İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Kapalı Cezaevi'nde 23 yıldır ağır tecrit altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü isteyen gençlik örgütleri, tecridin kaldırılması ve Öcalan’ın özgürlüğünün sağlanması için mücadele edeceklerini söyledi. 

 

ÖCALAN’IN ÖZGÜRLÜĞÜ 

 

İzmir Özgür Öğrenci İnisiyatifi Eşsözcüsü Fırat Sak, Öcalan’a uygulanan tecrit politikasını kabul etmediklerini belirterek, bu uygulamalarla Kürt halkının kimliksizleştirilmenin amaçlandığını söyledi. Öcalan’ın özgürlüğünün önemine değinen Sak, “Öcalan'ın üzerindeki tecridin kaldırılması demek, hem Kürt sorununun demokratik bir şekilde çözülmesi, hem de Türkiye'de demokratik hak mücadelesi yürüten kurumların üzerindeki hak ihlallerinin ortadan kaldırılması demektir. AKP-MHP faşist iktidar bloğu tecrit politikasını uyguladıkça, daha çok tepkiye yol açıyor. AKP-MHP iktidarının yürüttüğü kirli politikaları kabul etmeyeceğiz. Toplumun tüm kesimini tecrit politikasına karşı ses çıkarmaya ve duyarlı olmaya davet ediyorum. Gençlik olarak İmralı tecridinin sonlandırılması için mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.

 

TECRİDE KARŞI MÜCADELE 

 

Hakların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Gençlik Meclisi üyesi Harun Yakaç, İmralı’da Öcalan’a uygulanan tecridin "insanlık suçu" olduğunu söyleyerek, Öcalan'ın avukatları ve ailesiyle görüşmesinin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini dile getirdi. Yakaç, “22 yıldır Kürt Halk Önderi Öcalan üzerinde sistematik olarak tecrit uygulanıyor. HDP Gençlik Meclisi olarak bu tecridi kabul etmiyoruz.  AKP ve MHP iktidarının uyguladığı bu tecrit politikasında amaç, Kürtler ve Öcalan arasındaki iletişimi engellemektir. Öcalan Kürt sorununun demokratik çözümünden yanadır. Bugün Ortadoğu’da milyonların lideri olarak gördüğü Öcalan üzerindeki tecrit derhal kaldırılması gerekiyor. Biz de tecridin kaldırılması için sonuna kadar mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.

 

'FAŞİZMİN GELDİĞİ SON NOKTA'

 

Yeni Demokrat Gençlik (YDG) üyesi Mehmet Kasar ise tecritle birlikte Kürtlere ve demokrasi mücadelesi veren tüm kesimlere mesaj vermeye çalışıldığını vurgulayarak, “Toplum olarak yapmamız gereken en önemli şey; Öcalan şahsında bütün cezaevlerinden  ve dışarda uygulamaya konulan tecrit politikalarına karşı mücadele etmektir. HDP’ye yapılan hukuksuz saldırılar da bu politikalardan bağımsız değildir. Tecrit faşizmin geldiği son noktadır. Toplumun bu duruma sessiz kalmaması gerekiyor. Gençlik olarak bizim de sorumluluğumuzu yerine getirmemiz lazım. İktidarın tecrit ve bütün faşist politikalarına karşı mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi.