MANİSA - Salihli içesinde 2 dönümlük alanda açılacak olan 6 jeotermal sondaj kuyusu projesinin iptal edilmesi için açılan davanın duruşması görüldü. 

 

Manisa Salihli ilçesinde AKJEO isimli şirket tarafından açılmak istenen 6 adet jeotermal sondaj kuyusu için verilen "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değil" kararına karşı açılanan davanın duruşması Manisa 2'inci İdare Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya, projenin iptali talebiyle dava açan Durasıllı, Beylikli ve Yeşilova mahalleleri sakinleri ile avukatları katıldı. 

 

Duruşmada davacılar adına konuşan avukat Yıldıray Yıvgın, bilirkişi raporunun lehlerine gelmesinin ardından daha önce bu projeye için yürütmeyi durdurma kararı aldıklarını anımsattı. Salihli'nin sadece Türkiye değil dünyanın sayılı tarım arazilerine sahip olduğunu söyleyen Yıvgın, "İlçede dört mevsim tarım yapılıyor. Bunun yanı sıra üzüm, zeytin, badem, kiraz gibi birçok ürün yeşitiyor. Gediz Havzası yer altı ve üstü suları neredeyse tüm Manisa'nın sulama ihtiyacını karşılıyor. Öte yandan ÇED raporunda birçok eksiklik var. Bunlardan birincisi jeofizik raporlarının olmaması. Şirketler ticari sır olarak raporlara koymuyor. Mahkemeler bunu hep iptal sebebi olarak kullanmasına rağmen Manisa Valililği bu projelere 'ÇED gerekli değil' kararı vermeye devam ediyor. Mevcut işletme şekli de doğa, toprak ve tarıma yarar sağlamıyor ve projenin yüzey ile yeraltı sularını kirletme riski bulunuyor" dedi.  

 

Ardından söz alan şirketin avukatı ise projenin yenilenebilir enerji olduğunu savundu. Projenin ÇED sürecinden geçtiğini belirten avukat, sadece bir sondaj çalışması olduğunu ve bunun için toprak koruma projesine gerek olmadığını iddia etti. 

 

MUTLAK TARIM ARAZİSİ

 

İkinci kere söz alan Avukat Yıldıray Yıvgın ise "Salihli mutlak tarım arazisinde kaldığı için tarım dışı tüm işlemlerde toprak koruma projesine ihtiyaç vardır. Jeotermal yenilenebilir bir enerji ama onlar içinde en tehlikelisi. Yenilenebilir olduğu tamamen zararsız olduğu anlamına gelmiyor. Yeraltından çıkan suda bor ve arsenik oranları yüksek. Ayrıca sadece sondaj yapmak bile zararlı. Köyde açılan küçük sondajlar gibi değil. Burada 2 dönüm araziye havuz açılacak, orada kirli su biriktirilip daha sonra tekrar enjekte edilecek. Kaldı ki Denizli Sarayköy'de patlayan kuyu halen kapatılamadı. Bu nedenle projenin tamamen iptal edilmesini istiyoruz" diye konuştu. 

 

Tarafları dinleyen mahkeme heyeti duruşmayı sonlandırdı. Karar, 2 hafta içerisinde taraflara yazılı olarak bildirilecek.