Şirnex'in Gabar, Cudî, Cilênimêja dağları ile Besta, Komatê ve Qaşuran bölgelerinde 5 yılı aşkındır jandarma gözetiminde ve korucular eliyle sürdürülen ağaç kıyımı devam ediyor. Kesimlerin sürdüğü alanlar "özel güvenlik bölgesi" ilan edilerek halkın girişine kapatılırken, kesimi yapan korucular ve onlarla çalışanlar jandarma eşliğinde bölgeye alınıyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Newroz Uysal Aslan, konuya ilişkin İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın yanıtlaması istemiyle 14 Mayıs'ta Meclis'e soru önergesi verdi. 

 

Newroz Uysal Aslan, önergesinde ağaç kesimlerinin kim tarafından yapıldığını ve devletin hangi birimlerinin bu kıyıma ortak olduğunu sordu. Newroz Uysal Aslan, önergesinde kesimlerin yapıldığı alanların özel güvenlik bölgesi ilan edilip edilmediğini, bu kararların kim tarafından ve hangi tarihlerde alındığını sordu. Önergede, jandarma ve korucuların ağaç kesimine katıldığına, sivil halkın girişinin engellenip bazı şirketlere alanın açıldığına dair iddialara dikkat çekilerek şu sorular yöneltildi: "Jandarma veya korucuların kesimlere katıldığı doğru mudur? Kesim yapılan bölgeler özel güvenlik bölgesi midir? Sivil halka yasak olan alanlara şirketlerin girişine izin verildiği iddiası araştırılmış mıdır? Kesimlerin Tarım ve Orman Bakanlığı ile koordineli yürütüldüğüne dair bilgi var mıdır? Son 10 yılda güvenlik yolu, karakol veya üs yapımı için kaç orman kesimi başvurusu yapılmıştır? Mülki idare amirlerinin korucular ve özel şirketlerle yaptığı işbirliklerinden Bakanlık haberdar mıdır?"

 

İçişleri Bakanlığı, 2 ay sonra soru önergesine tek cümle ile verdiği yanıtta, "Bakanlığımızın görev ve sorumluluk alanına girmemektedir" ifadesini kullandı. 

 

İKİNCİ ÖNERGE VERİLDİ 

 

Bakanlığın cevabına tepki gösteren Newroz Uysal Aslan, 8 Ağustos'ta Meclis Başkanlığı'na başvurarak önergesinin yeniden işleme alınmasını talep etti. Önergede "Ormanları korumak yerine rant alanına çevirenler, şimdi de bu hukuksuzluğun hesabını vermekten kaçıyor" ifadesi yer aldı. 

 

'SORULARI YANITSIZ BIRAKMAK MECLİS'İ YOK SAYMAKTIR'

 

Önergede, İçişleri Bakanlığı'nın kendisine bağlı Jandarma Genel Komutanlığı, mülki idare amirleri ve korucuların doğrudan sorumlu olduğunun altı çizilerek, bu nedenle verilen yanıtın hukuki dayanağının olmadığı ifade edildi. Güvenlik bölgesi ilanı, sivil geçiş yasağı, korucu destekli kesimler ve özel şirketlere tanınan ayrıcalıkların bakanlığın bilgisi dahilinde olduğunu vurgulanan önergede, "Köylü geçemesin, ama şirket kamyonu geçsin uygulamaları açıkça anayasaya aykırıdır. Bu soruları yanıtsız bırakmak görev ihmali değil, Meclis'in denetim hakkını yok saymaktır. Anayasa'nın 98'inci maddesi ve TBMM İçtüzüğünün 96 ve 99’uncu maddeleri uyarınca bakanlıklar bu soruları yanıtlamakla yükümlüdür" denildi.  

 

Önergede, Bakanlığın verdiği yanıtın sadece bir önergeden değil; halkın yaşam hakkından, doğanın korunmasından ve Meclis'in denetim gücünden kaçmak anlamına geldiği kaydedildi. 

 

MA / Zeynep Durgut