Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat'ta açıkladığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısının etkileri sürüyor. Kürdistan, Türkiye ve dünyanın birçok ülkesinde sürece dair çalışmalar yürütülürken, Avrupa Özgürlük ve Barış Forumu (EFFP) de 5 Haziran'da "Abdullah Öcalan ile görüşmek istiyorum" kampanyası başlattı. Kampanya kapsamında çeşitli çalışmalar yapılarak, Abdullah Öcalan ile yüz yüze görüşmelerin sağlanması ve toplumun bir bütünen sürece dahil edilmesi hedefleniyor. 

 

Avrupa Özgürlük ve Barış Forumu üyesi sosyal bilimci Ercan Jan Aktaş, kampanyanın amacı ve detaylarına ilişkin konuştu. 

 

GÖRÜŞ İÇİN KAMPANYA 

 

Abdullah Öcalan'ın Ortadoğu’daki denklem ve mevcut pozisyonları gözeterek yeni bir paradigma değişimine gittiğini belirten Aktaş, sürece dair birçok çalışma ve çeşitli kararların alındığını söyledi. Bunlardan birinin de “Abdullah Öcalan ile görüşmek istiyorum" kampanyası olduğuna dikkat çeken Aktaş, kampanyanın ise uzun soluklu bir çalışma olduğunu vurguladı. Aktaş, Avrupa Sol Parti, Avrupa Parlamentosu Sol Blok, İngiltere, Güney Afrika ve Avrupa’dan sol sosyalist parti temsilcileri, sendikalar, bağımsız bireyler, aydın, yazarların da bu çalışmada yer alacağını aktardı.

 

Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat çağrısına dikkat çeken Aktaş, "Çağrı yeni bir paradigma değişiminin ilk adımlarından birisiydi. Her cümlesi her satırı defalarca üzerinde düşündüğümüz ve tartıştığımız metinlerinde birisi oldu. Sayın Öcalan’ın açıklamaları Kürdistan'ın yanı sıra Avrupa'da da büyük yankı uyandırdı. Bütün bu gelişmeler ışığında Avrupa’da Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğüyle ilgili böyle bir kampanyayı başlatma kararı aldık" dedi. 

 

KAMPANYANIN 3 AYAĞI

 

Kampanyanın üç ayağı olduğunu belirten Aktaş, şunları aktardı: “Bunlardan birincisi kişilerin beyanları üzerine çektikleri videolar, Avrupa Özgürlük Formu sitesinde paylaşacağız. Daha sonra da bu videoları sosyal medya hesabından yayacağız. Videolar, herkesin kendi ana dilinde olacak. Kampanyanın ikinci ayağında Sayın Öcalan’ın fiziki koşullarının düzeltilmesi ve tecridin kaldırılmasına dair İmralı Ceza İnfaz Kurumu ve Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'na dikçeler gönderilecek. Üçüncüsü ise Türkiye Adalet Bakanlığı'na dilekçe gönderilecek."

 

HEDEF: ÖZGÜRLÜK

 

Kampanya ile Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün hedeflediğini söyleyen Aktaş, bunun için Avrupa’da ciddi eylem ve kampanyaların yapıldığını anımsattı. Bu kampanyaların dünyanın birçok yerinde destek gördüğünü hatırlatan Aktaş, “Ortadoğu gibi erkek egemen, etnik aidiyetler, inançlar ve kimlikler üzerinde ayrışmanın, çatışmanın ve savaşın yaşandığı bir yerde Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan, demokratik ekolojik kadın özgürlükçü paradigmasını geliştirdi. Bu paradigma farklılıkların bir arada yaşamasını öngören bir perspektif. Biz bunun ne kadar değerli olduğunun farkındayız. Her birimiz Sayın Öcalan’ın bu söylediklerine ilgi duyuyoruz. Ben hem anti militarist ve bir sosyal bilimci olarak Öcalan'ın anti militarizm ve devlet konusunda tahlillerinin yanı sıra ikili cinsiyet eleştirisini çok değerli buluyorum ve çalışmalarımızda Öcalan’ın konuşmalarını referans veriyorum. Bir akademisyen olarak Sayın Öcalan’ı daha çok tanımak, bilmek, tartışmaları yüz yüze yapmak istiyorum. Bu istek Sayın Öcalan'ın fikirlerini merak eden tartışan ve kendi derslerinde örnek veren herkesin en doğal hakkıdır” ifadelerini kullandı. 

 

AVRUPA ÖCALAN'A İLGİ DUYUYOR

 

Abdullah Öcalan’ın fikir ve felsefesiyle bütün bireylerin hayatına etki ettiğini vurgulayan Aktaş, “Sayın Öcalan hayatımıza etki ettiği için kendisiyle görüşmek istiyoruz. Hayatımıza etki eden bir insanın bir adada tecrit altında kalmaması gerekir. Sayın Öcalan'ın görüşeceği insanları sadece devlet belirlememelidir. Çünkü Sayın Öcalan bütün Ortadoğu ve dünya için yeni  bir sistem kurmak istiyor. Böyle evrenselleşen bir kişinin bütün dünyayla buluşması lazım. Uluslararası kamuoyu Sayın Öcalan’ın paradigmasın ciddi bir ilgi duyuyor. Avrupa’nın çeşitli üniversitelerindeki duvar yazılarında Sayın Öcalan’a olan ilgiyi görmek mümkün. Avrupa'daki sol sosyalist, ekolojist, yapı grup ve bireyler, sayın Öcalan'ın paradigmasını heyecanla sahipleniyorlar, örnek almaya çalışıyorlar. Örneğin Fransa'nın Bask bölgesinde yürüttüğümüz bir çalışma sırasında belediye başkanı bizim eşbaşkanlık sistemini  dinlediğinde o zaman biz bunu kendi bölgelerimiz içinde mi uygulayalım demişti” diye belirtti. 

 

KAMPANYAYA KATILIM ÇAĞRISI

 

Kampanyaya şimdiden yoğun bir ilgi olduğunu belirten Aktaş, herkesin kampanyaya dahil olmasını istedi. Aktaş, "Sayın Öcalan’ın yapmak istediği şey hepimizin hayatını direkt etkiliyor. Biz çalışırsak, barış olur. Her birimiz kendi hayatımıza sahip çıkalım. Barışın aktörü Sayın Öcalan’dır” dedi. 

 

MA / Esra Solin Dal