ANKARA – Deprem bölgesinde haber yapan gazetecilerin gözaltı alınarak engellenmesine tepki gösteren CPJ, “Yetkililer basın mensuplarına yönelik tüm soruşturmaları bırakmalı, muhabirlerin özgürce çalışmasına izin vermeli” çağrısında bulundu.
Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Salı günü yaptığı açıklamada, Mereş merkezli depremlerde gazetecilerin güvenli bir biçimde haber yapamadıklarına dikkat çekti. Açıklamada, depremin ardından en az 4 gazetecinin gözaltına alındığı, 2 muhabir ve bir yorumcu hakkında soruşturma başlatıldığı ve 6 basın mensubunun taciz edildiği veya engellendiği aktarıldı. Açıklamada, “Türkiye depremini takip eden gazeteciler gözaltına alındı ve taciz edildi” denildi.
CPJ YETKİLİLERDİNDEN TÜRKİYE'YE ÇAĞRI
CPJ Avrupa üyesi Gulnoza Said, söz konusu duruma ilişkin, “Türk makamları, yakın zamanda ülkenin güney kesimlerini vuran korkunç depremi haber yapan gazetecilere müdahale etmemeli ve Türk halkını ve dünyayı bu felaketin büyüklüğü hakkında bilgilendirmelerine izin vermelidir” dedi. CPJ New York Orta Asya Program Koordinatörü ise “Yetkililer basın mensuplarına yönelik tüm soruşturmaları bırakmalı, muhabirlerin özgürce çalışmasına izin vermeli ve gazetecilerin taciz korkusu olmadan çalışabilmelerini sağlamalıdır” diye konuştu.
‘SORUŞTURMA YAYINLANMAYAN RÖPORTAJDAN KAYNAKLANIYOR’
Açıklamada, Anadolu Ajansı’nın (AA) Gazeteci Merdan Yanardağ ve Yorumcu Enver Aysever hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlaması ile soruşturma başlatıldığına ilişkin habere de dikkat çekildi. Mezopotamya Haber Ajansı (MA) muhabiri Mehmet Güleş hakkında da “yanlış bilgi yaydığı” iddiasıyla soruşturma açıldığı belirtilen açıklamada “Polis Güleş'i 8 Şubat'ta Diyarbakır'da gönüllü bir kurtarma görevlisiyle görüşürken gözaltına aldı ve gönüllüye devletin afete tepkisini eleştirip eleştirmediğini sordu. Soruşturma, yayınlanmayan o röportajdan kaynaklanıyor” diye belirtildi.
‘KİMLİKLER GERÇEK DEĞİL GEREKÇESİYLE ALINDILAR’
Açıklamada, polisin, 7 Şubat’ta Adana’da bir hastanede depremzedelerle görüşme yapan Evrensel Gazetesi muhabiri Volkan Pekal hakkında da izinsiz video kaydettiği iddiasıyla gözaltına aldığı aktarıldı. Açıklamada, MA muhabiri Mahmut Altıntaş ve JINNEWS muhabiri Sema Çağlak’ın 8 Şubat’ta Riha’da çöken bir binayı görüntüledikleri esnada basın kimliklerinin gerçek olmadığı iddiasıyla gözaltına alındığı ve sorgulandığı ifade edildi.
TÜRKİYE CPJ’YE YANIT VERMEDİ
Medya ve Hukuk Araştırmaları Derneği (MLSA) tarafından hazırlanan rapora dikkat çekilen açıklamanın devamında, “Diyarbakır polisi en az üç gazetecinin depremi haber yapmasını engelledi. Bazı bölgelere gazetecilerin erişimini engelledi. Gazetecilerin Sputnik Türkiye muhabiri Sertaç Kayar’ın, Rus devlet destekli haber ajansı Sputnik'in kolu; Ajans Sur'un genel yayın yönetmeni Arif Bulut; ve Irak merkezli Kürdistan 24 TV muhabiri Sıddık Eren olduğu öğrenildi. Malatya'da 9 Şubat'ta kurtarma çalışmalarını takip eden muhalefet yanlısı Halk TV muhabiri Ferit Demir'e de polis tekme atarak düşmesini sağladı ve bacağını incitti. 11 Şubat'ta ise serbest gazeteci Rabia Çetin, Hatay'da bir grup korucunun kendisini tehdit ederek gitmesini söylediğini, Kampana Haber muhabiri Zübeyde Sarı ise Hatay'daki kurtarma çalışmalarının video kaydını aldığı esnada engellendiğini tweetledi. Siviller de en az iki gazeteciyi taciz etti: 11 Şubat'ta Adıyaman'dan haber veren CNNTürk muhabiri Serdar Er'i kimliği belirsiz bir kişi itti ve yara almadan kurtuldu. Halk TV muhabiri Şirin Payzın'ın işvereninin haberine göre, Antakya'da 9 Şubat'ta siviller sözlü tacizde bulundu. CPJ, Türkiye İçişleri Bakanlığı'na ve İstanbul başsavcılığına e-posta gönderdi, ancak herhangi bir yanıt alamadı” ifadelerine yer verdi.