'Sırrı Süreyya Önder'in mücadelesini omuzlayacağız' 2025-05-06 09:18:58   AMED - DEM Parti Amed İl Örgütü'nün İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder için kurduğu taziyeye katılanlar, Önder'in direniş mücadelesini omuzlayacaklarını söyledi.    Halkların Demokratik Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti üyesi ve Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'in yaşamını yitirmesinin ardından partisi, il ve ilçe örgütlerinde, taziye kurdu.  Amed'de kurulan taziyeye ilerleyen yaşına rağmen katılan yurttaşlardan Hedle Baran, Önder'in ölümünün, Semsûr'dan İstanbul'a Türk-Kürt başta olmak üzere kadar bütün insanları, bir araya getirdiğini söyledi. Önder'in Kürtlerin dostu ve mücadele yoldaşı olduğunu ifade eden Hedle Baran, "Sırrı Süreyya Önder, insanların gözünü açtı, barışın yolunu açtı" dedi.    Önder'in barış sürecine büyük emeğinin söyleyen Nurettin Temiz, "Kürt halkına çok yardımcı oldu. Kürdistan'ın bütün barış şehitleri önünde saygıyla eğiyoruz. Umarım bu çabaları sonuca götüreceğiz" diye belirtti.    'MÜCADELE VE DİRENİŞ MİRASI BIRAKTI'   Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Parti Meclisi (PM) üyesi Beycan Taşkıran, Önder'in mücadeleden kopmayan bir duruşunun olduğunu kaydetti. Önder'le birlikçe birçok çalışmaya katıldığını belirten Beycan Taşkıran, Gezi direnişinde Sırrı Süreyya Önder'in kepçe önündeki duruşunun halkı harekete geçiren temel etkenlerden biri olduğunu vurguladı. Beycan Taşkıran, "Devrimci sosyalistler olarak Sırrı Süreyya'nın o kararlılığı herkese başka bir etkide bulundu. 7 Haziran zaferini, 6-8 Ekim Kobanê sürecini birlikte yaşadık. Yine en ağır dönemi, Çöktürme Planı'nın devreye konulduğu süreçleri yaşadık. HDP olarak, DEM Parti olarak bütün bunlardan başı dik çıkan, tutuklamaların karşısında partisini yalnız bırakmayan, kenara çekilmeyen bir duruş sergiledi" diye konuştu.     "Sen sanatçısın, senin siyasette ne işin var" söylemlerine rağmen Önder'in Kürt halkıyla omuzdaş olmaktan hiç vazgeçmediğini dile getiren Beycan Taşkıran, "Türkiyeli bir entelektüelin, geçmişte devrimci mücadele içinde aktif yer almış, bunun işkencelerini yaşamış birinin bize bıraktığı miras yine mücadele ve direniş mirasıdır. O nedenle bu direniş ve mücadele mirasını ileriye taşımak her şeyden önce Kürdistan halklarının, işçi sınıfının mücadelesinden asla vazgeçmemek, mücadelemizin ve direnişimizin ortak şekilleneceği, ancak bunu başarabilirsek kazanabileceğimizi de görmek gerekiyor. Sırrı yoldaş bize bunu bıraktı" şeklinde konuştu.    'MÜCADELESİ İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ'   Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed İl Eşbaşkanı Ahmet Doğan, Önder'le bir sohbetlerini anlatarak, şöyle devam etti: "Bize 'Ben Türk biri olarak Kürt halkının mücadelesine emek vermek istiyorum. Sonuna kadar mücadelemi de sürdüreceğim. Bir şeyden çok üzgünüm, o her zaman gönlümde kaldı' dedi. 'Nedir?' diye sorduğumuzda: 'Türkiye'de Türk halkının, Türk bayrağını eline alıp sokaklara çıkarak Türklük adına, Türklük kimliği adına Kürt kardeşlerimize zulüm yapmayın, demesini isterdim' dedi. Bu kaç yıl önce ki bir söylemiydi ve hafızamdan hiç silinmedi. Ben de büyük etki yarattı."   Önder'in, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" sonrası başlayan sürecin aktörlerinden biri olduğunun altını çizen Doğan, şunları dile getirdi: "Halkların ondan umudu vardı. Sırrı Süreyya Önder; doğal, emekçi, yürekli, mazlumların yanında sürekli duran bir kişiydi. Kürt halkının, Türkiye halkının başı sağ olsun. Onun yarıda bıraktığı direniş bayrağını bizler bir damla kanımız kalsa da taşıyacağız. Onun mücadelesinin hedefine ulaşması için elimizden geleni yapacağız."   Devrimci Demokrat Kürt Derneği (DDKD) Genel Başkan Yardımcısı Abdulhay Okumuş, Sırrı Süreyya Önder gibi donanımı yüksek, barış sürecinde gösterdiği çabayla toplumun her kesimini etkileyen bir şahsiyetin yaşamını yitirmesinin Türkiye halkları özel olarak da Kürtler için çok büyük bir kayıp olduğunu söyledi. Okumuş, "Bu süreçte onun gibi kadronun varlığı büyük bir şans olacaktı" dedi.    'HALKA YAKINDI'   DEM Parti'den İstanbul 1. Bölge'de Önder'le birlikte milletvekili adayı olan ve beraber çalışma yürüten Reşit Köçeroğlu (78), şöyle konuştu: "Onun kadar mütevazi, halka yakın kimseyi görmedim. Çocuklarla beraber çocuk, kadınlarla beraber kadın, yaşlılarla beraber yaşlıydı. Barış ve demokrasi elçisi olduğu kadar, kendi hayatında verdiği mücadele gibi vefatı da barış ve demokrasiye daha fazla katkı sunacağının inancındayım. Heval Sırrı, bütün dünyada demokrasiyi, kardeşliği, beraberliği isteyen biriydi.  Özellikle 2011'den bu yana Ortadoğu'da ki bütün halkların beraber yaşayabileceği bir mücadele içerisindeydi. Onu saygıyla anıyoruz."   MA / Müjdat Can