Sansür yasası görüşüldü: İlk 2 madde kabul edildi

img

ANKARA – Meclis’te görüşülen ve ilk iki maddesi kabul edilen “sansür yasasına” dair söz alan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, “Hakikati engellemeye hiç kimsenin gücü yetmedi, bu iktidarın da gücü yetmeyecek" dedi.

Meclis Genel Kurulu’nda “sansür yasası” olarak bilinen, internet medyası ve sosyal medyaya yeni yaptırımlar öngören kanun teklifinin bugünkü görüşmeleri sona erdi. Görüşmeler HDP ve CHP’nin usul tartışma talepleriyle başladı.

HDP ve CHP, kanun teklifinin Anayasa’ya aykırılık yönünde usul tartışması talep etti. AKP Grubu adına söz alan Ahmet Özdemir, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını dikkate alarak, teklifi hazırladıklarını öne sürdü.

‘ANAYASA’YA AYKIRI’

CHP Grubu adına söz alan Anayasa Profesörü İbrahim Özden Kaboğlu, “Anayasa Mahkemesi kararları gereği düzenleme yapma bakımından da Anayasa Mahkemesi kararlarının gerekleri karşılanmadığı için aykırılık söz konusudur, pilot kararlar bulunduğu hâlde onlar hiç dikkate alınmadığı için aykırılık söz konusudur ama basın kartının Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına, onun takdirine verilmesi parti başkanlığı yoluyla devlet başkanlığı ve yürütme sisteminde tamamen basın özgürlüğü açısından Anayasa madde 26 ve madde 28'e aykırılık oluşturan bir durumdur; madde 2, madde 10 da aynı düzenlemeyi içermektedir” dedi.

‘OLAĞANÜSTÜ HAL VE SAVAŞ’TA GEÇERLİ MADDE’

En tartışmalı maddenin 29’uncu madde olduğunu kaydeden Kaboğlu, şöyle devam etti: “29'uncu madde, Türk Ceza Kanunu'nun savaşta yalan haber yayma maddesi olan 323'üncü maddenin buraya aktarılmasıdır. Bu madde, Anayasa madde 15 gereği olağan hukuk düzeninde, barış hukukunda mümkün değildir. Çünkü hak ve özgürlüklere olağan düzende 13'üncü madde uygulanır oysa, 15'inci madde yalnızca olağanüstü hâl ve savaş durumunda uygulanır. Şu anda Anayasa askıdadır, bunu biz defalarca dile getirdik; Anayasa'ya aykırılığı açıktır, seçiktir hiçbir tartışmaya mahal vermeyecek derecede ve madde de çok tehlikelidir” ifadelerini kullandı.

AKP’li Ramazan Can ise Anayasa’ya aykırılık yönündeki tartışmalara “Anayasa'ya aykırı olduğu itirazında ısrar ediyor isek yollar bellidir, Anayasa Mahkemesine de gidilebilir” diyerek, savundu. CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, daha önce de Meclis’te muhalefetin Anayasa’ya aykırı olduğunu söylediği ve geçirilen kanunların sonrasında AYM’den döndüğünü hatırlattı.

‘DESPOTİK YAKLAŞIM VAR’

Anayasa’ya aykırılığa dair söz alan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, şunları söyledi: “Bir kere, düşünce özgürlüğü, düşünceyi açıklama özgürlüğü, 26'ncı madde, çok net, bu yönüyle Anayasa'ya aykırı; basın hürriyeti, basın özgürlüğüne aykırı; yine, haberleşme hürriyetini düzenleyen 22'nci maddesi; özel hayatın gizliliğini düzenleyen 20'nci maddesi; temel hak ve hürriyetleri düzenleyen 12'nci maddesi. Hak ve hürriyetlerin sınırlandırılmasını düzenleyen 13 ve 15'inci maddeyi özellikle dikkatinize sunmak istiyorum, savaş, seferberlik ve olağanüstü hâllerde milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler ihlal edilmeme kaydı getirilmiş; ya, siz bunu bile dikkate almıyorsunuz, yani sanki Türkiye bir savaşta, sanki olağanüstü hâl var, sanki sıkı yönetim var, böyle bir durumda bile sizin temel olarak ulusalüstü belgelere riayet etmeniz gerekiyor. Burada açıkça despotik bir yaklaşım var.

KENDİ İHTİYAÇLARI DOĞRULTUSUNDA KANUN

Parlamento eğer önündeki Anayasa'ya aykırı kanun çıkarmaya devam ederse Anayasa ve yasalar arasındaki makas giderek açılacaktır ve bu dönemde AKP'nin en büyük mahareti; hiçbir hukuk ilkesini, hiçbir anayasal ilkeyi, hiçbir uluslararası sözleşmeyi özellikle dikkate almadan kendi menfaatleri, kendi istekleri, kendi ihtiyaçları -hele hele seçim sürecinde kendi ihtiyaçları- doğrultusunda kanun yapma pratiğini bu ülkeye artık getirmek oldu ama az kaldı, siz de gideceksiniz, bu pratiğiniz de bitecek.”

‘1984 DİSTOPYASI’NA SÜRÜKLEME İSTEĞİNİN SEBEBİ NE?’

Anayasa aykırılık tartışmaları ardından teklifin görüşülmesine karar verilerek, geneli üzerine gruplar söz aldı. İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, “Sayın milletvekilleri, aziz milletim; iktidara göre Türkiye'de yoksulluk, yoksunluk, hayat pahalılığı yok, bunu söyleyenler yalancı. İktidara göre Türkiye'de örtülü bir istila yok, demografik tehdit yok, sığınmacı ve kaçak göçmen sorunu yok. Bunu dile getirenler provokatörler. İktidarın bu kanun teklifiyle basın ve ifade özgürlüğü ortadan kaldırılacaktır, toplumda ağır bir sansür baskısı tahkim edilecektir, vatandaşlarımızın haber alma hakkı engellenecektir, milletimiz içinde yaşadığı gerçekleri ifade edemez hâle gelecektir. Bu kanun teklifiyle yargıyla müsemma görev ve yetkiler bürokrasiye devredilecektir. Merak ediyoruz, 21'inci yüzyılda Türkiye'yi George Orwell'in ‘1984’ adlı distopyasına sürükleme isteğinizin sebebi ve kaynağı nedir?” dedi.

‘NAGİHAN HAKİKATİ KARARTMAYA ÇALIŞAN ZİHNİYETLERCE KATLEDİLDİ’

HDP Grubu adına söz alan Tayip Temel, Süleymaniye de katledilen gazeteci Nagihan Akarsel’i anarak, söze başladı. Temel, “Kadın hakikati ve kadın haberciliğinde, ömrünü bu mücadeleye adayan Akarsel, kadın akademilerinde ders veren bir akademisyen idi. Kadın özgürlük mücadelesi için yıllarca çalıştı, yazdı, öğretti. Orta Doğu'da insanlık düşmanı, karanlık IŞİD ordusu gibi bir zihniyet karşısında kadınlarla ilişki geliştirdiği, ittifaklar için mücadele etti. Orta Doğu kadınlarının mücadelesiyle, bu toprakların özgürleşeceğine inandı, bu uğurda dünya kadın mücadelesinin bir parçası oldu. Nagihan, hakikati karartmaya çalışan zihniyetlerce katledildi; katillerini lanetliyoruz” diye konuştu.

‘YASALAR SİZE VE YANDAŞLARINIZA İŞLEMİYOR’

Getirilen yasa teklifine dair Temel, “İktidarın dikensiz gül bahçesi yaratmak için daha önce de pek çok hamlesi oldu, özellikle muhalif seslere yönelik pek çok saldırısı gerçekleşti. Baskıcı rejimin inşası sürecinde muhalif medyaya yöneldiler, ‘darbe’ dediler, ‘şiddet’ dediler, ‘manipülasyon’ dediler, kendileri gibi düşünmeyen, kendilerine hizmet etmeyen, biat etmeyen, kendi politikalarına itiraz eden herkesi kriminalize ettiler, düşmanlaştırıldılar. Kimseye yaşam hakkı tanımıyorlar, topluma düşünme ve bu düşüncesini ifade etme özgürlüğünü çok görüyorlar. ‘Biz sizin yerinize düşünürüz, onu açıklarız; siz de söylediklerimizi tekrarlayın’ diyorlar. Kendilerine ve yandaşlarına her türlü suçu işleme hakkı tanıdılar. İktidar ve yandaşlarının yolsuzluğunu, işlediği suçları, yağmalarını, halkın kaynaklarını talan etmelerini ve hatta cinayet işlemelerini bile soruşturacak tek bir savcı bırakmadılar. Evet, yasalar size ve yandaşlarınıza işlemiyor. Topluma dayattığınız kuralların sizi bağlamadığını düşünüyorsunuz, oysa yanılıyorsunuz, gerçekten büyük yanılıyorsunuz” ifadelerini kullandı.

İktidarı uyaran Temel, “ Sizi peşinen uyarıyoruz: bakın, muhalefete ve topluma karşı tuzak olarak düzenlediğiniz bu yasalar bir gün sizin de ayağınıza dolanır, siz de bunlardan nasibinizi alacaksınız. Bu ülkede gerçek bir adalet ve yargı sistemi kurulsun, evrensel hukuk geçerli olsun; bakın bakalım kimler yapıyormuş dezenformasyonu, çarpıtmayı; bakın bakalım, kimler yalan merkezleri seri üretiminin kurucusudur. Bütün bunları toplum görüyor ve tarihe not düşüyor” dedi.  

‘HAKİKATİ ENGELLEYEMEYECEKSİNİZ’

“Hakikati engellemeye hiç kimsenin gücü yetmedi, bu iktidarın da gücü yetmeyecek” diyen Temel, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Özgür basını susturamayacaksınız. Bu topraklarda hakikatin peşinden koşanlar her türlü bedeli ödeyerek düşüncelerinden taviz vermedi, düşüncelerini ifade etmekten asla geri adım atmadı; bundan sonra da yürekli, özgürlüğe sevdalı gazeteciler bu uygulamaya rağmen, bu yasalar karşısında geri adım atmayacaktır.

YALAN HABERİN SAHİBİ İKTİDARIN KENDİSİDİR

Yalan haber üretiliyor mu? Elbette üretiliyor. Dezenformasyon ve manipülasyon bir yöntem hâline gelmiş mi? Elbette gelmiş. Bütün bunlar doğru ama dezenformasyonun da yalan haberin de yalan üzerine kurulmuş siyasetin de hakaretin de tek gerçek sorumlusu ve hatta tek sahibi bu iktidarın kendisidir. Sırf bu işleri yürütmek için halkın kaynaklarından beslenen trol ordusu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve ona bağlı gruplar birer dezenformasyon merkezi gibi çalıştırılıyor. Topluma hakaret etmek için örgütlendirilen bu kesimlere halkın bütçesinden çuval çuval para aktarılıyor.

ŞİDDETİN TEK GERÇEK SORUMLUSU SİZSİNİZ?

Siz, gerçek gazetecileri, hakikatin peşinden koşanları, sizin yalanlarınızı ve suçlarınızı ortaya çıkaranları terörist ilan edip cezaevine dolduracaksınız, insanlara kendini ifade etme hakkı tanımayacaksınız, bu ülkede yaşamalarına kendi uygulamalarınızla izin vermeyeceksiniz, onları başka yollara ısrarla yönlendireceksiniz, sonra bunları eleştirenleri de şiddetle, terörle ilişkilendireceksiniz öyle mi? Buradan açıkça söylüyorum: Bu şiddetin tek ve gerçek sorumlusu sizlersiniz. İnsanlara bu topraklarda yaşam hakkı tanımayan sizin politikalarınızdır. Düşünce ve ifade özgürlüğü engellenerek toplumu şiddete yönlendiriyorsunuz. Sanıyor musunuz ki siz baskı yöntemlerini artırdıkça toplumun itiraz hakkı tümden ortadan kalkar ve biter? Suriye rejimi kadar kendi halkına baskı uygulayan bir rejim var mıydı? Saddam kadar halkına eziyet ve zulüm eden bir iktidar, bir diktatör var mıydı? Çok uzağa gitmeye gerek yok, İran'ı hatırlatayım: İran gibi katı bir rejim halkına zulüm ediyor iken bugün, bakın, o baskı ve zulüm politikaları insanların, kadınların, tüm halkın özgürlük istemlerine ve taleplerine engel değil hatta gerekçe oldu, orada toplum ölümüne bu baskılar karşısında direniyor.

90’LARIN ZALİMLERİ SİZİN ORTAKLARINIZ

Bütün bunları anlamadıysanız, dönün bugün bel bağladığınız ama tarihin çöp sepetine giden 90'lı yılların aktörlerine bakın. O dönemin iktidarının mağduru olarak iktidara geldiğinizi sürekli iddia ettiniz, belki de uygulamalardan sizler de yer yer payınızı aldınız çünkü dünün mağdurları, bugünün zalimleri ve zorbaları olabiliyor. Ne acıdır ki o günün zalimleri ve sizin şimdiki ortaklarınız, onlara bağlı çeteler 90'lı yıllarda Kürt gazetecileri, muhalif aydınları sokak ortasında katletti. Mesela, cebinde katledilecek Kürt iş adamları listesini taşıyan ve sizin gibi Kürtlere düşmanlık politikası yürüten ve bugün hâlâ ortağınız gibi gördüğünüz Tansu Çiller'in akıbetine dönün bakın. Onun döneminde hakikati yazan onlarca gazeteci katledildi ama özgür basın geleneği hakikatin peşinden koşmaya devam etti ve o katliamları yapanlar amacına ulaşmadı. Bu saldırılar ve bu baskılarla ilelebet iktidarda kalmayı düşleyen, hayal eden Çillerlerin ve 90'ların diğer karanlık aktörlerinin esamesi okunmuyor bugün. O dönemin aktörleri özgürlüğün sesini bastıracaklardı; bu amaçla, bu yolla kendi politikalarını sürdürüyorlardı.

Bu düzenleme, sizin tarihe, hakikate, topluma karşı açtığınız savaşın son düzenlemesi olacak. Hakikate karşı başlattığınız savaş mutlaka ve mutlaka özgürlük isteyenlerin lehine sonuçlanacak, siz kaybedeceksiniz.

‘TECRİTLE TOPLUMUN KUŞATILDIĞINI’ SÖYLEDİK, DİNLETEMEDİK

Toplumun geniş kesimlerinin de şapkasını bu yasa karşısında önüne koyması gerekiyor. Türkiye nasıl adım adım bu noktaya geldi, getirildi? Bakın, biz aylardır söylüyoruz, dilimizde tüy bitti, dedik ki: ‘Bu toplumda tek bir kişi bile özgür değilse hiç kimse özgür değildir’ Dedik ki: ‘Bu toplumda tek bir kişinin hakkı, hukuku ayaklar altındaysa bu toplum haksız ve hukuksuz bırakılmış oluyor’ Aylardır uyarıyoruz yasaların çiğnenmesine göz yummayın diye. ‘Tecride sessiz kalmayın, bunun bedelini bütün toplum ödeyecek’ dedik, dinletemedik. Dedik ki: ‘Bu tecrit bütün toplumu kuşatıyor’, yine dinletemedik. İşte, şimdi, bu düzenlemeyle toplumun tümü neredeyse dijital bir tecride alınıyor. Her birimizin, bu ülkede yaşayan her bir ferdin kendi özgürlüğüne sahip çıkmasının yegâne yolu başkasının, diğerinin özgürlüğüne sahip çıkmaktır.Meslek kuruluşlarına, basın kuruluşlarına buradan seslenmek istiyorum: Bu yasa teklifinin Türkiye toplumuna getireceği tek şey karanlıktır, daha fazla zulümdür. Gelin, hep beraber demokrasiyi, aydınlığı, ifade özgürlüğünü savunalım. Yaşasın özgür basın.”

‘GAZETECİ HALKINA KARŞI SORUMLUDUR’

CHP Grubu adına söz alan Ahmet Tuncay Özkan, “Gazeteci devletine karşı sorumlu değildir. Gazeteci partiye karşı sorumlu değildir, gazeteci halkına karşı sorumludur. Gerçeğe bağımlıdır, gerçeğe bağlıdır” diyerek, teklifin tehlikelerine dikkat çekti.

İLK İKİ MADDE KABUL EDİLDİ

Teklifin birinci bölümünün tamamlanması ardından ilk iki maddesi üzerine yapılan görüşmeler ardından oylanarak, geçti. Kabul edilen maddeler şöyle: “İnternet haber sitelerinde çalışanlara basın kartı verilmesini sağlayan birinci maddesi kabul edildi. Böylece, mevcut Basın Kanunu’nun birinci maddesinin birinci fıkrasındaki, ‘Bu Kanun, basılmış eserlerin basımı ve yayımını kapsar’ hükmü; ‘Bu Kanun basılmış eserlerin basımı ve yayımı ile internet haber sitelerini kapsar’ hükmü ile değiştirildi. Ayrıca teklifteki birinci maddenin kabulü ile ‘Basın kartı düzenlemesi bakımından basın kartı talep eden medya mensupları ve enformasyon görevlileri de bu Kanun kapsamına dahildir’ hükmü de Basın Kanunu’nun birinci maddesine eklenmiş oldu. Bu hükümle radyo, televizyon ve kamu kurum ve kuruluşlarının yürüttükleri enformasyon hizmetlerinde çalışan kamu personelinin de basın kartı almasının önü açıldı.

Teklifin ikinci maddesi de Basın Kanunu’nun ikinci maddesine eklenen ‘internet haber siteleri’ hükmüyle, internet siteleri de yaygın dağıtım kapsamındaki basın kuruluşları arasında yer aldı. Ayrıca internet haber sitesinin de ‘İnternet ortamında, belirli aralıklarla haber veya yorum niteliğinde yazılı, görsel veya işitsel içeriklerin sunumunu yapmak üzere kurulan ve işletilen süreli yayını’ tanımı yapıldı.

Genel Kurul yarın teklifin diğer maddelerinin görüşmeleriyle devam edecek.

Diğer başlıklar

05/10/2022
14:11 Taciz, şiddet ve mobbinge karşı tutum belgesi
13:59 Kürkçüler Cezaevinde tutuklu Özlü: Tedavi hakkımız engelleniyor
13:59 AP’de ‘Jin jiyan azadi’ sloganıyla saçlarını kesti
13:58 KCDP Davası: Katledilen kadınların aileleri tanık olarak dinlendi
13:50 Van’da 9 Ekim komplosu kitlesel protesto edilecek
13:42 HDP Karlıova binasına yapılan saldırı kınandı
13:29 AYM, Güven için ihlal kararı verdi
13:25 Jineoloji Dergisi: Gün Nagihan’ın direniş fikrini ileri taşıma günüdür
13:23 AKP'li vekil Arvas'a yolsuzluktan fezleke
13:10 Putin, 4 bölgenin kendi topraklarına katılma kararını imzaladı
13:02 Patlamanın yaşandığı Yüksekova’da keşif yapılacak!
12:49 Gazeteci Eser’in duruşması ertelendi
12:48 Akademisyen Sözeri’ye açılan dava ertelendi
12:46 Arslan’ın cenazesi defnedildi
12:24 ‘Hukuka aykırı delil’ toplayan hakim ve savcılarla ilgili talep reddedildi
12:14 Turgut Öker ilk duruşmada beraat etti
12:09 Davutoğlu Demirtaş şikayetinden vazgeçti
11:25 BM Irak Özel Temsilcisi: Hiçbir komşu Irak’ı arka bahçesi olarak görmemeli
11:05 Tutuklu yakınları ATK önünde: Hasta tutuklular serbest bırakılsın
10:44 Şenyaşar ailesi: Suçu açığa çıkarmayı istemek suç oldu
10:37 Doğubayazıt’ta 9 Ekim yürüyüşle protesto edilecek
10:36 Karlıova’da HDP binasına saldırı
10:34 Nagihan Akarsel protestosunda gözaltına alınanlar serbest bırakıldı
10:02 Hakan Fidan Türkmen Karargahı yetkilileriyle görüştü
09:59 ‘Nagihan Akarsel kadın özgürlüğü için mücadele etti’
09:22 Salih Müslim: Komplo amacına ulaşmadığı için 24 yıldır devam ediyor
09:09 Diyarbakır’da bir gencin intihar ettiği iddiası
09:08 Mahkemeden cezaya yeni kılıf: Suç eylemi yok ama tehlikeli!
09:07 Sağlık durumu ağırlaşmasına rağmen tahliye edilmiyor
09:05 Dersimliler yaşam alanları için mitingde buluşacak
09:02 Mahkeme eylem ve etkinlik yasağını ‘hukuki’ buldu
09:01 05 EKİM 2022 GÜNDEMİ
07:18 Diyarbakır’daki protestoda gözaltına alınanlar serbest
04/10/2022
23:59 Sansür yasası görüşüldü: İlk 2 madde kabul edildi
23:28 Süleymaniye köylerine SİHA saldırısı
23:21 Kızıltepe'de silahlı saldırı: 1 ölü
23:18 Gençler Akarsel için yürüdü
23:08 Zirgan’a yönelik saldırıda bir yurttaş yaralandı
22:34 30 yıllık tutuklu Yıldız tahliye edildi
22:02 Çoban Şen’i katleden M.T.’nin beyanları gerçeğe aykırı çıktı
21:54 Nagihan Akarsel’in katili yakalandı
20:52 Akarsel’in katledildiği yere karanfiller bırakıldı
20:42 CPT: Kadınlara yönelik taciz, tehdit ve şiddetin karşısındayız
20:14 Kadıköy’de katledilen Akarsel için yürüyüş
19:13 Müzisyenler katledilen Şener için alanlarda
18:47 Kobanê Davası: Tanıklar farklı ifadeler aynı!
18:10 Jineolojî Akademisi: Hükümet katilleri açıklamalı
18:02 Meclis'te Akarsel’in katledilmesi kınandı
17:32 İran'da 10 gündür kayıp olan Shakarami ölü bulundu
17:26 Silopi Kaymakamlığı belediyenin mor renkli binalarını kırmızı beyaza boyadı
17:09 CHP’den 3 maddelik ‘başörtüsü’ kanun teklifi
17:03 'Nagihan’ın direniş kültürü kadın aydınlanması ile devam edecek'
16:48 Genel Kurul’da ‘sansür yasası’ protestosu
16:44 Akarsel’in katledilmesi 51 kentte protesto edilecek
16:25 Sebahat Tuncel'in 'muhalefet' davası ertelendi
16:19 Kadınlar meydanlarda: Nagihan isyan gerekçemizdir
15:59 Süleymaniye’de SİHA saldırısı
15:49 Hayvanlara şiddete karşı yasal düzenleme çağrısı
15:43 'Tecritle toplum nefessiz bırakılıyor'
15:43 Kurtalan’da ‘ucuz’ yağ kuyruğu
15:25 Gözaltına alınan siyasetçiler serbest
15:14 MKGP: Nagihan Akarsel’in kalemi yerde kalmayacak
15:12 İzmir’de Adalet Nöbeti 120'nci gününde
15:03 Yenişehir Belediyesi Eşbaşkanı Diken’e 6 yıl hapis
15:02 İran'da ortaokul ve lise öğrencileri eylemde
14:29 AKP'li başkanın işten çıkardığı kişiden intihar girişimi
14:19 Yüksekova’da patlama: En az 3 polis yaralandı
14:15 'Yemekhane işletmeleri tüm illerde kamulaştırılsın'
13:52 Katledilen Akarsel, Kürdistan Kadın Kütüphanesi için çalışıyordu
13:51 Ereğli Cezaevi’nde tutuklular açlık grevine başladı
13:42 Emine Şenyaşar'ın duruşması mübaşirin telefonuyla kaydedildi!
13:31 Hacı Lokman Birlik mezarı başında anıldı
13:27 Saymaz’a tekzip: HDP’li değil, yetkili hiç değildir
13:18 Batman’da 9 gözaltı
12:53 Nagihan Akarsel’in katledilmesine tepki: Zihniyeti tanıyoruz
12:52 Buldan: Ülke topyekun tecrit altında
12:33 Gazeteci meslek örgütleri Meclis’ten seslendi: Basın özgürlüğü kalmayacak
11:57 Jineoloji Araştırma Merkezi üyesi Nagihan Akarsel katledildi
11:48 Gazeteci Demir’in yargılandığı mahkemede Ferhat Tepe tahammülsüzlüğü!
11:43 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından yeni görüşme başvurusu
11:34 Kadınlar Barış İnşası İnisiyatifi’ni kurdu
11:33 Ordu’da Fındık Kurultayı düzenlenecek
11:23 Silvan Belediyesi Eşbaşkanı Toprak’a hapis istemi
11:21 Kadıköy’deki 'özgürlük' yürüyüşüne ortak çağrı
11:05 Av. Enmek: Şenyaşar ailesi soruşturmalarla susturulmak isteniyor
11:00 Tutuklu yakınları taleplerini yineledi: Hasta tutukluları bırakın
10:53 Abdullah Öcalan'ın paradigması evrenselleşti: Temel talep fiziki özgürlüğü
10:39 Asrın Hukuk Bürosu: CPT bir an önce kamuoyuna açıklama yapmalı
10:31 Amed halkı: Bakanlığın Sur’da yapacağı ‘festival’e gitmeyin
10:18 Çiğköfte partisi düzenleyen öğrencilere verilen ceza onandı
10:17 Tarım işçilerini taşıyan minibüs kaza yaptı: 1 ölü 5 yaralı
09:52 Hacı Lokman Birlik’in dosyasında 7 yıldır ilerleme yok
09:14 CPT Abdullah Öcalan hakkında bilgi vermedi: Rapor 6 ay sonra gönderilecek!
09:07 Akça: Emek ve Özgürlük İttifakı ezilenleri siyasal özne yapabilir
09:06 Yayladaki kadının görünmeyen emeği beyaz perdede
09:05 EŞİK: Üniformalılara karşı cezasızlıkla mücadele edeceğiz
09:02 Sur Belediyesi Eşbaşkanı Buluttekin’in cezası bozuldu
09:01 04 EKİM 2022 GÜNDEMİ
08:29 Hakkari’de karakol yakınlarında patlama
07:57 Mazlum Bahadır toprağa verildi
03/10/2022
22:36 Kobanê ve Til Temir köylerine bombardıman
21:39 Mam Celal anıldı
20:42 Ankara’da gözaltına alınan 4 mülteci serbest bırakıldı
19:47 HDP MYK: Savaş iktidarı karşısında demokrasi ve özgürlük mücadelesinde birleşelim
19:15 34 milletvekiline ait dokunulmazlık fezlekesi Meclis'te
18:36 Kurtulan: 9 Ekim komplosu tecrit olarak devam ediyor
18:30 Erzurum ve Van’da gözaltılar
18:29 CPT İmralı Cezaevi'ni ziyaret etti
18:24 Batman'da trafik kazasında bir kişi yaşamını yitirdi
18:17 Sağlık emekçilerine saldırıya tepki
17:58 SES davasında tahliye çıkmadı: Sendikal faaliyet suç olamaz
17:43 Kobanê Davası: Gizli tanığa göre Bağcık hem cezaevinde hem dışarıdaymış!
17:09 Sanatçılardan Dersim Çevre Mitingi’ne çağrı
17:07 Varto eski belediye başkanı Ekinci'nin tahliyesi ikinci kez engellendi
15:52 Müzisyen Onur Şener’i öldüren 3 kişi tutuklandı
15:43 Sancar: HDP’yi tasfiye siyasetine karşı mücadeleyi büyüteceğiz
15:36 Vartinis Katliamı'nda yaşamını yitirenler anıldı
15:27 İran'daki üniversitelerde eylem
15:01 TGS: Sansür yasası Anayasa’ya aykırıdır
14:51 HPG’li Bahadır’ın cenazesi ailesine verildi
14:25 Sincan Kadın Cezaevi’nde 20 tutuklu Jina için saçlarını kesti
14:14 Gazeteci Parlak: Gizli tanığın ifadesi doğru değil
14:09 Urfa’da bir kadın kaçırılmak istendi
13:51 Diyarbakır’da hastane yemeğini boykot eden SES üyelerine silahlı saldırı
13:43 Kızıltepe’de yürüyüş düzenlenecek
13:09 Adalet Bakanlığı'nın dilekçesine rağmen Polat tedavi edilmiyor
11:57 Emine Şenyaşar’a açılan ‘hakaret’ davası yarın görülecek
11:42 SES Davası başladı: Mücadeleyi büyüteceğiz
11:35 HDP milletvekilleri tecride karşı Adalet Bakanlığı'na yürüdü
11:33 'Hacı Lokman Birlik’in failleri hangi güçler tarafından korunmaktadır?'
11:21 Müzik atölyesinin kayıtları 15 Ekim’de sona eriyor
11:20 3 kentte erkek şiddeti: 3 kadın yaşamını yitirdi
10:57 Er ve Dağ’ın ölüm orucu 6’ncı gününde: Tehdit sürüyor
10:56 Kadınlar, ‘Devrimimiz: Hayatı Özgürleştirmek’ şiarıyla bir araya geliyor
10:28 ENAG’ın yüzde 186 olarak açıkladığı enflasyon TÜİK göre yüzde 83,45
10:17 Soylu'nun adını açıkladığı Dilşah Ercan: Demokratik mücadele olanağı bırakılmadığı için dağa çıktım
09:55 Mehmet Serhat Polatsoy'un 'Ben Dinebereday değilim' kitabı çıktı
09:47 HDP: Vartinis Katliamı faillerinin korunmasına izin vermeyeceğiz
09:11 Demir: Emek ve Özgürlük İttifakı seçimde yüzde 20’ye ulaşacak
09:00 Aksoyoğlu: Emek ve Özgürlük İttifakı yeniden inşada rol alabilir
09:00 Abdullah Öcalan: Yaşayarak komployu boşa çıkardım
09:00 03 EKİM 2022 GÜNDEMİ
02/10/2022
22:51 Ankara’da gözaltına alınan kadınlardan 5’i serbest bırakıldı
21:21 Altılı Masa'dan ortak çalışma grubu kurma kararı
20:44 KJAR’dan 'Kadın Devrimini Savunma Zamanı' kampanyası
20:15 Çatımız Gökyüzü Hareketi’nden boykot kararı
20:07 Mardin Barosu yeni yönetimini belirledi
19:28 Ekvador'da en az 206 kadın katledildi
19:05 DTSO seçimlerini Yeşil Liste kazandı
18:25 Amini için tek ses oldular: İran'dan Türkiye'ye isyanı büyütüyoruz