Demokratik Cumhuriyet Konferansı: Çözüm demokratik ulus

İSTANBUL - Demokratik Cumhuriyet Konferansı’nda konuşan HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, Kürtler ve Alevlerin sorunlarının çözümü için devletin alanının daraltılması gerektiğini belirterek, bunun için de PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın demokratik ulus tezine işaret etti.
 
Cumhuriyetin ikinci yüz yılında demokratikleşmenin yollarını arayan Halkların Demokratik Partisi (HDP), İstanbul Cem Karaca Kültür Merkezi’nde düzenlediği Demokratik Cumhuriyet Konferansı ikinci gününde devam ediyor. Konferans, “2. yüzyıla girerken: Demokrasi ve Cumhuriyet” başlıklı oturumla başladı.
 
SİYASAL ORTAMA MEYDAN OKUMA
 
Moderatörlüğünü akademisyen Faruk Alpkaya’nın üstlendiği konferansta, ilk olarak akademisyen Nilgün Toker konuştu. Toker, “2. yüzyılda Cumhuriyet fikri” başlığında bir sunum yaptı. Toker, konferansın ilk gününde cumhuriyetin ilk yüzyılının muhasebesinin yapıldığına işaret ederek, “Cumhuriyet tarihi bu kadar homojen ilerlemiş bir şey değil. Devlet aklının yaratıldığına itiraz etmiyoruz. Bir cumhuriyet hikayemiz var ama içinde bir de liberalizm hikayemiz var. Sanki Cumhuriyeti demokratikleştirme hikayesi gibi okunuyor. Demokrasi deyince, liberalizm mi anlıyoruz diye endişelendim. Demokratik cumhuriyet derken, mevcut siyasal ortama bir meydana okuma olarak görüyorum. Savaşçı bir meydan okuma değil, fikirsel olarak söylüyorum” dedi.
 
'ONARILACAK BİR CUMHURİYET YOK'
 
Altılı Masa’nın eski cumhuriyeti geri çağırmaya çalıştığını söyleyen Toker, "AKP’nin bozduğu cumhuriyeti geri çağırma hikayesi var. Bizim onlara, ‘onarılacak bir cumhuriyet’ yok dememiz gerekiyor. Yeni bir cumhuriyet gerekiyor. Yeninin ne olacağı üzerine konuşmak gerekiyor. Epey önce bir cumhuriyet tarihini yazarken, kamusuz cumhuriyet ve kamusuz demokrasi kavramları üzerine değerlendirdik. Cumhuriyet bir kavram, bir egemenlik forumu, yönetme biçimi değil. O kavramı bütün başka egemenlik forumlarından ayıran bir alamet. Toplumsallığı, bir aradalığı bir ortaklık olarak düşünmesi, buna dayanan devlet eylemlerine dayandıran bir fikir olması gerekiyor” şeklinde konuştu.
 
TOPLUMU DEVLETE TAŞIYAN HİKAYE
 
Cumhuriyette halkın başka bir biçim aldığını ifade eden Toker, “Demokratik olmamasının nedeni, yurttaşın hukuki olarak aktif politik özne olarak tanımamasıdır. İradesinin önünde sürekli engeller tesis ediliyor. Toplumun üzerine yerleşen bir cumhuriyet oldu, toplumun cumhuriyeti değil. Millet devletin milletidir, devletten bağımsız bir millet yoktur. 1950’lerden itibaren toplumu devlete yerleştiren bir yapı var. Toplumu devlete taşımak isteyen bir hikaye oldu. Bu liberalizm tarihidir. Toplumu devlete taşımaya çalışanlar da toplumu yurttaşlar ortaklığı olarak değil, popülist tarzda yaptılar. Ahali yaptılar” değerlendirmesinde bulundu.
 
Yönetim için kararların müzakere ile alınacağı bir kamusal alan olmadığını söyleyen Toker, “2000’lere kadar kamusal alanı devlet çizdi. Özgür yurttaşların kamusal alanı asla açılmadı. Yıldızın parladığı alanlar var, büyük demokrasi mücadeleleri oldu. Ama her zaman devlet bunu sert bir şekilde kapattı. Yurttaşın kendi iradesinin devletten bağımsızlaştırarak, kendi karar verme gücünü eline almaya çalıştığı her anda müdahale olan bir tarihimiz var” diye konuştu.
 
'NE CUMHURTİYET NE DEMOKRASİ KALDI'  
 
Her dönem cumhuriyetin demokratikleştirilmesi mücadelesinin verildiğini ifade eden Toker, “Ne cumhuriyet var ne demokrasi var ne yurttaş kaldı. Kimse yurttaş değil. Yurttaş dediğimiz; haklarla donatılmış kişi. Yok böyle Türkiye’de, kimse hak taşıyıcısı değil. Yurttaş olmaya çalışanlar var, devletin tanıdığı bir yurttaş yok. Eğer yurttaş yoksa cumhuriyet de yok. Bunlar yoksa, yeniyi düşünme şansına sahibiz. İkisini birden yok edenin de yeni olduğunu bilmek gerekiyor. Bizim hesaplaşmamız gereken, sadece cumhuriyet tarihi değil. Hem cumhuriyet hem demokrasiyi ortadan kaldıran nedir? Belirsizlik rejimi dedim ama adı faşizm bunun. Belirsizlik yaratma durumu, faşizme aittir. Yeni rejimlerin karakteri bu” diye belirtti.
 
'YENİ REJİMLER DÜŞMANLAŞTIRICIDIR'
 
Toker, şunları söyledi: “Demokrasinin esası, devletin eylemlerinin meşruiyetinin kamusallığa dayanmasıdır. Yeni rejimde ne var? Devletin meşruiyeti hiçbir yere dayanmıyor, bu ortadan kalktı. Tüm temsili demokrasilerde olduğu gibi, meşruiyeti sadece sosyoloji rızaya dayandırıyorlar. Toplumsal rıza olarak tarif edilecek bir şey yok. Bir toplumsallığın toplum olma niteliği olmazsa olmazını ortadan kaldırdılar. Yeni rejimler ortaklık fikrini taşımıyor.  Kutuplaşma rejimi bunlar. Toplumsal ilgiler arasında hiyerarşi tesis ediyorlar. Siyaseten, ahlaken bir hiyerarşi test ederek, ortaklaşmama üzerinedir. Yeni rejimler düşmanlaştırıcıdır, yok edicidir. Asimilasyon gibi dertleri yok. Öyle olmayı tercih ediyorlar.”
 
ÜSTEL: YURTTAŞLIK CUMHURİYETİ GEREKTİRMİYOR
 
Siyaset bilimci ve yazar Füsun Üstel, “2. yüzyılda eşit yurttaşlık mümkün mü?” başlığında yaptığı sunumunda, yurttaşlığın önemi üzerinde durdu. Yurttaşlığın farklı konularla iç içe geçtiğini dile getiren Üstel, “Cumhuriyetin kuruluş dinamikleriyle, modernleşme hareketleriyle, siyasi kültürle, toplumu oluşturan farklı aktörlerle ilgili, bir aidiyet ve halden bahsediyoruz. Eşit yurttaşlık, cumhuriyetin ikinci yüz yılında mümkün mü? Bu soruyu cumhuriyet kavramını kullanmadan da sorabiliriz. Çünkü cumhuriyet rejimiyle özdeşleşen bir yurttaşlık yok. Cumhuriyetçi yurttaşlık denilen düşünme geleneği, bazı temel ilkeleri, değerler var. Cumhuriyet rejimi ve yurttaşlık bağlantısına bakarsak, çok farklı reel cumhuriyetler var. Eğer reel cumhuriyette bakarsak, yurttaşlık cumhuriyeti gerektirmiyor” dedi.
 
YURTTAŞLIK VE MİLLİYET
 
Üstel, eşit yurttaşlığın mümkün olmadığını dile getirerek, “Aslında yurttaşlığın doğasında, karakterinden kaynaklanan bir husus. Yurttaşlığın ikili doğası var hem içerde hem de dışlayıcı bir olgu. Aslında 18’inci yüzyıldan itibaren modern devletin ortaya çıktığı itibaren yurttaşlık ikili işleve sahip. Herkese açık olan bir kimlik değil, ayrıcalıklı bir statü. Yurttaş olan ile olmayan arasına sınır çiziyor. Kimlerin hak hamili olacağı, kimlerin olmayacağına karar veren bir kurum yurttaşlık. Bu sınır koyan hem içeren hem dışlayan durum, modern ulus devletle birlikte yeni bir aşamaya geliyor. Yurttaşlık ve milliyet, eş anlamlı hale geliyor. Milliyet meselesi de yurttaşlığın sınır koyucu niteliğini pekiştiriyor” şeklinde konuştu.
 
‘REEL HAYATTA EŞİTLİK YOK’
 
Evrensel eşitlik idealinin bireylerini bir birine benzer iddiası taşıdığını belirten Üstel, “Evrensel eşitlik, tüm bireylerin aynı haklara sahip olması gerektiği şeklinde bir durum. Reel hayatta insanlar eşit değil, farklılar. Evrensel eşitlik bu anlamda yeterince sonuç veren değil. Sınır sadece yurttaş olan ile olmayan arasında değil. Bu karamsar yönü ama olumlu yönü de var. Yurttaşlık dinamik bir olgu. Zaman içinde yurttaşık farklı eşitlik mücadeleleriyle gelişiyor. Yurttaşlık mücadeleleri içinde önce sivil haklar, daha sonra siyasal haklar, sonra sosyal, çevre, kültürel, barış hakkı gibi gelişen bir yurttaşlık anlayışıyla karşı karşıyayız. Bunu dikkate almamız lazım” diye konuştu.
 
‘YURTTAŞLIK YERSİZLEŞTİ, YURTSUZLAŞTI’
 
Yurttaşlaşma tarihini irdeleyen Üstel, “Yurttaşlık dönüşüyor. İdeal, tipik yurttaşlığımız yok. Önce yurttaşlık ölçek değiştirdi. Sadece ulus devlet içinde yaşanan, zorunlu bağı olan yurttaşlık da bugün dünya ölçeğinde kozmopolitan bir yurttaş olarak var olmak mümkün. Bunun sonucunda yurttaşlık artık yersizleşti, yurtsuzlaştı. Farklı zamanlarda ve mekanlarda yaşanabilen bir olgu haline geldi. Bunun bir takım sonuçları var.yeni bir kamusal alan ortaya çıktı. Neo liberalizm ile birlikte kamusal alandan daha çok parçalı ve katmanlı bir alana geçiş var” ifadelerini kullandı.
 
SOSYAL YURTTAŞLIK ÖNERİSİ
 
"Sosyal yurttaşlık" önerisinde bulunan Üstel, “Sosyal yurttaşlık yeni bir şey değil. Refah devleti ile ortaya çıkan bir anlayış. Sosyal haklar, 45 sonrası dünyanın tanımladığından daha geniş bir yurttaş anlayışına dayanıyor. Sosyal yurttaşlığa neden önem veriyorum. Bunu bir mücadele zemini olarak düşünürsek, sosyal yurttaşlık, sivil ve siyasi yurttaşlığı da güçlendiriyor. Yurttaşları güçlendiren, diğer haklarını da savunmalarına imkan tanıyan, dayanışmayı arttıran, bireylerin insanlık onuru etrafında bütünleşmelerini sağlayacak, açık uçlu, bir yurttaşlıktır” diye noktaladı.   
 
ÇİÇEK: ZİHNİYET DEVRİMİ UĞRAŞI
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, “Cumhuriyet ve demokratik ulus” başlığında sunum yaptı. Demokratik ulusun Kürtler için bir çözüm olduğunu vurgulayarak, “Bunun adına umudu zafer haline getirme çabası olarak da bakabiliriz. Sınıflı bir toplumda yaşıyoruz. Zorba güçler çok fazla, iktidar kültürü kendini sürekli biriktiriyor. Tam da bu noktada belki bize ait olan, ‘biz kimiz’ sorusunu daha yakıcı, daha elzem sormak gerekiyor. Elbette bütün üretim ilişkilerin, devlet ve toplum ile ilişkilerde biriktirdiklerimiz var, terk ettiklerimiz, unuttuklarımız var. Ama biz kimiz? Tam da bu noktada bir zihniyet devrimi uğraşının içine girmemiz gerekiyor” dedi.
 
DEMOKRATİK YAŞAM FORMU
 
Çiçek, şöyle devam etti: “Özgür yaşam, demokratik yaşam formunu nihayete erdirmemiz gerekiyor. Demokratik ulus çözümü, sadece mevcut sorunların güncel çözümleriyle ele almıyor. Bir zihniyet tartışması öneriyor. Öncelikli hedeflerinden biri, tarihin hangi aşamasında olursam olalım, kapitalist uygarlıkta yaşıyoruz, devletçi, iktidarcı güçlerin karşısında toplumların, halkların, farklı kimliklerin tarihten bugüne beraberinde getirdiği özgürlükçü değerleri var. Kendi dili, kendi değerleri var. Ama bize ait olan değerler, sınıflı toplum içerisinde kendisini canlı tutuyor. Demokratik ulus, günümüzde güçten düşmüş görünse de doğal ve tarihsel toplumun özeliklerini bir yaşam formunda buluşturup, devlet ve iktidar güçleri karşısında toplumsal güç haline getirmeye çalışıyor. Bizden gasp edilenin, bizden çalışanın tekrar bize ait kılınması, bir iç görev. Yeni bir dil inşası da buradan anlayabiliriz.
 
NASIL TOPLUMSAL BİR FORM?
 
Ben Dêrsimliyim, bir ekolojik mücadele içerisindeyiz, şöyle bir yanılsama içerisine giriyoruz. İnsanın doğayla ilişkisini sadece modern dönemlere ait görüyoruz. Daha eşitlikçi değerler, toplumun bağında var. Bunların iktidar merkezleriyle ilişkisini kurarken, nasıl toplumsal bir form haline getireceğiz. Bunu kuram haline getirmek de bizim açımızdan ev ödevi. İkincisi demokratik ulus çözümü, bir çözüm önermesini tarif ediyor. Aynı zamanda da bu çözüme girmeden, işin kuramsal boyutuna dair önerilerde bulunuyor. Cumhuriyet, aynı zamanda bir ulus devlet formu. Kendi içinde başarılı bir ulus devlet formu.
 
İKTİDARI DEVLETLE BULUŞTURAN ARALIK
 
Ulus devlet formunun kendisi, kapitalist uygarlık çağında önemli bir döneme denk geliyor. İktidarı devletle buluşturan bir tarihsel aralığa denk geliyor. Kürt, kadın, ekoloji, emek sorunların hepsini, ulus devlet formunu ve kapitalist formuyla, sermaye ile bağını görmek lazım. Kürtler, bağımsız Kurdistan hedefiyle yola çıktılar ama gelinen aşamada, devlet formunun kendisi, bahsettiğimiz doğal, tarihsel toplum hakikatine fazlasıyla aykırı bir şey. Aslında hayali cemaat diyebileceğimiz, egemenlik ilişkilerinin topluma politik olarak, daha fazla toplumun kılcal damarlarına yayılmasının formu olarak kurgulandı. Şunu fark etti, bizim aynı devlet formuyla özgürlüğün peşinden gitmemiz, başka düşmanlık, başka ayrışmaları, başka dünyaları yaratacak, sorunları daha fazla boğuntuya getirecek. Ulus devlet bir çözümün değil, çözümsüzlük kaynağı olarak düşünüldü.
 
BÜYÜK İNSANLIĞIN SINIRLARA HAPSEDİLMESİ
 
Ulus devleti yine bir zihniyet tartışması üzerinden ele almak istiyorum. Büyük insanlığı düşünelim. Bu kapatılmayı şöyle düşünsek, sadece devletli dünyaya bakalım, bütün insanlığın, büyük insanlığın devletler eliyle sınırlar içine alındığını görüyoruz. Türk ulus devlet formu ortada duruyor, Kürt halk gerçekliğine bakalım, Biri Suriye, biri İran, biri Irak, biri Türkiye’ye hapsedilmiş. Sınır diye ortaya çıkan şeyin kendisi, bizim tarihsel toplum dünyamıza aykırı, başka bir yabancılaştırma sürecini tetikleyen hale döndü. Bu kapatanın karşısındaki önerimiz ne olacak? Demokratik ulus, devlet formu olarak kapatılmaya karşı başka bir şey öneriyor. Toplumsal fikirler, sınır tanımaz, bir devletten bir devlete giderken, pasaportla gidiliyor, toplumun tarihsel ilişkileri ve zihniyet dünyasında bu engeller yok. AKP’nin Ortadoğu’daki temel politikası, bu sınırları genişletme üzerinedir. Kapatılan her şey olağandışıdır. Aynı cezaevleri gibi, o hali olağanlaştırmaya çalışan bir yapıyla karşı karşıyayız.
 
DEMOKRATİK ULUSUN KODLARI
 
Rojava’da, İran’da sınırlar daha da yükseltmekte. Halkların özgürlük arayışının kendisi, bu sınırları daha fazla inşa etmeyi gerektiriyor. Demokratik ulus, ulus devlet kapatmaya karşı şunu öneriyor. Sınır tanımamak, bu sistemden mustarip bütün farklı kimliklerin dayanışma ve özgürlük bilincini geliştirmesinin adıdır. Ulus devleti milliyetçilik olarak kodlarsak, demokratik ulusun kodu dayanışma ve özgürlük bilincidir. Bunu temele aldığımızda, demokratik ulus bir yönüyle bu kavramsal, kuramsal tartışmaları ele alıyor.
 
ULUS DEVLETİN KÖKÜNÜ KURUTMA
 
Kürt sorununun çözümünde, Kürtlere dayatılan bir şey var; Günümüz iktidarı tarafından dayatılan ayrılıkçı ve bölücülük. Kürt siyasal hareketinin okumalarının hepsi, inşa edilmek istenen ulus devletçi ideolojinin kökünü kurutuyor. Korkulan bu. Kürtler ayrı bir devlet istemiyor, demokratik ulus çözümü istiyor. Yüz yıllık tarihin, ötekileştirdiği, yer yer yok ettiği, yok saydığı bütün kimlikleri bir araya getirme değil, geçmişten bugüne gasp edilmiş bütün alanlarının genişletilmesi hakkına yöneliktir. Kendi varlığını kazanmak değil, kendisiyle birlikte devlet karşısında, iktidar karşısında, devletçi anlayış karşısında demokratik toplum formunu, çoklu, çoğulcu, bir mücadele formu etrafında yan yana getirmeye çalışıyor.
 
DEMOKRATİK CUMHURİYETİN HEDEFİ
 
Demokratik Cumhuriyet söylemine dair bir çok eleştirinin olduğunun farkındayız. Bir cumhuriyetin yüz yıllık tarih okumasını yaptığımızda, Demokratik Cumhuriyet hedefi, demokratik ulus hedefi bağlamında şudur; Kürt sorunu sadece kendi zoruyla çözülmeyecektir. Kürtlerin kendi zorlamasıyla çözülebilecek bir sorun değil. Bu sadece sorunun kabul edilmesi anlamında yeterlidir. Kalıcı demokrasi ve özgürlüklerin kabul edilmesi için devlet dışı toplumun kabul edilmesidir.
 
DAHA AZ DEVLET, DAHA ÇOK TOPLUM
 
Sayın Öcalan’ın avukatlığını yaptım, Oslo sürecinde kendisinden duyduğumuz şuydu; Kürtler yürüttükleri mücadeleyle bir kimlik kazandılar, zihinsel dünya yarattılar, bir dil yarattılar. Homojen dünyaya isyan ederken, öte yandan devletin bizim karşıtlığımız karşısında kendi homojen ulusunu daha çok inşa ettiğini gördük. Kürt karşıtlığı temelinde ırkçılığın topluma yayılması, toplumsal milliyetçilik inşa edildi. Demokratik ulusun temelinde yatan şu; hiçbir halk bu kadar iç içe geçmiş, günümüz dünyasında halklar kendi sorunlarını, ortak paydalar etrafında yan yana getirerek çözmek zorunda. Daha az devlet, daha çok toplum formülüdür. Kürtlerin, Alevlerin sorunu çözülecekse, bütün sorunlar için çözüm şu; devletin alanını daraltmak, toplumun alanını genişletmek.
 
DEMOKRATİK ANAYASAL ÇÖZÜM GEREKLİ
 
Birinci çözüm şu, toplum kendini büyüttükçe, çözümün iradesi toplumsal güçlerin kendisi olacaktır. Bizi umut var kılacak. Çözüm nedir sorusuna en gerçekçi cevap budur. Sermayenin alanını daraltmak, toplumun özgürlük ve demokrasi mücadelesini genişletmek. Kürt sorunu bağlamında da düşünülebilir. Demokratik anayasal çözüm gerekiyor. Bu gerilimlerin bitmesi demek değildir. Gerilimlerin arasındaki mücadelenin tamamen nihayete erdirilmesi değildir. HDK ve HDP olarak gerçekleştirmeye çalıştığımız o. Vekillerimizin bu kadar renkli profilde olması, bazen kendi dünyamızda eleştiriliyor. Eleştirilmesi gereken bu değil. Ortaya çıkan bu temsili fotoğrafın etrafında toplumsal ittifaka dönüştürülmesidir. Yan yana gelen bu fotoğrafın kendisi, halkların ne kadar ihtiyaç duyduğu fotoğraf olduğu seçim sonuçları gösterdi. Bu olmazsa, savaş ve çatışma sürecine girilir. Bugünde bunu yaşıyoruz. Devletten beklenti değil, çözümü de kendi içinde arayan olmalı. Bu buluşmaların kendisi kendi yol yürüyüşünü belirliyor. Bu buluşma zeminlerini daha fazla güçlendirmek ve bunda daha fazla ısrar etmek gerekiyor.
 
ABDULLAH ÖCALAN’IN ÇÖZÜM ÖNERİSİ
 
Biz bu coğrafyanın esmerleriyiz, ötekileştirilenleriyiz, hayatları elinden çalınanlarız. Umudu gerçekleştirmek, başarıya ulaşmanın tek yolu; bizlerin uygarlığı var, biz toplumsal, tarihsel hakikatiz. Sadece kendi hakikatimizle buluşmak, çözüm zeminini en fazla olgunlaştıracaktır. Demokratik ulus çözümü, Sayın Öcalan’ın 10 metrekarelik hücresinde elinde bir kaynak olmadan sunduğu bir çözüm önerisi. Böylesi bir çözüm aklıyla, 10 metrekarelik bir alana kapatılmış, dış dünyayla teması kesilmiş, 24 aydır biz avukatları ve ailesi, kimse görüşememekte. Böylesi bir çözüm iradesi ve emeğinin tecrit edilmesi, mutlak iletişimsizlik haliyle muhatap edilmesi, demokratik cumhuriyetin neden çözüm haline gelmediğinin göstergesidir.”
 
Konferansa online katılan akademisyen Elçin Aktoprak, “Yerel demokrasi ve ulus-devlet” başlığında sunum yaptı.
 
 

Diğer başlıklar

06/02/2023
23:52 Amed'de yaşamını yitirenlerin sayısı 49’a yükseldi
23:39 Amed’te halk sokaklarda barınabilecek yer arıyor
23:31 Amed'de 117 toplanma ve konaklanma merkezi
23:06 Elbistan'dan depremzede: Köyde 40 ev yıkıldı, irtibat tamamen kesildi
22:57 HDP’den dayanışma çağrısı: Kardeşlerimize evlerimizi açalım
22:41 RAWA’dan dayanışma mesajı
22:30 AFAD: Yaşamını yitirenlerin sayısı bin 762'ye yükseldi
21:52 Depremin merkez üssünde cenazeler hastane koridorlarında bekletiliyor
21:40 HDK acil ihtiyaç listesi paylaştı
21:31 Yer bilimci Görür: Deprem için hazırladığımız projeler reddedildi
21:21 Madenciler deprem bölgesine gidiyor
21:17 Özerk Yönetim, PYD ve MSD’den deprem açıklaması
21:13 Sultansuyu Barajı deprem sonrası boşaltılıyor
21:05 Suriye’de yeni bilanço: 461 can kaybı, bin 326 yaralı
20:54 Koca: Depremlerde bin 651 kişi yaşamını yitirdi
20:47 JINNEWS muhabiri Yıldız tutuklandı
20:26 Mêrdîn’de 15 yapıda ağır hasar tespiti, 4 bina boşaltıldı
20:12 Hatay'da 520 kişi yaşamını yitirdi
19:44 Azerbaycan, Çekya ve İngiltere'den yardım açıklaması
19:05 Devrimci Parti Başkanı Öneren göçükten çıkarıldı
18:39 Gölbaşı’nda hasar görmeyen ev kalmadı
18:06 MA depremin merkez üssü Bazarcix’te: Çalışma yok, halk kaderine terk edildi
18:00 Botan’da depremzedeler için yardım çağrısına polis engeli
17:58 Gabar Dağı’nda heyelan
17:37 DSÖ: Haber alamadığımız bölgelerle ilgili endişe duyuyoruz
17:27 Biden’dan yardım talimatı
17:22 Deprem bölgesinde son durum: Muhabirlerimiz bildiriyor
17:20 Bazarcix’de yurttaşlardan acil yardım çağrısı
17:11 Okullar bir hafta tatil edildi
17:08 İzmir'den Adana'ya yardım uçağı kaldırıldı
17:03 Can kaybı artıyor
16:56 Colemêrg’teki STÖ’lerden depremzedeler için kampanya
16:49 Amed’te halk valiliğe yürüdü
16:40 Hatay'da yıkım ağır: Halk ekiplerin yetersizliğine tepkili
16:20 Sancar’dan seferberlik ve dayanışma çağrısı
16:10 Kenanoğlu: Deprem bölgelerine helikopter dışında ulaşılamıyor
16:03 AFAD: 1014 kişi yaşamını yitirdi
16:02 TTB kriz masası oluşturdu: Sağlık çalışanlarını göreve çağırdı
15:44 Kurdistan’dan Türkiye’ye petrol akışı durduruldu
15:43 Meletî’de arama kurtarma ekipleri enkaz altında kaldı
15:42 Semsur’da belediye binası yıkıldı
15:17 CHP'li vekil isyan etti: Hatay’da AFAD yok, cenazelerimiz kaldırımlarda
14:54 Meclis çalışmalarına 1 hafta ara verildi
14:53 Dersîm Emek Demokrasi Platformu depremzedeler için kampanya başlattı
14:32 Deprem bölgesi uçuşlara kapatıldı
14:15 Amed’de artçı depremde bir bina daha yıkıldı
14:09 AB ülkeleri ve Rusya Türkiye'ye kurtarma ekipleri gönderiyor
13:58 HDK, TJA, DBP, HDP ve BMG'den dayanışma çağrısı
13:55 Devrimci Parti Başkanı Hatay'da göçük altında
13:45 Mereş’te 7.5 büyüklüğünde bir deprem daha
13:24 Erdoğan: Depremde şu ana kadar 912 kişi yaşamını yitirdi
13:22 AFAD ve Kandilli depremin büyüklüğünü 7.7 olarak revize etti
13:14 Ege'de deprem bölgesine yardım seferberliği
13:05 Depremin vurduğu Semsûr'da arama kurtarma çalışmaları sürüyor
12:26 Riha'da 20 ölü, 100 yaralı
12:19 Wan’da gözaltına alınan 10 kişi serbest bırakıldı
12:11 Ceza ve Tevkifevleri: Cezaevlerinde ölü ve yaralı yok
12:03 Türkiye'nin 84 yıllık deprem hali: 56 bin 65 kişi yaşamını yitirdi
11:58 KCK'den deprem için seferberlik çağrısı
11:55 HDP deprem için Kriz Koordinasyon Merkezi kurdu
11:53 Çewlik, Sêrt, Êlih, Dersim ve Xerpêt’de binalar hasar gördü
11:39 Amed’te halk seferber oldu: Vali aracından inmeden izledi
11:31 İskenderun’da HDP, SP ve İHD binası yıkıldı
11:26 Bêdlis’te eğitime 2 gün ara verildi
11:05 Deprem uzmanlarından uyarı: Adana, Osmaniye ve Hatay’a dikkat!
10:52 İl il ilk bilanço: 284 can kaybı, 2 bin 323 yaralı, bin 710 yıkılan bina
10:47 Amed Kent Konseyi toplanma alanlarını paylaştı
10:25 Riha’da yıkılan bina kameralara yansıdı
10:21 Mereş ve Dîlok'ta şiddetli depremler: Can kaybı artıyor, binlerce kişi enkaz altında
10:18 HDP Amed İl Örgütü kriz masası kurdu
10:15 Depremin merkez üssü Bazarcix’tan ilk görüntüler
10:04 Reuters deprem sarsıntı haritasını paylaştı
10:01 JINNEWS muhabiri Yıldız gözaltına alındı
09:55 Demirtaş’tan deprem açıklaması: Bugün dayanışma zamanı
09:51 Hollanda merkezli araştırma merkezi 3 Şubat'ta Türkiye’yi uyardı!
09:36 Gemlik yürüyüşü ertelendi: Depremzedeler için acil yardım çağrısı
09:32 Pervin Buldan: Yüreğimiz deprem bölgesinde
09:31 700 gün oldu: Şenyaşar ailesi yargı sopasına rağmen vazgeçmedi
09:19 HDP ve DBP eşbaşkanları AKP’ye üye yapıldı
09:18 Kobanê Davası yarın: Mahkemenin acelesi var!
09:09 Şiddet uygulayan polise değil, darp edilen kadınlara soruşturma
09:07 Avrupa ülkeleri Türkiye’deki konsolosluklarını neden kapattı?
09:03 İtalyan gazeteci Forgia: Öcalan’ın özgürlüğü sağlanmalı
09:02 Av. Sarısaç: Bakanlığın ‘hasta tutuklular’ genelgesi uygulanmıyor
09:01 Küresel ısınma ve kirlilik Wan Gölü'nü yok ediyor
09:00 Kadınların evrensel paydası: Jineolojî
09:00 06 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
08:53 Mereş depremi: Suriye’de 574 kişi yaşamını yitirdi
08:36 Balıkesir’de 4,6 şiddetinde deprem
08:26 Maraş Valisi: Hasar ciddi
08:20 Amed’te kriz masası kuruldu
07:58 Elbistan’da 6 bina yıkıldı
07:36 Meletî’de 140 bina yıkıldı, 23 kişi yaşamını yitirdi
07:29 Şirnex’te okullara kar tatili
06:51 Deprem ardından uluslararası yardım çağrısı
06:28 Riha’da 16 bina yıkıldı: 10 ölü, 110 yaralı
06:05 Amed’te yıkılan bir binada yüz kişi enkaz altında
06:02 Osmaniye’de 34 bina yıkıldı, 5 kişi yaşamını yitirdi
05:54 Amed’te trafik tıkandı: Halka sağduyu çağrısı
05:44 Mêrdîn'de de evler yıkıldı
05:39 Amed’te çok sayıda kişi enkaz altında: Arama kurtarma ekipleri yetersiz
05:31 Riha’da 6 katlı bina çöktü
05/02/2023
22:36 Mêrdîn'deki polis şiddetine ilişkin soruşturma başlatıldı
22:12 İzmir'de Xızır Cemi
21:53 Alman Sol Parti’den Amed Barosu ve ÖHD’ye ziyaret
21:38 Ege’de kar ve fırtına yaşamı olumsuz etkiledi
21:20 Gazeteci Tisdall: Türkiye’nin ‘ikiyüzlü padişahı’ batının dostu değil
20:53 ‘HDP, en çok konuşulan ama konuşturulmayan bir parti’
20:30 Demokratik Cumhuriyet Konferansı sona erdi: Tek engel insanın kendisi
19:58 Av. Sarıca: Avrupa ahlak ve demokraside sınıfta kaldı
19:24 Avusturya ve İsviçre’de düşen çığlarda 10 kişi hayatını kaybetti
19:21 Pakistan’da bombalı saldırı: 8 kişi yaralandı
19:09 Gever’den ‘Gemlik Yürüyüşü’ çağrısı
18:48 Kar yağışı Aydın'da yolu trafiğe kapattı
18:33 ‘Cezaevlerindeki tecrit Öcalan’ın Türkiye’ye getirilmesiyle başladı’
18:17 Hezex’te şüpheli kadın ölümü
17:14 YBŞ’den 'İntikam Operasyonu'na dair açıklama
16:23 Amed’de kar nedeniyle yarıyıl tatili uzatıldı
16:06 İşçilerden EYT düzenlemesine itiraz
15:58 HDP'den sınır kapısında şiddette uğrayan Özdemir’e ziyaret
15:53 Polis şiddeti telefon kamerasında
15:46 Mûş'ta okullara 2 gün ara verildi
15:43 Gençlerin komploya karşı yürüyüşü başladı
15:43 Tayip Temel: Tek çözüm Abdullah Öcalan’ın özgür koşullarda mücadele etmesi
14:21 Kadınlar yeni dönem mücadele yöntemlerini tartıştı
14:08 Tütüncülerden 'tütün satmama' kararı
13:49 Sol Parti Eş Genel Başkanı Wissler’den DBP'ye ziyaret
13:46 Serhat’ta kar yağışı: Bin 385 yerleşim yerine ulaşım yok
13:41 İran askerleri 2 kolberi ağır yaraladı
13:17 Şimoni Diril davası: Apro Diril yeniden tutuklandı
13:09 DBP kongresinde İmralı tecridine tepki
13:07 Haydar Ergül: Halklar Öcalan’a sahip çıkmak zorunda
12:23 Şenyaşar ailesi: Bu süreçte tek ihtiyacımız dayanışma
12:14 Bekir Ağırdır: Umut yorgunuyuz, zihni devrime ihtiyaç var
12:09 Sağlık durumu kötüleşen tutuklunun ceza infazı ertelendi
11:27 İstanbul'da vapur seferleri iptal
11:22 Kanser tarama kitlerine ulaşılamıyor
11:03 Rıza Türmen: HDP'siz bir Türkiye mümkün değil
10:38 Demokratik Cumhuriyet Konferansı: Çözüm demokratik ulus
10:23 Kobanê Davası'nda savcı esasa dair mütalaa verecek
09:50 Amed’den Bodrum’a giden otobüs devrildi: 8 ölü
09:49 3 milyarlık 'şüpheli' ihale Erdoğan’ın komşusuna verildi
09:15 Şeker: Heyetlerle birlikte tecride karşı mücadele edeceğiz
09:11 Qoser, Gemlik yürüyüşçülerini bekliyor
09:10 Konca: Kadınlar Abdullah Öcalan'ın projesini tamamlıyor
09:09 Şenyaşar ailesine dönük katliam davası yeniden görülecek
09:08 Kürtçe seçmeli dersler formundan çıkarıldı
09:07 Direnişteki işçiler: Bu davayı kazanacağız
09:06 Emine Şenyaşar 100 haftadır Adalet Nöbeti'nde
09:06 AYM'nin 'ihlal yok' dediği dosyalar AİHM'e taşındı