İSTANBUL - Öğretmenlere reva görülen maaşla geçinemediklerini belirten Eğitim Sen İstanbul 3 No’lu Şube Başkanı Ayfer Koçak, emekçileri açlık sınırının altında bırakanlara oy verilmeyeceğini vurguladı.

 

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon verisinin ardından Ocak ayında memur ve emekli maaşı için açıklanan yüzde 25 zam oranı tepkiler üzerine daha sonra yüzde 30’a çıkarıldı. Ücretli, sözleşmeli, kadrolu olmak üzere maaşları unvan ve görev yapılan yıla göre değişiklik gösteren öğretmenler, geçtiğimiz hafta birçok kente alanlara çıkarak, gerçek ve güncel enflasyon oranında zam istedi.

 

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü aynı zaman Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) İstanbul 3 Nolu Şube Başkanı Ayfer Koçak, konuya dair değerlendirmelerde bulundu. 

 

Ayfer Koçak

 

ÖĞRETMENLERİN GEÇİM SIKINTISI 

 

İstanbul gibi metropol kentlerde öğretmenlerin geçinmek gibi ciddi bir sorunları olduğunu belirten Koçak, en başta ise gıda enflasyonunun geldiğini söyledi. Diğer bir sorunun ise barınma olduğunu ifade eden Koçak, “Örneğin İstanbul’da 10 bin TL’nin altında ev bulmak çok mümkün değil. Hatta merkezi bölgelerde olan arkadaşlarımız kiralayacak yer bulamıyor. Eski kiracılar kiraların fahiş artışlarından kaynaklı evlerinden çıkarılmak isteniyor. Özellikle 5 yılı geçmiş olan kiracı arkadaşlarımızın büyük bir kısmının kiralarına yüzde 300’den fazla zam yapılmak istendi. Yapmayanlar ise evden çıkarmak istedi. Dolayısıyla üzerine ev ve kira meselesi de ortaya çıktı” diye belirtti.  

 

TÜİK GERÇEKLERİ YANSITMIYOR 

 

Öğretmenlerin kirayı karşılayacak gelirlerinin olmadığını sözlerine ekleyen Koçak, İstanbul’da kiraların ortalama 12 bin TL olduğunu buna karşılık yeni başlayan öğretmenlerin maaşlarının da 12 bin TL olduğunu aktardı. Bu oranın 8 bin 500 TL olan asgari ücretin dahi altında kaldığını belirten Koçak, şöyle dedi: “Asgari ücret tanımlamasına göre bir işçi asgari ücretle çalıştırıldığında aynı zamanda ikramiyesidir, yemek parasıdır, yol parası dahildir. Bunların hiçbirisi öğretmenler için geçerli değildir. Öğretmenler ne yemek parası, ne de yol parası alır. Sadece öğretmenler değil, kamu çalışanların hiçbiri geçinemiyor. TÜİK’in rakamları gerçeği yansıtmıyor ancak TÜİK verileri doğrultusunda gerçekleşti. TÜİK’in rakamlarının gerçeği yansıtmadığını artık bütün dünya biliyor. Market, fırın ve manavlara gittiğimizde bu rakamların gerçek olup olmadığını anlamak hiç de zor değil.”

 

MAAŞ FARKI 

 

Geçmişte yapılan zamlar için göreve yeni başlamış öğretmenlerin maaşlarının esas alındığını söyleyen Koçak, Ocak ayında yapılan zam oranında ise uzman öğretmenlerin maaşlarının esas alındığını aktardı. Yeni başlayan öğretmenlerin maaşlarının gündeme gelmediğini ifade eden Koçak, “Çünkü yeni başlayan öğretmenin maaşıyla uzman olarak tanımladıkları öğretmenin maaşı arasında ciddi bir fark var” dedi.

 

Taleplerine dair konuşan Koçak, şöyle devam etti: “Yaptığımız ve yapacak olacağımız eylemler, ek zam talebi ve gerçek enflasyon verileri doğrultusunda maaşlara zam yapılması ve enflasyonun düşürülmesidir. Tabi ki enflasyonun düşürülmesi her şeyi çözmüyor çünkü maaşınıza zam yapılsa dahi bir ay sonra gelen yeni zamla beraber o zam anlamını yitirmiş oluyor. Artık maaş zamları 6 ayda bir yerine güncel rakamlarla düzenlenmeli. Yine vergi diliminin düşürülmesi gerekiyor.”

 

14 MAYIS SEÇİMLERİ 

 

Önlerinde 14 Mayıs seçimlerinin olduğunu hatırlatan Koçak, KEKS olarak seçim dönemi için bir tutum belgesi açıkladıklarını belirterek, ekledi: “Bu tutum belgesinde hangi yaklaşım biçimine yöneleceğimizi ya da şu ana kadar emekçileri yoksulluk sınırı altında bırakan, hatta açlık sınırının altında sürükleyenlere oy verilmeyeceği noktasında bir tutumu yaygınlaştırmaya çalıştık. Bunu devam ettireceğiz.”