Yüksekdağ: İktidar boğazına kadar battı

img

ANKARA - Kobanê Davası’nda söz alan HDP eski Eş Genel Başkanı FigenYüksekdağ, “Siyasi iktidar boğazına kadar bataklığa battı” dedi. 

DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırıları üzerine 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 20’si tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 18’inci duruşma periyodu, 8’inci oturumuyla Sincan Cezaevi Kampüsü duruşma salonunda görüldü. Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından görülen davanın duruşmasına Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri ve çok sayıda izleyici katıldı.

Sincan Kapalı Cezaevi’nde tutulan siyasetçilerin bir kısmı duruşmaya gelirken, farklı cezaevlerinde tutulanlar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. 

‘HER DAKİKASI HUKUKSUZLUK’

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi (DBB) eski Eşbaşkanı Gültan Kışanak, iktidarın siyasi darbesinin bir ayağının duruşma salonlarında devam ettiğini belirterek, “Örgüt üyeliği gerekçesiyle tutuklandım, 2015 yılında hakkımda üyelikten dava açılmıştı. Siyasi iktidar bizlere karşı bir karar aldığı için 2016 yılında tutuklandım. Bu dava siyasi darbe yapanların kurduğu kumpasın bir ürünüdür. Bunu her aşamasında görüyoruz, siyasi müdahalelerle sürecin nasıl yürütüldüğünü, hukukun ayaklar altına alındığını her celsede ayrıntıları ile anlatıyoruz. Bu davanın 7-8 Ekim olaylarıyla ilgili alakası yoktur, sizin de bu dava dosyada okunduğunuz kararlar gibi bizlerin azmettirici olarak isimlerimiz geçmiyor. Siyasi iktidar AİHM kararına karşı bunu tertiplediler. Bu siyasi darbe, hukukun ayaklar altına alınan yargılama sürecinde kamuoyu nezdinde mahkum olmuştur. Türkiye’nin tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Politik yargılama olarak üzerine kitaplar yazılacak bir dava süreci yaşıyoruz. Her dakikası hukuksuzlukla devam eden bir davadır” dedi.  

‘GEREKİRSE 60 YIL DA YATARIZ’

3 Kasım ‘Susurluk Kazası’nın yıldönümüne de değinen Kışanak, “Susurluk’ta beli olmayan bir süreç yaşandı. Aradaki fark o zaman bu ülkede azda olsa şeklen hukuk devleti olma ilkeleri ayakta olduğu için Susurluk Kazası’ndan 17 gün sonra Meclis’te araştırma komisyonu kuruldu. JİTEM’in cinayetleri nasıl işlediğini, kumpasların kurulduğunu, faili meçhul cinayetlerini azda olsa görebilmiştik. Çok demokrasi aşığı AKP hükümetinin marifetiyle zaman aşımına uğratılan Kürt halkının çınarı Apê Musa’nın nasıl katledildiği o raporlarda ortaya çıkmıştı. Demokrasiye çok aşık olan bu iktidar açığa çıkan gerçeklerin üstünü örten bir iktidarla karşı karşıyayız. 15 Temmuz bahane edilerek, derin devletin kodlarıyla bir ittifak kurdu. Bu dava da o ittifakın bir ürünüdür. Yeni bir Susurluk Davası ile karşı karşıyayız. Bir gün olsun bunlar karşısında ‘ah demedik’ bu darbeyi yapanlara, ‘ah demedik demeyeceğiz’ 6 yıldır onurumuzla yatıyoruz, gerekirse 60 yılda yatarız. Onurumuz için yaşıyoruz, bizi buraya koyanlara dert olsun” ifadelerini kullandı. 

‘DİRENMEYE DEVAM’ 

Kışanak, şöyle devam etti: “Bu darbeyi yapanlar, Diyarbakır’a giderek, Diyarbakır Cezaevi’ni kültür alanına dönüştüreceğini söyledi. Benimde ağır işkenceler yaşadığım yeri gezdiler, orda Kültür Bakanı dedi ki ‘hatalardan ders çıkarmak lazım’ ama bunlar hatalardan ders almaz. O zaman direnmeye devam. 12 Eylül faşizm ile yüzleşmek istiyorlarsa, orayı müze yapmak istiyorlarsa, önce Edirne, Kocaeli ve Kobanê davasıyla yüzleşecekler. Diyarbakır Cezaevi’ndeki insanlık suçu ile toplum onu toplumsal hafızasını almıştı, kimse bunun üstüne şov yapıp, oy devşirmesinler. Bununla yüzleşmek istiyorlarsa, o zaman demokratikleşmeyi esas alsınlar. Sonra siyasi darbelerle, Diyarbakır Cezaevi ile yüzleşirler.

DİMDİK AYAKTAYIM 

Bilgisayar çıktığından beri mertlik de bozuldu. Mütalaa kopyala-yapıştır yapılıyor zaten. Benim, Malatya'da ‘örgüt üyeliğine’ dair bir davam var, orada 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili bir şey var mı? Yok. O yüzden söyleyecek bir şey yok, siz hukuksuzluklarınıza devam edin bizde direnmeye. Ortada iddianame yok, bu iktidar belediyeye müfettiş gönderdi, bir şey bulamadılar, o yüzden buna ‘terörle bir şey bulun’ demişler. Savcı utanmadan iddianame yapmış bunu. Bütün bunlar, Türkiye’nin hukuk ayıbıdır. Biz mücadelemiz ve direnişimizle temizleteceğiz. Bunlara başa çıkacak, gücümüz, moralimiz var. Özgürlüğümüzü elimizden almış olabilirsiniz, yakınlarımızla vedalaşma hakkımızı elimizden alabilirsiniz ama direncimizi asla. Esaret sürecinde, 6 yakınımı kaybettim, bu vahşetle bu zulümle mücadele ederek ayakta olunur. Ben dimdik ayaktayım, mücadele edeceğim, bu kumpası kuranlara dert olsun.” 

‘TÜRKİYE TARİHİNDE DERS OLARAK VERİLECEK’

HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, bu hukuksuzlukların, zorbalığın sona ermesi için mücadele ettiklerini dile getirerek, “Çok köklü bir gelenekten gelen mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu yol mahkeme salonlarından da gelip geçiyor. Geriye sizin bu zamana kadar uyguladığınız hukuksuzluklar kalacak, Kobanê davasında uygulanan zulüm kalacak. Türkiye tarihinde ders olsun diye gösterilecek. 4 Kasım darbesinde bu görüntüleri yeniden görmek istemezdik. Ama yaşadıklarımız hiç de geçmişte kalmış şeyler değil. Evlerimizin kapıları kırılarak, seçilmişlere kelepçe takılarak nasıl rehin alındıysak, bugün mahkeme salonlarında da aynı şeye maruz kaldık. SEGBİS odalarında bize bu manzarayı izletenler, 4 Kasım darbesi ile karşı karşıya bırakıyor bizi” ifadelerini kullandı.

‘KAÇIRILARAK REHİN ALINDIK’

Yüksekdağ, şöyle devam etti: “6 yıl önce bir siyasi darbe gerçekleştirdi, halkın belediyelerine kayyım atandı, o yetmedi bir kere daha kazandık, bir kere daha kayyım atandı. 6 yıl önce seçilmiş milletvekilleri, belediye meclis üyeleri, evlerimizden, görev alanlarımızdan kaçırıldık ve rehin alındık. Siyasi darbenin hesabını vermemek için siyasi iktidar elinden gelen her şeyi yaptı. Yargıyı hesap vermemek için kullandı. Yargıyı bize karşı bir silah olarak kullandı. Türkiye tarihinde bu kadar yargıyı dizayn edilmiş bir dönem yoktur. Kurumsallık dönemlerde böyle bir yargı pratiği ile karşı karşıya kalmazdınız. En katı faşizmin hakim olduğu dönemlerde, yargıyı bu kadar silaha dönüştüren bir durum yok. AKP ve MHP hükümdarlığını ilan edip kazık çaktığını sanana kadar. Halkın iradesine karşı yaptıklarının hesabını vermemek için yargıya darbe yaptılar. Her yeri darbeci zihniyetle kuşatılmış, bunu iktidarlarını taşımak için yaptılar ama kendi darbeciliklerinin konuşulmaması için yaptılar.  

DARBENİN SİYASİ AYAĞI NEREDE? 

15 Temmuz’da bir darbe oldu, birileri konuşuyor mu? Bu darbenin siyasi ayağını bulamadınız mı diye soruyorlar. Bu darbenin siyasi ayağı yok, okyanusun ötesinden gelmişler, komplike bir darbe teşebbüsünden bulunmuşlar. Yıllardır halka bunu yutturmaya çalışıyorlar. Bu darbeyi ele geçirdiklerini gizlemeye çalışıyorlar, bu memlekette hükümeti devirmeye teşebbüs eden bir isim yok. Bürokraside siyasette yer alan kimler var cezaevinde. Kimse yok çünkü her biri sarayın yamacında. 15 Temmuz darbesi yaşandığında, bir siyasi isim ‘bir hareketlenme var’ diyorlardı. Bu ikna olayı sadece darbecilerle ilgili değil, önceden her şey yapılmış, planlar kurulmuş. Kimisiyle beraber çalışmaya devam etmişler, suçlu ilan edilecek bir kesimi de ayırmışlar. Bu darbecinin suçluları 7 yıldır hesap vermiyor. Darbe sürecinde AKP-MHP bir anlaşma yaptı, ondan sonraki süreçte asıl darbecilerin, anayasayı ortadan kaldırmak isteyenleri hiçbiri mahkeme soruşturmadı. Konuşanın üstüne saldırdılar, cezaevine attılar. 

İKTİDAR BOĞAZINA KADAR BATMIŞ 

Bu suçlarını gizlemek için demokratik siyasete darbe yaptılar. Meclis’te konuşan tek parti HDP. Muhalefet dik bir duruş sergilemedi, korkmayan tek parti vardı o da HDP. Bizleri de siyasi tasfiye operasyonuyla etkisiz hale getirmenin yoluna baktılar. 7’nci yıl oldu tutukluyuz, halan tutuklu yargılanıyoruz. O ceza kararları veren mahkemeler hesap verecek bugün değilse yarın. Buradayız, yok olmadığımız gibi bunun hesabını soracağız, daha fazla büyüyeceğiz. Bu iktidar kendisini çok kudretli sanıyor, hikmetlerinden sual olunmaz sanıyorlar ama tarih karşısında ‘zırnık’ bile değiller. Aradan 6 yıl geçti, bize zulüm ettiniz, elinize ne geçti. 6 yıl boyunca cezaevinde yaşadığım iç huzuru sizin diken üstünde durmanızla değişmem. Boğazına kadar bataklığa batmış ama dik durmak zorunda bu siyasi iktidarın duruşu da budur. Güya dik duruyorlar ama boğazlarına kadar bataklığa batmışlar dik durmazlarsa batacaklar o yüzden.  

MAHKEMELER SADECE BİZİMLE İLGİLENİYOR 

Bunlar karşısında boyun eğilmedi, sokaklarda, meydanlarda, seçim sürecinde gösterdiğiniz direngenlikle aşılacaktır. Bugün mahkemeniz, hukuku ilgilendiren, ilgilendirmeyen şeylerden söz ediyor. Bizim savunma sürelerimizi kısıtlama amacıyla sarf edilen sözler bunlar. Bu memlekete hukuku ilgilendiren binlerce rezalet olurken, cübbelerinizi ciddiye almamızı beklemeyin. Bu ülke adalet olarak batmış. Binlerce suç ve suçlu mahkemelerden azade kendi varlığını koruyor. Çünkü mahkemeler sadece bizimle ilgileniyor. Uyarılarınızı dikkate almamızı beklemeyin, sarf ettiğiniz bu lafların mahkeme olarak saygınlığını zedelemekten başka bir işe yaramıyor. Savunma ile ilgili ilgisiz cümleleri neye göre ayırıyorsunuz. Bizim tutukluluğumuz ile ilgili olmayan tek şey bu dosyalardır. Bir buçuk milyon sayfayı aştı, içerisine dahil ettiğiniz dosyalar bizimle ilgili mi? Bunu kabul etmemizi mi bekliyorsunuz. 2 milyon sayfa bu davayla nasıl ilgiliyse, dünyanın bingbenk patlamasıyla o kadar ilgili. Siz bize sistematik olarak kötü muamele yapıyorsunuz. 

SAVUNMA SÜRESİNİN KISITLANMASINI KABUL ETMİYORUZ 

Neresinden bakarsak bakalım, bağ kuramayacağımız şeylerle bağ kurmamızı istiyorsunuz. Siz nasıl kurdunuz bu bağları, bunları bize de söylemiyorsunuz? Olacak şeyler mi bunlar. O kürsüye çıktığınız zaman, bu kadar gerçek dışı bakamazsınız. Arkadaşlarımız gayet gerçekçi savunma yapıyor, yoksa mekanınızda bu dosyayı nasıl istiyorlarsa, öyle bitireceksiniz. Savunma süresinin kısıtlanmaması kabul edilemez. Savunmanın, mahkemenin ve yargılamaya müdahale var, aceleniz var. Biz size bir ay savunma yapacağım diye dayatmadık, tavrımız tutumuz çok normal. Anormal davranan sizsiniz. Savuma sürecinin sağlıklı yürütülebilmesi için bizim savunma hakkına sahip olmamız lazım bunu unutmayın. Sanık olarak yargıladığınız insanlar, baskı altında kalmadan savunma hakkı varsa, bu davanın sonuçta hangi meşru kararı vereceksiniz. Karar meşru olmaz, arkadaşlarımızın savunmalarına sürekli müdahale ediyorsunuz.”

‘AZMETTİRİCİLERİ BİZDE DEĞİL YANINIZDA ARAYIN’

Avukatlara dönük saldırıların yeni olmadığını dile getiren Yüksekdağ, Kobanê Davası’nı savunan bir avukatın gözaltına alınmak istediğini kaydetti. Yüksekdağ, “Bunların her birisi HDP’ye dönük saldırıların devamıdır. Bunların her birisi 4 Kasım darbesinin kanıtıdır. Bunları da sizin ellerinizle gerçekleştiriyorlar. Avukatlarımızın güvenli çalışması noktasında karar verin. Deniz Poyraz’ı katleden cani, HDP’ye laf etti. O cani bunun nedeni de açıkladı. HDP’nin kapatma davasında yer alıyor dedi. Denizimizi katleden o cani, HDP kapatma davası iddianamesi ile cezadan muaf tutulmak istendiğini talep etti. Bunun karşısında mahkeme avukatlarımızı dışarıya çıkarttı, gaz sıktı. Bugün bu iddianameyi gören bize kurşun olarak dönüyor. Avukatlarımızın saldırıya uğraması olarak geliyor, azmettirici mi arıyorsunuz uzağa gitmeyin. Oturduğunuz yere bakın, HDP kapatma davası iddianamesi Meclis’in üçüncü partisi saldırı haline getiriliyor. Bizler bu yüzden hala saldırı altındayız, Deniz Poyraz bu yüzden katledildi. Bizlere karşı azmettirici sağlanılıyor. Bizim başımıza gelecek bir şeyde sorumlu sizlersiniz. Sizlere bu rahatlığı verenin kimler olduğunu biliyoruz, bu sorumsuzluk bize yönelik sistematik saldırı tavrı çok büyük bir sorumluluğun ortada durduğunu gösteriyor. Bizim sorumluluğumuz değil diyorsanız sorumluluğunuzu artmıştır” şeklinde konuştu.  

Duruşma beyanlarla devam ediyor.

Diğer başlıklar

07/11/2022
15:26 İspanya Tabipleri Birliği'nden Fincancı'ya destek mektubu
15:06 Agirî’deki kazada 7 kişi yaşamını yitirdi, 11 yaralı
15:03 Qamişlo’daki saldırıda QSD savaşçısı yaşamını yitirdi
14:35 Şirnex’te 400 öğrenci zehirlendi: Olayın üzeri örtülmek isteniyor
13:58 BTS üyeleri promosyon için eylemde
13:58 Zap’ta askerin cenazesinin yakıldığına dair görüntü yayınlandı
13:43 Türkiye Suriye’de kolera salgınını tetikliyor
13:42 Siyanür sızıntısına takipsizlik kararı
12:54 DİSK Genel Başkanı'ndan Şenyaşarlara ziyaret: Bu mücadele Türkiye’yi anlatıyor
12:17 Gazetecilerin ‘suç delili’ sayılan kitapları iade edildi
11:55 Altın bir haftada yüzde 2 arttı
11:32 Belucistan’da 15 tutuklu idam edildi
11:29 Ronaghi'nin babası cezaevi önünde kalp krizi geçirdi
10:53 Yüzünüzü dağlara çevirin, sonbaharın güzelliğini göreceksiniz
10:46 NATO’dan sonra İsveç’ten Türkiye’ye ziyaret
10:46 Kadınlar 25 Kasım'da Taksim Tünel'de olacak
10:45 Bartın’da sözleşme bedelinin binde 1’i oranında ceza!
10:41 Uluslararası Kadın Konferansı sona erdi: Ortak mücadele ağı ilan edildi
10:15 Otoyolda kaza: 1 kişi yaşamını yitirdi
09:56 JINNEWS’ten Ekim ayı şiddet çetelesi
09:45 Sengaw’de 2 DAİŞ’li öldürüldü
09:38 İnsanlık Yürüyüşü: Direnmekten başka çare yok
09:11 Chomsky’den kimyasal silah kullanımının araştırılması talebi
09:01 Kameranın yükü
09:00 Yerleşim yerlerine kurulan geri dönüşüm fabrikaları tehlike saçıyor
09:00 Yönetmen Ataş: Kürt sinemacıların üretmekten başka seçeneği yok
09:00 07 KASIM 2022 GÜNDEMİ
08:09 Basel’de dengbêj gecesi
06/11/2022
23:48 İstanbul'da gözaltına alınanlar serbest bırakıldı
22:32 Savunma Bakanlığı: Bir asker hayatını kaybetti
20:07 Uluslararası Kadın Konferansı: İstenilen yaşam devrimle olur
18:37 Silopi'de kimyasala karşı yürüyüşte 32 gözaltı
18:16 'YÖK'süz demokratik halk üniversiteleri istiyoruz'
18:10 İstanbul'da 121 kişi gözaltına alındı
17:54 Amedspor Kadın Futbol Takımı 1-1 berabere kaldı
17:09 Muğlalılardan ekolojik talana karşı mücadele çağrısı
16:30 İstanbul’dan seslendiler: Araştırılıncaya kadar alanlarda olacağız
16:13 Seçime gitmeyen Federe Kürdistan Parlamentosu’nda 12 vekil çekildi
16:12 TİP’e ikinci saldırı
15:44 Emek ve Özgürlük İttifakı: YÖK kapatılsın
15:23 Tıp öğrencileri: Yaşamı savunanlar kazanacak
15:20 İstiklal'e çıkan her sokakta direniş
14:25 300 aydından İran rejimine: Baskılara son ver
14:16 Global Boks’ta kimyasal protestosu
14:04 Van’da askeri operasyon
13:50 Şenyaşar ailesi: Zalimden yana olanlar kaybedecek
13:22 İran'da devrimin ayak sesleri yükseliyor
12:38 Binler sokak sokak kimyasala karşı yürüdü
12:21 Iraklı parlamenterden hükümete: Saldırılara sessiz kalma
12:13 'İnsanlık Yürüyüşü' için dere ve tepeleri aştılar
11:53 Prof. Dr. Altıntaş: Üniversitelerde devrim şart
11:42 Somali'de askeri kampta patlama: 5 ölü, 11 yaralı
11:39 ‘Özgür Basın yazmaya devam edecek’
11:20 Silopi'de 'İnsanlık Yürüyüşü' başlıyor
10:48 Barolardan 'Kürt sorununa çözüm' çağrısı
09:41 Zonguldak’ta maden ocağında patlama: 4 işçi yaralandı
09:23 Görüntülerden sonra açıklama: 2 asker yaşamını yitirdi
09:13 Philippe Leruth: Tutuklanan gazeteciler Türkiye’deki gazeteciliğin gururu
09:12 Hukuksuzluğun başlangıç noktası: İmralı
09:09 30 yılın ardından sayımsız ilk gece
09:08 Göç politikaları, pragmatizm ve tutuklanan gazeteciler
09:08 Kimyasal silah tepkisi: İktidar suçun üstünü örtüyor
09:07 Kader Ortakaya soruşturması 'zaman aşımına' bırakıldı
09:05 Gazeteciler tutuklanırken sesi çıkamayanlar
09:00 06 KASIM 2022 GÜNDEMİ
05/11/2022
22:12 YNK Grup Başkanı: Irak hükümeti Türkiye’ye tepki göstermeli
22:04 561 aydından kimyasal silah kullanımına karşı çağrı: Türkiye'yi durdurun
21:34 Patnos Cezaevi'nde tutuklular bir yıldır tedavi edilmiyor
21:25 'Kadının sözünü her alanda mikrofonlara taşıyacağız'
19:35 Enerjinin kooperatifleştirilmesi tartışıldı
17:33 Amedspor-Ankaraspor maçı golsüz bitti
17:15 DBP Eş Genel Başkanları Silopi halkını yürüyüşe davet etti
17:15 CİSST'ten 7'nci 'Hapiste Kadın Atölyesi'
16:59 İzmir yine sallandı
16:17 ‘İnsanlık Yürüyüşü’ne pankartlı çağrı
16:16 2'nci Uluslararası Kadın Konferansı: 'Jin, Jiyan, Azadi' mücadelesini büyüteceğiz
16:10 İstismar davasında beraat ettirilen MHP’li Kayaalp Türk bayrağıyla karşılandı
15:57 İHD: Gazeteciler ve Fincancı serbest bırakılsın
15:21 Kürtçe gazeteye engel: Polis firmayı tehdit etti
15:09 Erciş’te şüpheli kadın ölümü
14:52 Yanlış teşhisle ameliyat edilen tutuklunun durumu ağırlaştı
14:50 TJA 25 Kasım deklarasyonu: Kadın Özgürlük Zamanı
14:33 ‘F oturumu’nda hasta tutuklu Çakır'ın serbest bırakılması istendi
14:14 KESK: İhraç edilenler dönene kadar mücadele edeceğiz
14:05 TTB İnsan Hakları Kolu: Susmuyoruz, korkmuyoruz
13:50 27 yıl önce kurşuna dizilip, yakılan köylüler için adalet istendi
13:48 Tahliye olan tutuklu Orbay 30 yıl sonra köyüne döndü
13:40 Diyarbakır Barosu’ndan MHP İl Başkanı Kayaalp’ın beraatına tepki
13:33 Bitlis’te askeri operasyon başlatıldı
13:28 2’nci Uluslararası Kadın Konferansı Berlin'de başladı
13:06 Türkiye Varlık Fonu’nun borcu yüzde 45 arttı
12:51 Fincancı: Hakikate katkı sunmaya devam edeceğim
12:35 'Irak'ta Türk askerinin varlığı işgaldir'
12:35 EMEP'ten ajansımıza dayanışma ziyareti
12:08 Musa Orhan’ı serbest bıraktı, MHP’li başkanı beraat ettirdi
12:00 Şenyaşar ailesi: Hakikatin ortaya çıkacağı günler yakındır
12:00 Kaybettirilen Şirin Bayram’ın annesi: Oğlumun kemiklerini istiyorum
11:07 Elazığ'da alacak kavgası: 3 ölü
11:03 Kobanê Davası avukatları: İktidarın hukuk düzeniyle karşı karşıyayız
11:02 Av. Aryen Turan: Hukuksuzlukları söylemeye devam edeceğiz
10:56 Van’da çocuğa cinsel saldırıda bulunan erkek tutuklandı
10:32 DÜ Hukuk öğrencileri: Dayanışma bekliyoruz
10:09 AKP, MHP, CHP ve İYİP Gelir Vergisi Kanunu’nda ortaklaştı
10:05 Belucistan'da halk bağımsızlık için ayakta
10:00 Eyşe Efendi: Kürtler kimyasala karşı güç birliği yapmalı
09:58 Şırnak’ta Cezeri Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan 76 öğrenci zehirlendi
09:51 Hüseyin diye tutuklanan ikizi Hasan’ın avukatı vekalet alamıyor
09:50 Tutuklu yakınları: Özgür Basın bizim gerçeğimizdir
09:50 Kürdistan'da barajlardan kimyasala: Ekolojik yıkım sürüyor
09:33 Yanlışa yanlış diyenler dayanışmanın parçasıdır
09:30 5 yaşındaki Êzidî Xemgîn’in yoldaşı Yahya Şen: Andım olsun, başınızı eğmeyeceğim
09:17 Ayrımcılık ve şiddet başvuruları yüzde 240 arttı
09:12 Silopi’deki ‘İnsanlık Yürüyüşü’ne çağrı: Hesap versinler
09:11 Ekolojist Bilgiç: Kimyasal silahların etkisi yüzyılı bulabilir
09:08 Kürtçe çocuk tiyatrosu ‘Nisko’ seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor
09:07 Ağır hasta tutuklu Civan Boltan’a kitap taşıma işkencesi
09:03 İmralı'da 'Hile-i Şerriye' sürüyor: Bin 903 başvuruya ret
09:00 Silopi’ye davet: Halklar kimyasal silaha karşı ortak mücadele yürütmeli
09:00 ‘Söz uçar yazı iki cihanda eyvah’
09:00 05 KASIM 2022 GÜNDEMİ
08:37 Kobanê Davası’nda ara karar: Yorulmaz ve Bağcık’a tahliye
04/11/2022
21:13 30 yıllık tutuklu 60 yaşında tahliye edildi
21:10 Sancar: İktidar en çok özgür basından korkuyor
21:07 Kobanê Davası: Kürt kadınlarını yargılıyorsunuz
20:00 Bedenini ateşe veren Brukanlı hastaneye götürülmüyor
19:34 İHD İzmir Şubesi: Çocukların barışa ihtiyacı var
18:57 Cizre’de ‘İnsanlık yürüyüşü’ hazırlıkları devam ediyor
18:51 İşkenceye uğrayan Adsız'a ilişkin soru önergesi
18:26 Gazeteci Şahinli kelepçeli muayene edildi
18:02 CHP, Akkuyu Nükleer Santrali’ne sahip çıktı
17:58 MHP İl Başkanı Kayaalp ‘çocuğa istismar’dan beraat ettirildi
17:51 Fincancı’nın serbest bırakılması çağrısı
17:34 Rojbin Perişan Diyarbakır'da kitlesel karşılandı
17:30 Öğrenciler ırkçı saldırıyı yürüyüş ile protesto etti
17:25 Sedat Peker ve Ünsal Ban hakkında iddianame
17:21 Yüksekdağ: İktidar boğazına kadar battı
17:14 Gazeteci Kural’ın davasında 3 polise ceza talebi
17:10 MA ve JINNEWS’e dayanışma ziyaretleri sürüyor
17:08 Ceyhan'da Cemevi’ne cinsiyetçi yazılamalar yapıldı
17:04 Barış Nöbeti'nde tutuklu gazetecilere destek
17:02 Bodrumlu kadınlardan ‘Özel savaş politikası’ konulu atölye
16:58 İnsan hakları savunucularının duruşması görüldü
16:54 Nusaybin’de ‘kayyımın etkinliğine katılmayın’ çağrısı
16:43 İran rejiminde çöküş korkusu!
16:31 Bakan Nebati’den enflasyon savunması
16:00 Bedenini ateşe veren Brukanlı ailesiyle görüştürülmüyor
15:58 Kobanê Davası’nda siyasetçiler mütalaayı reddetti
15:50 Bartın katliamında bir kişi daha yaşamını yitirdi
15:49 Şırnak’ta ‘İnsanlık yürüyüşüne’ çağrı
15:46 ‘İnfaz Kanunu’ değişikliği öneri raporu: Ağırlaşan tecrit kaldırılmalıdır