Topuz: ‘Bizi ilgilendirmez’ anlayışı Kürt gazetecilere saldırıyı artırıyor

İSTANBUL- Kürt medyasına ve Kürt gazetecilere yönelik baskılara karşı muhalif medya kuruluşlarının sessizliğine tepki gösteren Gazeteci Ali Duran Topuz, “Sesimizi çıkartırsak biz de zarar görürüz” düşüncesinin yanlış olduğunu söyledi. 
 
15 Temmuz 2016’da düzenlenen askeri darbe girişiminin ardından 20 Temmuz ve 31 Aralık arasında yayınlanan üç Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Türkiye ve Kurdistan’da yayını sürdüren 5 haber ajansı, 62 gazete, 19 dergi, 29 televizyon, 34 radyo ve 29 yayın evi olmak üzere toplamda 178 medya kuruluşu kapatıldı.
 
Bu medya kuruluşları arasında darbeyi yaptığı ileri sürülen Fettetullah Gülen cemaatine ait olduğu iddia edilen medya kuruluşlarının ötesinde Kürtler ve muhaliflere ait basın yayın organlarının kapatılması dikkat çekti. Türkiye’nin resmi talebi doğrultusunda Fransa uydu şirketi Eutelsat üzerinden yayın yapan Med Nuçe TV uydudan çıkarıldı. 
 
BASKI, GÖZALTI VE TUTUKLAMALAR DEVAM EDİYOR
 
Medya kuruluşlarına dönük bu kapatmalar ve el koymalar sürerken, Kurdistan ve Türkiye’de mesleklerini sürdüren yüzlerce gazeteci de gözaltına alınıp tutuklandı ve birçok gazeteciye yüzlerce yılla varan cezalar verildi. Hala süren gözaltı ve tutuklamaların en son halkalarından biri ise Amed’te 8 Haziran 2022’de  evlerine yapılan polis baskınıyla işkence edilerek gözaltına alınan ve 16 Haziran’da tutuklanan 16 gazeteci oldu. Söz konusu gazeteciler hala tutukluk hali sürerken, haklarında henüz bir iddianame dahi düzenlenmiş değil. Bu durum devam ederken, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında da çeşitli kentlerde gözaltına alınan 11 gazeteciden 9’u yaptıkları haberler gerekçesiyle 29 Ekim 2022’de tutuklanarak, cezaevine gönderildi. 11 gazeteci hakkında 3 ay sonra iddianame düzenledi. İddianamede, suç unsuru olarak 149 haber ve gazetecilerin haber takibi için yaptığı temaslar öne sürüldü. Bu baskılar sürerken 18 Ekim 2022’de “Sansür Yasası” yürürlüğe girdi. Bununla birlikte Bedlîs Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül de, cinsel taciz iddialarına ilişkin yaptığı haber nedeniyle bir süre tutuklu kaldı. Tahliye edilen Aygül, “Sansür yasası” uyarınca hakkında dava açılan ilk gazeteci oldu. “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” iddiasıyla Aygül için 3 yıla kadar hapis talep edildi.
 
Gazetecilere yönelik baskı, gözaltı ve tutuklamalara ilişkin Gazeteci ve Yazar Ali Duran Topuz ile konuştuk.
 
KİM, NEDEN YAPIYOR?
 
Devlet ve iktidarların gazeteciliğe ve gazetecilere yönelik baskı, gözaltı ve tutuklama furyasını her dönem devrede tutmasına işaret eden Topuz, bunun temel nedeninin “denetim” altında tutma güdüsü olduğunu belirtti. Bu denetimi sağlamak isteyen odakların ise üçe ayrıldığına dikkat çeken Topuz, “Bunun bir tanesi devlet yönetimleridir. Bir diğeri sermaye gruplar ve diğeri ise ikisiyle bağlantılı bir biçimde hareket eden yapılardır. Bu devlet-sermaye işbirliği içerisinde döner” dedi.
 
DOĞRULARIN YAYILMASINI İSTEMİYORLAR
 
Denetim altına alma sebebine de değinen Topuz, “Türkiye’de etno-kültürel sorunlar ve eşit yurttaşlık fikrinin kabul görmüyor. Örneğin Kürtler gibi büyük bir nüfusun inkarı söz konusudur. Öte taratan inançlar açısından Kızılbaşlar gibi çok büyük bir nüfusun varlığının inkarı var. Ki daha küçük nüfuslarda var, onları zikretmiyoruz bile. Buralarda olan bitenin devlet tarafından görülmesi istenmiyor. Özellikle bazı doğruların yayılmasını istemezler. Cumhuriyetin başından beridir de bu böyle gerçekleşti. Örneğin Türkiye’de birinci mesele cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Kürtler başta olmak üzere etnik ve inanç azınlıklarının devletin arzuladığı yer ve konum dışında var olmaları istenmiyordu. Birinci baskı sebebi buydu. İkincisi çok fazla her zaman tartışılmayan emek sorunu, sınıf meselesi yani sömürü düzeninin devam etmesi konusunda bazı bilgilerin yayılmasını istemiyorlardı. Üçüncüsü iktidarı elde tutanların iktidarını kaybetmemek için bilgiyi kontrol etme arzusu vardı. Fakat son yirmi yılda burada bir değişiklik var; o değişiklikte şu eskiden doğrunun, gerçeğin bilgi olarak üretilip yayılmasını engellemeye çalışıyorlardı. Şimdi ise doğrudan yalanın açık bir şekilde üretilip yayılmasını hedefliyorlar. Buna hizmet etmeyeni de saldırı altında tutuyorlar” diye kaydetti.
 
HER TÜRLÜ YOLU DENEMEYE BAŞLADILAR
 
“Eskiden sadece gerçeğin bazı bölümleri ile mücadele verenler hedef olurdu şimdi ise iktidara hizmet etmeyi reddedenler de hedef oluyor” diyerek, baskının daha da yayıldığını söyleyen Topuz, sözlerini şöyle sürdürdü:  “Gazetecilik anlayışı olarak çok doğru olmasalar bile iktidara açık hizmet etme fikrine gelmemişlerse yalan üretmeye açık bir biçimde razı gelmemişlerse hedef olabiliyorlar. Dikkatle bakarsak daima ikisinin ana hedef olduğunu görürüz; Bunun en önemlisi Kürt Meselesi ve bunun etrafında oluşan özelliklede 1984’ten sonra oluşmaya başlayan ve 1990’lar da güçlü bir halde varlığını ortaya koyan Kürt medyasının oluşumunu engellemek olduğunu görürüz. Bir diğeri de sınıfsal ve diğer inanç özgürlüklerini savunan yapıların güçlü bir medyaya dönüşmesini engellemek. Kürt meselesi konusunda bu saldırılar arttı. Çünkü 2015’te sürecin rafa kaldırılması ve ‘buzdolabına koyduk’ söylemi sonrası cumhuriyetin başında yapıldığı gibi imha prosedürlerini yürürlüğe koydular. Bununla yeniden Kürt Medyasının oluşmasını engellemek için her tür hukuk dışı yolu, adli, idari, polisiye, askeriye ve her türlü yolu denemeye başladılar.”
 
‘KÜRTLERE VURULUYORSA BİZİ İLGİLENDİRMEZ’
 
Kürt medyası ve Kürt gazetecilere yönelik saldırıların alternatif veya muhalif medya ve gazeteciler tarafından yeterince ele alınıp alınmadığına da değinen Topuz, “Şimdi en önemlisi ‘siz gazeteciyseniz’ ve yine bir gazeteci grubuna yönelik hukuk dışı bir baskı varsa bunun haberini uygun biçimde vermeniz gerekiyor. Ana görev budur. İkincisi bazı meslektaşlarınızın işi yapmaları hukuk dışı biçimde engelleniyorsa çok iyi bilmelisiniz ki yarın sizinkini de engelleyeceklerdir. Kürt gazetecilere hukuk dışı veya idare kaynaklı saldırılar olduğunda iki sebepten ötürü gazeteci camiasının ve toplumun önemli bir kesiminin ve siyasetin önemli bir kesiminin sessiz kaldığını görüyoruz. Buna neden olarak da şunu öne sürüyorlar; eğer ‘Kürtler’e vuruluyorsa bizi o kadar da ilgilendirmez. Aynı zamanda, ‘sesimizi çıkartırsak bizde zarar görürüz’ düşüncesi var. Fakat bu çok yanlış bir düşünce” diye belirtti.
 
‘DAYANIŞMA DA VAR’
 
Türkiye’de hem siyasete hem de meslek alanlarda “Kürt kompleksi”nin olduğunun altını çizen Topuz, “‘Aman Kürtlere karışmayalım, Kürtler’e kötü  bir şey yapılıyorsa iyi yapılıyordur’ diyen ve bu fikre katılan herkes o alanın başka güçler tarafından tamamen işgal edilmesinin kapısını açıyor. Bunun siyasetteki örneği ‘anayasaya aykırı olduğunu biliyoruz ama dokunulmazlıkların kaldırılması için biz evet diyeceğiz’ diyen CHP’nin tutumuydu. Sonra CHP’li milletvekilleri de cezaevine atıldı. Aynı şey gazetecilik alanında da geçerli oldu. Yeterli dayanışma ve destek yok. Bunun sonucu olarak da kendileri aynı baskıyla çok geçmeden karşı karşıya kalacaklardır.  Ama şöyle bir durum var; yine de 1990’lar ve 2000’lere kıyasen baktığımızda şu son yıllarda Kürt olmayan ama haber alma hakkı, iletişim özgürlüğü, halkların haber alma özgürlükleri konusunda Kürtlerle de dayanışmaya hazır eskiye göre aslında daha fazla bir nüfus var”  diye kaydetti.
 
Dayanışma hususuna dikkat etmenin elzem olduğunu belirten Topuz, bunun güçlü bir örgütlüğe dönüşmesi gerektiğine işaret etti.
 
MUHALİF MEDYA NEDEN GÖRMÜYOR?
 
Kürt medyasının ve gazetecilerin sürekli objektifini döndürdüğü PKK Lideri Abdullah Öcalan, O’na yönelik ihlaller, Kuzey ve Doğu Suriye ve buraya yönelik saldırılar yanı sıra pek çok konunun muhalif medya tarafından yeterli derece işlenmemesinin nedenine de değinen Topuz, “Bunun nedenleri arasından ideolojik kötü bir birikimin olması da var. Özellikle 12 Eylül darbesinden sonra oluşan ve 1984’ten sonra askeri kanadın, devletin askeri çekirdeğinin düzenlemeleriyle iyice yerleşmiş ideolojik çerçeve var. Bazı kişiler, bazı isimler, bazı olay ve konumlar sanki yasak gibidir. Bu cumhuriyetin tarihsel Kürt politikasıyla da eklemlenir. Örneğin 1982-83-84’te gazetelerde Kürt kelimesini kullanamazdınız. Sadece Kürt Ahmet ve Kürt İdris’ten yani kriminal yer altı dünyasından iki isimden bahsederken Kürt diyebilirdiniz. ‘Kürt vardır, Kürt yoktur’ veya ‘şuradaki berber Kürt’ diyemezdiniz. Bu bir inkar ve imha politikasının görünür biçimlerinden biriydi. İdeolojik kalıp kırılmış değildir” dedi.
 
‘O DA DEVLET GÖZÜYLE BAKIYOR’
 
Topuz, adalet mücadelesi yürüttüğünü iddia edenlerin olduğunu ancak kanunlarda olmayan tecrit mekanizmasına eleştirilenlerin de bu aynı kişinin devlet gözüyle baktığını ve eleştiriyi yapanı “terörist” olarak gördüğünü ifade etti. Topuz, şöyle konuştu: “Bununla tam olarak ortak olmuş olmasa bile o suçun işlenmesini kolaylaştıran bir pozisyonda yer almış olduğunu söyleyebiliriz. Daha sonra kendi meslek alanınızda  sizin ciddiye aldığınız konularda aynı şeylerle karşılaştığınızda çaresiz kalırsınız. Çünkü sizinle dayanışacak geniş kitleleri siz devre dışı bırakmış olursunuz. Bugün gazeteci Kürt olsun, Türk olsun, Çerkes olsun, ne olursa olsun mesleğini hakkıyla yapıyorsa bu sorunların tamamını cesur ve dikkatli bir biçimde dile getiriyorsa ve başına bir iş geldiğinde örneğin Kürt gazeteci örgütleri Kürt gazetecilerin bizzati kendileri ve siyasetçi bunlara sahip çıkacaktır.”
 
TEK TEK ÇOK OLMAK YETMİYOR!
 
Kürtlere yönelik düşmanlık beslemeyenlerin de var olduğunu dile getiren Topuz, “Kürt olmayan ama Kürt meselesine mesleki açıdan hiçbir kompleks ve kapris olmadan düzgün bir şekilde eklemlenerek haber yapan gazeteciler hep vardı. Şimdi halen de var. Eskiden daha azdı şimdi ise daha çok. Fakat burada da bu sefer yine bu örgütlenme meselesi devreye giriyor. Tek tek çok olmak pratikte hem işi iyi yapma hem de yapılan kötülüğe itiraz etme konusunda fazla bir şans tanımıyor ne yazık ki” diyerek sözlerini tamamladı.
 
MA / Mehmet Aslan 

Diğer başlıklar

23/02/2023
09:53 Deprem sonrası Defne'nin hali
09:44 Yakınlarını defnettikleri mezarlığa sığındılar
09:15 Depremzedenin misafir odası
09:12 'Doğaya müdahale felaketi kaçınılmaz kılıyor'
09:11 12 nüfustan 2 kişi kaldı: Zulmün olduğu her yerde direndim
09:08 Ölüye Saygı ve Adalet İnisiyatifi: Toplu definlere son verilmeli
09:04 ‘Devletin gerçek yüzü görüldü’
09:00 23 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
00:37 TELE1’in ekranı karartıldı
00:27 Kılıçdaroğlu’ndan bakanlığa: Elini Ekşi Sözlük’ten hemen çek!
22/02/2023
23:59 Depremlerde yaşamını yitirenlerin sayısı 43 bin 556’ya yükseldi
23:31 HDP: İktidar RTÜK eliyle hakikati karartamayacak
23:16 Erdoğan'dan depremde yıkılan kent için 'temizliği gayet güzel' açıklaması
22:56 340 URL adresi ve internet sitesine erişim engeli
22:02 CPJ: Türkiye’deki gazetecileri ‘terörizm’ ile suçlamaktan vazgeçin
21:35 MSD: Efrîn halkının yüzde 70’inden fazlası yerinden edildi
21:27 Meletî’de 3 bin 437 bina yıkıldı
20:44 KHK’lilerin eylemi 242’nci haftasında devam etti
20:34 Kurdistan Bölgesi heyetinden Bağdat’ı ziyaret etme kararı
20:26 Devrimci Parti’den Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü önünde eylem
19:54 İranlı Kürt siyasetçi Ahmadi idam edildi
19:25 Xwebûn’un twitter hasabı kapatıldı
19:23 Nobel Barış Ödülü'ne 305 aday gösterildi
18:25 Mêrdîn’de askeri hareketlilik
18:20 İstanbul'daki 10 bin 743 yaralı depremzede taburcu edildi
18:16 Kürtler BM önünde: Örgütlü gücümüzle yaralarımızı saracağız
17:38 Basın Konseyi’nden RTÜK’e tepki
17:30 Deprem bölgesinde son kullanma tarihi geçmiş ürünler!
17:16 Gever’de askeri operasyon
17:10 HDP’ye ırkçı saldırıda bulunan saldırgan serbest
17:02 Gever’de 76 yaşındaki yurttaş tutuklandı
16:55 Yardım TIR’ına el konulmasına tepki gösteren gönüllüye soruşturma
16:54 RTÜK’ten deprem yayınlarına ceza
16:46 Diyar Galeria’da yıkım geçici olarak durduruldu
16:12 'Çadır alanlarında çocuğun yüksek yararı dikkate alınmadı'
16:07 Bazarcixlilar yaşadıklarını anlattı
16:06 Emek ve Özgürlük İttifakı Hatay’da: Yeniden inşa çağrısı
15:48 Amed’te depremzedeler barındıkları okuldan zorla çıkartılıyor
15:47 Günler sonra tıraş bıçağı ve ayna bulunca…
15:43 Semsûr’da gönüllülere yönelik işkenceye suç duyurusu
15:39 Deprem bölgesindeki cezaevlerine ilişkin bakanlığa çağrı
15:36 SGDF üyesi Polat ‘Erdoğan’a hakaretten’ tutuklandı
15:33 Ekoloji örgütlerinden deprem değerlendirmesi: Rant ve talan odaklı bir çökme halidir
15:02 TMMOB Amed İKK: Afet değil makyajlı AFAD öldürdü!
14:44 Kılıçdaroğlu deprem bölgesinde: 17 gün geçti, çadır ihtiyacı karşılanmadı
14:12 TMMOB Riha İKK: İmar affı ülke gündeminden çıkarılmalı
13:42 Buldan’dan Erdoğan’a: Bu ülkenin size bir gün bile tahammülü kalmadı
13:40 'İlçeyi anlatsam 2 saatte polis kapımda olur ama insanları kurtarmak için gelmediler'
13:27 2'si kayyım 134 belediye başkanı hakkında suç duyurusu
13:01 ‘Kullanıma uygun değildir’ raporu verilen hastane faaliyete devam ediyor
12:56 Semsûr'da 350 konutlu konteyner kent kuruluyor
12:50 Mahsur kalan hayvanlar kurtarılmadan yıkım başlatıldı
12:48 Halk sağlığı uzmanı: Enkazın usulsüzce kaldırılması hakikati gizleme çabasıdır
12:39 OHAL kararı: Deprem bölgesi için işten çıkarma yasağı
11:36 Şenyaşar ailesi: Erdoğan'ın arkasına saklananlar tek tek yargılanacak
11:33 Günlerce aç susuz yardım beklediler
11:17 İMO Amed Eşbaşkanı: İmara aykırı inşaatlar yükseliyor, müdahale eden yok!
10:52 Kadınlar dayanışma seferberliğiyle 8 Mart’a gidiyor
10:51 Hênê’de 4.5 büyüklüğünde deprem
10:50 'Devlet yok' fotoğrafı!
10:37 Deprem bölgesi için salgın uyarısı: Önlem alınmalı
10:33 Samandağ'da çadır sorunu çözülmedi!
10:27 Avukat Tozbey: Çocukların vakıflara teslim edilmesiyle devlet suç işliyor
10:07 MALÇEP: Doğaya uygun yapılaşmak zorundayız
09:42 Enkaz altındaki kayısıyı ucuza almak istiyorlar
09:38 İlçenin yüzde 90’ı çadır bekliyor, gönderilenler dağıtılmıyor
09:35 Topuz: ‘Bizi ilgilendirmez’ anlayışı Kürt gazetecilere saldırıyı artırıyor
09:32 Mülteci sorunlarına bakanlık önerisi
09:29 Salih Müslim: AFAD, İHH üzerinden çeteleri besleyen bir yapı
09:24 4 gün boyunca yol açılmadı: Oy yoksa hizmet de yok
09:21 Deprem bölgesinde ‘ihmali suretiyle insan öldürmek” suçu işlendi
09:12 Ege'den 31 TIR, 20 kamyon yardım gönderildi
09:07 Dr. Akengin: Deprem bölgelerinde kadınlara daha çok ihtiyaç var
09:03 Mereş’de depremin 17’nci günü: Derme çatma çadır, patlak borudan su
09:03 İranlı gazeteci Abasian: Diktatörlerin yolu bir
09:02 22 yıllık yasal düzenlemeler: İktidara kazanç, halklara yıkım
09:01 'Savaş yerine deprem bölgesine güç kaydırılsaydı bu kadar can kaybı olmazdı'
09:00 22 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
08:37 Amed’te 4 büyüklüğünde deprem
00:10 Hatay depreminde 6 kişi yaşamını yitirdi, 562'si yaralı
21/02/2023
23:17 Hollanda'da temizlik işçileri grevde
23:07 Rojava Üniversitesi'nde Kürt dili çalıştayı düzenlendi
22:07 Ekşi Sözlük’e erişim engeli
21:29 Akkuyu Nükleer Santral deprem bölgesine giden işçileri çıkardı
21:23 CHP'li vekil paylaştı: Depremin 9'uncu günü AKP'liler kumar masasında
21:10 Silêmanî’den Rojava’ya dayanışma
20:50 AFAD'ın 'diri fay yok' açıklamasına Twitter'dan tepki
20:47 Yıkılan hastaneye ‘depreme dayanıklı değil’ raporu verilmiş
19:48 Ahmet Türk: Devlet insanların yaptığı yardımları engellemeye çalışıyor
19:37 Bağışlara ilişkin imza kampanyası: Yardım paraları nerede?
19:25 İlahiyatçı Eliaçık’ın ‘Yaşayan Kur’an kitabına toplatma kararı
19:18 Meclis 28 Şubat’ta çalışmalarına başlayacak
18:52 CİSST: Depremlerden 17 bin 600 tutuklu etkilendi
18:37 Çatışmada yaşamını yitiren Çiftçi defnedildi
18:33 Kimsesiz depremzede çocuk sayısı bin 858
18:20 Balcalı Hastanesi’ndeki hastalar tahliye edildi
17:51 Baş: Asrın felaketi Erdoğan’dır
17:47 Gardiyanlar İslahiye Cezaevi’nde tutuklulara saldırdı
17:29 Araç kazasında yaralanan asker hayatını kaybetti
17:20 Depremlerde can kaybı 42 bin 310’a yükseldi
16:52 Osmaniye Cezaevi’nde kolonlar zarar gördü: Ölüme terk edildik
16:38 İstanbul’da HDP il binasına saldırı
16:32 Dil kurumlarından ortak açıklama: Kürtçenin yok sayılması Kürtlerin yok sayılmasıdır
16:26 HDP’den anadil çağrısı: Tek dilli politikalar terk edilmeli
16:23 Köyün yüzde 80'i çöktü: Ölülerimizi bile kirlettiler
16:21 Depremin 16’ncı gününde enkazdan sağ çıkarıldılar
16:19 Bahçeli, depremden 16 gün sonra memleketi Osmaniye’ye gitti
16:18 Gazeteci Kaya'nın duruşması yine ertelendi
15:31 Almanya Cumhurbaşkanı’ndan Kürtçe deprem mesajı: Acınız acımızdır
15:30 Alevi Dedesi: Güvenlikçi politikalar yerine imar planları yapılsın
14:48 Başaran: Kürtçeye tahammülsüzlük deprem sırasında da görüldü
14:26 Kadıköy’de gözaltına alınan öğrenciler serbest bırakıldı
14:10 ‘Wan’da resmi kurumların depremzedelere dair bir planlaması yok’
14:05 Çadır kentin kurulduğu araziye imar sözü verildi mi?
14:04 Amed Emek ve Demokrasi Platformu: Kalıcı ‘çadır kent’ yerleşiminden vazgeçilmeli
13:22 Hasar tespit raporlarına ‘fayda’ itirazı
13:20 ‘Kürtçe resmi dil olana kadar mücadeleye devam’
12:59 ‘KCK Akademi Davası’nda mütalaa: 255 yıla kadar hapis talebi
12:49 Enkazdan sağ çıkarılan 15 yaşındaki çocuğa ailesi ulaşamıyor
12:48 Sancar: Bu iktidarı göndereceğiz, ülkeyi yeniden inşa edeceğiz
12:18 Mor TIR Nurdağı’nda: Kadınları yalnız bırakmayacağız
12:12 HDP'li vekiller İslahiye Cezaevi’ni ziyaret etti
11:44 Şenyaşar ailesi: Hangi yüzle Riha’ya gelip oy isteyecekler?
11:19 HDK gözlem raporu: Devlet yok, HDP dayanışmanın felsefesini dokuyor
11:18 İskenderun’da polis işkencesine suç duyurusu
11:14 Narlı Mahallesi 2 metre çöktü, 2 metre kaydı!
10:52 İçi boş çadırlarda yaşam zorlukları sürüyor
10:47 Askeri araç devrildi: 8 asker yaralandı
10:35 HDP’li Coşkun: Depremzede kadınlar ihtiyaçlarını karşılayamıyor
10:23 Kürt ve Alevi oldukları için ayrımcılığa maruz kaldıklarını düşünüyorlar
10:07 14 gün sonra açıldı, 9 bin kişiye bir doktor sağlık hizmeti veriyor
10:05 HDP Gençlik Meclisi çocuklar için ‘Ceylan Önkol Oyun Alanı’ inşa etti
10:02 Depremin merkez üssünde 2 hastane boşaltıldı
10:00 'Enkaz altındaki kayısıları TMO alsın'
09:59 Kütahya'da şap hastalığı: Hayvan pazarları kapatıldı
09:55 Depremde 60 hayvanını kaybetti
09:54 Depremden sonra İskenderun Cezaevi'nde psikolojik şiddet arttı
09:52 Depremin merkez üssünde köy köy deprem bilançosu
09:47 'Çadır kurup yine de toprağımı bırakmayacağım'
09:17 Hatay'da OHAL’in ardından hukuksuzluk ve şiddet arttı
09:08 'Depremzedelerin tuvalet, temiz su ve duş ihtiyacı giderilmeli'
09:07 Deprem tarım ve hayvancılığı da vurdu: Göç etmeyelim
09:06 Başalan: Depremzede kadınlar için ortak mekanizma kurulmalı
09:04 Kürt halkı ve dili direnerek günümüze geldi
09:03 Jeoloji Mühendisi Ceyhan: İmar affı depremin ölümcül olmasına neden oldu
09:03 Prof. Dr. Köker: Yeni bir anayasa ve Demokratik Cumhuriyet zorunluluk
09:02 Ekolojist Çağlar: Dere yataklarına dökülen enkazlar doğa katliamına neden olacak
09:00 21 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
07:54 Hatay depreminde can kaybı 6’ya yükseldi
01:31 Defne’deki depremin ardından 73 artçı deprem