AMED - Depremin ilk anından itibaren sahada dayanışma ağlarını örerek, örnek bir çalışma sergileyen HDP’nin Amed İl Eşbaşkanı Zeyyat Ceylan, örgütlü toplumun önemine dikkati çekti ve kentin dayanışma ruhunun 50 yıllık mücadele geleneğine dayandığını söyledi.
Mereş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin hemen ardından devlet kurumlarından daha hızlı harekete geçen Halkların Demokratik Partisi (HDP), Amed’te dalga dalga örülen dayanışma ağına öncülük etti. HDP Amed İl Örgütü, genel merkezlerin öncülüğünde oluşturulan Deprem Kriz Koordinasyon Merkezi bünyesinde Mereş, Dîlok, Meletî, Semsûr, Riha, Amed, Kilis, Osmaniye, Adana ve Hatay’a, ihtiyaç duyulan barınma ve gıda ihtiyacı için seferber oldu. Hasar tespit çalışmasının sürdüğü kentte evsiz kalan binlerce kişinin barınma sorununa “Evim Evindir” kampanyası başlatan ve halk, esnaf ile sivil toplum örgütleri arasında eşgüdüm çalışmaya yön veren HDP İl Örgütü, depremzedelere kesintisiz 24 saat hizmet sundu.
'ACI HEPİMİZİN'
HDP Amed İl Eşbaşkanı Zeyyat Ceylan, kentteki dayanışma ruhunun Kürt hareketinin özgürlük mücadelesinden beslendiğini belirterek, dayanışmanın kesintisiz sürdürme çağrısında bulundu. Ceylan, “Depremi yaşayan halkımıza baş sağlığı diliyoruz, onların acısı hepimizin acısıdır. Şimdiye kadar genelde 40 binden fazla Amed’te ise 400’e yakın kişinin yaşamını yitirdiği söyleniyor. Umut ediyoruz ki bu sayı artmaz. Bir diğer hakikat ise binlerce insanımız halen enkaz altında kurtarılmayı bekliyor. Artık canlılarını değil cenazelerini çıkarmayı bekliyorlar” dedi.
50 YILLIK MÜCADELE KÜLTÜRÜ…
“Kürtlerin tarihi kadim bir tarihtir” diyen Ceylan, Amed’te ortaya çıkan dayanışma ruhunu “Bu tarih üzerinde çok sayıda kültürler yaşam kurmuştur, en önemli kültür toplumsal ve insanlık üzerine olmuştur. İnsanlar bir birbirine sahip çıkmalı. Elbette ki HDP, 50 yıllık mücadele kültürü olan bu topraklarda hak, hukuk, adalet duygusuyla kendisini var etmiştir. Bu kültürler HDP’nin ruhu olmuştur. Bu kültür, iyi ve kötü zamanlarda kendi imkanına göre rol ve misyon üstleniyor. Afet zamanında on binlerce insanımız yaşamını yitirdi. Acil bir şekilde müdahale edilmesi gerekiyordu. Kış şartlarında yaşamaya çalışıyoruz, battaniyesiz ve çadırsız insanların durması mümkün değildi. Acil bir şekilde o insanlara ulaşılması gerekiyordu. Amed, Batman, Siirt ve diğer Kurdistan kentlerinin bu yardım ruhu da pratiğe geçti” dedi.
ÖRGÜTLÜ TOPLUMUN REFLEKSİ
“Toplumsal, demokrasi ve insanlık kültürü kendiliğinden ortaya çıkmaz” diyen Ceylan, “İnsan gibi yaşayabilmek için on yıllarca bu topraklarda büyük emekler ve bedeller verildi. Kapitalizm ve devletler insanları insanlıktan çıkardı. O kadar güç, imkan ve teknikleri vardı, isteselerdi anında bu afete müdahale edebilirlerdi, insanları canlı ya da yaralı kurtarılabilirlerdi ama toplum kendi kendine ilaç oldu. Toplum, topluma yardım etti. Amed de bu ruhu oradan alıyor. Bu toprağın ruhu onurlu bir ruhtur. Bu ruh başı dik bir ruhtur. Gördük ki sivil toplum örgütleri istediklerinde toplumun ihtiyaçlarına cevap olabiliyor. Kendini örgütleyebilen bir toplum, afetlerin karşısında ani bir refleks oluşturabiliyor. Amed’te ve Kurdistan’ın diğer kentlerini bu ruhla örgütledik. Örgütledik ve pratiğe geçirdik. Kendimizi halkın hizmetine yeterli görmüyoruz, bu saatten sonra da çalışmalarımız çok zorlu olacak. Kış devam ediyor, binlerce insanımız halen enkaz altında, yine yüz binlerce insanımız insani yardım beklemekte. Birlik, sevgi ve kendine sahip çıkma ruhuyla yardımları en üst düzeye taşıyıp, halkımıza derman olmalıyız” diye konuştu.
'KÜRT KADIN VE GENÇLERİ ÖNCÜLÜK ETTİ'
Deprem çalışmaları boyunca kadın ve gençlerin en önde mücadeleyi ördüğüne dikkati çeken Ceylan, şöyle devam etti: “Bu çalışmalarda kadınların ve gençlerin bakış açısı ve pratikleri kendini çok net bir şekilde ispatladı. Bu yıllardır yürütülen mücadelenin sonucudur. Bu kendine sahip çıkma ve direnişin ruhudur. Örgütlüyüm, diyen bir toplum ve kendini örgütlemek için ‘insani, ahlaki ve vicdani bir bakış açısına sahibim’ diyorsa bunun adı Amed ve Kurdistan oluyor. Adı Kürt kadını ve Kürt genci oluyor. Hem Kürt kadını hem de Kürt gençleri topluma öncülük ettiler.”
'HİÇBİR GÜÇ HALKLARI AYIRAMAZ'
Alanda partilerine ve gönüllülere yönelik engellemelere de değinen Ceylan devamla şunları dile getirdi: “Biz muhalif olduğumuz için söylemiyoruz. Muhalif olduğumuz için devletin bürokrasisi hakkında söylemleri dile getirmiyoruz. Ama enkaz alanlarında yoktular. Kurtarmak için yoktular. Çadır kurdukları yerde su, battaniye ve yaşam yok. Çocukların hepsi hasta olmuş. Keşke yapsalardı da ‘biz muhalefetiz, sevmiyoruz ama yaptılar’ deseydik. Ama yapmadılar. Hizmet etmedikleri yer de sivil halka, demokratik siyasete ve gönüllülere engel olmak istediler. Ellerini bu mağdur halka yardım edenlerin üzerinden çeksinler. Çünkü biz halkız ve hiçbir güç halkları birbirinden ayıramaz. Nasıl birbirinden ayırıp bu sıcaklığı koparacaklar. Bu insani bakışı ve yardım elini kırıp nasıl kendilerini var edecekler? Elbette ki engellemeler çıkıyor karşımıza ama biz bir irade ortaya koyarsak kimse önümüzde engel olamaz. Kimse bu dayanışma ve sevgi elini koparamaz.”
'HERKES EVİNİN KAPILARINI AÇSIN'
Yüzbinlerce insanın depremden kaynaklı mağdur olduğunu hatırlatan Ceylan, kira artışları ve fırsatçılığa karşı “Evim evindir” kampanyasını başlattıklarını vurguladı. “Kış şartlarında yaşıyoruz ve şimdi milyonlarca insan evsiz ve barksız” diyen Ceylan, kampanyaya katılım çağrısında bulundu: “Sadece Amed’te 50 bin civarında insan evsiz. Şimdiden onlara yardımcı olmak istiyoruz. Şimdiden ihtiyaçlarına cevap verebilmek için onları yer sahibi yapmalıyız ki bu kış şartları ailelerimizi daha da olumsuz etkilemesin. Bu yüzden dedik ki ‘evim evindir’ bir bakış ve kampanya gibi bu sloganı büyüteceğiz. Toplumsallaştıracağız ki herkes kapılarını bu mağdur halkımıza açsın. Onlara sahip çıksın. Yaşamlarını yitirenler zaten kaybettiler ama kalanların hiçbir şeyleri kalmadı. Ne evleri, en kıyafetleri ne de yemek ve temizlik ihtiyaçları var. Beslenme ve barınma ihtiyaçları açısından elimizi bu ailelere uzatalım ki bu mağduriyeti en aza indirelim. Bu yüzden bu bakış açımızı halkımızla paylaşıyoruz.”
'KİRALARI DEĞİL, DAYANIŞMAYI YÜKSELTİN'
Dayanışmanın önemine vurgu yapan Ceylan, kent esnafına da şu çağrıyla sözlerini tamamladı: “Amed her zaman sevgi, dayanışma, paylaşma ve kendine sahip çıkma ruhuyla diğer kentlere örnek olmuştur. Bu ağır şartlarda halkımızdan rica ediyoruz, yeme ve içme fiyatlarını fazla yapmasınlar, kiraları yükseltmesinler, alım satım malzemelerini yükseltmeyin ki bir başka mağduriyeti de biz onların önüne çıkarmayalım. İnanıyorum ki halkımız ve esnafımız bu konuda daha duyarlı olacaktır. İnsani duygusu ve sevgisiyle örnek olacaktır. Bu ruh övülmeye değer. Zengini, fakiri, esnafı, sanatçısı tüm kurumlar, halka cevap olabiliriz. Kayıplarımızın içinde avukatlarımız, esnaflarımız, sanatçılarımız vardı, toplum bu depremde büyük zarar gördü, yaşamını yitiren, yaralanan, mağdur olan var. Tekrar halkımıza baş sağlığı diliyoruz, sevgiyle derdimize derman olmaya çalışacağız ve bunu başaracağız.”
MA / Eylem Akdağ