AMED - Değişim anahtarının kadınların elinde olduğunu vurgulayan Yeşil Sol Parti Amed Milletvekili Ceylan Akça, “Umutsuzluk ve moralsizliğe yer yok, Erdoğan rejimine karşı sandıklara gidelim” çağrısı yaptı. 

 

İktidarın seçim kampanyası boyunca hedef aldığı Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), tüm baskı, gözaltı ve tutuklamalara rağmen 61 milletvekili kazandı, Meclis’te yüzde 49 kadın temsiliyetiyle yer aldı. Amed’te Yeşil Sol Parti’den milletvekili seçilen Ceylan Akça, Meclis’teki kadın temsiliyetinin önemine dikkat çekerek, ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kadınların sandıklarda öncü güç olması gerektiğini vurguladı.

 

‘UMUTSUZLUĞA YER YOK’

 

Seçimlerde ilk turda AKP iktidarını sarstıklarını kaydeden Akça, ikinci turla AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı göndermeyi hedeflediklerini ifade etti. 14 Mayıs seçim sonuçlarının halkta bir moral bozukluğuna neden olduğunu ancak moralsizlik ve umutsuzluğa yer olmadığını dile getiren Akça, “Yılgınlığa hiç gerek yok. Hala çok güçlüyüz. Meclis’e 61 milletvekili gönderdik ve bunların yarısından fazlası, hiçbir dönemde olmadığı kadar yüksek bir yüzdelikle kadın milletvekili. Bu müthiş bir şey ve aynı zamanda farklı kimlikte olan milletvekilleri gönderdik. Bizimkisi bir başarısızlık değil, üstümüzdeki ağır iktidar taşlarına rağmen bu taşların altından kalkmış halk gücü. Bu da büyük bir başarı ve kimse moralini bozmasın” diye konuştu. 

 

'ONLARA RAHAT YOK’

 

AKP iktidarının kadın ve çocuk politikalarına değinen Akça, “Bakın, 6 yaşında evlendirilip sistematik olarak tecavüze maruz kalmış kız çocuğunu hatırlamamız gerekir. İktidar, tam da bu anlayışı destekleyen, bunu sistematikleştirmek isteyen bir iktidar. Benzer şekilde bu sistemin beslediği zihniyet 2 gün önce Zonguldak’ta 2 yaşındaki bir bebeğe tecavüz etti. Yine karşımızda, 6284’ü, yani şiddet göreni, taciz ve tecavüze uğrayan kadını korumayı hedefleyen yasayı tartışmaya açan bir blok var karşımızda. Bu kişiler, parlamentodaki komisyona üye olacaklar ama bizler onlara rahat vermeyeceğiz. Sokakta kadınları baskılamaya çalışacaklar, onlara rahat vermeyeceğiz. Biz var olduğumuz sürece onlara rahat yok. O yüzden hiç ayaklarını uzatmasınlar, biz buradayız ve güçlüyüz” dedi. 

 

'BİRLİKTE DEĞİŞTİREBİLİRİZ’  

 

Erdoğan’ın “otoriter rejimine” karşı başka bir yönetim biçiminin mümkün olduğuna vurgu yapan Akça, “Eğer cumhurbaşkanlığını alırsa, oluşturmuş olduğu bu baskı, otoriter sistem daha derinleşerek sistematik hale gelecek. Erdoğan garip bir cumhurbaşkanlığı sistemi yarattı ve parlamentonun rolünü olabildiğince düşürdü. Zaten parlamento demokratik bir yapıya sahip değildi, çoğunluğun azınlığı görmezden geldiği ve sessizleştirmeye çalıştığı bir yerdi. Oysa bu yıkımı birlikte değiştirme şansımız olabilir” şeklinde konuştu. 

 

Erdoğan’ın ikinci turda “kazanması” durumunda yaşanabileceklere dair öngörüde bulunan Akça, şunları söyledi: “Kadın düşmanlığı anayasal bir hale getirebilir, kadınları koruyan yasa ve mekanizmaları kaldıracak ve hiçbir hesap vermeyecek. Mahkemeler zaten cinsiyetçi mahkemeler, onları daha da cinsiyetçi ve kadını görmezden gelen, şiddet uygulayanı korumaya alan, devletin cezasızlık zırhını hediye ettiği bir hale getirecek. Ülkede bu kadar Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi (ŞÖNİM) var ama işlevsiz durumdalar. Kentte bulunan ŞÖNİM’e bakın, ne kadar işlevi var? Emniyet müdürlerindeki ‘Aile İçi Şiddet’ bürolarına bakın, ne kadar faaliyet gösteriyor? Kötü olan bir sistemi, daha da kötü bir hale getirecekler. Buna geçit vermemek için kadınları oy vermeye ve müşahit olmaya çağırıyorum.”

 

Akça, oy kullanımı kadar sandık güvenliğinin de önemli olduğunun altını çizerek, “Kadınlar iyi bir öğretici rolü üstlenebilir, müşahit olabilirler, değişimin anahtarı onların elinde ve birlikte değiştirebiliriz. Milliyetçi cenaha mecbur değiliz ve bizler değiştirebiliriz. Kadınlar, güçlerinin farkında olsunlar ona göre hareket etsinler” dedi.

 

MA / Eylem Akdağ - Cengiz Özbasar