İZMİR - Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komployu kınayan Bandırma 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki tutuklular, “Sayın Öcalan'ı özgürleştirmeliyiz. Özgürlük ise ancak mücadele ve örgütlülükle gelir” dedi.
Bandırma 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki tutuklular, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın uluslararası komployla Türkiye’ye getirilmesinin 24’üncü yıldönümü dolayısıyla aileleri aracılığıyla bir mektup gönderdi. Abdullah Öcalan’a yönelik ağırlaştırılan tecrit ve komplonun değerlendirildiği mektupta, mücadele çağrısı yapıldı.
Tutukluların mektubu şöyle: “Halkımızın gündeminde sadece bir gündem var. O da Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecrittir. Tarihte bunun hiçbir örneği yoktur. Krallardan imparatorlara, sultanlara hiç kimse, hiçbir iktidar, bir toplumun liderini yıllarca tek başına bırakmamış, böylesi bir karanlık ve zorbalık yürütmemiştir. AKP-MHP rejimi, bu yaptıklarıyla ismini lanetli bir şekilde tarihe yazdırmış oldu. Bu kötülük yapıldı ve halkımız bunu hiçbir zaman unutmamalı. Bu rejimin yaptıkları sürekli gözler önüne serilmelidir. Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit aynı zamanda Kurdistan üzerindeki tecrittir. Kanunlar ve bütün ahlaki değerler hukuksuzca yürütülüyor. Tecrit Kürt halkıyla savaşta ısrar ve halkların ekonomisini çökertmektir. Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit, toplumun kültür ve değerlerinin, düşüncelerinin ve insanlığının yok edilmesidir.
'TAŞ VE AKAR ÖZGÜRLÜĞE ÇAĞIRDI'
Hiçbir halk, Kürt halkı kadar faşizmden çekmedi. İmralı tecridine karşı bedenini ateşe veren Veysi Taş ve Mehmet Akar’ın mesajı iyi anlaşılmalıdır. Bu ateş bir çağrıdır. Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kırılmasıdır. Cezaevlerinde faşizmin baskı ve zulmü bütün haliyle devam ediyor. Bütün kirli politikalar önce cezaevlerinde yürütülüyor. Sonra da topluma yayılıyor. Bu yüzden AKP-MHP faşizminin karanlık yüzünü iyi biliyoruz ve tanıyoruz. Bu baskıları Bandırma Cezaevi’nde bulunan tutsaklar olarak bütün tehditleriyle yaşıyoruz. Sayın Abdullah Öcalan mücadelesiyle doğru yolu bize gösteriyor. Şehit Veysi Taş ve Mehmet Akar, ateşle bizi mücadelelerine ve tecridin kırılmasıyla halkımızın özgürlüğüne çağırdı. Bandırma Cezaevi’nde olan tutsaklar olarak, bu sesi an be an her haliyle duyuyor ve bu sese ses veriyoruz.
Yurtsever halkımız, demokrat çevreler, özgürlük isteyenler ve toplumun bütün kesimleri, bu zulümden ve faşizmden kurtulmak istiyorsa mücadele çağrılarında birlik olmalı. Uluslararası komplo ve tecride karşı herkesin sesini yükseltmesi ve alanları doldurması gerekiyor. Bu rejimi değiştirmeliyiz. Sayın Öcalan'ı özgürleştirmeliyiz. Özgürlük ancak mücadele ve örgütlülükle gelir.”