Artemêt kadınların özgür ve ekolojik kenti oluyor 2025-12-10 09:06:37   WAN - DEM Parti Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu’nun “kadın kenti” çalışmaları kapsamında pilot seçilen kentlerden biri olan Artemêt, binlerce yıllık kültürel mirasıyla yeniden görünür hale geliyor. Artemêt Belediye Eşbaşkanı Rabia Başak Koç, “Burayı kadınların bakış açısıyla yeniden kuracağız” dedi.    Kadın özgürlükçü, demokratik ve ekolojik paradigma kapsamında yerellerde hizmet veren Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu, “kadın kenti” için pilot seçtiği 5 kentte (Amed,  Artemêt. Cizîr, Nisêybin ve Gever) çalışmalarına başladı. “Kadın kenti” olmak yolunda ilk adımın atıldığı merkezlerden biri de Wan’ın Artemêt (Edremit) ilçesi.    Wan Gölü Havzası’ndaki pek çok yer adı Urartu dilinden veya daha önceki yerli dillerden günümüze uyarlanarak geldi. Artemêt (Edremit) de, Urartu döneminde kullanılan Artamet- Artametua -Ard(a)met benzeri bir yerleşim adından türemiş olabileceği yönünde dilsel görüşler hakim. Bu görüşü destekleyen unsurlar, Urartu yer adlarının önemli kısmının arta- artu ve ard kökleriyle başlaması. İlçenin tarihsel hafızası ise, kadın emeğinin belirleyici rolünü ortaya koyuyor. Urartu’dan Osmanlı’ya, Cumhuriyet’ten günümüze kadar uzanan yerleşim zincirinde Artemêt, kültürel ve toplumsal yapısını büyük ölçüde kadınların üretim pratikleriyle korudu. Wan Gölü’nün güney kıyısında yer alan Artemêt, tarih boyunca ticaret yollarının ve geçiş hatlarının üzerinde bulundu. İlçenin coğrafi sürekliliğini oluşturan bu tarihsel konum, toplumsal yaşamın örgütlenmesinde özellikle kadınların rolünü öne çıkarıyor. El dokuma, kilim ve keçe üretiminden tandır ekmeği ve süt ürünlerinin  üretimine kadar geniş bir alanda kültürel hafızanın taşıyıcısı olan kadınlar,  yöreye özgü kilim motifleriyle (bereket, hayat ağacı, akrep gibi) hem üretim becerisini hem de yaşamsal deneyimlerini dokumalara yansıttı.     KÜLTÜREL HAFIZANIN AKTARICILARI    Kolektif üretim kültürü, özellikle de mahallelerdeki imece geleneği, komşu dayanışması, düğün ve göç hazırlıkları kadınlar arasında güçlü bir sosyal ağ yarattı. Bu ağ, yalnızca günlük yaşamın örgütlenmesini değil, toplumsal direnci de mümkün kılan bir zemin sundu. Kürt kültürünün güçlü şekilde sürdüğü Artemêt de, kadın dengbêjlerin ağıt ve hikayeleri, sözlü tarih geleneğinin önemli bir parçası olarak varlığını koruyor. Kadınların hafızasında taşınan bu anlatılar, bölgenin kimliğini besleyen temel kaynaklardan biri. Wan Gölü’nün kıyı kültürü de kadın emeğiyle iç içe gelişti. Urartu döneminden kalan su yollarının çevresinde gelişen bahçecilik geleneği ise bugün hala kadınlar tarafından yaşatılıyor. İlçenin “kadın kenti” projesine dahil etme kararında bu tarihsel ve kültürel birikimin yarattığı toplumsal zemin bulunuyor.    Artemêt Belediye Eşbaşkanı Rabia Başak Koç, hayata geçirecekleri çalışmalar, kadın politikaları ve mekanizmalarına ilişkin ajansımıza konuştu.     AMAÇ ÖZGÜR YAŞAM ALANLARI İNŞA ETMEK   Artemêt’in Wan’ın en hareketli ve yoğun ilçelerinden biri olduğunu belirten Rabia Başak Koç, kadın ve genç nüfusunun yoğunlukta olduğu ilçenin hem doğası hem de toplumsal yapısıyla dikkat çektiğini söyledi. Artemêt’in en gözde ilçelerden biri olduğunun altını çizen Rabia Başak Koç, “Turistlerin en çok ağırlandığı giriş ve çıkışların en fazla olduğu, doğası, coğrafyasıyla bilinen bir ilçemiz. Tabi ki de ilçemiz kadın yapısıyla da biliniyor. Bundan dolayı ilçemiz ‘kadın kenti’ projesine dahil edildi. En büyük paydaşı da kadın meclisidir. Edremit Belediyesi, kadın meclisiyle de bilinen ve yıllardır kadın çalışmalarının yoğun olduğu bir ilçemiz. İlçe ve mahalleler kadınların güçlüğü olduğu alanlardır. Bundan yola çıkarak politikamız gereği dokunabildiğimiz birçok kadına dokunduk. Kadınlarla bir araya gelerek kararlar aldık. Daha fazla alan açmak ve özgür alanları oluşturmak için karar aldık. Kadın için özgür alanların açılmasının mücadelesini veriyoruz. İstihdam, özgür yaşam alanları; kadınların kendi özgür hissedeceği ve göreceği alanları açmaya devam edeceğiz" diye belirtti. Kadınların günümüzde üretimden koparıldığını dile getiren Rabia Başak Koç, özellikle ekolojik tahribatın kadınların yaşamını derinden etkilediğini vurguladı. Betonlaşmanın ilçede hızla arttığını söyleyen Rabia Başak Koç, bu nedenle kadınların toprağa dokunduğu ve üretim yaptığı alanların ortadan kaldırıldığını belirterek, ekledi: “Gün geçtikçe yaşam alanları, kadınların toprakla buluştuğu alanlar yok ediliyor. Tüm yeşil alanlarımız betonlarla dolduruldu. Her yer betonlaştırılarak tarihimiz, kentlerimiz yok ediliyor. Kadınların yıllardır geçim sağladıkları ağaçları, toprağı, hayvanı elinden alınıyor, bize dair hiç bir şey bırakılmıyor. Kadınlar topraktan, ekimden uzaklaştırılarak bütün çevreleri betonlaştırıldı. Ekolojiyi ve kadını tekrardan buluşturarak eski öz haliyle bütünleştirmenin peşindeyiz."    HAYATA GEÇİRİLECEK PROJELER   “Kadın kenti” için çalışmaların başlatılmasından sonra üç projeyi hayata geçirme hedefiyle yola koyulduklarını dile getiren Rabia Başak Koç, "Belediyeyi aldıktan sonra ilk olarak bilinçlendire çalışmalarımızı başlattık. Psikolojik ve sosyolojik olarak çalışmalarımızı yaptık. Her kadına dokunarak, onları hissederek çalışmalarımızı sürdürdük. Sorunlarını dinleyerek çözüme ulaştırmaya çalıştık. Kadınların sözünü, taleplerini dinleyerek projelerimizi gerçekleştirdik. Şuanda önümüze koyduğumuz üç büyük proje var. Bunlardan biri yıkanabilir kadın pedi üretimi. Aynı zamanda kadınlara istihdam alanları açacağız. Arkadaşlarımız GABB öncülüğünde eğitimlerini tamamladıktan sonra sadece Edremit’te değil, Wan'ın bütün ilçelerine yayacağız. İkinci projemiz; kadınların en fazla talep ettiği yöresel dikim atölyesi olacak.  Bunun çalışmaları başladı ve en kısa zamanda bunu kadınlara duyuracağız. Üçüncü projemiz ise, engelli kadınlara dönük olacak. Engelliler için bir gelir kaynağı olsun diye Engelsiz Yaşam Merkezi’mizde galoş üretimi yapılacak. Bu projeyi de yakında hayata geçireceğiz. Bütün kadınların katılacağı çalışmalarımız olacak. Kadınlarla birlikte yapacağız, alınan her kararda ve çalışmada kadınların imzası olacak" ifadelerini kullandı.    EKOLOJİK BİR KADIN KENTİ   İlçede kadına yönelik şiddetin arttığına dikkati çeken Rabia Başak Koç, şiddetle mücadelenin en önemli başlıklardan biri olduğunun altını çizdi. Mahallelerde bilinçlendirme çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Rabi Başak Koç, Alo Şiddet Hattı üzerinden kendilerine hızlıca ulaşılabilmesi için çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Yerelde kadın kurumları ve sivil toplum örgütleriyle dayanışma içinde olduklarını kaydeden Rabia Başak Koç, kadınların birliğiyle tüm engellerin aşılacağını dile getirdi. “Kadın kenti” kararının Artemêt’i yeniden inşa etme iradesi olduğunu söyleyen Rabia Başak Koç, “Bu kenti kadınların bakış açısıyla yeniden kuracağız. Burayı kadınlarla birlikte ekolojik bir kadın kentine dönüştüreceğiz” dedi.   MA / Zeynep Durgut