ADANA - İmralı tecridi ve cezaevlerindeki hak ihlallerine karşı açlık grevine giren ESP ve SGDF üyeleri, tecride karşı tüm kesimlere "ses çıkarma ve dayanışma" çağrısı yaptı.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ve Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF), İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde tutulan ve 21 ayı aşkın bir süredir kendisinden haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ile cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine karşı birçok kentte açlık grevi eylemi gerçekleştiriyor. “Dayanışmayı yükseltelim, tecridi kıralım” şiarıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi'nde 21 Ocak'ta başlatılan açlık grevi bugün sona erecek.
'İLK HEDEF İMRALI'
Açlık grevine giren isimlerden ESP Adana İl yöneticilerinden Emrah Topaloğlu, mutlak tecridin kaldırılması, cezaevlerindeki hak ihlallerinin son bulması ve hasta tutukluların tedavi edilmesi için tutukluların sesi olmaya devam edeceklerini vurguladı. Topaloğlu, cezaevlerinde tutukluların iradesini kırmaya yönelik her türlü politikanın uygulandığını, cezaevindeki tecrit ile işkenceye karşı herkesin ses çıkarması gerektiğini ifade etti.
Topaloğlu, İmralı tecridine işaret ederek, "Abdullah Öcalan'a uygulanan çok ağır bir tecrit var. Bu tecridin eşi benzeri başka bir yerde yok. Devlet şunu istiyor; sesi sadece kendi çevresinde duyulsun, sesi topluma yansımasın ve bu toplum belli başlı meselelerde, politik meselelerde sessiz kalsın. Tecrit meselesi de bundan kaynaklıdır. Tüm hapishanelerde tecrit var. Tecridin boyutu artık zirveye ulaşmış durumda. İmralı tüm siyasi geçiş dönemlerinde ilk hedef olmuş durumdadır. Bir halkın sesini kısmak için de önderinin sesini kısarak, o halkı da tecrit altına almak istiyorlar. Tecrit kalkarsa insanların daha demokratik düşünmesine sebebiyet verir. İnsanların daha özgür fikirler üretmesine sebebiyet verir. Bu da demokratik bir Türkiye için koşulları açmış olur" diye konuştu.
'FAŞİZM İLK HAPİSHANELERE SALDIRIYOR'
SGDF üyesi Tuncay Yıldırım Özen ise, tecrit, işkence, hak gaspları ve hasta tutukluların tedavi edilmeleri için açlık grevine girdiklerini ifade eti. Tutukluların yaşam haklarının ellerinden aldığını söyleyen Özen, İmralı'dan başlayan tecridin tüm cezaevlerine yayıldığını anlattı. İmralı tecridinin temel sebebinin "bir halkı baskı altına almak" olduğunu vurgulayan Özen, "Faşizmin her yükseldiği anda ilk saldırdığı yer hapishaneler oluyor. Devletin ve iktidarın ilk saldırdığı alan hapishaneler. Hapishaneleri ne kadar zorlarsa, ne kadar baskı altına alırsa, bu psikolojik savaşı kazanabileceğini sanıyor. İmralı'ya uygulanan tecrit aslında Kürt halkına uygulanmaya çalışılıyor. Kürt halkını baskılamaya çalışıyor. Hapishanelerde kazanım elde edildiğinde demokratik kitle hareketinin de önü açılacaktır" şeklinde konuştu.
MA / Hamdullah Yağız Kesen