HDK'li gençler: Çağrının toplumsallaşmasına öncülük edeceğiz

ANKARA - Amara yürüyüşüne katılan HDK'li gençler, Abdullah Öcalan'ın "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı"nı toplumsallaştırmak için gençliğin öncü güç olduğunu vurguladı. 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Gençlik Meclisi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 76’ncı doğum günü dolayısıyla 1 Nisan'da Riha'nın Xelfetî (Halfeti) ilçesine bağlı Amara kırsal mahallesine 4 günlük yürüyüş düzenledi. "Demokratik toplumla özgürlüğe yürüyoruz” şiarıyla Amed’de startı verilen yürüyüş, 4 Nisan’da Amara’da son buldu. Yürüyüşe öncülük eden 76 kişi arasında yer alan HDK Gençlik Meclisi üyeleri Şevval Çaşurluk ve Reşo Birhat, temel taleplerinin Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü olduğunu vurguladı. 
 
'ÖRGÜTLENECEĞİZ, ÖNCÜLÜK EDECEĞİZ' 
 
Şevval Çaşurluk, Öcalan’ın 27 Şubat’ta açıkladığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”na işaret ederek, "Gençlik kendisini demokratik toplumun kurucu öznesi olarak görüyor. Gençlik, bu çağrıyı toplumsallaştırabilmek için kendisini öncü olarak görüyor" dedi. Şêx Seîd Meydanı’nda yürüyüşlerine start verdiklerine dikkati çeken Şevval Çaşurluk, "Kürt toplumunun hafızasında büyük bir yer edinmiş isyanın öncüsü olan Şex Seîd bu meydanda idam edilmişti. Gençlik olarak bu yürüyüşle o uyanışı tekrar canlandırmak istedik" diye kaydetti. 
 
 
Abdullah Öcalan’ın 4 Nisan'da okunan mesajına değinen Şevval Çaşurluk, "Bu yürüyüş hiçbir şekilde bitmeyecek. Gençlik olarak bu yürüyüşü biz devraldık. Onurlu barış sağlanıncaya kadar bu yürüyüş devam edecek. Gençlik olarak öncülük etmeye devam edeceğiz. Bu anlamda, Sayın Abdullah Öcalan’ın eleştirisini aynen alıyoruz ve özeleştiri konumunda olduğumuzu da hissediyoruz. Bundan sonraki çalışmalarımızda bu özeleştiriye pratikte örgütlenerek cevap vereceğiz. Sadece gençlikle kalmayarak, toplumu da örgütlediğimiz ve yeni bir yaşama öncülük ettiğimiz bir yerde olacağız” diye belirtti. 
 
Şevval Çaşurluk, yapılan yürüyüş öncülüğünü kadınların yaptığını dile getirdi. Bu yürüyüşte de polis şiddetinin yaşandığına söyleyen Şevval Çaşurluk, "Bugün Saraçhane eylemlerinde de üniversitelerdeki eylemlerde de ilk hedef alınan ve çıplak arama işkencesi dayatılan kadınlardır. Aynı şekilde Amara’ya yürürken de anneler en öndeydi ve polis şiddetinden etkilendiler. Halfeti girişinde çok ağır bir müdahaleye maruz kaldık. Ancak kadınlar direnişin en ön saflarındaydı" diye kaydetti. 
 
'TÜM TUTSAKLAR SERBEST BIRAKILMALI' 
 
Reşo Birhat ise, toplumsal değişim ve dönüşümün ancak gençlikle mümkün olabileceğini söyledi. Reşo Birhat, "Gençlik olarak üzerimize düşen görevi fark ettik ve bu yüzden böyle bir yürüyüş düzenledik. Öcalan’ın tecrit altında olması tüm Kürt halkının tecrit altında olması anlamına geliyor. Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürleşmesi, tüm halklar için bir özgürleşme alanı açacaktır. Bu yüzden tecrit yıkılmadan ve demokratik bir sistem inşa edilmeden hiçbir hakikate ulaşılamayacağının farkındayız. Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması, tüm siyasi tutsakların serbest bırakılması gerekiyor. Bunun örgütlenmesini ve demokrasinin işleyebilmesini sağlayabilmek için gerekli çalışmaları önümüze koymamız gerekiyor” ifadelerini kullandı. 
 
 
Birhat, şunları kaydetti: "Tüm gücümüzle ve tüm alanlarda mücadele vermemiz gerekiyor. Yürüyüşteki motivasyonumuzu düşürmek adına kitleyi dağıtmak istediler. Fakat ne gençliğin motivasyonu ne de halkın birlik ve beraberliğini yenilgiye uğratamadılar” dedi.