ANKARA - “Gökyüzü çatımız, sokaklar evimiz” diyen öğrencilerinden Kadir Barkın, “Bugün en düşük KYK yurt ücreti 400 liraya dayanmışken, bize ödenen 850 lira ile hangi yaşamdan söz edeceğiz” dedi.
Üniversitelerin açılması ile beraber pek çok öğrenci barınma ve geçinme sorunu ile karşı karşıya kaldı. Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) yurtlarına 2018 senesinden beri yüzde 184 oranında zam yapıldı. Bununla beraber geçen sene en düşük yurt ücreti 275 liradan 495 liraya, en yüksek yurt ücreti 450 liradan 810 liraya çıkartıldı. Yurtların yanı sıra üniversite kampüslerinin olduğu bölgelerde de kira fiyatlarında yoğun artışlar yaşandı. Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsüne yakın Cebeci Mahallesi'nde geçen sene Eylül ayında 2 bin 500 lira olan 3+1 bir dairenin fiyatı yüzde 140 oranında artarak 6 bin liraya çıktı.
Buna karşı mücadele eden öğrenciler “Gökyüzü çatımız, sokaklar evimiz” şiarıyla bir araya geldi.
ÖĞRENCİYE SÖMÜRÜ ÇARKI GÖZÜYLE BAKILIYOR
Öğrencilerin hem toplum hem de devlet nezdinde müşteri olarak görüldüğünü belirten Çatımız Gökyüzü Hareketi’nden Kadir Barkın, “Öğrenciler, kazandığı üniversitenin şehrine geldiği andan itibaren fahiş fiyatlarla karşı karşıya kalıyor. Bu da yönetenler nezdinde toplumun da öğrenciye sömürü çarkı gözüyle baktığını açığa çıkarıyor. Bugün en düşük KYK yurt ücreti 400 liraya dayanmışken biz, bize ödenen 850 lira ile yaşamımızı nasıl devam ettireceğiz, hangi yaşamdan söz edebiliriz” diye sordu.
Pek çok öğrencinin bu nedenle eğitimine devam edemeyeceğini belirten Barkın, şunları söyledi: Üniversitelerin açılmasıyla birlikte binlerce, milyonlarca öğrenci kazandıkları şehirlere gelecek ve kalabilecek bir yurt, yaşamını devam ettirecek bir ev bulamadığından ötürü belki de bölümünü bırakıp şehrine dönmek zorunda kalacak. Bundan ziyade yurtlara yerleşen arkadaşlarımızın da yurtlardaki hijyensiz ortamlarda niteliksiz barınması söz konusu. Üniversitenin açılmasıyla birlikte gelip ev bulamayan arkadaşlarımızın umutları birde dışarıdan gelen olağanüstü zamlar ile kırılacak, okula devam etmesini sağlayacak etmenler kalmayacak.”
YEDİ KİŞİ BİR EVE ÇIKIYOR
Artan kira fiyatlarından dolayı 6-7 öğrencinin aynı eve çıktığını belirten Barkın, “Birçok öğrenci barınma olanağı bulsa bile bu, hijyenden uzaklar. Yurt şartlarının yanı sıra eve çıkan arkadaşlarımız da bir araya gelip 6-7 kişinin 2 artı 1 evlerde, hiçbir özel alanı olmadan yaşamını devam ettirmeye zorlanıyor” dedi.
HİJYENDEN UZAK BİR KAP YEMEK
Barkın, burslara her yıl yüzde 20-30 oranlarında zam yapıldığı ancak bunun yetersiz olduğunu belirterek, “Doğalgaza da yüzde 50 gibi bir zam yapıldı. Geçen yıl doğalgazı en düşük düzeyde yakan bir öğrenci 600 lira fatura öderken, bu yıl yaktığında 800- 850 gibi bir miktar ödeyecek. Bursu da en fazla bin lira olabilecek bir öğrenci, 850 lirayı doğal gaz faturasına öderken, geriye kalan 100 lira ile okul ihtiyaçlarını mı giderecek, evinin kirasını mı ödeyecek, sosyal hayatına mı devam edecek? Bin lirayı bize reva görenler zenginliklerine zenginlik kattıkça, biz öğrencilerden barınamayacak şekilde yaşamımıza devam etmemizi istiyorlar. Kendileri yaşamlarına bu denli ileri düzeylerde devam ederken öğrencilere reva gördükleri hijyenden uzak bir kap yemek” ifadelerini kullandı.
‘GÜNLÜK İŞLERDE ÇALIŞIYORUZ’
Söz konusu bursların yetersiz kalması dolayısıyla günlük ve haftalık işlerde çalıştıklarını belirten Barkın, “Bize verilen komik rakamlı bursla yaşamımızı devam ettirmemiz söz konusu olmadığı için çeşitli yollara başvuruyoruz. Bunlardan bir tanesi günlük ve haftalık işlere gitmek, düzenli çalışmak. Bu beraberinde derslerimize vermemiz gereken ilgiyi vermemizi engelliyor. Bu gibi sorunları yaşıyoruz. Bir yandan evsiz ve sokakta kalma durumunu yaşarken öte yandan derslerimizden alıkoyuluyoruz” dedi.