BM İnsan Hakları Komitesi’nden Türkiye’ye sert eleştiriler

img
CENEVRE- Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi, Türkiye’nin Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerine ilişkin sunduğu raporun değerlendirildiği oturumda Türkiye’ye sert eleştiriler yönlendirerek tavsiyelerini sundu. 
 
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi’nin Türkiye’deki durumunun incelendiği oturumda komite üyeleri Carlos Gómez Martínez, Laurence Helfer, Hélène Tigroudja, Koji Teraya ve Bacre Waly Ndiaye katıldı. Toplantıya Türkiye heyeti adına da Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Cenevre Daimi Temsilcisi Büyükelçi Havva Yonca Gündüz Özçeri başkanlığında bir heyet katıldı. Toplantıda, özellikle Kürtlere yönelik ayrımcılık ve hak ihlalleri geniş olarak ele alındı. Komite üyeleri, Türkiye’nin Kürtlere yönelik politikalarının uluslararası hukuk ve Türkiye’nin taraf olduğu Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'ne (ICCPR) uygunluğunu sorguladı. Uzmanlar, Kürtlerin kültürel, dilsel ve siyasi haklarının ihlal edildiğine dair geniş çaplı raporlar aldıklarını belirtti.
 
DİL VE KÜLTÜREL HAKLAR
 
Komite, Kürtlerin kendi anadillerinde eğitim alma ve kültürel haklarını serbestçe kullanma konusunda karşılaştıkları zorluklara dikkat çekti. Özellikle, Kürtçe eğitimin Türkiye genelinde sınırlı sayıda ve yalnızca belirli koşullar altında sunulmasının, dilsel çeşitliliğin ve kültürel ifade özgürlüğünün kısıtlanmasına yol açtığını ifade etti. Kürt okullarının ve kültür merkezlerinin kapatılması ya da faaliyetlerinin engellenmesi, bu alandaki önemli ihlaller arasında gösterildi.
 
KÜRT SİYASETÇİLERE YÖNELİK BASKILAR
 
Komite, Kürtlerin siyasi haklarının ihlal edildiğini ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) üyelerine yönelik baskıların uluslararası insan hakları standartlarıyla bağdaşmadığını belirtti. Türkiye’de, Kürt siyasetçilerin sık sık terörle ilişkilendirilerek hapse atıldığı, dokunulmazlıklarının kaldırıldığı ve hukuksuz şekilde yargılandıkları belirtildi. Komite, özellikle 2016 darbe girişiminden sonra yürürlüğe konan OHAL kararlarının, Kürt siyasetçilere ve HDP üyelerine karşı yoğun bir baskı aracı olarak kullanıldığını ifade etti.
 
Uzmanlar, AİHM’nin Selahattin Demirtaş kararı kapsamında, Türkiye’nin Demirtaş ve diğer HDP’li siyasetçilerin tutuklanmasını haklı çıkarmak için yeterli delil sunmadığını ve bu tutuklamaların siyasi gerekçelerle yapıldığını belirtti. Komite üyeleri, bu kararların uygulanmamasının uluslararası hukuk ihlali anlamına geldiğini vurgulayarak, Türkiye’nin, Demirtaş’ın serbest bırakılması için adım atıp atmayacağını sorguladı.
 
Kürt Aktivistlerin ve İnsan Hakları Savunucularının Durumu
 
Komite, Kürt aktivistlerin ve insan hakları savunucularının Türkiye'de maruz kaldığı baskılar konusunda endişelerini dile getirdi. Terörle mücadele yasalarının, özellikle Kürt bölgelerinde ve Kürt hakları için mücadele eden aktivistlere karşı geniş bir şekilde kullanıldığını belirten uzmanlar, bu yasaların keyfi ve ayrımcı uygulamalarla insan hakları ihlallerine yol açtığını ifade etti. Kürt aktivistlerin barışçıl eylemlerinin terör suçu olarak nitelendirilmesi ve bu kişilerin uzun süreli tutukluluklarla cezalandırılmasının yaygın bir uygulama olduğunu vurgulayan komite, bu durumun uluslararası standartlara aykırı olduğunu belirtti.
 
OPERASYONLAR VE SİVİLLERE YÖNELİK İHLALLER
 
Komite, Kürdistan’da gerçekleştirilen güvenlik operasyonlarının siviller üzerinde ciddi sonuçlar doğurduğunu ve bu operasyonların insan hakları ihlalleriyle sonuçlandığını dile getirdi. Özellikle askeri operasyonlar sırasında Kürt sivillerin zorla yerlerinden edildiği, evlerinin yıkıldığı ve sivil yaşam alanlarının militarize edildiği rapor edildi. Uzmanlar, bu durumun Kürt halkının yaşam koşullarını ağırlaştırdığı ve bölgenin sistematik olarak ekonomik ve sosyal olarak dışlanmasına neden olduğunu belirtti.
 
TÜRKİYE’NİN SAVUNMASI 
 
Türkiye heyeti ise, Türkiye’nin her vatandaşına eşit ve adil muamele uyguladığını savundu. Heyet, yasaların ve operasyonların “PKK ile mücadele amacı taşıdığını” iddia ederek, Kürt halkına yönelik ayrımcılığın söz konusu olmadığını savundu. 
 
Heyet, Kürtçe eğitim ve kültürel haklar konusunda da bazı ilerlemeler kaydedildiğini, Kürtçe dil derslerinin talepler doğrultusunda belirli okullarda verildiğini iddia etti. 
 
Ancak, komite üyeleri bu açıklamalardan tatmin olmadı ve uygulamada ciddi eksiklikler ve ayrımcılık olduğuna dair somut deliller olduğunu savundu.
 
Oturumda, Cumartesi Anneleri’nin barışçıl toplanma hakkına yönelik ihlaller de geniş bir şekilde ele alındı. Komite üyesi uzmanlar, 1995 yılından bu yana kayıplarının akıbetini arayan Cumartesi Anneleri’nin, Türkiye’nin çeşitli kentlerinde barışçıl bir şekilde toplanma girişimlerinin güvenlik güçleri tarafından sistematik olarak engellendiğini ve bu durumun ifade ve toplanma özgürlüğü hakkını ihlal ettiğini belirtti. Uzmanlar, Cumartesi Anneleri’nin İstanbul İstiklal Caddesi’nde düzenli olarak gerçekleştirmek istedikleri buluşmaların, güvenlik güçleri tarafından sıklıkla yasaklandığını ve bu yasaklara gerekçe olarak "kamu düzeni" ve "güvenlik" gibi nedenlerin öne sürüldüğünü ifade etti. Komite üyeleri, Cumartesi Anneleri’nin sembolik olarak bu meydanda toplanma taleplerinin, devletin müdahaleci tutumu ve güvenlik güçlerinin orantısız müdahaleleri nedeniyle karşılanmadığını vurguladı. Özellikle, İstiklal Caddesi’nin yoğun bir alan olmasının bu müdahalelere gerekçe gösterilmesinin, meşru bir sınırlama oluşturmadığı ve uluslararası insan hakları normlarına aykırı olduğu belirtildi.
 
POLİS ŞİDDETİ VE GÖZALTILAR
 
Komite, Cumartesi Anneleri’nin ve onları destekleyen insan hakları savunucularının, barışçıl toplanmalar sırasında gözaltına alınmasını ve polis şiddetine maruz kalmalarını endişe verici olarak nitelendirdi. Uzmanlar, bu tür müdahalelerin, Türkiye’nin toplanma ve ifade özgürlüğüne ilişkin yükümlülüklerini ihlal ettiğini ve bu uygulamaların derhal sonlandırılması gerektiğini belirtti. Komite, Cumartesi Anneleri’nin taleplerinin meşru olduğunu ve Türkiye’nin, bu talepleri dikkate alarak kayıpların akıbeti hakkında şeffaf ve etkili bir soruşturma süreci yürütmesi gerektiğini ifade etti.
 
HEYETİN SAVUNMASI
 
Türkiye’yi temsil eden heyet ise, Cumartesi Anneleri’nin toplanma taleplerinin güvenlik ve kamu düzeni gerekçesiyle sınırlandırıldığını savundu. Heyet, İstiklal Caddesi gibi kalabalık bir bölgede toplanmanın güvenlik riskleri taşıdığını ve bu nedenle alternatif toplanma alanları önerildiğini belirtti. Ancak, Komite uzmanları bu açıklamaları yetersiz buldu ve Cumartesi Anneleri’nin yıllardır süren barışçıl eylemlerinin keyfi olarak kısıtlanmasının uluslararası insan hakları yükümlülükleriyle bağdaşmadığını vurguladı.
 
KOMİTENİN TAVSİYELERİ
 
İnsan Hakları Komitesi, Türkiye’ye, Cumartesi Anneleri’nin toplanma hakkını tam anlamıyla tanıması ve bu barışçıl eylemleri koruyacak yasal düzenlemeler yapması gerektiğini önerdi. Ayrıca, geçmişte yapılan polis müdahalelerinin ve gözaltıların incelenmesi, suç teşkil eden uygulamalara karışan güvenlik güçlerinin yargı önüne çıkarılması gerektiğini ifade etti. Komite, Türkiye’nin, kayıpların akıbetinin aydınlatılması ve Cumartesi Anneleri’nin adalet taleplerine yanıt vermesi için etkili bir mekanizma kurması gerektiğini belirtti. 
 
Komite, Türkiye’nin bu tavsiyeleri uygulamaması durumunda, uluslararası alanda Cumartesi Anneleri’nin durumunu yakından takip edeceğini ve ilgili raporlamaları sürdüreceğini açıkladı.
 
DARBE VE OHAL 
 
2016'daki darbe girişimine ilişkin konuşan komite üyeleri, Türkiye’nin OHAL ilanında, bu kapsamda alınan acil tedbirlerde ve OHAL'in kaldırılmasına yönelik bildirimlerde çok hızlı hareket ettiğini ifade etti. Sorunun, sivil toplum kuruluşları, akademik çevreler ve birçok kamu görevlisine yönelik alınan acil tedbirlerin orantılı olup olmadığına odaklandığına dikkat çeken komite üyeleri. Ayrıca, 2016’da Türk Anayasa Mahkemesi’nin bu tedbirlerin yasallığını değerlendirme yetkisinin olmadığını beyan ettiğini ve bu sebeple, pratikte, hak ihlali iddiasında bulunan kişilerin yargı yolunun kapandığını belirtti. Komite, OHAL döneminde düzenli bir hukuki sürecin eksikliğinden duyduğu endişeyi dile getirerek, OHAL kararnamelerinin ne idare mahkemeleri ne de Anayasa Mahkemesi tarafından yargı denetimine tabi tutulmadığını vurguladı.
 
OHAL İNCELEME KOMİSYONU 
 
Komite üyeleri, devletin beyanına göre, darbe girişimine 8651 asker katılmış; ancak, birçok güvenilir rapor, OHAL kararnamelerinin 130 binden fazla kamu çalışanının-polis memurları, akademisyenler, hakimler ve savcılar-işten çıkarılmasına yol açtığını ve bu kişilerin bir kısmının suçlu bulunduğunu belirtti. OHAL İnceleme Komisyonu’nun acil tedbirlere ilişkin 125 binden fazla başvuru aldığını, ancak bu başvuruların yüzde 85’inden fazlasını reddettiğini ekledi.
 
INTERPOL MUHALİFLERE KARŞI KULLANILIYOR
 
Komite üyesi uzmanlar, hükümet karşıtı muhaliflerin ve eleştiren gazetecilerin yurt dışında kaçırılması girişimlerine ve bu kişilere karşı Interpol kırmızı bültenlerinin kullanılmasına dikkat çekti. 
 
Uzmanlar oturumda, Türkiye yasal sisteminin LGBTQ bireyler, engelli bireyler ve dini ve etnik azınlıklar başta olmak üzere sözleşmenin kapsadığı tüm ayrımcılık sebeplerine karşı yeterli koruma sağlamadığını belirtti. Komite uzmanları ayrıca, yargı bağımsızlığı, Cumhurbaşkanına hakaret suçu, “terör” davalarında savunma hakkına getirilen kısıtlamalar ve Türkiye’deki cezaevi koşulları gibi diğer endişeleri gündeme getirdi.
 
'ULUSLARARASI STANDARTLARA UYGUN DAVRANIYORUZ'
 
Türkiye’nin raporunu sunan Büyükelçi Havva Yonca Gündüz Özçeri, 2016 yılında Türkiye’nin bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını ve demokrasiyi yeniden tesis etmek ve Türk halkının temel hak ve özgürlüklerini korumak amacıyla OHAL ilan edildiğini ve bu kararın 21 Temmuz 2016’da Meclis tarafından onaylandığını hatırlattı. Türkiye’nin, OHAL sürecinde Birleşmiş Milletler ve Avrupa Konseyi ile işbirliği yaparak gereklilik ve orantılılık ilkelerine bağlı kaldığını iddia etti.
 
Komite’nin İstanbul sözleşmesi ve Kadınlara yönelik eleştirilerine ilişkin olarak da, Türkiye’nin kadınlara yönelik şiddet konusunda sıfır tolerans politikası uyguladığını, özellikle de ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine yönelik 6284 sayılı yasanın kabul edildiğini iddia etti. Özeri, Eş, eski eş veya kadına yönelik işlenen suçların ağırlaştırılmış suç olarak değerlendirildiğini ve kadınlara yönelik kasıtlı cinayetler ya da tehditler için asgari cezaların artırıldığını savundu. 
 
Komite, Türkiye raporuna ilişkin nihai gözlemlerini kapalı oturumda değerlendirip 7 Kasım’da kamuoyuna açıklayacağını bildirdi.
 
MA / Rüştü Demirkaya
 

Diğer başlıklar

25/10/2024
12:18 Kuzey ve Doğu Suriye'ye saldırıların 3 günlük bilançosu
12:08 Duruşma sırasında avukata gözaltı
12:05 İsrail’in saldırısında 3 gazeteci öldü
11:24 HSM'den TUSAŞ açıklaması
11:13 DEM Parti binasına saldırı görüntülere yansıdı
11:03 Aileler İmralı’ya gitmek için başvurdu
10:34 31 ilde 176 gözaltı
09:59 Birçok kentte ev baskınları
09:58 Şengal’de en az 10 bölge bombalandı
09:06 Leyla Güven: Ah tekoşîn sen nelere kadirsin
09:05 Silopiya'da yer fıstığı üreticisini memnun etmedi
09:04 Mehmet Altan: Sen Kürt sorununu çözmezsen başkası başka türlü çözer
09:03 Wan sokakları: Söylem değil, pratik istiyoruz
09:02 Kadınlar şiddetten korunma yöntemlerini anlattı
09:01 Bayramoğlu: Öcalan Kürt sorununu bambaşka bir evreye taşır
09:01 Abdullah Öcalan’ın 'umut hakkı' için 1 milyon mektup kampanyası
09:00 18 yıldır ahşaba hayat veriyor
09:00 Temizer'in avukatı: Ölüme götüren bir süreç işletildi
09:00 25 EKİM 2024 GÜNDEMİ
08:28 Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırılar gece boyunca sürdü
07:42 DEM Parti Genel Merkezi'ne saldırı
24/10/2024
23:52 İsrail Dışişleri Bakanı: Ankara’daki diktatör Kürtleri bombalıyor dünya sessiz
23:21 34 parti ve örgütten saldırılara karşı ‘kenetlenme’ çağrısı
23:07 Gazze'ye saldırı: 150'den fazla ölü ve yaralı
21:29 Kuzey ve Doğu Suriye’deki saldırıların bilançosu
20:38 KCK'den 'Abdullah Öcalan görüşmesi' açıklaması
20:21 Türmen: Kürt sorunu çözülmeden Türkiye demokratikleşemez
19:31 Saldırılara karşı Mexmur’da kitlesel yürüyüş
19:19 SES Wan Şubesi: Sağlıktan tasarruf edilemez
18:54 İstanbul Barosu’nda devir teslim töreni
18:36 Zana: Hepimiz ciddi bir sorumlulukla karşı karşıyayız
17:37 DİAYDER davası: Sadece Kur'an’ın emirlerini uyguladık
16:53 BM İnsan Hakları Komitesi’nden Türkiye’ye sert eleştiriler
16:22 İHD Dîlok'tan Hatice Onaran için tahliye çağrısı
16:20 Çocuğa tecavüz: Baba ve kuzen tutuklandı
15:58 31 yıllık tutsak Karataş tahliye oldu
15:21 Babacan’dan iktidara: Kaybedecek tek bir saatimiz bile yok
15:05 DEM Parti Sözcüsü: Sayın Öcalan hazır peki devlet hazır mı?
15:02 İzmir'de kadın cinayeti
14:59 Cezaevinde intihar ettiği iddia edilen Acar defnedildi
14:36 Katledilen Evin Demirtaş defnedildi
14:35 İHD: Güven verici adımlarla sürecin samimiyeti ortaya konmalıdır
14:32 Sağlıkçılar: Sorumluların görevlerine son verilmeli
14:04 Askerler Ahmet Kaya posterini araçtan söktürdü
13:55 Şengal’den hava saldırılarına tepki
13:40 DBP: Saldırılara karşı tutumumuz direniş olacaktır
13:26 Şenyaşar ailesi 6 yıl 4 ay sonra taziye kurdu
12:56 Evin Demirtaş’ı katleden fail 3 gündür kayıp
12:52 Yerlikaya bir ismi açıkladı
12:28 Abdullah Öcalan'ın avukatları: Görüşmelerin sürekliliği sağlanmalı
12:11 Özerk Yönetim: Saldırılar soykırım politikasının devamıdır
12:03 20 cezaevine 40 ziyaret: İhlallerde yok yok!
12:02 Mazlum Abdi: Türkiye sivilleri hedef alıyor, savaş suçudur
12:01 Ankara sonrası Rojava'ya hava saldırısı: 12 kişi yaşamını yitirdi
11:54 Serra Bucak: Barışa katkı sunmak hepimizin sorumluluğu
11:28 Çocuğa gönderilen masala 'örgütsel haberleşme' engeli
11:27 Avukatlardan yeni İmralı başvurusu
11:04 Operasyona katılmak istemeyen koruculardan istifa dilekçesi
10:40 Gazeteci Müftüoğlu hakkında beraat kararı
10:31 DFG Eşbaşkanı Müftüoğlu'nun duruşması başladı
10:09 Karayılan: Kürt tarafı yok demez, yaş tahtaya da basmaz
10:08 İntihar ettiği iddia edilen tutsak hayatını kaybetti
10:07 DEM Parti: Sivil yaşam alanlarına yönelik başlatılan bombardımana derhal son verilsin
09:55 Abdullah Öcalan'dan ilk mesaj: Koşullar oluşursa süreci çatışmadan siyasi zemine çekecek güce sahibim
09:36 Federe Kürdistan'da seçim sonrası ittifak tartışmaları
09:22 Tutsak annelerden duruşma öncesi dayanışma çağrısı
09:20 Amed Baro Başkanı: İmralı politikası değişirse toplumsal barışa hizmet eder
09:10 Tahliyelere 'iyi hal' engeli: Tutsaklara eziyet ediliyor
09:08 İMO Şube Başkanı Korkmaz: Amed depreme hazır değil
09:04 Teslimiyete karşı özgürlük çizgisi: Berîtan
09:02 Tutsak Gemicioğlu 21 günde 15 kez hastaneye kaldırıldı
09:00 24 EKİM 2024 GÜNDEMİ
08:46 Birçok kent için sağanak uyarısı
08:32 43 ay sonra İmralı'da görüşme
08:10 Şengal’e SİHA saldırısı
23/10/2024
23:39 Kobanê ve Minbic’e saldırı
22:39 Til Rifet’e saldırı: 2 kişi hayatını kaybetti
21:39 Îdir'da lise müdürü erkekler tuvaletine kamera taktırdı
20:37 'Casusluk' düzenlemesi komisyondan geçti
20:28 Demirtaş’tan TUSAŞ saldırısı açıklaması
19:49 Lübnan tezkeresi uzatıldı
19:38 Erdoğan Putin ile görüştü
19:26 DEM Parti MYK: Barışa her zamankinden daha fazla sahip çıkmalıyız
19:21 KHK eylemi 302'nci haftada: Hakkımızdan vazgeçmiyoruz
18:37 TUSAŞ saldırısı sonrası sanal medyaya kısıtlama
18:35 Ankara'daki saldırı sonrası CHP Amed’de toplandı
18:15 Hizbullah, Safiyuddin'in öldüğünü doğruladı
17:59 Dün tahliye edilmişti: Hukukçu Dilek Ekmekçi yeniden tutuklandı
17:56 Özel: Saldırının zamanlaması dikkat çekici
17:43 TUSAŞ’a dönük saldırıya yayın yasağı
17:37 DEM Parti: Saldırı zamanlaması manidar
17:29 PEN Norveç’ten Müftüoğlu iddianamesine yorum: İkinci kez yargılanamaz
17:02 Bahçeli, İYİ Parti'yi ipe astı
16:42 Özel'den Amedspor’a ziyaret
16:17 TUSAŞ önünde patlama: 5 kişi yaşamını yitirdi
16:00 IMF'den Türkiye'ye asgari ücret uyarısı
15:18 Narin Güran cinayeti iddianamesi kabul edildi
14:59 Temiz Eller Komisyonu Başkanı görevden alındı
14:41 Maltepe Belediyesi’nde TİS'te ilerleme sağlanmadı
14:06 5 kişinin öldürülmesi davasında ağırlaştırılmış müebbet talebi
13:33 ‘Türkiye’de sağlık ticarileştirildi’
13:31 Eğitim Sen'in 'bütçe' talepleri
13:27 Kentsel Geleceğin İnşası: Belediyeler arasında güçlü köprüler kurulmalı
13:25 Amedspor forması nedeniyle saldırıya uğrayan işçi tahliye edildi
13:01 Wan Depremi'nde yaşamını yitirenler anıldı
12:53 Özel: Toplumsal barışı savunuyoruz
12:50 Bucak: Dayanışma ağları kurmanın yerinde ve zamanındayız
12:27 Bayındır: Çözüm yolunu 'özgürlük’ mitinginde gösterdik
12:21 Siyasetçilerin davası savunmaların tamamlanması için ertelendi
10:46 Özel: Kürtler 'sorunum kalmadı' diyene kadar sorun vardır, çözülmesi gerekir
10:32 Remzi Kartal: Açıklamaların arkasında tehlikeli bir plan olabilir
10:23 3 kentte ev baskınları
10:11 EMEP Genel Başkanı Aslan: Çözüm için herkes elini taşın altına koymalı
09:45 Amedliler çözüm ve barış için ne diyor?
09:16 Elkê'de ne hastane var ne doktor!
09:10 İtirafçı Ümit Akbıyık’ın avukatı aynı dakikalarda hem emniyette hem de adliyedeymiş!
09:09 Tutsak Karak Sincan YGC’deki uygulamaları anlattı
09:08 Kadın odaklı belediyecilik: Amacımız yaşama dokunmak
09:05 Birdal: Çözümün birinci muhatabı Abdullah Öcalan'dır
09:03 15 kadın tutsağın tahliyesi 1'er yıl uzatıldı
09:01 Bedlîs'te Kürtçenin adresi: MEDYA-DER
09:00 23 EKİM 2024 GÜNDEMİ
22/10/2024
23:53 392 kişi daha Şengal’e döndü
23:49 Federe Kürdistan'da seçim sonuçlarına itiraz edildi
21:40 Öldürülen bebekler için araştırma komisyonu kuruldu
20:56 Bayındır: Bahçeli’nin söylemleri Kürtlerin haklı mücadelesinin sonucudur
19:26 Casusluk düzenlemesinin yer aldığı kanun teklifi komisyonda
19:16 Katliamları protesto eden kadınlar: Yeter artık
17:14 Erdoğan’dan ‘süreç’ açıklaması
15:48 TTB: ‘Yenidoğan Çetesi' olayı sağlıkta piyasacı dönüşümün sonucudur
15:38 Ataşehir Belediyesi işçilerinden grev uyarısı
15:26 DEM Parti MYK toplandı
15:05 Özel: Bu iş bütün partilerin olduğu masada konuşulmalı
14:53 Av. Dilek Ekmekçi hakkında tahliye kararı
14:50 ‘Yenidoğan Çetesi, sağlıkta dönüşümün sonucudur’
14:02 Okul müdürünün öğrenci ve öğretmenlere mobingi protesto edildi
13:59 Hatimoğulları: Abdullah Öcalan'ın ‘umut hakkı’ uygulanmalı
13:51 Abdullah Öcalan’ın avukatı: Önceliğimiz görüşlerin sağlanmasıdır
13:23 Annelerden Bahçeli'ye yanıt: Çözüm istiyorsanız savaşı sonlandırın
13:22 Soma maden ocağında göçük: 1 işçi yaşamını yitirdi
13:02 7 yıl sonra taziyesi kuruldu
12:54 Bahçeli'nin bahsettiği 'umut hakkı' nedir?
12:44 Hatimoğulları: Barışın muhatabı Öcalan'dır, çözüm yeri Meclis'tir
12:41 Evin Cezaevi’ndeki 5 kadın tutsağa yeni ceza
12:07 Tecridi kabul eden Bahçeli 'umut hakkı' için şart koştu
11:55 DEM Partili Demir tahliye edildi
11:37 Küba'da tropikal fırtına: En az 6 ölü
11:08 Gazeteci Gök hakkında yeni bir soruşturma açıldı
11:02 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından İmralı’ya gitmek için başvuru
10:57 Karadeniz'de kar ve heyelan köy yollarını kapattı