ADANA - Açılışı sürekli ertelenen Çukurova Uluslararası Havalimanı'nda M.A. adlı işçi, AKP’ye üye olmadığı için işten çıkarıldığını söyledi.
Mersin'in Tarsus ilçesinde 28 Mayıs 2013 tarihinde yapımına başlanan Çukurova Bölgesel Havalimanı 14 yılda açılamadı. Bir türlü açılışı yapılmayan havalimanının ismi ise Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından “Çukurova Uluslararası Havalimanı” olarak değiştirildi. Ocak ayında yerli ve milli projeler ile ulaşım hatlarına yönelik çalışmalara ilişkin bilgi veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Çukurova Havalimanında inşaatların devam ettiğini belirterek, “Havalimanı bitmek üzere, bu ay içinde açmak için 7/24 çalışıyoruz” diyerek, havalimanının Ocak 2024’de hizmet vermesinin planlandığını belirtti. Ancak bu tarihte açılışı yapılmayan havalimanının bu kez 5 Şubat’ta açılacağı söylendi. Ancak açılış yine ertelendi.
İlk etapta yıllık 9 milyon yolcu kapasitesi, iki pist ve bir terminal binasınca hizmete açılması beklenen havalimanın, terminal binası 220 bin metrekarelik bir alana sahipken, havalimanında 44 uçak park yeri mevcut olduğu belirtildi. Havalimanı, Adana'ya 34 kilometre, Mersin'e 60 kilometre uzaklıkta.
İŞÇİLER EYLEMDE
Havalimanı’nın açılışı her gün yeni bir tarih açıklanarak ertelenirken, işçi eylemleri de aralıksız sürüyor. Sık sık maaşlarını alamadıkları için eylem yapan işçiler son olarak yemekhanenin yerinin değiştirilmesi ve yeterli fiziki şartlara sahip olmaması nedeniyle protesto eylemi gerçekleşirdi. Çok sayıda işçinin de eylemde işçiler taleplerine kulak verilmesi için ilgililere ve yetkililere seslerini duyurmaya çalıştı. Kötü koşullar ve hak gasplarının yanı sıra işçiler işten atılmak ile tehdit ediliyor.
İŞÇİLERİN İŞİNE SON VERİLDİ
Binsat Danışmanlık ve Temizlik Holding bünyesinde çalışan temizlik şefi M.A., AKP’ye üye olmadığı için işine son verildiğini belirtti. Havalimanı inşaatında çalışan işçilerin kötü koşullarda çalıştığını ifade eden M.A., birden fazla taşeron firmanın bulunduğu havalimanında, 400 temizlik personelinin olduğuna söyledi. Ocak ayında vardiya şefi olarak işe başladığını aktaran M.A., AKP'ye üye olmayan işçilerin ise işine son verildiğini, kendisinin de AKP'ye üyeliği olmadığı için geçen hafta işten çıkarıldığını ifade etti.
M.A., işçilerin tespiti ve çıkarılma sürecini ise şöyle anlattı: "Yönetim bize 'AKP üye listesini' verdi. Bu listede ismi olmayanları belirleyip kendilerine bildirmemizi istediler. Yaklaşık 150 ila 200 işçiye ‘ücretsiz izin formu’ imzalatarak işten uzaklaştırdılar. Bundan bir süre sonra da 'işçi sayısı azaldı şef fazlalığı var' gerekçesi ile benim de aralarında olduğum 4 şefi aynı şekilde işten çıkardılar."
'SİGORTASIZ ÇALIŞAN İŞÇİLER VAR'
Çalıştığı süre zarfında işçilerin çok kötü şartlarda sigortasız dahi çalıştırıldığına dikkat çeken M.A., işçilerin bu çalışma koşullarının yanı sıra eksik ücretlere de maruz kaldığını anlattı. M.A., çalışma koşullarını ise şöyle ifade etti: "Elektrik kabloları yerdeyken ıslak temizlik yapılıyordu. Ben işçileri uyarınca bana 'siz işe başlamadan önce bir arkadaşımızı elektrik çarptı' dediler. Sigortasız çalıştırılan personellerden biri çalışırken bayılıp yere düştü ama hastaneye götürülmedi. Çalıştığım bu süre boyunca mobbinge uğramadım ama işçileri işten çıkarılması yönünde baskı vardı.”
Artık özel sektörde de "AKP-MHP kadrolaşmasının" yaşandığını ifade eden M.A., "Bizden değilsen çalışamazsın" anlayışının tüm alanlara sirayet edilip, biat eden bir işçi sınıfı oluşturulmak istenildiğini vurguladı.
MA / Hamdullah Yağız Kesen