TJA, 8 Mart deklarasyonunu açıkladı: Kadın Dayanışması Yaşatır

  • kadın
  • 11:29 25 Şubat 2023
  • |
AMED - TJA, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne ilişkin açıkladığı deklarasyonda, özel savaş politikaları ve tek adam rejimine karşı mücadeleyi büyüteceklerini belirterek, deprem dolayısıyla bu yıl “Kadın Dayanışması Yaşatır” şiarıyla alanda olacaklarını kaydetti.
 
Özgür Kadın Hareketi (TJA), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne ilişkin deklarasyonunu Dicle Kültür Sanat Derneği’nde kamuoyuyla paylaştı. Şîna me sedemê têkoşîna me ye" ve "Bijî 8'ê Adarê Dem dema jin jiyan azadiyê ye" pankartının asıldığı açıklamaya, çok sayıda TJA aktivisti, Rosa Kadın Derneği, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, Grup Başkanvekili Merak Danış Beştaş, milletvekili Remziye Tosun, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Dilan Dirayet Taşdemir, HDP Amed İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy ve parti yöneticileri katıldı. 
 
‘KADIN YÜZYILI OLACAK’
 
Deklarasyonu açıklayan TJA aktivisti Gülistan Sönük, “Erkek egemen faşist iktidarlara karşı 8 Mart’ı kadın mücadele tarihine miras bırakan 1910 yılının direnişçi kadınları, enternasyonal dayanışmanın faşist iktidarları yıkacak güce sahip olduğu bilincini bugünlere kadar çoğaltarak getirdiler. Kadınların binlerce yıllık ezilmişliğine karşı isyanın miladı olarak, yaşamın her alanında, tarihsel hakikatine layık bir şekilde her 8 Mart’ta sesimizi yükselterek ‘Bizler buradayız, mücadelemize geçmişin mirası ve geleceğin sorumluluğu ile devam edeceğiz’ diyoruz. Bizler de TJA olarak, erkek egemen devletçi zihniyete karşı mücadele alanlarımızdan olan 8 Mart’ı yaşamın her alanında tarihsel hakikatine layık bir şekilde ve 21. Yüzyılın Kadın Yüzyılı olacağına olan inancımızla karşılıyoruz” dedi.
 
Sönük, bugün dünyanın her yerinde “Jin, Jiyan, Azadî” olarak yankılanan bu sesi büyütme sözü veren TJA olarak; New York’ta katledilen 129 kadından, Rosa Luxemburg’dan Clara Zetkin’e, Leyla Qasım’lardan Sara ve Sêvê’lere, Aysel Doğan’lardan Nagihan Akarsel’e, Jîna Eminî’den Evîn Goyi’lere kadar bütün kadınların, erkek-devlet egemen ideolojiye karşı verdiği özgürlük mücadelesini selamladıklarını dile getirdi. 
 
‘ERKEK EGEMENİN EKOLOJİYE SALDIRISI’
 
6 Şubat Pazartesi günü Kurdistan, Türkiye ve Suriye’yi etkileyen Mereş merkezli depremlere dikkati çeken Sönük, “Bir kez daha gördük ki, toplumsal sorunları açığa çıkaran ve derinleştiren esas olgu; erkek egemen devletçi sistemdir. Depremler; doğası gereği önlenemez iken, olumsuz sonuçları ve yarattığı tahribatlar ise doğru politikalar sonucunda önlenebilir. Oysaki talan ve rant üzerine kurulu iktidar; depremin sonuçlarını önlemek bir tarafa, bu tahribatların baş sorumlusu konumundadır. Erkek egemen iktidarların ekolojik yaşama saldırısı, güvenli yaşam alanlarının inşa edilmemesi, çarpık kentleşme ve imar affı gibi uygulamalar bu tahribatların temel sebeplerindendir. Diğer taraftan da; depremin sonuçlarını önlemek için hiçbir tedbir almayan, alamayan bu çürümüş ve köhne iktidarın; başta kadınlar olmak üzere toplumun ihtiyaçlarına cevap olmak yerine, daha ilk saatlerden itibaren, kendi bekasını korumak için yandaş medya aracılığıyla bir algı operasyonu yaratarak seferber olduğuna tanık olduk” diye konuştu. 
 
‘ÖRGÜTLÜLÜK, FIRSATÇILIĞA İZİN VERMEYECEK’
 
Devletin deprem karşısındaki bu çözümsüzlüğünün, bir kez daha yerel yönetimlerin ve örgütlü toplumun önemini gösterdiğini vurgulayan Sönük, “Deprem karşısında, Kurdistan’dan Türkiye’ye ve Avrupa’ya kadar kadınlar, gençler ve halklar; toplumsal örgütlenme ve dayanışmayı örerken, deprem bölgesini bir toplu katliama, bir toplu mezara çeviren iktidar, OHAL ilanıyla bu toplumsal dayanışmayı kırmaya ve suçlarını gizlemeye çalışmıştır. Yetmemiş, dayanışma merkezlerine kayyum atayarak dayanışmayı ve irademizi bir kez daha gasp etmiştir. Tıpkı, halkların iradesi kadın özgürlükçü HDP’li belediyelerin iktidar tarafından gasp ve talan edilmesi gibi… Aynı iktidar, bir kez daha Kürtlerin, Alevilerin coğrafyasını işgal etmeye, demografyasını değiştirmeye çalışıyor. Depremde ailesini kaybetmiş çocukları savunmasız bırakarak militarist güçlerin, tarikatların, çetelerin istismarına açık bırakıyor. Fakat iyi bilinmelidir ki bizler; toplumun özyönetimine, öz gücüne ve yerellerin gücüne olan inancımızla;  çürümüş ve hantallaşmış bu iktidarın, depremi bir fırsata ve toplum kırım aracına çevirmesine izin vermedik, vermeyeceğiz!” diye belirtti.
 
‘SAVAŞA DUR DEMEYE ÇAĞIRIYORUZ’
 
Sözleri sık sık “jin, jiyan, azadî”, “Bijî berxwedana jinan” sloganlarıyla kesilen Sönük, devamla şunları söyledi: “Depremin sonuçlarının bu kadar vahim bir boyutta olmasının yegâne sebebi, sürdürülen savaş gerçekliğidir. Topluma ait olan ve toplumdan çalınan kaynakların, yine topluma karşı açılmış savaşlarda kullanılmasıdır. Kurdistan, Ortadoğu ve dünyanın birçok yerinde yaşanan bu savaşlar; sömürü, yıkım, yoksulluk, mültecilik, ekolojik tahribat ve yerinden göçertme gibi devasa sorunları da beraberinde getiriyor. Bu savaşın en can yakıcı olanı, Güney Kürdistan topraklarında, kimyasal silah kullanılarak ve insanlığa karşı suç işlenerek yürütüldü. Kimyasal silahların yarattığı ekolojik ve sosyolojik tahribatlar ise devasa boyutlarda… İdeolojik kaynağını kadın düşmanlığından alan bu savaş politikaları; Kürt halkının özgürlük mücadelesine bir saldırıdır. 8 Mart vesilesi ile de bir kez daha, bütün demokratik kamuoyunu ve uluslararası kuruluşları bu savaşa ‘dur’ demeye çağırıyoruz. Ayrıca yapılan bütün saldırıların, yükselen kadın devrimine bir saldırı olduğunu biliyor ve bütün kadınları savaşa ve işgale karşı mücadele etmeye çağırıyoruz.
 
TOPRAĞIMIZI SAVUNACAĞIZ 
 
Erkek egemen sömürgeci sistem bir taraftan güvenlik politikalarıyla Kürdistan coğrafyasını talan ederken, diğer taraftan Türkiye’nin her bir köşesini rant alanı haline getirmiştir. Dersim ve Cudi başta olmak üzere meydana gelen yangınlar ve ağaçsızlaştırma politikaları bu saldırıların devamıdır. Yine Kazdağları ve İkizdere’de olduğu gibi kadınların ve halkların yaşam alanlarının sermayeye peşkeş çekilmesi de aynı zihniyetin ürünüdür. Bu zihniyet, bugün başta Maraş olmak üzere, depremin etkilediği bütün illerde ortaya çıkan yıkımın ve kaybın esas sebebidir. Bu sebeple de; TJA olarak yürüttüğümüz kadın özgürlük mücadelesine, şüphesiz talan edilen doğamızı korumanın ve toprağımızı savunmanın da dahil olduğunu bir kez daha belirtiyoruz.”
 
‘YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ’
 
Rojhilatê Kürdistan’dan başlayan ve bütün dünyaya yayılan direnişe de vurgu yapan Sönük, şunları dile getirdi: “Kürt kadın Jîna Eminî’yi katleden erkek egemen soykırımcı sisteme karşı, Kürt kadınların yükselttiği ‘Jin, Jiyan, Azadî’ felsefesi; sadece Kürtlerin değil, tüm halkların ve tüm dünya kadınlarının da en büyük umudu oldu. Bu umut; kadın özgürlükçü bir yaşamı savunmanın ve direnmenin yolunu bir kez daha açtı, açıyor. Kadın özgürlük mücadelesine dönüşen bu isyan; faşist iktidarların, yarattığı enkazların ve kadına uygulanan her türlü şiddetin temelini sarsacak ve özgür bir toplumu yeniden inşa edecektir.
 
ULUS DEVLETİN CESARETİ YOK!
 
Erkek egemen soykırımcı zihniyet ve onun ete kemiğe bürünmüş hali ulus-devlet; devrimin kadın öncülerini özelikle hedefleyerek toplumsal direnişi kırmaya çalışıyor. Bu akıl, Paris’te Evîn Goyî’yi, Süleymaniye’de Nagihan Akarsel’i hain bir suikast ile katlederek, direnen Kürt kadınlar şahsında kadın özgürlük mücadelesini gerileteceğini düşünüyor. Oysaki yanılıyor! Çünkü hepimiz biliyoruz; ulus-devlet aklının, direnen kadınlarla karşılaşabilecek en küçük bir cesareti bile yoktur. 21. yüzyılda dünya kadın devrimine öncülük eden Kürt Kadın Hareketine ve onun özgürlük mücadelesine yönelik açılan bu topyekûn savaşa karşı kadınlar; dünyanın birçok yerinde kararlılıklarını ve öfkelerini ifade ettiler. Bizler TJA olarak; bir an olsun alanları terk etmeyen bütün kadınların bu görkemli direnişini selamlıyoruz!” 
 
HASTA TUTSAKLAR 
 
Sönük, sözlerini şöyle sürdürdü: “Faşist, sömürgeci iktidarın; siyasi soykırım operasyonlarıyla çocuk, genç, yaşlı demeden kadınlara, Kürtlere, halklara, basın emekçilerine pervasızca saldırısı, aynı zamanda çaresizliğinin ve çöküşünün de göstergesidir. Çökmekte olan bu iktidar, TJA’yı illegalize ederek, yüzlerce kadını tutuklayarak ve cezalandırarak aslında faşizmin en büyük temsilcisi olmuştur.  8 Mart vesilesiyle bir kez daha, hasta tutsaklar başta olmak üzere; düşmanca politikalarla cezaevlerinde tutulan ve her türlü hukuksuzluğa rağmen içeride de dışarıda da direnmeye devam eden bütün direnişçi kadınları, o kapatılma mekanlarından çıkarana kadar mücadele edeceğimizin sözünü veriyoruz. Bu temelde de erkek-devletin bütün baskı ve yıldırma politikalarına karşı boyun eğmeyen ve direnişte ısrar eden; adalet nöbetiyle kadın direniş sembolü haline gelen Emine Şenyaşar annenin hakikat arayışını selamlıyoruz.
 
KOMİNAL EKONOMİYİ İNŞA EDECEĞİZ
 
Kadın emeğinin inkârı ve sömürüsü üzerine inşa edilen kapitalist sistem, yoksulluğun esas sebebidir. Karşı karşıya olduğumuz bu kadın yoksulluğundan kurtuluşun yegâne yolu, yine örgütlü kadın mücadelesinin demokratik komünal ekonomiyi inşa edecek gücüdür. Kadın yoksulluğundan beslenen bu sömürü düzeni ise en çok kadını vurmaktadır. Tecavüz başta olmak üzere çocukların her türlü istismarı, kadına karşı şiddet, katliam ve emek sömürüsü arttıkça; bir bütünen toplum ve yaşam  kırımdan geçirilmektedir. Her gün taciz ve tecavüze uğrayan ve katledilen kadın şahsında aslında hedef, bütün insanlıktır. Bu temelde de bir kez daha belirtiyoruz; Meryem Sevim, Emine Bulut, Bahar Hezer, Şule Çet, Fatma Altınmakas, Ceren Damar şahsında erkek-devlet işbirlikçiliğiyle katledilen bütün kadınlar mücadele gerekçemizdir!”
 
ÖZEL SAVAŞ 
 
Özel savaş politikalarına işaret eden Sönük, “Kadın kırımcı erkek egemen sistem, diğer taraftan da kirli ve sinsi politikalarla toplumsal dokuyu hedeflemektedir. Kadın varoluşuna karşı başlatılan özel savaş politikalarıyla, kadınlar iradesiz, öz savunmasız bırakılmak isteniyor. Ajanlaştırma, uyuşturucu ve fuhuş başta olmak üzere; bütün toplumsal dinamiklere özel savaş politikaları dayatılarak toplum, ahlaki çöküntüye uğratılmak isteniyor. Özel savaş politikalarına karşı bir kez daha belirtiyoruz; İpek Er, Firdevs Babat, Gülistan Doku şahsında genç Kürt kadınlara yönelik üniformalı şiddetin planlı ve sistematik saldırısına karşı; kadın bilinci uyandıkça ve kadınlar örgütlendikçe tecavüzcü, cinsiyetçi ve faşist erkek egemen sistem yenilecektir! Kadınların bu örgütlü gücünün, erkek egemen sistemin kâbusu olduğunun elbette farkındayız.
 
ANADİL VURGUSU 
 
Anadilimizden kültürümüze kadar Kürt ve kadın kimliğimiz, ulus-devlet ideolojisinin tekçi ve retçi politikalarıyla yok sayılıyor, asimile ediliyor. ‘Ya köleliği ya ölümü’ dayatan bu yasakçı ve sömürgeci ideolojiye karşı, bizlerin yapacağı en önemli şey ise dilimize ve kültürümüze her zamankinden daha fazla sahip çıkmak ve ‘Xwebûn’u toplumsal bir iddia haline getirmek olacaktır. Hakikat mücadelemizin amaçlarından biri önümüze konulan ‘hakikate’ karşı çıkmaktır. Ve biliyoruz ki hakikat bir bütündür. Kültür ve dil anlamanın, hakikati ortaya çıkarmada ki mücadelenin bir aynasıdır. Toplumun ve kültürün en işlevsel unsuru anadilimizdir. Hakikat bizim kimliğimizdir. Varoluş gerekçelerimizden olan anadilimiz, yüzyıldır ulus devlet politikalarıyla yasaklanarak, kimlikten ve özünden koparılmaya çalışılarak,  asimilasyona uğratılmakta ve yok sayılmaktadır. Kürde ve Kürdün diline  düşman olan zihniyete karşı kadınlar olarak anadilimizin yaşamın her alanında hayat bulması için öncülük yapmaya devam edeceğiz. Bu vesile ile de bütün toplumsal alanlarda anadilimizi ve kültürümüzü yaşamsal kılmanın sözünü veriyor ve başta Kürtçe olmak üzere; konuşulan bütün dillerin anayasal güvenceye alınması ve eğitim dili olması için mücadele edeceğimizin bilinmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
 
ÖCALAN’I FİZİKEN ÖZGÜR KILANA DEK 
 
Sönük, sözlerini şöyle tamamladı: “Bizler TJA olarak; başta Kürt sorunu olmak üzere bütün toplumsal sorunların esas muhatabının İmralı olduğunu bir kez daha en yüksek sesle belirtiyor ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın koşulsuz fiziki özgürlüğünü sağlamayı, mücadele çizgimizin merkezine alıyoruz. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde çeyrek asra varan tecrit politikaları derinleştikçe başta kadın kırımı olmak üzere; siyasal, toplumsal, sosyal, ekonomik ve ekolojik sorunlar da aynı oranda derinleşmekte ve toplum, bir bütün olarak baskı altına alınmaktadır. Bu vesile ile de kadın özgürlüğü başta olmak üzere toplumsal özgürlüğün sağlanmasının ve demokratik-barışçıl bir yaşamın inşasının, ancak Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ile mümkün olduğunu, bir kez daha vurguluyoruz. Toplumsal yaşamın her zerresine yansıyan İmralı’daki mutlak tecrit rejimini ve işkence sistemini kıracak en büyük güç, yine kadınların örgütlü mücadelesi olacaktır.
 
TEKÇİLİĞE KARŞI DEMOKRATİK PARADİGMA 
 
Erkek-devlet aklıyla oluşturulan sözleşmeler ve anayasalar; kadın özgürlüğünü sağlamadığı gibi toplumsal barışı da getirememektedir. İstanbul sözleşmesi başta olmak üzere; ulus-devlet rejimleri içinde hukuki kazanımlarımızın, iktidarların iki dudağı arasında olduğunu gördük, görüyoruz. Bu temelde de kadınlar olarak; adil, eşit ve özgür bir yaşam için, en geniş kadın ittifaklarını ve kadın dayanışmasını sağlayarak kadın iradesini güçlendirmeyi, tam da bugün bir sorumluluk olarak görüyoruz. Kadın bedenini hedefleyen tekçi, milliyetçi, cinsiyetçi anayasalara karşı, kadın özgürlüğünü esas alan yeni bir toplumsal sözleşme ile ‘Demokratik, Ekolojik, Kadın Özgürlükçü’ bir toplum inşasının, 8 Mart’la yeni bir anlama kavuşacağına inanıyoruz.
 
AKP-MHP’YE KARŞI MÜCADELEYE 
 
2023 yılında 8 Mart’la birlikte, kadınların özgürlük mücadelesinin; faşist AKP-MHP iktidarını yıkacağına ve seçimin en büyük kazananı olacağına inancımız tamdır. Erkek egemenliğine karşı Kürt kadınların ilmek ilmek ördüğü eşbaşkanlık modeli ve kadın özgürlüğünü esas alan demokratik siyaset anlayışı, bu iktidarı bitirecektir. Kadınlar; Maraş merkezli depremlerde enkazın altında kalan bu iktidara karşı, hep birlikte büyük bir zaferle yeni bir yaşamı yeniden inşa edecektir. Kadın öncülüğünde gelişen bu demokrasi mücadelesi, sadece Kürdistan ve Türkiye halklarını değil, tüm Ortadoğu halklarını kurtuluşa kavuşturacak ve Ortadoğu’da demokratikleşmenin yolunu açacaktır. Çünkü demokrasi sadece bir bürokratik işleyiş biçimi değil bir yaşam biçimidir. Bu açıdan da başta Kürt kadınlar olmak üzere; bütün Türkiyeli kadınları, kadın özgürlüğünün önündeki en büyük engel olan AKP-MHP faşist blokuna karşı mücadeleyi yükseltmeye, kadın-doğa-insan düşmanı bu iktidarı yenilgiye uğratarak toplumsal kurtuluşu inşa etmeye çağırıyoruz. Çünkü zaman, kadın özgürlük zamanı!
 
MÜCADELEYİ BÜYÜTECEĞİZ
 
Bugün gelinen aşamada, en eski sömürgenin başkaldırısı; Evîn Goyî’nin direniş ruhuyla başta Kürdistan ve Ortadoğu olmak üzere, bütün dünyada bir devrime dönüşmüştür. Özgür bir yaşam ve özgür bir dünya için, bu devrimin bilimi olarak Nagihan’ın temsil ettiği Jineolojî temelinde gelişen kadın özgürlük mücadelesi, kadınlarla birlikte bütün toplumu da özgürleştirecektir. Bizler TJA olarak; kadın direniş kültüründen devraldığımız mirasla, bulunduğumuz her alanda ve an’da, ‘Jin, Jiyan Azadî’ felsefesi temelinde mücadelemizi büyütme sözü veriyoruz. Ayrıca on binlerce insanın hayatını kaybettiği ve milyonlarca insanın büyük bir travma yaşadığı bu deprem sürecinde, başımıza gelmiş en büyük felaket olan ‘tek adam’ rejimine ve enkaz altında kalan faşist-cinsiyetçi iktidara karşı, kadın öncülüğünde toplumsal dayanışmayı büyütüyor ve dünya kadınlarının birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 8 Mart’ı kutluyoruz!”
 
PROGRAMIN DETAYLARI 
 
Sönük, 8 Mart’a ilişkin hazırlıklarını yürüttükleri eylem ve etkinlikleri ise şöyle sıraladı: 
 
“* Merkezi startımız 1 Mart’ta Şırnak’ta verilecektir.
 
* 1-8 Mart tarihleri arasında depremden etkilenen bütün bölgelerdeki kadınların yanında dayanışma içerisinde olmaya devam edeceğiz.
 
* 8 Mart günü Batman, Siirt, Şırnak, Van ve Mardin’de yürüyüş ve açıklama, diğer tüm illerde de kadın platformları ile ortak açıklama ve yürüyüşler yapılacaktır.
 
* Metropollerde özgün planlamalar ve yürüyüşler yapılacaktır.
 
* Bizler TJA olarak; bu faşist iktidarın enkaz ve yıkım politikalarına karşı, ‘Kadın Dayanışması Yaşatır’ felsefesi izinde, deprem bölgesinde bulunan bütün kadınlarla güçlü bir dayanışmayı örerek yeni yaşamı birlikte inşa etmeye ve direnişi büyütmeye devam edeceğiz.”
 

Diğer başlıklar

25/02/2023
13:57 Niğde'de 5.3 büyüklüğünde deprem
13:54 Gazeteci Altun’un failleri, Aydınlar’ın akıbeti soruldu
13:38 Görür: Bu kafayla gidersek aynı can ve mal kaybını yaşarız
13:36 Qilêban’da baraj duvarı çatladı: Halk endişe içinde
13:35 HDK Sağlık Meclisi’nden deprem raporu: Enternasyonal dayanışmaya ihtiyaç var
12:51 Cumartesi Anneleri depremde kaybolanların akıbetini sordu
11:31 Donma tehlikesi geçirdi: Çadıra ve tavuklarım için yeme ihtiyacım var
11:29 TJA, 8 Mart deklarasyonunu açıkladı: Kadın Dayanışması Yaşatır
11:13 Süheyla Qazi sürgünde yaşamını yitirdi
11:09 Vali, Pazartesi bambaşka bir Elbistan’a uyanma hayali kuruyor!
10:47 Depremden sonra Rojava'ya 20 saldırı
10:30 'Kentsel dönüşüme' eleştiri: Oyun oyun içinde
10:29 Mor çadırlarla dayanışma büyüyor
10:19 1966'ya geri döndüler: Mereş'in Gimgim'i de yıkıldı
09:51 Çadır kente geçmeyene çadır yok!
09:46 Molozlar içinde eşyalarını arıyorlar
09:43 Enkazdan çıkan aile anlattı: AFAD değil akrabalar yetişti
09:37 Bir tarih yerle bir oldu!
09:26 ÇHD: Delil toplanmadan enkazların kaldırılması suç
09:19 Aşevinde hummalı çalışma
09:17 Deprem bölgesinde dezavantajlıların ihtiyaçları gözetilmiyor
09:11 'Hızla prefabrik Aile Sağlığı Merkezleri kurulmalı'
09:03 Yerine kayyım atanan eşbaşkan: Yıkımın nedeni savaşın öncelenmesi
09:02 Kurul: İktidar öğrencileri önemsemiyor, eğitim hakkı engellendi
09:02 ‘Sansür Yasası’ devrede: 'Depremzedeleri konuşturmayın' talimatı
09:01 Evleri yıkıldıktan önce ve sonra...
09:00 Botanlılar kapılarını depremzedelere açtı: Bizi bu dayanışma yaşattı
09:00 25 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
08:56 TTK’nin maden ocağına girişi mahkeme kararıyla durduruldu
00:17 Mısır’da 22 antik mezar bulundu
00:05 Meletî’de 4,7 büyüklüğünde deprem
24/02/2023
23:51 Kılıçdaroğlu: İnsanlar moloz altındayken saraylılar seçim telaşına düştü
23:02 Zamanında tedavi edilmeyen yavru köpek yaşamını yitirdi
22:42 Depremlerde can kaybı 44 bin 218’e yükseldi
22:15 HDP’nin yapı denetimiyle ilgili verdiği kanun teklifi reddedilmiş
21:18 Meletî’de yıkılan bina sayısı 3 bin 670
20:55 Depremzedelerden AFAD’a tepki: Sizi gönderenler istifa etmeli
20:48 Yunanistanlı STÖ’lerden İHD’ye ziyaret
20:36 Sivas'ta 4.7 büyüklüğünde deprem
20:04 TMMOB’dan kararname tepkisi: İktidar devlet eliyle yeni afetler inşa etmekte
19:32 Çöken maden sahasında sel tehlikesi devam ediyor
19:21 ABD’den Rusya’ya yeni yaptırım paketi
19:12 Kürkçüler Cezaevi’ndeki çok sayıda tutuklu sevk edildi
18:57 İsviçre’de düzenlenen serginin geliri depremzedelere
18:49 Amed'te ‘az hasarlı’ denilen apartmana ‘ağır hasar’ raporu verildi
18:46 AKP’li başkandan borçlu müteahhite ‘fazla kat’ kıyağı
18:37 Yıkılan otelin sahibi AKP’li Kırçuval tutuklandı
18:09 Manisa’da iş cinayeti
18:05 İngiltere'de pratisyen hekimlerden grev kararı
18:01 Gözaltına alınan HDP'li Koç serbest bırakıldı
17:58 Nihat Kazanhan’ı katleden polis hakkında yakalama kararı
17:26 YK Enerji zeytin ağaçlarını kökünden söktü
17:23 Hasarlı binada zorla çalıştırılan işçiler: Başka şansımız yok
17:21 Konya’da 4,3 büyüklüğünde deprem
16:50 Cemaatlere teslim edilen çocuklara ilişkin suç duyurusu
16:26 Plastik fabrikasında yangın
16:17 Şêxmeqsûd’ta araçta patlama: Ekonomi Komitesi üyesi yaşamını yitirdi
16:07 İmamla tartıştığı için gözaltına alınan Ahmet Bugrur nezarette ölü bulundu
15:50 Deprem bölgesine yardımlar sürüyor
15:32 Gazeteci Altun katledilişinin 31’inci yılında anıldı
15:22 Polis depremzedeler için kurulan çadırları söktü
15:20 JIN TV’ye ödül davası: Mahkeme hüküm kurmadan dosyayı kapattı
15:04 İskenderun T Tipi Cezaevi boşaltıldı
15:04 İki ayağı kırılan yavru köpek tedavi edilmeyi bekliyor
14:31 Belediyelerin imar değişikliği için ‘yürütmeyi durdurma’ kararı
14:26 Galeria Sitesi’nde 13 kedi kurtarıldı
13:34 Karşıyaka Belediyesi 32 memur hakkında soruşturma başlattı
13:31 Ailelerden görüşme başvurusu
13:30 İzmir Barosu: Mültecilere yönelik ayrımcı politikalar kabul edilemez
13:25 Amed’te yıkım ve hasarla ilgili ‘delil’ toplanması için keşif başlatıldı
13:23 Abdullah Öcalan’dan 23 aydır haber alınamıyor: 273 başvuru yanıtsız
13:13 Kadına yönelik şiddete ‘deprem’ savunması
12:47 Fincancı: Deprem bölgesinde sağlık hizmetinde ayrımcılık var
12:39 'Amediyê kırsalındaki saldırıda fosfor bombası kullanıldı'
12:16 Eğitim Sen’den suç duyurusu: Kamu kurumları topladı, dernek pankartı asıldı
12:13 Şenyaşar ailesi: Dava konusu iktidar olunca savcılar aciz kalıyor
12:05 80 mahallede sağlık taraması
12:01 Deprem bölgesinde meralar ve ormanlarda yapılaşmanın önü açıldı
11:27 Gazetecilerin davasında ‘haberlerin cezalandırılması’ talebi
10:32 Gönüllü doktor: Hijyen malzemeleri eksik, salgın tehlikesi var
10:22 HDP Nisêbîn eski eşbaşkanı gözaltına alındı
10:19 Aksaray ve Amasra’da ‘acele kamulaştırma’ kararı
09:55 Bolton: Erdoğan seçimi çalarsa kimse için tatmin edici bir çözüm olmayacak
09:52 Yıkılan ilçede halk suçluları tanıyor
09:49 Sancar: Kötücül planlara engel olmazsak, şehirlerin kültürleri değişime uğrayabilir
09:44 İzmir'de şüpheli çocuk ölümü
09:43 Alevi Piri Soysüren: Göçe karşı toplumsallaşmak gerekiyor
09:33 Depremin 19’uncu günü: 30 kişiye bir çadır
09:11 Hatay Barosu’ndan depremzedeler için hukuk rehberi
09:08 Ağaoğlu: Mültecileri hedef gösteren iktidar ihmalkarlığını örtmeye çalışıyor
09:08 Tandırları evleri oldu
09:07 Elazığ Cezaevi’nde kilit üzerine kilit!
09:05 Konutların yüzde 40’ını halk karşılayacak: Beni 20 yıl daha borçlandıracak
09:01 Birlikte tutuklanıp 30 yıl sonra tahliye olan 3 yoldaş: Özgürlüğü mümkün kılan direniştir
09:00 Depremde cezasızlık: Sorumlulardan kimi milletvekili, kimi danışman oldu
09:00 24 ŞUBAT 2023 GÜNDEMİ
23/02/2023
22:46 Amed’te yıkımı tedbiren durdurma kararı ‘sehven’ verilmiş!
22:22 ‘Deprem soruşturmalarında 171 kişi hakkında tutuklama kararı çıkarıldı’
21:11 HDP’nin ‘Aileleri buluşturuyoruz’ kampanyasına destek
20:41 2020’de 287 bin kadın hamilelik veya doğum sırasında yaşamını yitirdi
20:31 Semsûr’da kadınların ihtiyaçları listelendi
20:24 İran Gençlik ve Spor Bakanı’nı taşıyan helikopter düştü
19:42 Defne'de 5 büyüklüğünde artçı deprem
19:09 Dîlok’ta yıkılan binalara ilişkin 22 tutuklama
18:56 Depremzedeler delillerin karartılmasından endişeli
18:51 İzmir’de deprem çalıştayı: Deprem dirençli kentler yaratılmalı
18:45 8 bin 550 artçı sarsıntı yaşandı
18:43 Köylüler ‘mesuliyet bize ait’ belgesi imzalayarak ağır hasarlı evde kalıyor
18:28 Amed Barosu’nun hasarlı binaların yıkımına ilişkin talebi kabul edildi
18:04 BTK ile görüşen Ekşi Sözlük: Hukuki yollara başvuracağız
17:54 Avrupa da ‘Aileleri Buluşturuyoruz’ kampanyasına katılıyor
17:22 İHD Diyarbakır Valiliği'ne başvurdu: Çadır Kent’in yeri değiştirilsin
17:20 Abdullah Gül: Depremde eksiklik ve noksanlıklar yaşadık
17:00 Deştin'de bilirkişi keşfi: Kazan Göleti yok olacak
16:59 Depremzedeler evde kalan takılarını istiyor
16:51 HDP Eş Genel Başkanı Sancar: Halkın hakikati, dayanışmadır
16:39 İTO: Deprem bölgesinde sağlık çalışmaları yeniden düzenlensin
15:41 Diyar Galeria sırlarıyla ortadan kaldırılıyor: Özel ekip ne aradı?
15:36 Çocuğun ricası: Belki savaşlara son verilir, depremler için önlem alınır
15:26 Meletî’de artarda deprem
15:26 AFAD depremzedeleri borçlandırıyor
15:15 Hukukçulardan Adalet Nöbeti: Irkçı saldırılar arkasında devleti görüyoruz
15:05 Savcıdan ‘karanlık’ belgeseline sıra dışı öneri: Gün ışığında çekebilir
14:45 Halk TV muhabirine canlı yayında saldırı tehdidi
14:44 Eylemsizlik kararına rağmen bir günde 74 saldırı
14:15 'KCK Akademi Davası' ertelendi
13:47 PAME’nin yardımları dağıtıldı: Dünyayı dayanışma değiştirecek
13:41 İktidarın tarikatlardan ‘STK’ yaratma çabası
13:28 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüş başvurusu
13:22 Düne kadar çalışan Kapaklı Pasajı bugün mühürlendi
13:20 Sancar: Tarihle, kültürle yeniden inşa edeceğiz
13:19 TÜİK ölüm istatistiklerini 2 yıl sonra açıkladı
13:05 Gazeteciyi darp eden polis için yakalama kararı
13:01 Şenyaşar ailesi: Gün dayanışmayı büyütme günü
13:00 Göç tehlikesi: Alanları terk etmeden yeni yaşamı kurmak gerekiyor
12:56 Eren Keskin'e ceza talebi
12:20 Silopiya’da depremzedeler için toplu ulaşım ücretsiz
12:15 Kurdistani partilerden deprem açıklaması: Sorumlu savaşta ısrar eden iktidardır
12:12 Sancar, Narlı’da depremzedeleri ziyaret etti
12:01 İzmir Barosu'dan Bakan Yanık ile İHH hakkında suç duyurusu
11:53 Agirî'de intihar iddiası
11:21 Tutuklu gazetecilerin duruşma tarihi belli oldu
11:19 Enkazlardan 150 cenaze çıkardı: Biz sahipsizdik, halkımız bize yardım etti
11:10 Kadınlar 8 Mart’ı karşılıyor: Yeni yaşamı inşa için alanlarda olacağız
11:09 Fay hattının geçtiği Colemêrg Meclis gündemine taşındı
11:07 HDP’den ‘Aileleri Buluşturuyoruz’ kampanyası
10:43 AYM’den Cumartesi Anneleri’ne saldırı başvurusunda ‘hak ihlali’ kararı
10:34 ‘Çadır Kent’e karşı çıkan depremzedeler: Amed’te başka yer mi kalmadı?
10:28 ZMO Eşbaşkanı: ‘Çadır Kent’ ısrarı belli ki bir şeylerin ön aşaması!
09:57 İşkenceyle öldürülen tutukluya 14 bin TL yemek parası tebligatı!