Özgür Kadın Hareketi (TJA), yangından etkilenen Amed'in Xana Axpar ilçesine bağlı Tobinî ve Herberê ile Merdîn'in Şemrex ilçesine bağlı Kelekê mahallesini ziyaret etti. Ziyarete, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, Kürt siyasetçiler Gülten Kışanak, Sebahat Tuncel ile DEM Parti Amed ve Mêrdîn vekilleri de katıldı.

 

İlk olarak Herberê’ye giderek kadınlarla bir araya gelen TJA heyeti, daha sonra Tobinî Mahallesi’ne geçti. Burada yurttaşlarla bir araya gelen heyet, ailelere başsağlığında bulunarak, dayanışma içinde olacaklarını belirtti. 

 

Heyet, daha sonra Şemrex ilçesine bağlı Kelekê mahallesine geçti. Taziye evini ziyaret eden TJA heyeti, daha sonra kısa bir açıklama yaptı. Açıklamada TJA adına konuşan Harika Peker, “3 gün önce burada bir yangın yaşandı. Hem Mazıdağı hem de Çınar’da insanlarımız yaşamanı yitirdi ve çok sayıda kişi de yaralandı. TJA olarak ailelerimize başsağlığı için geldik. Hayatını yitirenler için ailelerine başsağlığı yaralılar için de şifalar diliyoruz” dedi.

 

‘ÖZEL SAVAŞ POLİTİKASI’

 

Yaşanan yangının doğal bir durum gibi lanse edilmeye çalışıldığını kaydeden Peker, “Doğal bir olay gibi söyleniyor fakat bu doğal afet değil. Tedbirsizliktir. Bugün Kurdistan özel savaş politikası yürütülüyor. Burada yaşananlar onunla bağlantılıdır. Sizin de bildiğiniz gibi çok sayıda insanımız bu politikalar sonucunda mağdur ediliyor. Savaş ve güvenlik politikalarıyla Kurdistan’ı talan ediyorlar. Bunun için burada yaşanan da sıradan göremeyiz. Hesabı sorulması gereken bir durumdur. Bu olay yaşandığı zaman zamanında müdahale edilmemesinden dolayı çok kişi yaşamını yitirdi” diye konuştu. 

 

Kurdistan’da bir olay yaşandığı zaman herkesin sessizliğe büründüğüne dikkat çeken Peker, “Aylardır DEDAŞ adıyla burada bir zulüm yapılıyor. Bir politika olarak uygulanıyor. Bu olayın sorumlusu valiler ve DEDAŞ yetkililerinin istifa etmesi gerekiyor. Bu olayın sorumlusu onlardır. Yaşananlar doğal değildir. TJA olarak sonuna kadar bu olayın takipçisi olacağız. Sorumlular cezalandırılana kadar durmayacağız” ifadelerini kullandı.

 

DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar ise, cinayete dönüşen yangının en fazla can aldığı yerde olduklarını belirterek “Bu ülkede sizin yaşam hakkınızı belirleyen şey, yaşadığınız coğrafya ve kimliktir. Bu yangın başka bir yerde olsaydı bu kadar ölüm yaşanmazdı” dedi. 

 

‘YANGINI SÖNDÜRECEK HELİKOPTER YOK DENDİ’

 

Yangının başladığı andan itibaren seferberlik ilan ettiklerini belirten Uçar, “Yangın olduğu anda bütün belediyelerimiz yangın yerine ulaşmak için seferber oldular. Vali ve kaymakama ulaşmaya çalıştılar. O gün telefonlarını açmayan vali bugün korumalarıyla buraya geliyor. Bu arazideki yanığını söndürecek tek şey helikopterdi. Gece görüşlü helikopter yok dediler. O zaman geceleri yangın çıkmasın mı diyeceğiz. Yangın söndürmek için yok denilen helikopter, aynı gece buradakileri çekmek için yükseldi. Acımızı yaşadık yaşayacağız ama mücadelemizi sürdüreceğiz” şeklinde konuştu. 

 

‘COĞRAFYAMIZI VE YAŞAMIMIZI İNŞA EDECEĞİZ’

 

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılan lansmana dikkat çeken Uçar, son olarak şunu söyledi: “Aybaşında orman yangını söndürme filosunun tanımı yapıldı. Bu filoya ‘nefes’ ismi verilmiş. Devletin ‘nefes’ dediği Kurdistan’da halkımızı nefessiz bıraktı. Biz politikaları çok gördük. Kurdistan insansızlaştırılmak isteniyor. Topraklarımız terk etmeyeceğiz. Yaralarımızı hep birlikte saracağız. Afet bölgesiyle birlikte bütün halkımız suç duyurusunda bulunsun. Değiştirilmeyen direkler ve gönderilmeyen helikopterler için suç duyurunda bulunun. Kendi coğrafyamızı kendi yaşamamızı kuracağız.”

 

Açıklamanın ardından TJA heyeti, köyden ayrıldı.