AMED –TJA, Gel ve Hezro ilçelerinde 25 Kasım kapsamında kadınlarla bir araya gelerek, özel savaş politikalarına karşı örgütlenme çağrısı yapıldı.
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) öncülüğünde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi(DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi(DBP) ve Rosa Kadın Derneği, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında kadınlar ile buluşmalar gerçekleştirdi. Amed’in Gêl ( Eğil) ilçesine bağlı Baxşiyan (Bahşilar) mahallesinde ve Hezro ilçesinin Kufercin(Varınca) kırsal mahallelerinde kadınlarla biraraya gelindi.
Kadınlar ilk olarak Wan’da şüpheli şekilde yaşamını yitiren Rojin Kabaiş’in köyü olan Kufercin’de bir araya geldi. Burada DEM Parti Amed İl Eşbaşkanı Gülşen Özer, TJA aktivistleri, Rosa Kadın Derneği Başkanı Suzan İşbilen kadınlar ile özel savaş politikalarına dikkat çekti.
İlk olarak konuşan Gülşen Özer, “Her gün katledilen kadınları ve çocukları anıyoruz ama artık katledilmesinler istiyoruz. Bunların hepsi özel savaş politikalarının sonucudur. Bugün haklarını korumak isteyen herkesi 30 yıl cezaevinde tutuyor ama insanları katledenleri bir kapıdan alıp diğerinden bırakıyorlar. Sayın Öcalan üzerinde olan tecritle beraber yaşamın her alanında etkisini gösteriyor” dedi.
Daha sonra konuşan Suzan İşbilen de Kürdistan metropollerinde kadınların fuhuşa zorlandığını, erkeklerin ise uyuşturucu bağımlısı yapıldığına dikkat çekerek, özel savaş politikalarına karşı örgütlenmenin gerekli olduğuna işaret etti.
‘MÜCADELEYİ AYAKTA TUTAN KADINLAR’
Baxşiyan mahallesinde düzenlenen atölyede konuşan DBP Amed İl Eşbaşkanı Sultan Yaray, Kürt kadının yaşamın her alanında mücadeleye öncülük ettiğini, sistemin de bu yüzden Kürt kadınına kirli oyunlarla yöneldiğini vurguladı. Yaray, sadece iktidarların değil erkek egemen sistemin de yaşamda yer almaya çalışan kadınların gücünü kırmaya yönelik politikalar yürüttüğünü söyledi.
DBP Kadın Meclisi Sözcsü Berivan Bahçeci de “Sistemin neden bu kadar kadına yönelik politikalar yürüttüğünün iyi araştırılması gerekiyor. Çünkü bu mücadeleyi ayakta tutan kadınların kendisidir. Her alanda mücadeleyi yürüten kadınlardır. Bu yüzden de en ağır bedeli ödeyen yine kadınlardır. Bu yüzden de söylemek gerekir ki dünyayı yöneten erkek egemen sistemdir. Erkek egemen sistem her zaman için kendi karşısında duranları hedef alır. Bu yüzden evde de dışarda toplumun içinde de bu şekilde sistem yürütülüyor. Kendine karşı gördüğü şeyi yok etmek için katliamlara başvuruyor” ifadelerini kullandı.
Atölyeler “Jin jiyan azadî” sloganıyla sona erdi.