Tayip Temel: Çözüm için en acil ve öncelikli adım tecridin kaldırılmasıdır

img

ANKARA - Türkiye'de otoriterleşme sürecinin İmralı tecridiyle başladığına dikkati çeken DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, "Tecridin kalkması barış, demokrasi ve hukuk üzerindeki tecridin de kalkması demektir" dedi. 

Türkiye, 1 Ekim’den bu yana Kürt sorununun çözümü üzerinden yürütülen "yeni süreç" tartışmalarına odaklanmış durumda. İktidardan çözüme dair henüz herhangi bir adım atılmadı. Aksine çözümdeki rolü tüm çevrelerce kabul edilen PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit devam ediyor. Yine Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki belediyelere kayyım uygulamaları sürüyor. 
 
DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, "yeni süreç" tartışmaları ve devam eden İmralı tecridine dair sorularımızı yanıtladı. 
 
Türkiye'de uzun bir süredir otoriter bir düzen inşa edilmek isteniyor ve siz de bu düzenin inşasının İmralı tecridiyle doğrudan bağlantılı olduğunu vurguluyorsunuz. Otoriterleşme ve İmralı'daki tecrit arasında nasıl bir bağ görüyorsunuz?
 
Kabul etmek gerekir ki Türkiye’de otoriter bir rejime doğru devam eden gidişata ilişkin emareler artmaya başladı. Bu zemin uzun bir zamandır planlı bir şekilde hazırlanıyordu. İktidar gibi düşünmeyen ya da kendisine hizmet etmeyen herkes saldırı altındadır. Temel haklar neredeyse askıya alınmıştır, yasalar ve anayasa artık uygulanamaz hale gelmiştir. Uzun uzun anlatmaya gerek yok ama bu durum herkesin malumu artık. Ama Türkiye kendiliğinden bu noktaya gelmedi. Kürt meselesine yönelik yaratılan ve normalleştirilen hukuksuzluk hali, saldırganlık otoriterleşmenin temelini oluşturmuştur. Ve esasen hukuksuzluk hali ve otoriter düzenin inşa süreci İmralı üzerinde uygulanan mutlak tecrit ile eş zamanlı başlamıştır. Dünya tarihinde de bunun çokça örnekleri vardır. Hukuksuzluk, saldırganlık, haksızlık bir yerde başladı mı yayılmaya başlar, topluma ve üretildiği coğrafyaya hakim olur. O yüzden İmralı tecridi, sadece bir şahsa yönelik hukuksuzluk değil, aslında tüm toplumu ilgilendiren bir meseleye dönüşmüştür. 
 
Eğer acil bir şekilde toplumsal uzlaşma zemini oluşturulmaz ve herkesin taleplerini karşılayacak demokratik adımlar atılmazsa ne yazık ki hepimizi çok daha karanlık günler bekliyor olacak. 
 
Bugün toplumsal kutuplaşma zirvededir, halklar birbirine düşman edilmeye çalışılıyor, komşular arasında bile nefret duyguları körükleniyor. Tecridin İmralı’dan başlatılmasının sebebi, Sayın Öcalan’ın düşüncesi, felsefesi, siyasi duruşuyla bütün bu otoriter hamleleri boşa çıkarma gücüne sahip olmasından kaynaklanıyor. Sayın Öcalan’ın barış ve toplumsal uzlaşı perspektifi tamamen devre dışı bırakılarak, halkların kardeşliği yerine düşmanlık siyaseti dayatılmıştır. Eğer acil bir şekilde toplumsal uzlaşma zemini oluşturulmaz ve herkesin taleplerini karşılayacak demokratik adımlar atılmazsa, ne yazık ki hepimizi çok daha karanlık günler bekliyor olacak. Bu yüzden karanlığın başladığı, kör kuyu olan İmralı tecridini kaldırmak hedefimizdir.
 
İmralı tecridinin iktidara nasıl bir faydası var? 
 
İmralı tecridi, barış siyasetinin, uzlaşma ve diyalog arayışlarının, bir arada ortak ve özgür yaşamın inşa edilmesinin engellenmesi girişimidir. Tecrit, savaş yanlısı siyasi iktidara 10 yıldır geniş bir hareket alanı sağlamıştır. Barışın sesini kısmak ve savaş politikalarını meşrulaştırmak için iktidarın topluma karşı kullandığı etkili bir araca dönüşmüştür. İmralı tecridi ile barış çağrıları duyulmaz hale gelirken, savaş çığlıkları her yeri sarmıştır. Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu yoksulluk, işsizlik ve toplumsal kutuplaşma halinin, bütün bu hukuksuzluklardan savaş siyasetinden, kutuplaşmadan, baskı rejiminden bağımsız olduğunu aklı başında hangi insan iddia edebilir? Sayın Öcalan’ın çözüm süreçlerindeki rolü engellenerek, Türkiye büyük bir demokratikleşme ve barış fırsatını kaçırmıştır. Oysa Türkiye’nin savaşa değil, barışa ekmek ve su kadar ihtiyacının olduğu bugün daha açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Barış olmadan ne ekonomik istikrar sağlanabilir ne de toplumsal huzur tesis edilebilir.
 
Hukuksuzluğun tecritele doğrudan bağlantısını kuruyorsunuz, peki ama nasıl bir bağ var?
 
Bu tespit sadece bir iddia değil, gerçeğin kendisidir. AKP, iktidarını sürdürmek için yasadışılık ve hukuksuzluk üzerinden bir sistem inşa etti. Bu hukuksuzluğun başlangıç noktası ise İmralı’da uygulanan tecrittir. 11 yıldır İmralı’da kendi yasalarını dahi uygulamayan iktidar, bu hukuksuzluğu zamanla toplumun geneline yaydı. Önce İmralı’da yasalar uygulanmadı bugün artık Türkiye’de Anayasa uygulanmıyor, AYM kararları hiçe sayılıyor. İşte başlangıç noktası İmralı’dır derken bundan bahsediyoruz. Bunu nasıl başardılar; çünkü Kürt düşmanlığı üzerinden muhalefet sessiz kalmaya zorlandı. ‘Kürt'e yapılıyorsa vardır yönetenlerin bir bildiği’ algısı hakim oldu. Ama yazık ki bugün o sopa dün böyle düşünenlere de dönmüş oldu. 
 
 
Yasalar önce İmralı'da uygulanmadı, bugün artık Anayasa uygulanmıyor. AYM kararları hiçe sayılıyor. Hukuksuzluğun başlangıç noktası İmralı’dır derken bundan bahsediyoruz.
 
O dönemde sessiz kalınan hukuksuzluk, bugün ekonomik krizden belediyelere kayyım atamalarına kadar her alanda kendini gösteriyor. Seçilmişlerin rehin alınması, kayyım politikaları ve rant sistemine dayalı ekonomik çöküş, bu hukuksuz düzenin sonuçlarıdır. Zorbalığın sona ermesi için İmralı tecrit sistemindeki hukuksuzluk derhal son bulmalıdır. Bu tecrit kalkmadan Türkiye’nin demokrasiye geçişi mümkün değildir. Çözüm için en acil ve öncelikli adım tecridin mutlak olarak kaldırılmasıdır.
 
Tecrit kaldırılırsa söz ettiğiniz hukuksuzluklar ortadan kalkar mı?  
 
Sayın Öcalan üzerindeki mutlak tecrit halen devam ediyor. Bir yandan çözüm tartışmaları yürütülürken, öte yandan tecrit sürdürülemez, hukuksuzluk ve saldırılar sürdürülemez. İmralı kapılarının açılması büyük bir barışa kapı aralanmasıdır, hukuksuzluğun sona ermesidir. Temel hakların güvence altına alınmasıdır. Zamanında bu tecridin kaldırılması için açlık grevleri yapıldı, büyük yürüyüşler düzenlendi, güçlü bir özgürlük hamlesi yürütüldü. Talep çok net: İmralı’da evrensel hukuk uygulanmalı ve Sayın Öcalan üzerindeki tecrit sona erdirilmelidir. Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kalkması, aslında barış, demokrasi ve hukuk üzerindeki tecridin de kalkması demektir. Bugün milyonlarca insan Öcalan şahsında tecride karşı mücadele ediyor. Çünkü  sayın Öcalan’ın özgürlüğü halkların barış umutlarını temsil ediyor. Bu mücadele çözüm mücadelesidir, karşı çıkanlar da çözüm istemeyenlerdir. Sorumluluk mevkiinde olanlar bu sorumluluklarını yerine getirmelidir.
 
Bugün yürütülen "yeni süreç" tartışmaları bağlamında ele aldığınızda; İmralı tecridi nasıl bir yerde duruyor?
 
 
Tecrit, bir pazarlık konusu olmaksızın evrensel hukuk uygulanarak çözülmeli. Bunu herkes cesurca savunmalı. ‘Biz tecridi kaldıracağız, Öcalan da şunu yapsın’ demek onun siyasi aktör olma gücünü hafife almak olur.
 
Bahçeli’nin bu konuda yaptığı çağrılara rağmen İmralı üzerindeki mutlak tecrit, Türkiye için bir demokrasi ve dayanışma sınavına dönüşmüştür. Tecrit tamamen hukuka aykırıdır ve bu durum yalnızca Kürt halkının değil, kendisine 'demokratım' diyen herkesin sorunudur. Tecridin kaldırılması, Türkiye’de barış ve demokrasi isteyen tüm siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının gündeminde olmalıdır. Bu mesele yalnızca bir kesimin değil, toplumun tamamının özgürlük, eşitlik ve adalet taleplerine yanıt verecek kadar kapsamlı bir meseledir. Barış isteyen herkes bu hukuksuzluğa karşı sesini yükseltmek zorundadır. Tecridin kaldırılması pragmatist bir tarzda koşula bağlanmamalı. Bu durum bir pazarlık konusu olmaksızın evrensel hukuk uygulanarak çözülmeli. Bunu herkes cesurca savunmalı. İşin hukuki ve adalet boyutu çözüldükten sonra eğer siyasi koşullara bağlı değerlendirme yapılacaksa Mandela Modeli çok somut bir örnektir. ‘Biz tecridi kaldıracağız, Öcalan da şunu yapsın’ demek onun siyasi aktör olma gücünü hafife almak olur.
 
Kürtler İmralı tecridine yönelik yaklaşımları nasıl değerlendiriyor?
 
Kürt halkı, İmralı tecridinin kaldırılmasına yönelik geliştirilen olumlu ya da olumsuz tüm tutumları dikkatle izliyor. Özellikle zindanlarda yaşamını yitiren tutsakların anneleri ve aileleri, kimin ne söylediğini, hangi adımları attığını yakından takip ediyor. Kürt halkı, atılan her adımı ve yapılan her çağrıyı bu doğrultuda değerlendiriyor. Tecrit meselesi, yalnızca Kürtlerin değil, bu ülkede barış ve eşitlik isteyen herkesin sorunudur. Dolayısıyla toplumun tüm kesimlerinin bu konuda duyarlılık sergilemesi gerekiyor. Aksi halde tecrit politikası, barış umutlarını yok etmeye devam edecektir.
 
Muhalefetin İmralı tecridine dönük tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
İmralı tecridinin kaldırılmasına yönelik taleplere ürkek ve çekimser yaklaşımlar ne barışa ne de demokrasiye hizmet eder. Duyarlı ve sorumlu herkes ve her kesim, Türkiye’nin nasıl bu noktaya geldiğini samimiyetle değerlendirmelidir. Tecridin bu gidişatta payını görmelidir. Özellikle muhalefetin bu konuda daha cesur bir duruş sergilemesi gerekiyor. Sessiz kalmak, savaşı ve hukuksuzluğu onaylamak anlamına gelir. Muhalefet, cesur ve net bir tutum sergileyerek, barışın ve demokratik siyasetin önünü açabilir. Barış siyaseti cesaret ister ve bu cesareti gösteremeyenler, toplumun güvenini kaybeder.
 
Tekrar belirtmek gerekiyor ki başta muhalefet olmak üzere bütün vicdan sahibi insanların ilk sorması gereken soru ‘İmralı’da yasalar neden uygulanmıyor’ olmalıdır. Ancak görüyoruz ki bu tecridi sistemli bir şekilde sürdüren iktidar kadar bile cesaret gösterilmemektedir. Tecrit, toplumsal barışın önündeki en büyük engellerden biridir ve kaldırılması için herkesin mücadele etmesi şarttır.
 
MA / Selman Güzelyüz

Diğer başlıklar

05/12/2024
17:04 ‘Uyuşturucu kullanımı son 10 yılda katlanarak arttı’
16:29 Avukatlara yönelik saldırılara tepki
15:55 Minbic’te saldırıların bilançosu
15:44 Wan Büyüşehir eşbaşkanları: Halkımız ortaya koyduğu müthiş direnişi sürdürecek
15:30 Göçmenleri taşıyan araçlar çembere alındı
14:45 Barış Anneleri’nden savaşa karşı mücadele çağrısı
14:11 Aile hekimleri 4 gündür grevde | YENİLENDİ
14:06 Wan’da saldırılara kitlesel tepki: Suni sınırlarınız bizi ayıramaz
13:56 DEM Parti Meclis'te kayyımın usulsüzlerini teşhir etti
13:31 Avukatlardan İmralı başvurusu
13:00 Avukat Burhan Arta beraat etti
12:52 Annesinin taziyesine katılması engellendi
12:39 ‘Wan-İran sınırında her yıl insanlık dramı yaşanıyor’
12:31 İzmir'den tutuklamalara tepki: Yıldıramazsınız
12:28 AYM: Gizli tanık beyanı tek başına hükme esas alınamaz
12:25 Gazeteci Oruç'a ilk duruşmada beraat
11:37 Ayşegül Doğan: Yayılmacı politikaya sahip değilseniz diyalog kurun
11:31 DEM Parti'den Zeydan açıklaması: Siyasi ayak oyunlarından vazgeçin
11:10 10 günde 147 gözaltı
11:09 DEM Parti eş genel başkanlarından DİSK’e ziyaret
10:05 Amedlilerden iktidara: Kürt sorununu böyle mi çözeceksiniz?
10:02 Hedef gösterilen eşbaşkanların soruşturmasında takipsizlik
10:01 İGK kararı: Mahkemenin verdiği cezadan bir ay fazla tutulacak
09:59 EHP ve SYKP: Rojava’ya dönük saldırılara karşı herkes ses çıkarmalı
09:57 Kitap fuarındaki baskılara tepki: Faşizan uygulamaları reddediyoruz
09:51 15 Temmuz sonrası el konulmuştu: AYM'den ihlal kararı
09:41 Wanlılar Yargıtay kararına tepkili: Bu haksızlığı kabul etmeyiz
09:40 Wan Büyükşehir Eşbaşkanları: Belediyeye çökmelerine fırsat vermeyeceğiz
09:07 'Aile Sağlık Merkezleri ticarethaneye dönüştürülüyor'
09:06 Tutsağa ‘esas duruş' dayatması
09:06 Barış Anneleri: 'Jin, jiyan, azadî' felsefesine yenilecekler
09:05 Av. Özlem Gümüştaş: Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanmalı
09:04 Agirî'nin ilk ve tek kadın minibüs şoförü
09:01 Sanatçılardan kayyıma karşı her alanda mücadele çağrısı
09:00 05 KASIM 2024 GÜNDEMİ
08:56 QSD'den Halep açıklaması
08:48 İran'da 5.6 büyüklüğünde deprem
08:22 Meteoroloji’den yağmur ve kar uyarısı
04/12/2024
23:59 Wan Büyükşehir Belediyesi: Eşbaşkanlarımız görevlerinin başında
23:46 Avrupa kentlerinde Rojava için eylem: Devrimi savunalım
23:11 İzmir’de 2 tutsak 32 yılın ardından tahliye edildi
23:03 Nahit Eren: Narin'in üzerindeki kıl örnekleri anne ve abinin mitokondriyal DNA dizilimi ile uyumlu
22:48 Fransa’da hükümet düştü
21:40 Wan'da şüpheli kadın ölümü
21:12 Nergiz Muhammedi’ye 3 haftalık tahliye
20:00 BM önünde seslendiler: İnsanlık ve savaş suçlarını durdurun
19:21 Erdoğan’ı protesto edenlerin tutuklanmasına tepki: Asıl suçlular yargılansın
19:13 KESK İzmir: 2 bin 521 KHK'li işine iade edilsin
17:59 Rojava ile dayanışma çağrısı: Çetelere sırtını dayayanlar yenilecek
17:52 Dêrik’e SİHA saldırısı: 4 yaralı
17:40 Öğretim üyesine ‘propaganda’ tutuklaması
17:30 Kadınlar polis engeli tanımadı, ‘yaşam zinciri’ oluşturup yürüdü
17:21 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Türk bayrağı, 'terör örgütü' denilen HTŞ'nin elinde
16:55 Kürt yayıncılardan polis baskısına tepki
16:54 Amedspor kupada 5’inci tura yükseldi
16:52 Miks'te kayyıma karşı nöbet sürüyor
16:44 Yargıtay’ın Zeydan kararı Wan’da protesto edilecek
16:38 Uyuşturucu ve fuhuşla gündeme gelen Ayşegül A.'nın davası ertelendi
16:13 Wan'da İnsan Hakları Haftası programı belli oldu
16:12 Saldırılara karşı Kobanê sınırında insan zinciri ve yürüyüş
16:11 DEM Parti'den TÜRK-İŞ'e ziyaret
15:58 Polisler fuarda kitap avına çıktı: Yayınevinden 'gasp edilen kitap' tepkisi
15:45 Beştaş: Suruç ve Kobanê'yi ayıramazsınız
Hatimoğulları: DAİŞ, HTŞ, SMO aynı kaynaktan besleniyor
15:20 5 kişinin öldüğü patlamayla ilgili iddianame
15:11 DİSK'ten tutuklamalara tepki: Rüzgar eken fırtına biçer
14:32 Saldırılar sınırda protesto edildi: İşgale geçit yok
14:11 Meclis’te tecrit, savaş ve kayyım protestosu
13:51 Türkiye saldırısında 1 kişi katledildi
13:34 Sağlıkçılardan 'süresiz iş bırakma' uyarısı
13:22 HDP'ye saldırı davasında müştekiler dinlenecek
12:42 Antalya’da 4.6 büyüklüğünde deprem
12:32 İHD'den çifte kelepçe uygulamasına tepki
12:23 Şehba'dan göçe zorlanan bebek soğuktan yaşamını yitirdi
12:23 KCDP’den Kasım raporu: 32 kadın katledildi
12:04 22 yıllık ‘evlilik işkencesi’ davasında karar çıktı
12:01 Dêrsim’de 2 kişi tahliye edildi
11:44 Sığırcık kuşlarını öldüren 3 kişiye para cezası
11:26 ‘Yenidoğan çetesi’ soruşturmasında 14 yeni gözaltı
11:17 Amed Kitap Fuarı'nda bir kitaba daha el konuldu
10:57 DEM Parti İçişleri Bakanlığı önünde: Barışı nasıl sağlayacaksınız?
09:45 Zeydan'ın 'memnu hakları' dosyası yeniden görülecek
09:27 Fuarda standı basılan Aram Yayınevi’den dayanışma çağrısı
09:05 Kayyıma 'belediyeyi boşalt' anonsu yapan Özer: Direnmeye devam
09:04 Tecride Karşı Adalet Girişimi İstanbul’da buluşma düzenleyecek
09:02 AKP döneminde eğitim sistemi: Yolsuzluk ve liyakatsizlik
09:01 Botan’daki doğa talanı halk sağlığını tehdit ediyor
09:00 İmralı için başvuran Baier: Kürt ve Türk halkının Öcalan’a ihtiyacı var
09:00 04 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:23 Sağanak ve kar yağışı uyarısı
07:58 Zeydan: Oynanmak istenen oyunu bozalım
03/12/2024
23:57 Almanya’da Rojava’ya saldırılar protesto edildi
23:47 Erzirom’da 21 işçi zehirlendi
23:21 Zeydan’a ulaşmayan Yargıtay kararını iktidara yakın medya duyurdu
22:45 Putin’den Erdoğan’a: Suriye’ye yönelik terör saldırıları derhal durdurulmalı
21:48 Ahmet Özer’den mesaj: Haklıyız, kazanacağız
21:13 Sudani’den Erdoğan’a: Suriye’deki etnik soykırıma sessiz kalmayacağız
21:07 Güney Kore'de sıkıyönetim kaldırıldı
20:46 Putin ile görüşen Erdoğan Rojava’yı hedef gösterdi
20:32 Aydın'da 4 büyüklüğünde deprem
20:29 ATİK: Rojava'yı sokaklarda sahiplenmeye çağırıyoruz
20:23 Wan’daki yangında bir ev kullanılamaz hale geldi
19:33 Eşbaşkan Şedal ve Zeydan engelli yurttaşlarla bir araya geldi
19:28 Milli parka yapılan otelin ruhsatı iptal edildi
19:12 Yargıtay, Ümitcan Uygun'a verilen 10 yıl hapis cezasını onadı
19:04 Paramiliter grupları protesto eden 7 kişi tutuklandı
18:47 Katledilen Nihat Kazanhan ismi parka verildi
17:55 Minbic ve Kobanê köyleri bombalandı
17:41 Güney Kore'de sıkıyönetim ilan edildi
17:38 NADA'dan idam cezasına karşı insan hakları örgütlerine çağrı
17:32 Kapatılan Açık Radyo’ya ‘Büyük’ ödül
17:27 Rutte: Şu anki öncelik Rusya ile olası barış görüşmelerinde Ukrayna'nın elini güçlendirmek
16:35 Amed Kitap Fuarı'nı ilk 3 günde 52 bin kişi ziyaret etti
16:17 Semsûr'da gençler serbest
15:52 Aram Yayınevi çalışanı Sevinç Aldar serbest bırakıldı
15:47 Dêrsim'de 5 kişi serbest bırakıldı
15:39 Özel’den Erdoğan’a Suriye tepkisi: Maceradan vazgeçin
15:37 Meclis’te kayyım protestosu
15:35 Adalet Bakanı Tunç’tan İmralı başvurusuna dair açıklama
15:21 Peyas’ta Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Müdürlüğü kurulacak
15:07 Uluç’un taziyesine kitlesel ziyaret
14:55 Avukat Sarsılmaz’ın tutukluluğuna bin imzayla itiraz
14:33 İHD'den Nimet Tanrıkulu'ya özgürlük çağrısı
14:24 Barış Anneleri: Kobanê ruhuyla Rojava'yı savunacağız
14:17 Eylemdeki sağlıkçılar taleplerini açıkladı
13:38 Gazeteci Geşbun Ayşe Kara hakkında yakalama kararı
13:35 İHD’den ‘Colemêrg sınır bölgesi gözlem ve hak ihlalleri’ raporu
13:29 TEV-DEM: Soykırım planlanıyor
13:21 Dêrsim Belediyesi Meclis Toplantısı’nı gerçekleştirdi
13:09 1 kadın katledildi, 1 şüpheli ölüm
13:05 30 yılın ardından tahliye edildi
12:47 Tülay Hatimoğulları: Tehdit dilinden vazgeçin, İmralı kapılarını açın
12:45 İHD’den engelli tutuklular için tahliye çağrısı
12:35 Sûr yasağında cenazesi 3 kez defnedilmişti: AYM'den ihlal kararı
12:29 Semsûr’da 3 gence Kürtçe müzik gözaltısı
12:27 Avukatlar İmralı’ya gitmek için yeniden başvurdu
12:15 Dêrsim Belediye Eşbaşkanı tahliye edildi
11:55 İmralı başvurusu: Abdullah Öcalan ile görüşmek istiyoruz
11:52 Nelson Mandela'nın kitabına toplatma kararı
11:29 Ayhan Bora Kaplan davasında karar açıklandı
11:25 Bahçeli'den tehdit: Sırada Minbiç var
11:10 Özgür Ülke anması: Saldırılar bizi yürüyüşümüzden alıkoymayacak
10:53 Dêrazor Askeri Meclisi: 7 köyün güvenliğini üstlendik
10:34 Uluslararası heyetten Abdullah Öcalan ile görüşme başvursu
10:29 Enflasyon TÜİK'e göre bile arttı
09:55 ‘Kayyım gidene kadar direnişimiz sürecek’
09:36 ENAG enflasyon oranını açıkladı
09:35 Denizli'de trafik kazası: 1 ölü, 20 yaralı
09:35 'Ülkenin çocukları' için bir kitap
09:12 Zap'ta kilit kapandı mı bozuldu mu?
09:11 AKP döneminde en az 5 bin 341 tutuklu yaşamını yitirdi