ÊLIH - Êlih'te devam eden kayyım protestosunda konuşan DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, 17 Kasım'da yapılacak "Demokrasi ve Özgürlük" mitingine çağrı yaptı.
Êlih Belediyesi'ne 4 Kasım'da kayyım atanmasına karşı başlatılan protesto eylemleri 10’uncu gününde devam ediyor. Kayyım kararına karşı Yılmaz Güney Parkı’nda bir araya gelen kitle, Basın Kavşağı'na doğru yürüyüş gerçekleştirdi. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır da yürüyüşte yer aldı. Yürüyüşte sık sık “Bijî berxwedana Kurda”, “Direne direne kazanacağız”, “Baskılar bizi yıldıramaz” ve “Jin, jiyan, azadî” sloganları atıldı.
DEM Parti İl Eşbaşkanı Songül Korkmaz, kayyıma karşı direnişlerinin süreceğini vurguladı. DEM Parti Colemêrg Milletvekilli Öznur Bartın, "Edip Solmaz bu halkın seçilmişiydi. Katledildi. Şimdi de kayyımlarla halkın iradesine saldırı gerçekleştiriliyor. O dönemin uygulamaları şimdilerde de iktidar tarafından devreye konulmuş durumda. Bir yandan barış diyenler, diğer yandan kayyım politikalarını devreye koyuyor. Halkın direnişi buna izin vermeyecek” dedi.
‘KÜRT'E DÜŞMANLIK YAPAN KAYBEDER’
DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ise, "İrade gaspına karşı direnişe geçtik. Kimse bu direnişi kriminalize etmeye çalışmasın. Bu direnişe katkı sunmayan, direnişe saygı duysun. Türkiye’nin Kürtlere yaklaşımı Êlih’e yaklaşımıdır. Katliam, sürgün, irade gaspı tüm bunlar burada yaşandı. Êlih’in direnişine iyi bakın. Kent halkı hiçbir zaman geri adım atmadı, atmayacak" diye konuştu.
"Ne yaparlarsa yapsınlar özgürlüğü kendine ilke edinmiş bir halkı yenemezler" diyen Bayındır, "İktidarın yolu yol değildir. Her kayyım atanması sonrası halkımız belediyeleri işgalcilerden aldı. İktidarın Kürt düşmanlığı dışında bir politikası yok. Bu politikadan vazgeçmelidirler. Kürt düşmanlığının kaybı büyük olur. Kim Kürt'e düşmanlık yaparsa büyük kaybeder. Kürt meselesi AKP-MHP iktidarından büyüktür” ifadelerini kullandı.
‘ÇÖZÜMÜN MUHATABI ÖCALAN’DIR’
AKP-MHP iktidarının politikalarının "iki yüzlü politikalar" olduğunu söyleyen Bayındır, "Bir yandan barış diyenler diğer yandan barışın muhatabına tecrit uyguluyor. Siz barışın, özgürlüğün ve kardeşliğin muhatabını tecrit altında tutuyorsunuz. Eğer sorunun çözümü isteniyorsa, bunun muhatabı Sayın Öcalan’dır. Bunun dışında gerisi mücadele ve direniştir. Cumhurbaşkanı ‘Demokratik siyasetin yolu açıktır’ diyor. Bakın belediyemizin etrafı ablukaya alınmış. Kürdistan’da demokratik siyasetin önü Kürt halkına, Kürt halkının siyasetçilerine kapatılmış durumdadır. Bize başınızı kaldırmayın, direnmeyin diyorlar. Bu zulme karşı direnen Kürt halkına neden direndiklerini soruyorlar. Kürt halkı baskı ve zulüm politikalarına karşın sokaklarda, mahallelerde direnecek. Boyun eğen tek bir Kürt göremeyeceksiniz. 17 Kasım'da büyük bir miting düzenlenecek, tüm halkımızı bu direnişte kendine yer bulmasını istiyoruz. Bu miting Sayın Öcalan’ın özgürlüğü, Kürt sorunun demokratik çözümü içindir. Bu miting demokratik siyasetin önünün açılması içindir" şeklinde konuştu.
Kitlenin Basın Kavşağı'ndaki eylemi sürüyor.