ANKARA - Eğitim Sen Genel Başkanı Necla Kurul, ÖMK’nin meslek kanunu niteliği taşımadığını belirterek, AYM’nin karar sürecini hızlandırması çağrısı yaptı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), 15 sendika ile birlikte Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’den talep ettikleri randevuya yanıt verilmemesi, Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Sekreteri ile yaptıkları görüşme ve Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun (ÖMK) iptali için verdikleri dilekçeye ilişkin basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Eğitim Sen Genel Başkanı Necla Kurul, “Bakanın eğitim emekçilerinin temsilcilerine randevu vermemesi, yüz binlerce eğitim emekçisine saygısızlıktır” dedi.
ANAYASA’YA AYKIRI
Kurul, “Dilekçede, kanun yapma tekniğine aykırı olarak hazırlanan yasanın, eğitim emekçilerinin özlük, ekonomik ve sosyal hiçbir sorununa çözüm üretmediği belirtilmiştir. Kamu yararına aykırı olan, telafisi mümkün olmayacak sonuçlara yol açacak ÖMK’nin, 19 Kasım’da yapılacak olan Kariyer Basamakları Sınavı dâhil olmak üzere yürürlüğünün, iptal davası sonuçlanana dek durdurulması talep edilmiştir. Eğitim sendikaları olarak ortak dilekçemizde, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun Anayasa’ya aykırı olduğu ayrıntılı biçimde açıklanmış. Öğretmenler kariyer basamaklarını ‘adaletsiz’, ‘gereksiz’, ‘ayrımcı’, ‘yetersiz’, ‘boş bir unvan’ ve ‘çıkarcılık’ olarak değerlendirmişlerdir. Bu nedenle dilekçede geçmişte yapılan yanlışların tekrarlanmaması için ‘yargının dostları’ olarak Anayasa Mahkemesi’nin dikkati çekilmek istenmiştir” diye konuştu.
‘ÖĞRETMENLERİ AYRIŞTIRIYOR’
Dilekçenin önemli bir kısmının öğretmenlik mesleğinin niteliğinin oluşturduğuna dikkat çeken Kurul, “Dilekçede ÖMK’nin kapsamlı ve bütünsel bir nitelik taşımadığı, kanunun idari, teknik, yardımcı personel olarak eğitime destek veren emekçileri, özel sektör öğretmenlerini, ücretli öğretmenleri, sözleşmeli öğretmenleri ve öğretmen yetiştirme bağlamında yüz binlerce ataması yapılmayan öğretmeni ve engelli öğretmenleri görmediği ifade edilmiştir. Yasanın bu yönleriyle gerçek bir meslek kanunu niteliği taşımadığı ortaya konulmuştur. Eğitim sendikalarının son aylar içinde yaptığı araştırmaların sonuçlarına göre öğretmenlerin çok büyük bir kısmı, kariyer basamakları ve sınav düzenlemesini benimsememekte ve itiraz etmektedirler. Kariyer basamakları ve sınavın öğretmenler arasında ayrımlar ve eşitsizlikler yaratacağı ve bu sorunların öğrencilere ve velilere de yansıyarak çalışma ve eğitim barışını bozacağı ifade edilmiştir” ifadelerinde bulundu.
‘ÖĞRETMENLER RAKİP HALİNE GELECEK’
ÖMK’nin gündeme geldiği günden beri alanlarda çeşitli eylemler yaptıklarını hatırlatan Kurul, “19 Kasım’daki sınavın iptal edilmemesi, önümüzdeki süreçte telafisi mümkün olmayan sonuçlar ortaya çıkaracak, sınava giren ve girmeyen öğretmenler arasında derin ayrışmalar yaşanacaktır. Okullardaki çalışma barışını doğrudan tehdit eden ve aynı işi yapan öğretmenleri farklı statülerde ayrıştırarak birbiriyle doğrudan rakip haline getiren bir düzenlemenin eğitimin niteliği üzerinde yaratacağı olumsuz etkiyi tahmin etmek hiç zor değildir” şeklinde konuştu.
‘SINAVIN YÜRÜTMESİ DURDURULSUN’
MEB ve AYM’ye seslenen Kurul, “Eğitim emekçilerinin çok büyük bir bölümü Öğretmenlik Meslek Kanunu ve Kariyer Basamakları Sınavı’nın getireceği olumsuzlukları görmekte ve haklı itirazlarını sürekli dillendirmektedir. Anayasa Mahkemesi, Anayasa’ya aykırı düzenlemeler içeren ÖMK ile ilgili karar sürecini hızlandırmalı, en azından 19 Kasım’da yapılması planlanan sınavın yürütmesini ivedilikle durdurmalıdır” diye belirtti.