İSTANBUL- Mağaza ve marketlerde çalışan işçilerin ağır koşullarda çalıştığını ifade eden Mağaza Market-Sen Örgütlenme Koordinasyonu Üyesi Berfin Özdemir, bu sorunların ancak işlerin birliğiyle çözülebileceğini vurguladı.

 

Zincir mağaza ve marketlerde çalışan işçilerin hakları, işverenlerin daha çok kazanç elde etme hırsı nedeniyle gasp ediliyor. Çoğunlukla iktidar yandaşı olan bu işletmeler ve işverenler, büyük paralar kazanmanın yanında çalışanlara çok az maaş veriyor. İktidar destekçisi bu market ve mağazalardaki emekçiler ise, gasp edilen haklarını alabilmek için direniyor. 

 

Direnen işçilerin yanında yer alan Mağaza ve Market İşçileri Sendikası (Mağaza Market-Sen) Örgütlenme Koordinasyonu Üyesi Berfin Özdemir, kurdukları sendikanın mağaza ve market işçilerinin yanında olduklarını ifade etti.

 

‘İŞÇİLERİN YANINDAYIZ’

 

Mağaza market-Sen sendikasını 3 yıl önce kurduklarını belirten Özdemir, mağazalarda uzun çalışma saatleriyle, baskıyla, mobbingle çalışan işçilerin ve emekçilerin sesini ve mücadelesini yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi. Özdemir, “Uzunca bir süredir A101, ŞOK, BİM gibi zincir marketlerde işçiler,  haksızlıklara uğruyor. İşçilerin, emekçilerin yanlarındayız. Mücadelelerini birlikte yürütüyoruz. Bu mücadelenin yanında birçok kazanımlarımız oldu. Yerel marketlerden birçok üyemiz var. Bu üyelerimiz ile birlikte market işçilerinin mücadelesini daha çok yükseltmek, bu marketlerde yaşanan sorunları kamuoyunun gündemine getirmek üzere sendikamızla birlikte yol yürüyoruz” dedi. 

 

‘KIYMETTİ KALMAYACAK’

 

Türkiye’de birçok sektörde çalışma koşullarının ağır olduğunu altını çizen Özdemir, buna karşın işçilerin geçinebileceği bir ücret almadıklarını söyledi. Özdemir, “Bunun etkileri bir yandan da enflasyonla direk bağlantılı. Enflasyon arttıkça asgari ücret günden güne eriyor. Geçtiğimiz günlerde asgari ücrete bir zam yapıldı. Bu zamlar genel olarak işçilere iyi bir durum olarak sunuluyor. Enflasyon günden güne artıyor, işçilerin cebine giren para arttı ama bununla birlikte enflasyon arttığı için en fazla 2 ay sonra bir kıymeti kalmayacak. Verilen paranın herhangi bir değeri kalmamış olacak. İşçilere ve emekçilere, zammın herhangi bir artısı olmayacak” diye belirtti.

 

DİREKSİYON ‘PATRONLARIN’ ELİNDE 

 

Zincir marketlerin denetiminin direkt devlet tarafından yapılması gerektiğini belirten Özdemir, zincir marketlerin fiyat farklılıklarına işaret etti. Özdemir, “Gündeme gelen bazı konular üzerine zabıtalar ve çeşitli kurumlar marketleri denetlediler, aslında etiket denetimleri yaptılar. Burada işçilerin çalışma koşulları denetlenmedi. Bu denetimler, bütün marketlerde ve diğer sektörlerde de çalışan, patronların inisiyatifindedir. Bu inisiyatifin patrondan almak için devletin bir inisiyatif alması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

 

‘KARŞISINDA DEĞİL YANINDA OLMALIYIZ’

 

Mağazalarda uzun çalışma saatleri olduğunu ve bunun farklılıklar da taşındığını altını çizen Özdemir, işçilerin bu yüzden çok geç saatlerde işten çıktıklarını ve özellikle kadınların bu durumdan dolayı zorlandıklarını ifade etti. Özdemir, “Özellikle de envanter sayımlarında gece 02, 03’e kadar çalışmak zorunda bırakılıyor. O saatlerde herhangi bir ulaşım aracı yok. Kadınlar o saatlerde tek başlarına eve dönmek zorunda kalıyor. Bununla birlikte geçtiğimiz günlerde A101’de etiket fiyatının güncellenmiş olmasından dolayı bir kadın işçi, kasada çalışırken darp edildi. Buradan Mağaza ve Market Sendikası olarak bütün vatandaşlara çağrı yapıyoruz; Bu durumlarda ‘market işçilerinin yanında olmalıyız, karşısında değil.’ Bütün bu sorunlara hep birlikte bir çözüm geliştirip birlik olmamız gerekiyor. Saldıran kişiye onlar, işveren herhangi bir şey yapmadı, sadece işçinin kendisi avukat tutup dava açtı” diye belirtti.

 

İŞÇİLER BİRLİK OLMALI

 

İş yerlerindeki baskıya, mobbinge ve kötü çalışma koşullarına karşı işçilerin bir araya gelmesi gerektiğini vurgulayan Özdemir, şöyle konuştu: “Bir işçi sadece kendi başına sorun yaşadığında patron, direk şöyle bir şey söylüyor; ‘Beğenmiyorsan çıkabilirsin işten, beğenmiyorsan git.’ Bu tehdide karşı bütünlüklerimizi kurup bütün iş yerlerinde, bütün fabrikalarda birliklerimizi kurup bir mücadeleyi var etmemiz gerekiyor. Bütün bunlara bulunduğumuz her yerde birliklerimizi kurup sendikalı olmalıyız.”