluklar bakımından yetersiz
14:58 Tutuklu aileleri: Göstermelik raporlar ortadan kaldırılmalı
14:48 HDP’li genç: Ters kelepçelendim, darp edildim
14:17 HDP 'Çözüm Biz’de’ mitingleri için sahaya iniyor
14:15 Baskın yapılan köy 10 saattir asker ablukasında
14:13 Artvin’de gümrük çalışanlarına mobbing ve sürgün
14:05 Üç aylık cezaevi raporu: 13 kişi hayatını kaybetti
13:30 Şenyaşar ailesi: Hesap soracak savcı yok
13:26 İBB, Barış Akademisyeni Şenvardar’ı ihraç etti
12:43 Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğuna saldırı
12:38 Zap’ta bir asker yaşamını yitirdi
11:41 Manisa’da 4 kişi gözaltına alındı
11:36 Cisim patlamasında eli kopan çocuğun durumu kritik
11:06 Tutuklu yakınları: Kanunlarınızı uygulayın
11:01 Katledilen Dedeoğulları için iki günlük anma programı
10:55 Kalın’dan ‘operasyon’ sinyali
10:46 Tutuklanan damat için verilen önerge iade edildi
10:37 Irak Dışişleri Bakanı: Türk ordusu topraklarımızdan çekilsin
09:43 Ölümünün üzerinden 4 yıl geçti: Klamları bizimle
09:28 Süryani köyünde ağaç kıyımı
09:19 QSD Komutanı Tohildan için kitlesel tören
09:07 CHP İl Koordinatörü: Bütün talanlara ‘güvenlik’ adını koyuyorlar
09:02 Tutuklunun infazı 'kurula çıkmadı' gerekçesiyle yakıldı
09:02 Aydar: Türkiye’nin Lozan’ı güncelleme girişimleri nafile
09:02 Okul aşılarının sorumluluğu verilen ASM’lerde maaş kesintisi
09:01 DİAYDER üyesi İnal: Tekçi zihniyete karşı olduğumuz için hedefiz
09:01 Newroz Ehmed: Türkiye’ye dur demenin vakti geldi, geçti
09:01 Polisin taktığı kelepçeyi itfaiye ekipleri çıkarabildi
09:01 80 yaşındaki Özer için AYM’ye tedbir başvurusu
09:00 Diyarbakır Baro Başkanı Eren: Öcalan’a yönelik avukat yasağına cevap alamadık
09:00 Taraftar, Amedspor’u kimlik temsil alanı olarak görüyor
09:00 27 TEMMUZ 2022 GÜNDEMİ
08:36 Yüksekova’da aynı aileden 6 kişi gözaltında
08:20 Savunma Bakanlığı: 2 asker yaşamını yitirdi
26/07/2022
23:05 DBP’li Aydeniz’in dokunulmazlığının kaldırılması kararı çıktı
22:25 Dokunulmazlık görüşmeleri: Tecride karşı çıkmak suç değil
21:33 Boş AKP sıralarını paylaşan Beştaş: Sonra gelip oy kullanacaklar
21:18 AKP’li başkan HDP haberi yapan gazeteciyi darp etti!
21:16 ODTÜ’lü öğrencilerden yol yapımına tepki
21:03 Dokunulmazlık görüşmeleri sürüyor: Daha önce de kaldırdınız, bir işe yaramadı
20:49 ‘İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmemekte kararlıyız’
20:13 HDP ek delillere dair savunmasını AYM’ye teslim etti
20:07 Hinek Henek yeniden seyirciyle buluşuyor
20:00 Manisa’da Marmara Gölü tepkisi
19:38 Urfa'daki Futbol Turnuvası'nda 14 takım mücadele edecek
19:21 İdil’de kaza: Bir kişi yaşamını yitirdi
19:18 İstifa eden AKP'li Tutaşı’nın yerine geçici başkan atandı
18:18 AKP’li Yılmaz, polise 'şerefsiz' demesini bekletilmesi üzerinden savundu
17:45 HDP Gençlik Meclisi üyesi Tüncer'e ikinci gözaltı
17:09 AKP, 1 Ağustos’taki olağanüstü toplantıya katılmayacak
17:03 CHP’den dokunulmazlık tepkisi: Bu yargıya iktidar vekilleri dahi teslim edilmez
16:51 HDP Meclis’teki olağanüstü toplantıya katılmayacak
16:49 Erkek şiddeti: 3 kadın yaralandı
16:40 Meclis 1 Ağustos’ta olağanüstü toplanıyor
16:38 Harmandalı GGM’de mültecilere şiddete suç duyurusu
16:19 Kilise çıkışında ölümle tehdit edildiler
16:08 ABB’nin iş makineleri Gökçek’in projesi için ODTÜ arazisinde
16:03 Milaslılar taş ocağına karşı iş makinalarının önüne geçti
15:34 133 kurum Aydeniz için çağrıda bulundu
15:21 Adalet Nöbeti sürüyor: Aileler de cezalandırılıyor
15:09 'Kürt meselesinin çözümü Öcalan’sız olamaz'
15:03 Artuklu Belediyesi HDP'li Meclis Üyeleri: Tutaşı’ın istifası sağlık değil, yönetememe sonucudur
14:51 İstanbul Sözleşmesi eyleminde kadınlar ve gazetecilere şiddet
14:45 Ölüm aşamasında serbest bırakılan Kalbişen yaşamını yitirdi
14:35 'Aşılama tek başına yetmez önlemler alınmalı'
14:19 Demirtaş: Seçimler yaklaştı, algı operasyonları başladı
13:41 Asbestli gemiye karşı sivil itaatsizlik çağrısı
13:35 Cezaevi İdaresi tutukluların dilekçelerine el koydu
13:23 Başkale’de askeri cisim patladı: 12 yaşındaki çocuk ağır yaralandı
13:14 HDP’li Sürücü: Ağaçlar nasıl bir güvenlik sorunu oluşturuyor?
12:58 DİAYDER davasında gizli tanığın yalanı ‘yüzleşmede’ ortaya çıktı
12:07 İSİG: Aliağa’da en az 97 işçi yaşamını yitirdi
12:06 HDP işten atılan belediye işçilerini ziyaret etti
12:01 Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
11:58 Aydeniz için toplanan komisyonda gerginlik: Darbenin siyasi uzantısı burada
11:42 İstifa eden AKP’li Tutaşı’nın icraatları
11:23 Şenyaşar ailesi: Ya adalet ya adalet, başka yol yok
11:07 Sultanbeyli’de Kuran kursunda yangın
11:03 Tutuklu yakınları: Adalet olsaydı dokuz ay boyunca alanlarda olmazdık
10:32 Soylu, korucu ve askerlerin yaşamını yitirmesi üzerine Hakkari’ye geldi
10:12 Urfa'da trafik kazaları: 2 ölü, 14 yaralı
10:08 BMGK’nden Zaxo saldırısına ilişkin kınama mesajı
09:55 İşçilerin kaldığı konteynerler yandı
09:54 Söke’deki orman yangını kısmen kontrol altına alındı
09:53 Maraş’ta 4.6 büyüklüğünde deprem
09:34 Avrupa Konseyi'nin Türkiye’ye verdiği süre doluyor
09:28 Yolsuzluklarla gündeme gelen AKP’li Belediye başkanı istifa etti
09:16 Türkiye yenilen DAİŞ'in intikamı peşinde!
09:05 ARÎ-DER 95 kursiyere sertifika verdi
09:04 Kesilen ağaçlar ‘Önce vatan’ yazılı TIR’larla taşınıyor
09:04 ‘Cenazelerin bulunduğu köy JİTEM’in karargahıydı’
09:03 Birecik'in bir mahallesi taşıma su ile yaşıyor
09:03 28 yıl önce köyden bugün de sağlık ocağından çıkarıldılar
09:03 CİSST Koordinatörü Korkut: Y ve S tipleri F tiplerinden daha sıkı bir infaz rejimidir
09:02 Yrd. Doç. Dr. Kurşun: Türkiye UCM’de yargılanabilir
09:02 N.Ç. Davası’nın hükümlüsü ‘kanaat önderi’ oldu
09:02 Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Akın: Ekolojik talan savaş siyasetinden bağımsız değil
09:01 Yasaklı diyardan kartpostallık görüntüler
09:01 ÖHD’li İşik: Disiplin cezaları hukuk dışıdır
09:00 26 TEMMUZ 2022 GÜNDEM
25/07/2022
22:09 Kor Mor gaz sahasına saldırı
20:36 Aydın’da orman yangını
19:46 Dersim’de ‘İstanbul Sözleşmesi yaşatır’ eylemi
18:59 'KESK, besleme sendikalara benzemez'
18:18 Kobanê Davası: Cemaat yargıçlarından farkınız yok
17:37 Birleşik Kürt Kadın Platformu’ndan Şenyaşar ailesine ziyaret
17:21 Kayıp yakınları bulunan kemikler ile ilgili savcılığa başvurdu