Bir buğday çocuğunun köklerine yolculuğu

img
HABER MERKEZİ - Nagihan Akarsel’in çocukluk ve mücadele arkadaşı Roni Eylem, Akarsel’in amacının Abdullah Öcalan’ın felsefesini anlamak olduğunu belirterek, “Nagihan kökünü buldu, biz de onunla birlikte köklerimizi bulduk” dedi. 
 
Federe Kürdistan Bölgesi’nin Süleymaniye kentinde 4 Ekim’de gerçekleştirilen suikast sonucu katledilen akademisyen-gazeteci Nagihan Akarsel, çalışmalarıyla güçlü bir miras bıraktı. Dokunduğu herkeste izler bırakan Akarsel’in katledilmesine yönelik dört bir taraftan tepki yükseldi. Bu öfke ve sahiplenişi en iyi uzun yıllar birlikte çalıştığı arkadaşı Zozan Sima, şu sözlerle tarif ediyordu: “Bak adımlarını bastığın her toprak parçası nasıl da sahiplendi seni. Ders verdiğin her genç ve yaşlı nasıl da gözyaşı döktü ardından. En inançsız ve karamsar olanlar nasıl da sahipleniyor hayallerini…”
 
Katledildiği günden bugüne hayatının bir yerinde yolu onunla kesişen, tanışan ya da onu yazılarıyla tanıyan, ondan eğitim alan birçok kişi Akarsel ile anılarını, kadın özgürlük mücadelesine kattıklarını, hayallerini ve mücadelesini dili döndüğünce anlattı, yazdı.  
 
ÇOCUKLUK ARKADAŞI ANLATTI 
 
Roni Eylem de Nagihan Akarsel’in çocukluk arkadaşı. Konya’nın Cihanbeyli ilçesine bağlı Xalikan (Gölyazı) köyünde 1977 yılında dünyaya gelen Nagihan Akarsel ile aynı köyde doğup büyüyün ve aynı zamanda komşusu olan Eylem, çocukluğundaki Nagihan’ı anlattı.  
 
Sık sık ailelerine Xelikan’a nereden sürüldüklerini sorduklarını ancak hiçbir zaman net bir yanıt alamadıklarını ifade eden Eylem, “Belli bir bilinç edindikten sonra, Cihanbeyli’ye nereden geldiğimizi soruyorduk, bir türlü öğrenemedik. Bize pek anlatmazlardı. Adıyaman’dan, Doğanşehir taraflarından sürgün edildiğimizi söylerlerdi” diye belirtti. 
 
BOZKIRIN İÇİNE DOĞMAK...
 
Akarsel’i Kürt özgürlük mücadelesine iten nedenlerin başında bu bilinmezliğin geldiğini söyleyen Eylem, “Bu belirsizlik, köksüzlük beni de, Nagihan’ı da özgürlük mücadelesine iten nedenlerin başındaydı. Sürgün edildiğimiz yer Türkiye’nin en kurak bölgesi. Hatta yaşlılarımız ‘bizi buraya kurutmak için gönderdiler’ derlerdi. Ağaç yok, su yok, kuru bir bozkır” ifadelerini kullandı.
 
1980 ve 1990’ların Xalikan’ını Eylem, şu sözlerle anlattı: “Köyde yurtseverlik biraz zayıftı. Nereden geldiğini bilmemek ve bir köksüzlük var ama şöyle bir özellikleri de vardı; onlara ‘nerelisiniz’ diye sorulduğunda, ‘em kurmancin’ diyorlardı. O Kürtlük, o öz hep diri kaldı. Kendi dilini konuşur, kendi kültürünü yaşatırlardı. Köyden şehre gitmiş ve köye geri dönmüş biri Türkçe konuştuğunda ayıpsanır, yabancı gibi görülürdü. Dedemin sadece dışarıdan köye gelen yabancılarla Türkçe konuştuğuna şahit olurdum. Ama bir yurtsuzluk, köksüzlük hali de vardı. Köyün Türklerle tek ilişkisi ticari ilişkiydi, koyun alır, buğday satarlardı.” 
 
Köyde ilkokuldan üniversiteye kadar eğitim hayatını tamamlayan ilk kız çocuklarından birinin Nagihan olduğunu söyleyen Eylem, “Eğitimini tamamlayan ilk kız çocukları bizdik. İlkokul, ortaokul, liseye kadar birlikte okuduk. Oyun arkadaşıydık, okul arkadaşıydık. Evleri bize yakındı. Annesi biraz otoriter bir kadındı. Benim annem daha yumuşaktı, çocukken oyun oynamak, çocukça bir şeyler çevirmek istersek genelde bizim eve giderdik. Babası da köyde sevilen biriydi. Nagihan onların ilk çocuklarıydı” dedi.
 
 
YAPILMAYANI YAPMA CESARETİ
 
Eylem, çocukluk arkadaşını şu sözlerle anlattı: “Köydeki çocuklarla kavga ettiğini hiç hatırlamıyorum, çocukların hepsiyle ilişkisi iyiydi. Hem ilişkisi iyiydi, hem de bizim de iyi olsun diye çabalıyordu. Bize örnek oluyordu. İlişkilerimizi iyi tutmayı ondan öğreniyorduk. Köyde kız çocukları kolay kolay erkek çocuklarıyla oynamazdı. Ancak Nagihan erkek çocuklarıyla da anlaşıyordu. Gider erkek çocuklarla da oynar, aynı arkadaşlığı kurardı.” 
 
Tüm arkadaşlarının cesaretinden söz ettiği Akersel’in bu özelliği çocukluğundan geliyor… Çocukken de yapılmayanı yapma, denenmemiş olanı deneme cesaretini gösteren Akarsel’in bu yönü köylüler tarafından kısa sürede benimseniyor. Eylem, arkadaşının bu yönüne ilişkin “Kimsenin kolay kolay cesaret edemediğine girişirdi. Ama bunu öyle sert bir şekilde yapmaz ve başkasına da dayatmazdı. Köylülerin tepki gösterebileceği bir şeyi o yaptığında, herkes onu sevdiği için kimse bir şey demezdi. Köylünün geleneklerine göre uç bir şey de olsa, o yaptığı için kimse bir şey demiyordu” diye belirtti. 
 
ÇOCUKLUK OYUNLARI
 
Kurak bir coğrafyada yaşamanın çocukluktan itibaren birçok şeye özlem duymaya neden olduğunu söyleyen Eylem, “Bizim köy çok kurak olduğu için yağmur yağınca köylüler de çocuklar da çok sevinirdi. Yağmur toprağa değince, o kuru topraktan çok güzel bir koku yükseliyordu. O koku hala burnumda. Toprak kokusunu alınca sokağa dökülürdük. Nagihan ile ‘veşarti’ diyorduk, yani ‘kör ebe’ oynardık” sözleriyle çocukluk anılarını anımsattı.   
 
LİSEDE KADIN HİKAYELERİ YAZIYORDU 
 
Aynı zamanda Akarsel ile aynı okulda eğitim gördüklerini belirten Eylem, “Bilirsiniz kırsal yerler devletin pek önemsemediği yerlerdir. Bu Kürdistan’da da bizim oralarda da böyledir. Bir öğretmenimiz vardı tüm sınıflara o eğitim verirdi. Ama Nagihan başarılı bir öğrenciydi. Çalışkan ve zekiydi. İlkokulda öğretmenin ve bütün çocukların sevdiği biriydi. Ben üniversiteyi kazanabilmek için dershaneye gitmiştim. Ama o hiç dershaneye gitmeden üniversiteyi kazandı. Daha lisedeyken kadın hikayeleri yazıyordu. Daha çok köyde yaşayan kadınlarla ilgili hikayeler yazıyordu” sözleriyle kalemiyle insanların yüreğine değen Akarsel’in daha o yıllarda kadınların yaşadığı sorunlara ilgi duyduğunu söyledi. 
 
 
‘BUĞDAY ÇOCUKLARIYIZ BİZ’ 
 
Doğa ile kurduğu derin bağın kurak, sarı bir coğrafyada doğmuş olmasından geldiğini kaydeden Eylem, “Hiç dağ görmemiştik. Ovada her şey sarıdır. O nedenle yeşile hasrettik. Yaşadığımız yerlerde, ağaç, su yoktu, Nagihan’ın doğa sevgisinin buradan geldiğini düşünüyorum. En çok ekilen şey buğdaydı. O nedenle ‘biz buğday çocuklarıyız’ derdik. Buğday bizim için çok kıymetli ve kutsaldı. Buğday henüz yeşilken, biz ona ‘firik’ diyoruz, annelerimiz ateşte kızartırdı, yerdik. Sonra ‘dan’ hali ve son olarak bulgur yapardık. Her üç aşamasında da tüketilirdi” diye belirtti. 
 
KÖKLERİNE ULAŞMA YOLCULUĞU 
 
Akarsel’in köyde üniversiteyi kazanan ilk kız çocuklarından olduğunu hatırlatan Eylem, “Bizden sonra üniversiteye çok giden oldu ama biz ilktik. Nagihan ilk üniversiteyi kazanlardandı. Bu da kendi içinde bir devrimdi. Bizim köyde 1980’lerden itibaren yurt dışına göç çok fazla yaşandı. Kadınlar ya evlendirilir Avrupa’ya giderdi. Ya da köyde kalırdı. Nagihan bu anlamda da orada da bir ilk gerçekleştirmişti. Bana, ‘Köklerimizi tanımamız için, buradan çıkmamız, bu sınırları aşmamız lazım’ diyordu. Bunun bir yolunun da üniversiteyi kazanmak ve Konya’nın dışına çıkmak olduğunu düşünüyordu. Üniversiteye gidiş amacı sadece öğrenim görmek, gazeteci olmak değildi, aynı zamanda Kürtlük, yurtseverlik ile tanışmak, bir Kürt kadın olarak kendi ayakları üstünde durmak, iradeleşmek istiyordu” diyerek Akarsel’in amacına değindi. 
 
ÜNİVERSİTE YILLARI 
 
Akarsel’in Ankara Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nü kazandıktan sonra sık sık üniversite arkadaşlarını Xelikan’a götürdüğünü söyleyen Eylem, ekledi: “Kürt özgürlük mücadelesiyle tanışması üniversite yıllarında başladı. Üniversiteyken Yurtsever Gençlik içinde çalışma yürüttük. Üniversitede özellikle kadın arkadaşların eğitimine önem veriyordu. Biz kapalı bir toplumda büyüdük ama o ilk dışarıya açılanlardan biriydi. Yurtsever kadın ve erkek arkadaşları köye getirip, köyümüzü, kültürümüzü onlara tanıtıyordu. Ben yurtsever kültürü pek bilmiyordum o bize anlattı. Dergiler, kitaplar getirdi. Bizim köydeki kadınlar içerisinde köye yurtseverliği taşıyan kadınlardan biri Nagihan oldu. Hepimiz onun getirdiği kitapları, dağıttığı Özgür Halk dergisini okurduk.” 
 
Eylem, gülümseyerek Akarsel’in ekonomik sorun yaşayan öğrenci arkadaşlarının evine kaçak elektrik çektiğine dair bir anısını da anlattı: “Gençlik çalışmaları içindeyken, Nagihan’ın öğrenci evlerine kaçak elektrik çektiğine şahit oldum. Tabi öğrencilerin paraları yoktu. Telleri tuğlaya bağlayarak yapıyordu…”
 
KÜRT ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ 
 
2001 yılında Ankara’da “örgüt üyeliği” suçlamasıyla gözaltına alınan ve 2007 yılında tahliye olan Akarsel ile çocukluk arkadaşlığından mücadele arkadaşlığına evrilen yoldaşlıklarına değinen Eylem, “7 yıl cezaevinde kaldı. Cezaevinde Önderliğin felsefesine, kadın özgürlük çizgisine yoğunlaştı. Onunla iletişimizi hiç kopmadı. Gazetecilik yaparken de Jineoloji çalışmalarında yer alırken de görüşüyorduk. Efrîn’de Jineoloji çalışması yürüttüğü sırada beni aramış, ‘Burası aynen bizim köyümüz gibi, bizim gibi konuşuyorlar’ demişti. Çünkü Fırat’ın batısı bizim kültüre biraz yakın. Onun hep bir öz bulma, tarih arayışı vardı.  Ona, ‘sen bir öz arayışçısısın’ diyordum. Nerede bir güzellik var gidip bulurdu.  Nerede üstü kapatılan bir şey var hep onun peşinden giderdi. Güney Kürdistan’a geçtiğinde ona zorlanacağını söyledim.  Ama o gittiği yerlerde yabancılık çekmiyordu. Güney’de kimsenin hayal edemediğini yaptı. Kadın Kütüphanesi, Jineoloji çalışmaları yaptı. Kadın her zaman düşünceden koparılmış. Ama Nagihan her kadında bir düşüncenin, bir fikriyatın olduğuna inanıyor ve kendine inanmayan kadınlara da inandırıyordu” diye belirtti. 
 
Çocukluk arkadaşının mücadele arkadaşı olduğunu ve son yıllardaki paylaşımlarının daha çok bu yönde olduğunu anlatan Eylem, “Bizim özgürlük mücadelesiyle tanışmamız, katılmamız köyde bir fırtına etkisi yaratmıştı. Biz ilk mücadeleye katıldığımızda köylüler ‘bunların bir derdi yoktu, neden ve nereye gittiler’ diyorlardı. ‘Maddi durumları iyi, baskı yok, neden gittiler’ diye sorguluyorlardı. Şuan verilen mücadeleden gurur duyuyorlardır. Herkesin Nagihan’ı bu kadar sahiplenmesi onları da gururlandırdı. Şimdi Nagihan’ın ne kadar çoğaldığını gördüler. Bu anlattıklarım belki Kürdistan’daki bir aile için normal şeyler olabilir ama bizim köy için bu da devrim niteliğinde. Bunu yine Nagihan başardı.” 
 
 
‘ORTA ANADOLU ŞEHİTLERİNİ YAZMAK İSTİYORDU’
 
Eylem son olarak Akarsel’in yapmak istediği bir çalışmadan söz ederek, şunları aktardı: “En büyük amaçlarından biri Önderliğin felsefesini anlamak ve kendi kökleriyle buluşmaktı. Nagihan kökünü buldu, biz de onunla birlikte köklerimizi bulduk. Onun kökleri Kürdistan’dır, ağaçtır, topraktır, sudur… Onunla ilişkimiz çocukluk arkadaşlığı ile başladı ama ilişkimiz çocukluk arkadaşını, hemşericiliği aştı. Artık biz fikirdaşız, yoldaşız. Ondan örnek aldığım çokça özelliği var. Onun güzelliğini daha fazla kendimde taşıma, onun güzelliklerini daha fazla yaşamsallaştırmaya çabalayacağım. Bizim köyden çok arkadaş şehit düştü. Orta Anadolu şehitlerini yazmak istiyordu. Bu çalışması yarım kaldı, onu tamamlamak istiyorum.”
 
MA / Arjin Dilek Öncel

Diğer başlıklar

19/10/2022
09:54 Kayyım festival için parktaki spor aletlerini söktü
09:32 Gazeteci Özdemir: Irak’ta kaybeden herkes zafer edasıyla hareket etti
09:05 Gazeteci Çelik: Sesimiz çoğalırsa duvarlar çabuk yıkılır
09:05 Elbistan E Tipi’nde tutukluların yüzde 90’ı sürgün edildi
09:04 Odaları gözetleyen kameraları kıran tutuklu kadınlara ceza
09:04 ‘Kurdistan’da din adı altında Üçüncü Yol’a karşı hamle geliştiriliyor’
09:04 Ayhan Yüksel: Devlet önlem almadı, patlama engellenebilirdi
09:02 Tahliyesi ertelenen 30 yıllık tutukluya pişmanlık dayatması
09:02 7 yıldır kızının cenazesini arıyor: Cizre’deki festivale katılmayın
09:01 Ali Oruç: Emine Şenyaşar’ın direnişi Nemrut zihniyetinin beyninde durmadan vızıldıyor
09:00 Seferihisar yapılaşmaya açılıyor
09:00 Gabar Dağı eteklerinde susam hasadı
09:00 19 EKİM 2022 GÜNDEMİ
18/10/2022
23:45 Twitterda kimyasal silah kullanımı tepkisi
22:01 Şengal’de Êzdixan Asayişi’ne saldırı: 4 yaralı
18:17 HDP MYK’den kimyasal silah tepkisi: Demokratik kamuoyu ses çıkarmalı
17:46 ESP: Türkiye insanlık suçu işliyor
17:14 RSF: İran’da 41 gazeteci tutuklandı
17:00 Adıyaman’da gözaltına alınan 5 kişi serbest
16:07 Kimyasal silaha maruz kalan 2 HPG’linin görüntüsü yayınlandı
16:02 16 yaşındaki öğrenci Hamaney’i öven marşı söylemediği için katledildi
15:44 Adalet Nöbeti'nde zulme karşı direniş mesajı
15:44 HDP'ye saldırıda sanıklara ‘zarar ödemesi’ için süre verildi
15:28 Türkiye’den AK BK'ye tekrarlı ‘Eylem Planı’
15:10 Sarayı eleştiren İmrek’in gazeteciliği TGS’ye sorulacak
14:46 1 günde 14 kimyasal silah saldırısı
14:43 CHP 29’uncu maddeyi AYM’ye taşıyor
14:42 Ege'de deprem
14:37 HDP Gençlik Meclisi Üyesi Kılınç tahliye edildi
14:20 ‘Bartın’daki facianın sorumlusu iktidardır’
14:17 Tabip Odası: Hekimler sermayenin kıskacına alınmak isteniyor
14:15 Haber alınamayan İranlı atletten açıklama
13:41 İstanbul’da 7 kişi gözaltına alındı
13:36 Kimyasal saldırılara karşı alanlara çıkma çağrısı
13:07 İHD: Facianın gerçek sorumluları yargılansın
12:57 Aydın'da yol kenarında bir kadına ait cenaze bulundu
12:45 Buldan: Erdoğan 24 saat geçmeden gerçek zihniyetini gösterdi
12:40 KODAR’dan eylemcilere 'özerk kent meclisleri' çağrısı
12:07 Emine Şenyaşar: İstinaf’tan çıkacak kararı bekliyorum
12:02 Abdullah Öcalan'ın avukatlarından görüşme başvurusu
11:57 Polis aracının çarptığı çocuk ameliyat oldu
11:51 Rüşvet iddialarını haberleştiren gazetecilere dava
11:43 Kimyasal saldırıda hayatını kaybeden HPG'lilerin kimlikleri açıklandı
11:40 Kentsel dönüşümün iptal edildiği Kaynartepe’de yıkım ihalesi
11:24 Yasaya aykırı Erdoğan posterlerinin altına AKP bayrakları asıldı!
11:08 HDP’li meclis üyesi haberi olmadan AKP’ye üye yapıldı
11:04 Tutuklu yakınları cezaevi önünde: Zulüm ediliyor
10:51 Yarışmada başörtüsü takmayan İranlı sporcudan haber alınamıyor
10:46 Ürper ve Hisên’in cenazeleri 22 gündür ATK'de bekletiliyor
09:52 Duruşma için getirildiği cezaevinde darp ve tacize maruz kaldı
09:45 AB'den İran ‘ahlak polisi’ ve hükümet yetkililerine yaptırım
09:42 İki oğlu uyuşturucu bağımlısı: Devlet satıcıları tutuklamıyor
09:29 ‘Sansür yasası’ Erdoğan tarafından onaylandı
09:18 AKP döneminde maden ocakları: İşçilere ölüm, sorumlulara ödül
09:12 Xelîl: HTŞ’nin Efrîn’e yerleştirilmesi Şam ile uzlaşma taktiğidir
09:01 Sansür Yasası tepkisi: İktidar kaybetme korkusunda
09:00 Ferit Şenyaşar: AKP’li Yıldız fail olarak yargılanmalı
09:00 Müzisyenlerden İBB’ye: Direneceğiz
09:00 18 EKİM 2022 GÜNDEMİ
08:24 HDP eski Milletvekili Yıldırım tahliye oldu
08:11 Elazığ’da 4.0 büyüklüğünde deprem
17/10/2022
22:34 Kerkük’te patlama: 2 çocuk yaşmını yitirdi, 2’si yaralı
20:04 ‘Bartın'daki maden faciası iktidarın rant rejiminden kaynaklı’
19:17 Aydın Valiliği'nden belediyelere konuşma yasağı
18:46 Bucalılar yapılaşma değil yeşil alan istiyor
18:11 Akbörü’nün ölümünden sorumlu tutulan 2 kişi serbest bırakıldı
17:30 Demans hastası Aysel Tuğluk’un durumu kötüleşti
17:13 Başak Cengiz’i katleden Boz’un şikayet başvurusuna takipsizlik
16:25 Suriye askerlerine saldırı
16:13 İHD: Leyla Güven serbest bırakılmalı
16:05 Kazımi’nin bütçesi askıya alındı
15:47 Nijerya’da sel: 600 ölü, 1,3 milyon göç
15:45 İran cezaevlerinde direniş yayılıyor
15:36 Oluç: 2023 bütçesi iktidarın veda bütçesidir
15:35 Öğretmene yapılan saldırı kınandı
15:20 DBP’den cezaya tepki: Leyla Güven’in yanındayız
15:17 Maden faciası protestosu: Kader değil katliam
15:13 'Her bir sokak jineoloji atölyesinin anlam dünyası olacak'
15:02 DBB’ye bağlı hayvan ambulansı acil vakaya 32 dakika sonra dönüş yaptı
14:38 Gazeteci Doğan'ın yeniden yargılanmasına başlandı
14:19 Dev-Yapı-İş ve İnşaat-İş’ten sömürüye karşı grev örgütlenmesi
14:12 İran'da özgürlük direnişi ikinci ayında
13:56 Bakanlık künyeleri yayınlanan askerlere dair sessiz
13:41 Diyarbakır’da Karşılaştırmalı Edebiyat Günleri başlıyor
13:39 Sağlık emekçileri, ek ödenek için iş bıraktı
13:38 'Bartın'ın tek sorumlusu iktidardır'
13:25 Diyarbakır Barosu'nun Ermeni Soykırım açıklamasına beraat
13:05 Irak Cumhurbaşkanı Latif Reşid görevine başladı
12:59 Xwebûn Gazetesi'ne polis engeli sürüyor
12:44 Emine Şenyaşar, iddianamede AKP'li Yıldız'ın yer almamasına tepki gösterdi
12:39 2023 bütçesinde 660 milyar lira açık
11:07 Şiddet gören kadının şüpheli ölümü
10:38 Üç arkadaş yan yana defnedildi: 45 gün önce izne çıkacaklardı, ihmal var
10:37 DTK Eşbaşkanı Güven'e 11 yıl 7 ay hapis cezası
10:26 Adıyaman’da 5 gözaltı
10:04 6 aylık bilanço: 2 bin 476 kez kimyasal silah kullanıldı
10:01 Bir buğday çocuğunun köklerine yolculuğu
09:30 El Melici: Abdullah Öcalan için her türlü çaba gösterilmeli
09:14 Özdem: Şüpheli olabilecekler maden sahasından uzaklaştırılmalı
09:00 Cizre'de festivale tepki: Özel savaş politikasının devamıdır
09:00 Av. Enmek: Şenyaşar ailesinin mücadelesi iddianame hazırlattı
09:00 17 EKİM 2022 GÜNDEMİ
16/10/2022
21:41 İran İnsan Hakları Örgütü: Reşt'teki cezaevinde 6 tutuklu katledildi
21:07 5 kentin yeni baro başkanları belli oldu
19:47 Bahçeli’nin prompterı bozuldu
19:19 Sigara fiyatlarına zam
19:12 Evîn Cezaevi'nde 4 tutuklu katledildi
18:19 Elazığ'da 41 işçi anması
17:58 Amedspor 3 golle kazandı
17:34 İran’da öğrenciler direnişte
17:13 Türkiye saldırısında bir kadın ağır yaralandı
16:39 Dersim KYK yurdunda gıda zehirlenmesi
16:26 Yeşil Sol Parti Eş Sözcülüğü'ne Uçar ve Akın seçildi
16:17 Üç madenci yan yana defnedildi: İhmal vardı, hesabını sorun
15:55 Adıyaman’da aşure lokması paylaşıldı
15:49 AKP’li başkanın korumaları uyuşturucuyla yakalandı
15:24 ‘Maden faciasında sorumlu hükümettir’
15:08 Antep’ten maden faciasına ‘kader’ diyen Erdoğan’a tepki
14:58 Birca Belek Dil ve Kültür Derneği’nde yönetim değişti
14:39 Amasra’daki madenin verileri ‘yasak’ gerekçesiyle verilmedi
14:31 Kartal Meydanı’nda tek talep: İş güvencesi
14:24 Kadınlar Ezgi Zerkin’in katilini arıyor
13:46 Türkiye’den Şam üssüne saldırı
13:43 Emek ve Özgürlük İttifakı’nın genişletilmesi çağrısı
13:13 Maden faciasının yaşandığı alanda yangın sürüyor
13:07 KODAR’dan Evîn Cezaevi açıklaması: Halk serhildana katılmalı
12:57 Sancar: Kan, talan, yalan rejimine mahkum değiliz
12:53 Buldan: Bartın katliamı AKP’nin işçiye reva gördüğü yaşam biçimidir
12:46 Tebriz ve Sine cezaevlerinde de direniş başladı
12:09 Şenyaşar ailesi: Cezasızlık yeni katliamların önünü açıyor
12:09 Bağımsız Maden İş avukatı Timoçin: Amasra’da olası kastla cinayet işlenmiştir
11:21 Maden faciasında oğlunu yitiren anne: Evime ateş düştü
10:49 4 yıl 4 ay sonra hazırlanan iddianamede AKP'li vekil yok!
10:09 Deniz Poyraz Davası: Saldırının arkasındaki anlayış 'iktidardayız’ mesajı verdi
09:01 ‘İdare ve Gözlem Kurulu İstiklal Mahkemeleri’ne dönüştü’
09:01 Bireysel silahlanma kadın katliamlarını arttırıyor
09:01 Yazar Benlisoy: Ekolojik kriz eko-faşizmi tetikliyor
09:00 Gazeteci Zagros: Hewlêr’in onayı olmadan MİT Kürtleri katledemez
09:00 16 EKİM 2022 GÜNDEMİ
15/10/2022
22:51 Kulp’taki operasyon bölgesine sevkiyat
22:39 Evîn Cezaevi’nde yangın
22:21 Kadıköy’de 24 katlı rezidansta yangın çıktı
22:14 Erdoğan için kaldırılan çöp kovaları yerine konulmadı
22:03 Yeni Şafak yazarının Kürdistan tahammülsüzlüğü!
21:41 NATO nükleer tatbikata başlayacak
20:44 HDP Amasra’da: Sorumlular bu ülkeyi yönetenlerdir
19:52 Urfa’da bir çocuk katledildi
19:48 Bartın’daki maden faciası protesto edildi
19:44 HDP Eş Genel Başkanı Sancar PES kongresine katıldı
19:37 Yozgat’a sevk edilen tutuklulara keyfi uygulama